Şuan ne mi yapıyorduk hepimiz bir arabaya doluşmuş gerçek Dedemizin yanına gidiyorduk.

O sırada telefonuma bir mesaj geldi.

Bakınca Azad'dan dı.

Azad Şeyy mehir napıyosun diye sorucaktım da...

Ayy bradim yaaaa.

Ben Akrab-i ziyaret yapmaya gidiyoruz.Sen???

Azad Haa.Tamam şey ben seninle bir şey konuşmak istiyorum da.Aslında sadece seninle değil hepinizle.

Noldu lan acaba???

Ben İyisin değil mi kötü birşey yok??

Azad Sen gelince konuşsak...

Ben Peki... Görüşmek üzere öpüldün.

Azad Ah be kızım şimdi ben seni bırakıp nasıl gideyim... (Gönderilmedi)

Azad Görüşmek üzere...

Yazdığıyla telefonu kapatıp ofladım.

Acaba ne söyleyecekti ki??? Of of of yani...

Akel abim "Noldu kız niye ofluyon" dedi göz kırparak.

Ona göz devirip"Sevgilimden ayrıldım" dedim.

Bu dediğimle hepsi bana dönüp, Tabi Hazarın üzerinde oturan denizde dahil, evet evet mal gibi onca araba varken aynı arabada gitmek istemişlerdi.

Herneyse bana dönüp "Ne!?!" Diye sordular.

Agah abim "Kızım sen hangi ara sevgili yaptın.Söyle bakayım hangi şerefsiz benim kardeşime yan gözle bakıyormuş????" Dedi sertçe.

Onlara gülerek "Şaka be hâlâ sapım" dedim.

Bu dediğimle derin nefes alıp önlerine döndüler.

Oğlum bekarlık sultanlık falanda bizimki hükümdarlığa kadar gidecek.

'Googledan kapak sözler aradıktan sonra benim haller' dedi iç ses.

Ay ne var be arada laf sokmak için Google dededen araştırma yaptıysam yani.

Ay aklıma şey geldi dede demişken Müdür müdür müdür???

'Salakkkk hiç komik değil di.' dedi iç ses.

Sana öyle bir göz devirirdim ki iç ses valla şaşarsın.

Agah abim "Geldik inebilirsiniz" dedi.

Onu onaylayıp sırayla arabadan indik.

Hazar ve Deniz ise söyleniyorlardı.

Bu hallerine kıkırdadım. Zeliha hanım iyi çocuklar doğurmuştu vesselam.

Agah abimin koluna girip yaslandım.Abimleri takip ederek içeri girdik.

Büyük bir konaktı.

Babaanne, dede ve kuzen ziyareti yapıcaktık.

Ve yenge ile amca ziyaretide yapıcaktık.

Kapıyı tıklattı Agır abim.

Daha sonra yakışıklı biraz da kaslı bir adam kapıyı açtı.

"Hoşgeldiniz çocuklar" dedi.

Oğlum adamın yakışıklılığı Halis midirrrr???

"Hoşbulduk Zahir abi." Dedi Agah abim.

"Geç mehir geç!!" Dedi Hazar beni ittirerek.

Ay ne var yani hem ne demişler güzele bakmak sevaptır yani.

'Senin ki bir tık yemek oldu ama' dedi iç ses.

Biz içeri girince Akel koluma girdi.

İleride Zeliha ve Aziz bey vardı.

Ve yanlarında bir çok kişi.

Ve Ahmed ağayı da gördüm orada.

"Hoşgeldiniz torunlarım" dedi Ahmed ağa.

Agah abim "Hoşbulduk dedem" dedi.

Hepimiz sırayla selam verdik.

"Hadi buyrun geçelim içeri" dedi Aziz bey.

Avludaki uzun masaya oturttular bizi.

Herkesle sırayla tanıştık.

Ailede sadece 2 tane kız torun vardı bir ben bir de Asena ablaydı.

Duru bir güzelliği vardı.Bekarmış ama hâlâ.

Böyle bir güzelliği kim kaçırmış çok merak ediyorum.

Bana tebessümle baktı.

Kendisi Yüzbaşıymış.Off keşke ben de asker olsaydım yaaa.

Ay dur ben Asena ablayı neden şimdi Agah abimle shipledim.

Ama iyi de olurlardı haa.O sırada kapı çaldı kapı açılınca içeri vahşet bir bey girdi.

Oğlum bu sülale neden bu kadar yakuşuklu...

Herkese sert bakışlar atıyordu ama biraz adam.

Herkes ona bakıyordu. Yusuf amca "Hoşgeldin Demir oğlum" dedi.

Aa ismi Demir miymiş????

Ona baş selamı verip

Asena ablaya bakınca bakışları yumuşadı.

Ona doğru ilerledi.

Yok artıkkkkk.

Demir abiyle Asena abla mı???

Asena ablaya baktığımda demir abiyle el ele tutuşmuşlardı.

Ama bunlarda çok yakışmışlar be ya.

Agah abim sana burdan da ekmek çıkmadı.

Önüme dönünce benim yaşlarımda olan kuzenlerime baktım.

Can vardı bir tek.

Biz gençler olarak laflıyorduk. Can "Siz ne okuyorsunuz??" Diye sordu.

Ben "Bu sene konservatuar okuyacağım ama bir dahaki sene babam istediği için Bilgisayar mühendisliği bölümü düşünüyorum." Dedim.

Bu dediğimle "Ben de bilgisayar mühendisliği okuyorum ablamın şirketinde staj görüyorum hatta." Dedi.

Akel abim Asena ablaya "Asena abla senin yazılım şirketin mi var??" Diye sordu.

Asena abla onu onayladı "Evet İstanbul'da ama burda da bir şubemiz var.Sen de bilgisayar mühendisliği bölümü okumuştun değil mi??" Dedi.

Abim onu onayladı.

Biz biraz daha konuşurken telefonum çaldı.

Bakınca Gökçe sultandı. Bununla tebessüm ettim.

Zeliha hanım "Kim kızım??" Diye sordu.

Bununla beraber yüzüm düştü."Annem" diye cevapladım.

Bu dediğimle gülümsemeye çalıştı "Tamam sen konuş gel" dedi.

Bu dediğiyle tebessüm edip kalktım masadan.

Aziz beyde bizi dinliyordu.

Ben kalkıp konağın ilerisine gittim.

Telefonu açıp cevap verdim. "Annem bir şey mi oldu??" Dedim sorarak.

Bu dediğimle "Ay kızım bir şey mi olması gerekiyor illa.Ama senin okuldan aradılar babanı Haftaya açılıyormuş okulun" dedi.

Bu dediğiyle şaşırdım.

Bu kadar erken beklemiyordum.

"Haftaya mı açılıyormuş." Dedim.

"Tamam anne ben abime de haber vereyim zaten sizi çok özledim" dedim bu dediğimle onayladı beni.

Bir az daha konuştuktan sonra kapattım.

Oh be sonunda kurtuluyordum buradan.Hem arkadaşlarımı da özlemiştim.

Seke seke abimlerin yanına gidip oturdum.

Agah abim "Noldu kız seke seke geldim??" Dedi gülerek.

Herkes bize odaklanmıştı.Gülerek "Dönüyorum" dedim.

Bu dediğimle yüzündeki gülümseme dondu.

Noldu şimdi yaa. Hepsinin yüzü düşmüştü.

Zeliha hanım "Kızım geçende olanlar yüzündense gerçekten de baban adına özür dilerim.Ama gitme." Dedi dolu gözlerle.

Aziz beye bakınca bana bakmıyordu.

Akel abim "Mehir.." dedi yapma gibi.

Ona göz devirip "Bizim okul erken açılıyormuş o yüzden erken gitmem gerekiyor" dedim.

Hazar "Ne zaman?? beraber gideriz" dedi heyecanla.

Sevinçle "Haftaya ama erken gidicem malum annemle alışverişe gidicez" dedim ona dönerek.

Bu dediğimle sevinçle "O zaman 2-3 güne gideriz" dedi bununla onu onayladım.

Can "O zaman beraber dönüyoruz??" Dedi sorarak.Onu onayladı Hazar.

Deniz "Off şimdi tek mi kaldım??" Dedi.

Akel abim "Sen de gel istiyorsan" dedi.

Aziz amca "Yok oğlum Murat beylere yük olmasınlar şimdi." Dedi.

Bununla beraber ben atladım "ben üniversiteye geçince ayrı eve çıkıcaktım Arkadaşlarımla.Denizde gelebilir." Dedim Zeliha hanıma bakıp.

Zeliha hanım "Aslında bir aylık tatil yapıp orda mı kalsak??" Dedi sorar şekilde Aziz beye.

Aziz bey Akel abime "O zaman beraber döneriz hem agır de bir ev ayarlar bize" dedi.

Agır "Ayarlarım ya sıkıntı yok onda" dedi.

Deniz "Benim okul kaydını da artık İstanbul'a alırsınız o halde" dedi.

Bu dediğiyle güldüm.An- Zeliha hanım "Alırız oğlum" dedi tebessümle.

"O zaman bir ay yoksunuz??" Diye sordu Yusuf amca.

Aziz bey "Yokuz yokuz" dedi hepimizde göz gezdirerek.

Fark ettiğim bir şey vardı Adam benimle göz göze gelmemek için kırk takla atıyordu.

Bu arada zahirciğim 27 yaşında genç bir çıtırmış hxjska.

Bekar da.Ama böyle yakışıklı adam nasıl bekar kalmış anlamadım.

Azad abi "Hadi biz kalkalım artık" deyip Reyhan ablanın elinden tutarak kalktılar.

Ahmed ağa "Tamam çocuklar ama yine bekleriz" dedi.

Azad abi "İyi günler herkese" deyip Reyhan ablayı sürükledi.

Anlamadık sanki.

Tam ben bir şey diyecektim ki Serdar abinin kızı Defne, Zehra ablaya "Ayye Azad aycalar ayıp şeyley yapmaya mı gitti" dedi fısıldadığını duydum.

Bununla Zehra ablanın yüzü kızardı.Defne kardeşimiz bir çok bilmiş olabilir.

Ama zehir gibi ben de onu düşünmüştüm.

Serdar abi sinirle Zehra ablaya baktı "Sana demiştim kuş suyu içirmeyecektin bu çocuğa.Şimdi ötsün sana kuş gibi" diye homurdanıyordu.

Onlara gülüp önüme döndüm.

---------------------------------------------

Nasıldı????

Sonunda İstanbula geri döneceğiz.

Bizi çok eğlenceli günler bekliyor İstanbul'da bence.