Sabah telefonumun alarmıyla gözlerimi açtım. Saat daha yediydi . Yanımda uyuyan Büşraya baktığımda kollarını belime sarmış mışıl mışıl uyuduğunu gördüm . Onu uyandırmadan yavaşca yataktan kalkıp ilk önce lavaboya ilerledim ve soğuk bir duş aldım üzerimi giyindikten sonra kolları sıvayıp mutfağa girdim fakat dolap beni bir hüsranla karşılamıştı. Neredeyse bomboş olduğunu gördüğüm dolapla odamdan araba anahtarını ve cüzdanımı alarak çıktım .

Kafam hala çok karışıktı apartmandan çıktığımda yavuzun arabasının arabamın karşısında olduğunu gördüm . Demek bizden sonra evin yolunu bulabilmişti . Arabaya binip en yakın benzinliğe sürmeye başladım bu saatte marketlerin açık olacağını sanmıyordum . Benzinligin önünde durdugumda deponun fullenmesini söyleyerek market bölümüne girdim . İhtiyacım olan seyleri ve benzinin parasını ödeyerek çıktım geri eve döndüğümde kimseden ses soluk çıkmadığını görmek benim işime gelmişti. Mutfağa girip poşetleri yere bıraktım ve kahvaltı hazırlamaya başladığım bir yandan kafamdakileri def etmek için şarkı mırıldaniyordum .

" Ağlama yüreğim yar gelmez

Gelse de artık farketmez

Ha döndü dönecek ömür bitiyor

Kış ortasında bahar gelmez

Anlamıyor yüreğim gel de kendin söyle

Nilüfer - Son Perde (dinlemenizi ölümüne tavsiye ederim )

Nakaratı bitirdiğimde sırtımda birisinin gözlerini hissetmemle arkama döndüm .

Yavuz Araf zadeoglu sırtını kapıya yaslamış beni izliyordu . namı değer binbaşı yakışırdı ona bin başılık ismine , karakterine fakat ben ona bakınca bir binbaşı görmüyordum ben ona bakınca gözlerinin içi gülen bir yavuz görüyordum Yavuz'u görmezden gelerek kahvaltı hazırlamaya devam ettim . Çayın kaynadığını gördüğümde ocağın altını kapattım ve çaydanlığı almaya yeltenmiştim ki elimi çaydanlığı koyar koymaz elimin yanması bir oldu .

"Hihhh" diyerek elimi çaydanlık tan cektigimde yavuz yanımda bitmişti. Elimi bileğimden hızla tutarak suya tuttu. Elim fena yanmıştı . "Çok acıyorr"

"KIZIM SEN İYİMİSİN YA DAHA BÜYÜK BİR YERİN YANSA HE DİKKATLİ OLSANA AZ SEN BU ZAMANA KADAR NASIl GELDİN ."

Bu ne hakla bana bu şekilde davranırdı aklım almıyordu.

"BUNCA SENE KENDİ BAŞIMA GELDİM BEN VE NASIL BU ZAMANA KADAR GELDİYSEM BUNDAN SONRADA OYLE DEVAM EDİYORUM SEN NE HAKLA BANA HESAP SORMA CURRETİNE ERİŞİRSİN HA BİN BAŞI AYNI GOREVDE OLMAMIZ ESKİ HALİMİZE DÖNEBİLECEĞİMİZ ANLAMİNA GELMİYOR GOREVİNİ YAP SONRADA EKİBİNİ ALIP SİKTİRİN GİDİN BU ZAMANA KADAR NERDEYSENİZ ORAYA "

ne hakla bana karışabilirdi hemde bunca sene bizi terk etmişken nasıl bı anda kendine bunu hak gorebilirdi aklım almıyordu kahvaltı iştahı falan kalmamıştı herkes kendi kahvaltisini hazırlasın diyerek arkama dondum fakat nerdeyse bütün herkes kapıda bizi dinliyordu kimseyi umursamadan odama gittim ve hazirlandım altıma bol bir kumaş üzerime ve yaka dekoltesi derin bir gömlek giymiştim takımlarımı takıp ceketimi ve eşyalarımı elime aldiktan sonra tamamdım.

Odadan çıktığımda büşra mutfaktan çıkıyordu yüz ifadesi hiç iç açıcı değildi .

"Büşra bebem ben çikiyorum sen kendin geç olurmu karakola kahvaltı hazır dı zaten atıştır öyle çık ."diyerek yanağından öptüm büşrayı.

"Sen yemedim birşey farkindmaisin ?"

"Adliyede yerim birşeyler ." Dedikten sonra hızlı adımlarla ilk olarak evden daha sonra apartmandan çıktım arabanın önüne geldiğimde yukardaki balkondan bekirin bana baktığını gördüm. Tepki vermeden arabaya binip hızlı bir şekilde adliyeye sürmeye başladım. Adliyenin önüne park edip odama doğru ilerledim beni gören ve selam verenlerin selamını aldıktan sonra odama girdim ceylan masasinda oturmuş birşeyler yazıyordu.

"Günaydın ceylann."

"Günaydın Seniha hanımm"

"Ceylan bana bı kahve getirir misin rica etsem "

"Tamam hemen getiriyorum " diyerek odadan çıkan ceylanla bende masama yerleştim bir sürü dosya ve gorusmem gereken insanlar vardı kolları sıvayıp dosyalara gomuldugumde kapının çalmasıyla gömülme işi yarım kaldı.

"GELL"

İçeri ceylan girdi fakat istedigimin aksine bir çay yanindada simit ve ucken peynirle gelmişti.

"Savcım normalde kahve getiricektim fakat Büşra komiserim çok ısrar etti oyuzden "

İnatçı manyak ya seviyorum ben bu kızı .

"Tamam ceylan sorun değil . "Diyerek elindeki cayı ve yiyecekleri aldım .

Masadaki simiti yerken bir yandanda dosyalarla ilgileniyorum . Ne kadar vakit geçti bilmiyorum fakat kapımın çalınmasıyla kafamı dosyalardan kaldırdım .

"GELL "

İçeri girenleri görmemle keşke gel demeseydim dedim . Çünkü gelenler asker dortluydu başta Bekir poyraz Ali ve en sondada yavuz girmişti ona baktığımda bana baktığını gördüm fakat bu sefer gözlerinde secebildigim bir ifade vardı

Hüzün benim dediklerimmi üzmüştü acaba onu ne dediysem doğru demiştim azıcık da o üzülsün yani bu zamana kadar agladımda noldu sanki biraz o ağlasın .

Yavuzdan bakışlarımı çekip oburlerine baktığımda hepsinin izin istemeden koltuklara yayıldığını gördüm.

"Neden geldiniz ?işiniz gücünüz yokmu sizin ?"

"Valla bizim şuan tek görevimiz o Ciwan e haber beklediğimize göre hayır suanlik yok bizde odanı ziyarete geldik ." Diye konuştu Ali

"İyi gördüğünüze göre gidebilirsiniz çok işim var çünkü."

"Aa savcı hanım siz misafirlerinize böylemi yapıyorsunuz insan bir kahve ikram eder misafiriz sonuçta "

"Doğru diyosun MİSAFİRSİNİZ kahvenizi için ve gidin "

Masadaki telefonu alıp numarayı tuşladıktan sonra kulağıma götürdüm.

"Ceylan Ahmet abiye söyle üç sade iki orta birde şekerli kahve yapsın odama lütfen teşekkür ettiğimde soylersin ."

Telefonu kapattığımda poyraz sordu.

"Beşinci kişi kim ."

" İki dakika sonra anlarsın." Aslında az çok biliyorlardı kimin geleceğini onlar odaya girdiklerinde bende büşraya mesaj attım oda taş çatlasın beş dakikaya burada olurdu .

Acaba niye gelmişlerdi ki.

İki saat önce yazardan .....

Seniha mutfaktan çıktığında herkes birbirine bakıyordu

Büşra "Seniha haklı bu zamana kadar hangi cehennemdeyseniz oraya görevden sonra geri dönün hayatımızı tekrar alt üst etmeye hakkınız yok ve sen binbaşı birdaha seni kardeşimin yanında etrafında görmiyim. Biz hayatlarımıza devam ediyoruz ve belliki sizde o bizsiz mukkemmel hayatınıza geri dönün ." Diyerek Büşra da ilk başta mutfaktan daha sonra odadan çıktı.

Ali " bir çözüm yolu bulmamız lazım ben kardeşlerimi bir kez daha bırakmak istemiyorum bir kere o hatayı yaptık bir daha asla "

"Napalım bize olan tavırlarını görüyormusun ."diye söylendi Bekir

" Burunlarının dibinde biticez suanlık bir işimiz yok oyuzden neredelerse orda olucaz gotlerinin dibinde nereye baksalar bizi görecekler ."

Herkes bu konu hakkında düşünürken yavuzun aklındaki tek şey o kadındı ondan sonra onu düşünmekten. Alı koyamıyordu kendini fakat uzakta olması onun işine geliyordu fakat şuan burnunun dibinde olan kadına çekilmesine engel olamıyordu o kızgınken bile çok güzeldi okadar guzeldiki onu icine saklayası geliyordu. Ona bakanların gözünü oymak istiyordu.

Senihadan şimdiki zaman ......

Karşımda oturanları görmezden gelerek dosyalara bakmaya devam ettim . Kapı çaldığında konuştum

"GELL"

İçeri ceylan kahvelerle girdiginde arkasındanda Büşra girmişti . Ceylan kahveleri dağıttığında büşrada yerine oturmuş koltukta oturan dortluyü inceliyordu .

Herkes kahveleri içmeye başladığında kapım tekrar çalındı bu sefer içeri gelen komiser murat ve bir kaç memur arkadaş dahaydı

"Buyrun komiserim ."

" Savcım sizi almak için geldik?"

"Sorun nedir komiser ?'

"Aylin dağ veren cinayetinde öldüğü günün sabahı tartışma yaşamışsız davanın savcısı Burak beyde sizin göz altına alınmanızı ve sorgunuzun yapılmasını emretti. "

Bu yavsak Burak sırf baş savcı olmamı istemediği için yapıyordu bunu çünkü eğer sicilimde bir sorun çıkmaz ise bir kaç aca baş savcı olucaktım fakat bu köpek benim yoluma taş koyuyordu büşraya baktığımda oda ne yapacağını düşünüyordu .

Büsra "murat aynı ekipteyiz fakat bu olanlardan benim hiç haberim yok neden .'

" Burak savcı Seniha hanımla olan ilişkinizden dolayı seni görev dışı bırakmamızı emretti başkomiserim ." Diye cevap verdi murat

"Tamam beyler sorun yok gidip verelim ifademizi ."

Diyerek ceketimi alıp çıktım odadan

Adliye koridorlarında ilerlerken herkes şaşkınlık içerisinde bana ve arkama bakıyordu bende dönüp arkama baktığımda hızla bizimkilerin arkamdan geldiğini gördüm

Ne bizimkisi salak onlar bizimki değil sok şunu kafana

İç sesim haklıydı önüme döndüm ve ilerlemeye devam ettim . Adliyeden çıktığımızda pplus aracına bindim polislerle giderken arkamızda bir araç vardı . Demek ki Büşra yavuzların arabasına binmişti şaşırmıştım doğrusu büyük ihtimalle onlar ısrar etmişti.

Karakolun önünde durdugumuzda arabadan inip yukarı çıktık sorgu odasının önünde Burak savcı vardı gene o piç gülüşüyle beni bekliyordu anlaşılan​​​​​​ bizi görünce yüzündeki gulumsemesi hafifçe soldu .

"Niye kelepcelemediniz ."

"Gerek duymadık savcım ."diye cevapladı polislerden biri

"Ne demek gerek duymadınız her suçlu gibi savcı hanımda kelepcelenicek büşra başkomiser gibi sizidemi görev dışı bırakayım ha ."

BUda fazla oluyordu ama. Tam cevabını verecekken Büşra atladı

"Birincisi savcı ben hiç bir zaman gorevimle ilişkimi karıştırmam bana söyleseydin adam gibi beraber gelirdik fakat işin garip tarafı benim görev dışı yapilmamdan haberim ​​​​​​ yok bana böyle bir belge gelmedi . "Diye cevapladı Büşra

"Ben öyle istedim komiser sen karışma kelepcelenecek dediysem kelepcelenecek o kadar kelepceleyin maktulü."eeeeh yeter ve bu kadarı da fazla ama ben konusacaktim ki bu sefer başka biri atladı amabu sefer lafa değil yavuz adamın yakasına yapıştı fakat gördüğümde gücünün sadece yüzde yirmisini kullanıyordu. Çok rahattı fakat karşındaki Burak öyle değildi şekilden şekile girmiş ve havaya kalkmıştı. Hemde yavuz tek eliyle tutuyordu

hoaayyy massallah aslanım ksksksksks

İçimdeki sesin dediğine gulmemek için zor tuttum kendimi​​​​​ bu sırada polisler yavuzun elinden burağı almış dört kişi Yavuz'u tutmaya çalışıyordu .

"ALIN BUNUDA İCERİ bune ve Cumhuriyet savcısına yaptığına bakın , götürün savciyida içeri ben giricem sorgusuna." Ayy gotumm

Polisler beni ilerletirken buragin yanına gelince durdum

"Bunu neden yaptığını çok iyi biliyorum savcı ama boşuna heveslenme beni on kerede bin kerede içeri sorguya alsan benim yapabildiklerimi on yılda zor yaparsın oyuzden boşuna baş savcılığı elimden almaya veyahut savcılıktan görevden artırmaya cesaret bile etme ederse varya yakarım seni ." Sonlara doğru tıslama gibi çıkan sesimle Burak savcı iyice gerilmisti bu adamda da birşeyler vardida hadi hayırlısı.

İçeri sorgu odasına girdiğimde beni masaya oturtum bileğimi kelepceye bağlayip demire tutturdular . Cidden sinirlerim bozuldu ve gülmeye başladım.

Gülmem bir kaç dakika sonra durduğunda kapı da açıldı içeri eli yüzü düzelmiş bir adet Burak ona artık savcı demiyecegim yanindada murat geldi.

Burak bir bana birde kelepceye bakarak piç gülüşü yaptı

"Hadi savcı seni mi bekliyecegim ne soracaksan sor adliyede bir ton işim var senin çocukça ugraslarinla uğraşamam ."

Murat sıkıldığımı ve bu işin saçmalığının farkına varıp konuşmaya başladı.

"Evet cinayet saati yani 16 .30da neredeydiniz ." Evet geldik zurnanın zırt dediği yere . Albayla olduğumu soyleyemezdim heleki bu dangalaklara hiç

"Arkadasım aynı zamanda baş komiser büşra ile etmekteydim."

"Neredeydiniz ?"

"Kelle paça dükkanında ."

Bunu dememle burak yüzünü eksitti

"Hayırdır kelle paça hoşunuza gitmedi galiba beğenmiyormusunuz oysa kemiklerede faydalıydı gördüğüm kadarıyla çok rahat havaya kalkıyorsunuz size gittiğim spor salonunun adresini de vereyim isterseniz lazım olur belki ." Gülerek dediklerimle burağın yüzü şekilden şekile girdi

"Sadece sorulan sorulara cevap verin Seniha hanım ."

Bu sefer Burak soru sordu .

" Cinayet mahaline sizin dosyanız olmamasına rağmen neden gittiniz . Yoksa öldürdüğünüz kişiyi veyahut öldürttüğünüz kişiyi merakmı ettiniz ."

" Merak ettim fakat sizin tabirinizle guuyyya oldurdugum veyahut oldurttugum kişi olarak değil sabah tartıştığım kişinin ölümü şaşırtmıştı ve ayrıca ölüm daha yeniydi yani sizin dosyanız olduğunu bilmiyordum belkide benim dosyamdı nerden bilebilirdim .

Murat artık birşey çıkmayacağını anlamıştı.

Savcıya dönüp konuştu

"Savcım boşu boşuna savcı hanımı rahatsız ediyoruz bence burda bitirelim ."

Burak bana dönüp sinsi sinsi sırıtarak konuştu.

"Son bir soru. Sadece guyya sorgusuna girdiğiniz Mahmut yıldırımın garib bir şekilde kameralar beş dakika da olsa sistemi arızalanmış ve Mahmut bey in suratında darp izleri var bunu açıklayabilecekmisiniz peki ."

"Birincisi Mahmut bey benim sorgu odama geldiğinde zaten o haldeydi yani ben birşey yapmadım ha kameralari dersenizda benim bilgim dahilinde değil ilk defa sizden duyuyorum . Soracaklariniz bittiyse çıkabilir miyim. "

Burak saatine baktıktan sonra sanki zamanı gelmiş gibi konuştu.

"Buyrun çıkabilirsiniz başka zaman görüşmek üzere "

"Katılıyorum Burak bey fakat bir sonraki görüşmede yerlerimizin değişeceğine emin olabilirsiniz ."

Murat kelepceyi açtıktan sonra yavaş adımlarla sorgu odasından çıktım buşra izleme odasindaydi onunla göz göze geldiğimizde aslında herşey cozuluyordu

Yanıma geldiğinde kulağıma doğru konuştu

" Bilerek oyaladı seni . Sanki birşeyi bekliyor gibiydi."

"Farkındayım çıkar yakında kokusu."

Büşrayla birlikte izleme odasındanda çıktığımız da dörtlü ekibin kapının önünde stresle beklediğini gördüm. Bunlar benim için mi endiselenmişti cidden şaşırdım ama bı okadarda güzel hissettirmişti.

Bileklerimi ovalayarak ilerlediğimde hepsi ayağa kalkmış bana birde bileğime bakıyordu bakıyordu.

"arabada krem olucaktı hemen sürelim pezenevkler nasıl sıktıysa kelepçeyi iz bırakmış . " Bekirin konuşmasıyla içimde birşeylerin eridiğini hissettim şuan çocuk gibi sırıtabilirdim fakat kendime hakim olarak konuştum

"Gerek yok iyiyim ben eve gidelim artık ." Dememle herkes karakolun çıkışına ilerlemeye başladı biraz ilerledikten sonra bir gurub erkek komiser yanımıza gelip konuşmaya başladı

" Nasılsınız komiserim çok yoğundu bugün ?" Diye konuştu içlerinden esmer olan

Ben onları dinlerken bir anda poyraz kolunu büşranın omuzuna atmasıyla şok oldum Büşra da şok olmuş bir ifadeyle poyraza bakıyordu.

"Güzeldi güzeldi kardeşim hadi size iyi nöbetler hadi ."

"Bu arkadaşlar kim komiserim erkek arkadaşınızmı ?"diye sordu içlerinden en kısa olanı.

"La havle la havle yok kardeşim abisiyim ben varmı diyeceğin çekil git yolumuzdan almiyim ayağımın altına."

"Siz kimsiniz de devletin polisine böyle davranabiliyorsunuz ." Diye çıkıştı esmer şey

Poyraz bu sefer cidden ya sabır çekerek cüzdanını çıkardı içindeki asker kimliğini esmer şeye gostererk konuştu

"Yüzbaşı poyraz akyol daha konuşmaya devam edicek misin kardeşlerim yorgun eve gitmek istiyorlar birader sen çekilir misin yolumuzdan yoksa benmi çekeyim ."esmer şey ve diğer polislerde kimlikle birlikte oldukları yerde daha çok dikleştiler ."

"Yok komutanım iyi akşamlar "dediklerinde bizde yolumuza devam ettik . Dışarı çıktığımızda benim arabam olmadığı için Büşra ile giricektim fakat bir kol buna engel olmuş beni tam tersi arabaya sürüklemişti kolun sahibine baktığımda bunun yavuz olduğunu gördüm. Kolumu ne kadar ondan çekmeye çalışsam da bir türlü kolumu geri alamıyorum.

Beni arka koltuğa bindirdiginde kendiside yanıma binmişti. Sürücü koltuğunada Ali bindiginde araba çalıştı. Büşraya baktığımda çatık kasları sanki daha çok çatıldı.

"Napıyorsunuz siz açın şu kapıyı ben büşrayla giderim üstegmen sana diyorum aç şu kapıyı."

"Hee açayımda arabadan atla degilmi Seniha ."

Ofkayarak yerime sindiginde yavuz bilegime kitlenmiş şekilde bakıyordu.

Ama cidden polisler kelepçeyi çok sıktığı için bileğim kizarikliktan morluga dönüyordu.

Yavuz aliye dönüp konuştu

"Ali torpidoda sağlık şeyi olucak ver "

Ali torpidoya uzanıp ilk yardım çantasını çıkarıp Yavuz'a uzattı içerisinden kremi alıp geri çantayı aliye uzatan Yavuz'a sadece bakıyordum. İçim çekilmişti sanki hiçbir tepki vermiyordum yavuz kremin kapağını açıp bileğime sürmeye başladığında çok yavaş davranıyordu okadar sakin ve narin davranıyorduki sanki burağı tek eliyle kaldıran o değilmiş gibiydi bileğime deyen soğuk kremle daha çok mayıştım . Yavuz kremi sürmeyi bırakıp kapağını kapattı ve kenara koydu bende bir süre daha yolu izledikten. Sonra eve gelmiştik arabadan indiğimde Büşralar da anca geliyordu. Arabayı arkamıza park ettikten sonra hep beraber apartmana doğru ilerledik kapının önünde çantamdan anahtarı çıkarıp açmaya başladım. Kilit dönüp kapı açıldığında içeri giricektim ki gorduklerimle olduğum yere çakılmam bir olmuştu.

Bittiiiiiiii

Evett lütfen düşüncelerinizi yorumlara aktarın

Sizi seviyorummmmm

2182 kelimeeeeee