Eve gelince üzerimdekileri çıkarıp dolaba koydum.

Daha sonra ayakkabımıda ayakkabılağa koyup içeri ilerledim.

Kendimi koltuğa atıp bir süre gözlerimi kapatarak bekledim.

Yağmur ise şiddetini sürdürüyordu....

Daha sonra,

Elimdeki dosyaları önümdeki sehpaya koydum.

Sabaha kadar yaptığım planın ayrıntılarını gözden geçirdim...

Sabah ezanı okunurken gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu...

***************

Yavaş yavaş gözlerimi açtım.

Belim fena ağrıyordu. Yine koltukta sabahlamıştım....

Mutfağa ilerleyip kendime sert bir kahve hazırladım.

Elime alıp odama doğru ilerledim içerken.

Odaya gelince tek dikişte içip kenara koydum.

Duşa girip ihtiyaçlarımı giderdim.

Daha sonra üzerime uzun kollu gri yün bir elbise geçirdim ayağıma siyah bot ve elbisenin üzerine siyah bir deri ceket giydim.

Saçımı salık bırakıp kulaklığımı taktım...

Daha sonra gerekli dosyaları ve silahımı alıp evden çıktım...

Kulaklığımda Barış dirinin Derinden şarkısı çalıyordu.

Arabama binip karakola ilerledim.

Dün ki yağmur yerini çiseye bırakmıştı...

Yavaş hareketlerle karakola doğru ilerledim...

Ankara Emniyet müdürlüğü...

İçeri girince herkesi selamlayarak ortak odaya ilerledim...

Odaya girince herkes buradaydı "Hoşgeldiniz komiserim" dedi Alev.

Onu gülümseyerek onayladım "Hoşbuldum arkadaşlar" diyip yerime oturdum.

"Yolla gelsin planı komiserim" dedi Sezer.

Onun bu dediğine gülerek herkese döndüm "Ama onaylar mısınız bilmiyorum çünkü bunu yaparsak görev uzayabilir.Ama şu da var ki en risksiz çözüm bu" dedim.

"Sen yolla Aksel" dedi Hasan abi.

Onu onayalyıp planı anlatmaya başladım.Hepsi dikkatle dinliyorlardı.

"Daha sonra hepsini tereyağından kıl çeker gibi öğrenicez.Nasıl??" Diye sordum.

Meryem "Bence mantıklı uygulanabilir ama şöyle bir şey var seni tehlikeye atamayız??" Dedi.

"Tek çözüm bu.Görmüyor musunuz müdür o kadar güvenerek vermiş bize dosyayı" dedim.

Hasan abim "Tamam ben okeyim ama seni riske atıcak tek bir şeyde plan iptal ona göre" dedi.

"Siz ne derseniz ben okeyim komiserim" dedi Serdar.

"Uygulanabilir" dedi Alev.

"Tamam" dedi Sezer.

"O zaman planın üzerinden son kez geçelim ve uygulamaya koyalım" dedim.

Beni onayladılar ve planın uzerinden geçmeye başladık.

"Tamamdır" dedi Alev ve akşam olmak üzereydi.

"O zaman bunu kutluyoruz" dedi Sezer.

"Sence de kutlama için erken değil mi daha planı bu gün öğrendik" dedi Alev.

Haklıydı bence. "Olsun Alev ya zaten uzun zamandır yemek yememiştik beraber" dedi Meryem.

"Gençler siz gidin biliyorsunuz ki beni bekleyen bir eşim ve 4 adet çocuğum var" dedi Hasan abi gülerek.

"Bir gün o zaman çocuklarla hep beraber yiyoruz hasan Abi" dedi Serdar

"Tamam aslanım" diyip montunu alarak çıktı Hasan abi.

"Hadi gidelim Aksel bence de" dedi Serdar bana dönerek.

Aleve döndüm "Tamam ya hadi gidelim ama içmek yok" dedi Alev.

"Hadi gidelim o zaman" diyip bende onaylayarak çantamı aldım ve hepimiz kendi arabamıza bindik.

Her zaman gittiğimiz lokantaya gidicektik...

Arabayı sürmeye başladım ve radyoyu açtım...

Bu defa operasyon da hedefimiz Yaman Korkmaz' dı yani...

Gurur Korkmaz'ın abisi...

Kendisi bir yer altı mafyasındandı...

Muhsin Korkmazın mirasının Gelecekteki varisi ise Gurur korkmazdı...

İşte iki abi-kardeşin düşmanlığı burada başlıyordu...

Ama bu düşmanlık Yaman Korkmaza mahsustu...

Gurur Korkmaza ulaşmak için Yaman Korkmazı kullanıcaktık...

Yani bir taşla iki kuş gibi...

Yaman biraz bizi zorluyacaktı işte orada da devreye ben girecektim...

Planımızı başlatmak için tüm yer altı mafyalarının olacağı balo gününü yani 2 gün sonrasını bekliyecektik...

O sırada bulabildiğimiz her şeyi ortaya koyucaktık bu iki günde...

Lokantanın önüne gelince arabayı park edip aşşağı indim...

Arabayı yavaş sürmüştüm o yüzden diğerleri erken gelmişti.

Lokantaya doğru ilerledim... Ankara'yı en çok bu soğu için seviyordum..

Bu yağmuru için...

İçeri girince herkes bir masaya toplaşmış oturuyorlardı onlara doğru ilerleyerek Meryem'in yanınadaki sandalyeye oturdum...

"Niye bu kadar geç kaldın normalde hepimizden önce sen gelirdin??" Dedi Alev sorar şekilde.

Ona "Biraz düşünmeye ihtiyacım vardı siz siparişleri verdiniz mi??". Diye sordum.

Sezer "Seni bekledik daha söylemedik" dedi sakince.

"O zaman hadi söyleyelim" dedim.

Serdar garson çağırdı ve hepimiz siparişlerimizi vererek yemeklerimizi bekledik.

Bu lokanta da canlı müzikal de veriliyordu..

Dedüblimandan Seni dert Etmeler söylüyorlardı...

Şarkının ve dışarda yağan yağmurun uyumunu seviyordum...

Arkadaşlarım aralarında sohbet ediyorlardı...

Onların bu haline tebessüm ettim...

Garson önümüze yemekleri getirip bıraktı...

Ben tavuk pilav ve yoğurttan şaşmazdım buraya geldiğimde. Ekstra bir de ayran söyledim mi çok güzel olurdu.

Herkes yemeğini yemeye başladı.

Yerken de bir yandan düşünüyordum... Hayatımı, ailemi....

Annemler, babamlar nasıl dı ki...

Tam 7 senedir... Tam yedi senedir ne onlar benim yüzümü nede ben onların yüzünü görmüştüm...

Annemi, babamı en çokta kardeşlerimi ve abilerimi özlüyordum...

Hepsiyle iletişimimi kesmiştim...

Kesmek zorunda kalmıştım...

Ama onları çok özlüyorum belki bir gün... Belki bir gün diye geçiştiriyordum kendimi...

Arada timin konuşmalarına katılıyordum ama şuan kulağım müzikteydi...

Gülümseyerek şarkıyı dinliyordum ki gözlerim birinde sabit kaldı...

Beni izleyen birinde....

Masaya dayanmış beni izliyordu ama kulağı karşısında konuşan adamdaydı...

Yüzü... Yüzü bir yerden tanıdıktı ama hatırlamıyorum...

Tabi ya bu oydu!! Gurur Korkmaz'dı ama beni neden izliyordu???

Adamdan yüzümü çekip önüme döndüm yüzümü sabit tutarak ekibe döndüm "3 masa ileride sağ tarafta Gurur korkmaz var.Sakın arkanıza bakmayın ve dikkat çekmeyin." dedim.

Bu dediğimle hepsi bana baktı.

Onlara yalandan tebessümle "Allahtan dikkat çekmeyin dedim" dedim onlara.

Alev "onu bunu boşverin de bu adamın burada ne işi var??" Diye sordu.

"Bilmiyorum ama adam gözlerini dikmiş bana bakıyor" dedim.

Sezer kaşlarını çattı "Nasıl sana bakıyor... Adam polis olduğunu falan biliyor olabilir mi??" Diye sordu.

Ona "Hayır!! Hayır!! Bunu bilemez adamı hayatım da ilkkez görüyorum" dedim.

Meryem "Beğenmiştir..." Dedi.

Ona kaşlarımı çatarak baktım "Ne beğenmesi???" Diye sordum.

Bu dediğime Alev gülüp "Bence hedef değişikliği yapmalısın planda" dedi.

Merakla "Nasıl yani??" Diye sordum.

Sezer gözlerini devirerek "Yaman yerine bu adamı kullanmalısın diyolar" dedi.

Bu dediklerini biraz düşündüm "Diyorsunuz ki Gurur daha kolay lokma gözüküyor" dedim sorar şekilde

Serdar "Aynen Öyle" dedi.

"Bakalım..." Dedim düşünceli bir sesle.

Daha sonra gözlerimi tekrar o adama çevirdim.

Hâlâ bana bakıyordu... Tanımlayamadığım bir şekilde...

Sen gerçekten de kolay lokma mı olucaksın Gurur Korkmaz...

Gerçekten de tahmin ettiğimden kolay mı olacaktı bu iş...

Göreceğiz... Duygularını mı kullanıcaksın yoksa mantığını mı...

---------------------------------------------

Nasıldı???

Güzel ilerliyo mu kitap???

Gurur Korkmaz??

Aksel Mavera Karadağ??

Tim??

Serdar?

Hasan?

Sezer?

Alev?

Meryem?

VE Yaman Korkmaz??

Ve beeen??

Oylamayı lütfen unutmayın.

821 Kelime.