Yeni Üyelik
16.
Bölüm

16. Bölüm

@buhayatboylegecmez

Bir kaç gün sonra .

Sabah herzaman olduğu gibi telefonumun alarmıyla kalkmıştım. Bir kaç gündür işe gitmiyordum ve artık dönmem gerekiyordu yanımda uyuyan büşrayı gördüğümde alarmı kapatıp onunda üstünü örttüm. Safsak adımlarla lavaboya gidip işlerimi hallettim.ellerimi de yıkadıktan sonra mutfağa kahvaltı hazırlamak için ilerledim. Fakat gördüğüm şey beni dumura uğratmıştı kahvaltı hazır bir şekilde masada bekliyordu. Kim yaptı diyerek etrafa bakarken dış kapının sesini duymamla o tarafa yöneldim Bekir elinde poşetlerle birlikte içeri giriyordu.

" Günaydın hayırdır sabah sabah kahvaltı falan .'

"Günaydın güzelimde sana çok aymamiş gün sanki he saçlar koyun sikmiş çoban misali ." Bekirin gülerek dediği şeyle hemen

kapının yan tarafında duran aynaya baktığımda cidden saçlarım berbat halde havaya kalkmıştı.

"Gülmesene ya hem ne var yani saçımız kötü olabilir ben hala güzelim." Dediğim şeye ben bile şaşırmıştım bu performansı en azından şimdilik beklemiyordum .

"Sen onu bunu birakta sabah sabah güzellik uykundan kim durttude kahvaltı hazirladın."

"Kimse güzellik uykumdan uyandirmadı çünkü hic uyumadım."

"Nedenki birşeymi oldu."

"Bütün gece dolmaların tadını çıkara çıkara yedimde bide her sabah kahvaltı sevmesen bile kalkıp sen hazırlıyosun bu sefer ben hazırlayayım dedim . " Bekirin dediği şeyle tebessüm ettim . Fakat ne yaptığımı anlayınca hemen tebessümü sildim

"Seniha ." Demesiyle arkama geri döndüm . Fakat bekir bir anda sarılmasıyla donup kaldım. Bana sarılmak için nerdeyse diz üstü çökecekti tamam bende kısa degildim bir atmış sekizdim ama genede boyu benden oldukça uzun kalıyordu. Şaşkınlığımı attıktan sonra ellerimi yavaşca onun sırtına koydum . Denizin tuzlu kokusuyla sigara birleşince oluşan koku ile . kardeşimi ne kadar özlediğim burnumun direklerini sızladığında hissettim buram buram . İşin kötüsü bu pezevenk ne ara sigaraya başladı. Sırtına sertçe vurarak uzaklaştırdığımda . Anlamsız bakışlarla bana bakıyordu.

"Pezevenk herif ne ara sigara içmeye başladın sen ."

"Yav kızım iki sarılalım kız kardeşimizi ozledik dedik içine sıçtın aminakoyuyim."

"Sen sus soruma cevap ver ne zaman başladın."bir anda ayağımdaki terliği elime aldığımı gören Bekir topukları götüne değe değe kaçıyordu. Arkasından koştuğumda misafir odasına girdiğini gördüm arkasından girdiğimde . Bekir duvarda ellerini poşetle birlikte havaya kaldırmıştı yavuzda elinde silahla ona doğru bakıyordu.

O Değilde bu insafsız niye üstsüz uyuyor yani bizim için sorun yokta sinek yer yani .

iyice saçmalayan iç sesimi susturup . Yavuz'a doğru ellerim havada konuştum

"Sakin sadece oyun oynadık indir o silahı bı kaza cıkmasın ."oldukça yumuşak çıkan sesimle yavuz bir bana birde bekire bakıyordu. Cidden oyun oynadığımız anlamış şekilde silahını indirdiginde bekirde benim boşluğumu bulmuş şekilde ortadan kaybolmuştu.

Yavuz'a baktığımda beni baştan aşşagı süzdüğünü gördüm. Saçlarıma ve üzerime gelince iyice sırıtışı büyüdü. Ne var yani pijamamız kalmamış büşranın ördekli şort takımına kaldiysak yani Allah Allah tttt.

"Hayırdır öküzün trene baktığı gibi ne izliyosun beni ayı mı oynuyor. "

"Yok ayı değilde ördek yavrusu oynuyor sanki ."

"Dalga geçme benimle o saçlarını tek tek yolarım senin . Kahvaltı hazırlamış Bekir kalk ."

Söylediklerimle ayağa kalkan yavuzla odadan koşar adım çıktım . Kalırsam hiçte iyi şeyler olmazdı. Gardımıda indiremezdim asla. Yönümü mutfağa çevirdigimde bekirin ekmek kesitigi gördüm lavabonun içinde de bir adet dün yaptığım dolma tenceresi vardı . Fakat bilin bakalım içinde ne yok .

Dolma. Hepsi bitmişti. Bekir tencereye baktığımı farkedince . Konuşmaya başladı

"Hala aynı tadı anneminkine benziyor. Kimseye yedirtmedim . Yavuz hariç zorla yedi o . Ben ne diyeceğimi bilmiyorum Seniha çok özür dilerim be kızım çok gelmek istedim istedik yanına ama bizsiz daha mutlu olursunuz belki diye cenazeden sonra bizim askerligimiz le belirsizlikte kalmayın istedik şehit olursak daha fazla yıkılmanızı istemedik güzelim şuan ayaklarına bile kapatabilirim. Lütfen affedin bizi.

Bekirin dedikleri bende tokat etkisi yaratmıştı sanki ikiye bölünmüş gibiydim içimde hala onları kardeşim gören tarafım vardı diğer tarafta ise büyümüş koskocaman bir kadın onları unut ve işine odaklan diyordu. Fakat ben yıllar sonra ilk defa o kadını değil kız çocuğunu dinlemek istedim. Hızlı bir kaç adım atıp sıkıca bekirin boynuna sarıldığımda Bekirin üstündeki şoku atlatıp ellerini belime doladığını hissettim. Bir süre sonra ondan ayrıldığımda hala ustunde bir mallık olduğu belliydi afallamıştı. Çünku benim ona carlayip sikitirip gitmemi bekliyordu muhtemelen.

"Ben seni affederim kıvırcık şey ama büşrayı bilemiyorum git ona ugraş çünkü çok kolay affedeceğe benzemiyor. " Tebessüm ederek dediğim şeye Bekirde gülmüştü.

" Kızım ne buluyosun bu dangalakta ya onu affedip beni affetmiyorsun ciddimisiniz siz ya oğlum Bekir sıçacam senin o şarap çanağına ama ." Ne ara geldiğini anlamadığım Ali bir anda lafa girmesiyle ikimizde ona döndük o ise bir yandan bize laf anlatırken bir yandanda tavandaki menemene ekmek banmaya çalışıyordu. Elimle hızla eline vurduğumda . Sanki dovmusum gibi triplere girmeye başladı.

"Bordo bereli eğitimi aldı çocuk hala benim eline vurmama sanki dövmüşüm gibi davranıyor yarabbim ya sabır ya"

İç sesimin dediği şey gulmeme sebep olurken kendini yere atmış Ali tripleniyordu

"Yetişin komşular şiddet var elimi hissetmiyorum ambulansı arayın polisi arayın alsınlar bu kadını iceriyeee sadist gibi gülüyor birde imdaaaaaattttt ."Alinin kendini yere atıp acıtasyon yapmasıyla bekirle daha çok gülmeye başladık. Bi anda ikiside kalkınca ikisine bakmaya başladım. . birbirlerine hınzır bir bakış atıp üzerime yürümeye başladığında. Koşturarak oturma odasına kaçtım.

​​​​​​Enayi bordo berelidenmi kaçıyorsun cidden salak olduğunu daha önce söylemiştim değilmi tekrar söylüyorum ozaman SEN TAM BİR SALAKSIN

İç sesimi gormezden gekmek zorunda kaldım çünkü şuan oturma odasında çocuk gibi orta sehpanın etrafında koşuşturuyorduk ben ikiside arkamda sanarken Ali'nin bir anda önüme çıkmasıyla dona kaldım . O sırada bekir​​​​​​ de bu anı fırsat bilmiş. Beni koltuk altımdan tuttuğu gibi koltuğa düşürmüş ve gıdıklamaya başlamıştı.

"Ahahaha tamam dur Bekir gıdıklanıyorum ahahhah durr"

Bekirin yanına alide eklenince iş gülme krizine doğru gitmeye başlamıştı. Odaya poyraz yavuz ve en arkadan Büşra da girince iyice iş boka sarmıştı. Çünkü bu fırsattan istifade eden poyraz büşrayı gıdıklamaya başlamış üstüne üstlük çok şaşıralacak şekilde yavuzda buna dahil olmuştu.

Bende bekirin yavuzun bu halini şaşırarak izlemesini kaçış yolu kullanmış bekiri ayağımla ittirmeye çalışmıştım.bakın çalışmıştım diyorum çunku beyefendi ayağını bile oynatmadı. Aksine hınzırca bana bakarak gülmeye ve tekrardan gıdıklamaya başladı.

"Küçük cadı bide beni ittirebilecegini sanıyosun öylemi biz bu kasları boşuna mı yaptık kızım "

Bekir ile Ali beni poyraz ile yavuzda büsrayı gıdıklıyorken ortamdaki tek ses hepimizin kahkalarıydı ve biz bu durumu köpek gibi özlemiştik. Ortamdaki tek ses kahkahalarımızken kapının zilin çalmasıyla alttan alttan sıyrılarak kapıya doğru yöneldim yoksa bu işin biteceği yoktu ve benim yanaklarım ağrımaya başlamıştı.

Kapıyı açtığımda karşımda karşı komşumuz levent bey vardı elinde ise bir tabak

"VE işin boktan tarafı bu adam niye üstsüz amk "

"Buyrun levent bey "

" Günaydın Seniha hanım bizimkiler börek almış ta bir tabakta size getirelim dedik . "

"Çok teşekk-" tam cümlemi tamamlayacaktım fakat yanımda beliren yavuz elini belime atmış dişlerini sıkarak levente bakıyordu arkama hafif döndüğümde bütün ekibin levente çatık kaşlarla Büşra hariç izledigini gördüm.

"Ben alayım onu çok teşekkür ederiz levent bey sizede günaydınlar ."durumun vehametinin farkında olan Büşra hemen ikimizin arasından tabağı almış ve bizi kenara çekip kapıyı kapatmıştı şayet birşey yapmasa galiba ortalık kan gölüne dönebilirdi. Şayet muhtemelen karşı kpmşu nasıl olsa diyerek üstünü gitmemişti.

"Yavşak olduğundan değil yani dimi sadece üşendiği için senihacım seni bu zekayla nasıl HMG (HUKUK MESLEK GİRİŞ ) sınavları ından nasıl geçirdiler merak ediyorum doğrusu."

İç sesim gene zırvalamaya başladığında onu umursamadan buraya odaklanmaya çalıştım. Büşra kapıyı adamın yüzüne kapatmıştı kapatmasınada şuan kahvaltı masasındaki dörtlü hiç güzel şeyler düşünmüyorlardı. Hepsi birbirinden beter kaşları çatıktı. Özellikle yavuzun dişlerini sıkarak düşünmesi beni ürkütmüyor değildi. Kahvaltı sessiz sedasız bittikten sonra etrafı toparlayıp hazırlanmaya başladık. Herkes hazırlandıktan sonra dışarı çıktık arabanın önüne gelince erkeklerin hepsinin yavuzun arabasına doluştuğunu görünce. Büşra onlara dönüp konuştu.

"Hayırdır doluşup nereye gidiyorsunuz böyle?"

Poyraz "burda bir askeriye var oraya çalışmaya gidicez çok bile oturduk götümüz uyuştu."

"Valla komutanım benim hiçte uyuşmamıştı götüm niye gidiyoz biz askeriye ya." Bekirin konuşmasıyla poyraz onu gotunden ittirerek arabaya sokmuştu. İlk defa birbirlerine rütbeli seslendiklerini duyuyordum . Başımla onu onaylayıp arabaya bindim Büşra bugün benimle gelecekti adliyede işleri varmış.

Arabayı çalıştırıp yola koyulduğumuzda Büşra homurdanmaya başladı.

"Gene neye homurdanıyorsun sen ?"

"Ortada kaldım AMK böyle işin baksana iki günde nasıl gardımızı indirdiler . Zoruma gidiyor sadece olan bu . "

"Büşra bu meseleyi daha gece konuştuk kimse kimseyi affetmiyor affettigim sadece Bekir oda sen affetmedin bırak sürünsünler azcık peşimizde koşsunlar ya boşver hemen affet demiyorum , bende affetmeyecegim zaten hemen ."

"OFF SENİHA OFFF "

Büşra nın dediğine gülerek radyoya dokundum ve aktiflestirdim . Bu aralar fazla güler olmuştum. Adliyenin önüne geldiğimde aracı park ederek arabadan indik . Adliyenin içi ana baba günü gibiydi her zamanki gibi Büşra işini halletmek için yanımdan ayrilirken bende yapmam gerekenleri hatırlayıp odama yöneldim. Bakalm bu ceylan meselesini bir öğrenelim

Odamın önüne gelince kapıyı açmadan dinlemeye başladım. Fakat bir ses gelmiyordu kapıyı açıp içeri girdiğimde ceylanın odada olmadığını gördüm . Cantası ve ceketi burdaydı bu daha güzel bir fırsat diyerek kilitli dolabımı acıp içerisinden bir adet dinleme cihazı cıkardım ve ceylanın ceketinin astarına sokuşturdum burdan dinleme cihazını bulamazdı ben geri yerime oturduğumda kapının dan diye açılması bir oldu . İçeri giren ceylan beni beklemiyor olacakki afallamıştı.

"Günaydın savcım erkencisiniz bugün."

"Evet biraz öyle oldu ceylancım sana zahmet bana bir kahve getirirmisin ."

"Tabiki savcım hemen getiriyorum ."

Ceylan gittiğinde bende önümdeki dosyalarka ilgilenmeye başladım bir süre sonra ceylan gelmiş kahvemi bırakmış ve masasına oturmuştu.

"Ceylan geçen gün sana söylediğim şey hakkında bir bilgi bulabildinmi."

Ceylan cümlem ile hızla bana dönmüş ellerini kaşıyarak konuşmaya başlamıştı .

Dakka bir gol bir AMK ben niye sürekli hayatımdan kahpe topluyorum ."

"Yok savcım bahsettiğiniz kişinin üzerine ne bir arsa nede bir iş yeri kayıtlı." Tamam anlamında kafamı sallayarak tekrardan dosyalara gomuldüm . Aradan kaç saat geçti bilmiyorum fakat kafamı çalan telefonumla kaldırdıgımda arayanın annem olduğunu gördüm.

"Alo annecim nasılsın ?"

"Kız ben seni aramasam hiç arayıp sormıcaksın ya bizi insan bı sorar annem nasıl iyimi diye bizimkinde tık yok nerelerdesin gene ."

"Bende iyiyim sağol anne ya hem yorucu geçiyor bu aralar arayacak fırsat bulamadım bir türlü .

" Tamam tamam demedim birşey nerdesin sen nasıl gidiyor günün ."

" Aynı anne ya dosyalar falan uğraşıyoruz mesutla melek napiyo "

"Vallahi kızım ikisinide okula gönderdim de mesut Efendi'nin okula gidip gitmediği meçhul normalde ben gidip kontrol edicektim bizim komşular tutturdu sana gelelim diye kaldım bende çıkışta kontrol edermisin bı sana zahmet ."

"Tamam annecim ederim sen merak etme ."

"Tamam kızım bak melehat ablanın da sana selamı var öpüyorum şimdi sonra görüşüruz tamammı .

"Tamam annecim sende selam söyle hadi öptüm."

Telefonu kapattığımda saate baktım çocukların çıkış saatine iki saat vardı ve benimde buradaki işim bitmişti eşyalarımo toparlarken bir yandanda Büşrayı aradım .

"Aloog buyrun Büşra komiserle gorusiyorseniz savcım ."

"Ben diyorum ki şu askeriyeyi bir ziyaret edelim biraz rahatsız edelim onları ha ne dersin ."

"Mükemmel fikir derim bebegim ne diyim hep onlarmı sorun çıkaracak ."

"Tamam ozaman ben çıkıyorum şimdi aen karakolamı geçtin."

"Evet murat adliyedeymis bende onunla geçtim karakola sen alırsın beni burdan ."

"Tamam beş dakikaya ordayım hazırlan. "

Cevap vermesini beklemeden telefonu kapattığımda laptop çantamı da alıp adliyeden çıktım . Arabaya binip yol aldığım da radyodan sezen çalıyordu.

Gerçegi görmeliyiz dostum başka çaresi yok

Şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler

Şimdi bana seninle bir ömür vaat etseler .

Şimdi bana "yeniden istermisin ?" Deseler

Tek bir söz söylemeye hakkın yok.

Müziğin nakarat kısmı geldiğinde bende karakol bahçesine giriş yapmıştım. Aynalara baktığımda siyah sedan aracın karakol bahçesini. Dışında olduğunu gördüm.

On dakika önce yazardan ...

Seniha arabayı çalıştırıp karakolun yolunu tuttuğunda arkasındaki araçta onunla birlikte hareket etmişti bunu farkeden Seniha onu takip edip etmediklerini görmek için özellikle yolu uzatmış ve öyle karakola gitmişti fakat siyah sedan araç karakola kadar arasında mesafe de olsa onunla birlikte gelmişti.

Senihadan devam ke ...

Arabadan inip kaputuna yaslanarak büşrayı bekledigimde ozellikle aracın olduğu tarafa bakmıyordum. Büsra karakoldan çıkıp hızla yanıma geldiğinde ona sarıldım buna saşırmıs fakat birşey olduğunu anladıgı için birşey demişti. Yavaşca kulağına doğru konuştum.

"Saat üç yönündeki arac sabahtan beri uzak mesafeli takipte . "

Büşra gülümseyerek benden uzaklaştı ve dudakları uzaktan bile anlaşılacak şekilde

" Bende çok acıktım hadi hemen yemeğe gidelim . Demişti onu onaylayıp arabaya bindigimde Büşra konuşmaya başladı.

"Ciwanın adamları olabilirmi. "

"Bilmiyorum ama özellikle sana gelirken yolu uzattım ve hala peşimdeler ."

"Tamam askeriyeye gidelim hem durumu anlatalım tek kalmamız iyi olmaz bunlar böyle takip ediyorsa kesin bir yerde sıkıştırmaya çalışacaklardır. "

Başımla onu onaylayıp arabayı çalıştırdım ve ilerlemeye başladım dikiz aynasından arkaya baktığımda hala arkamızda olduklarını görüyordum askeriyenin konumuna baktığımda sağa kırarak devam etmeye başladım on beş dakika sonra askeriyenin önüne geldiğimizde kapıda askerler bizi karşıladı.

"Buyrun hanımefendi ne için gelmiştiniz . "

Çantamdan cüzdanımı daha sonrada savcılık kartımı çıkarttım .

"Seniha aktaş binbaşı Yavuz Araf zadeoglu ve timi ile görüşmeye geldik ."

" Buyrun savcım girebilirsiniz ." Önümüzdeki çubuk havaya kalktığında bende askeriyeden içeri girdim ve aracı park ettim dikiz aynasından tekrar kontrol ettiğimde aracı göremememle gittiklerini düşündüm.

Araçtan indiğimde bir kaç asker bize bakıyordu . Onları umursmadan büsranın yanına gidip ilerlemeye başladım. İçeri girdiğimizde çoğu kişi sizin burda ne işiniz var gibi bakıyordu tabiki geri kalanıda aç kurt gibi. Yalnız yelek giyecek günü buldum dimi yani .

Büşra ilerdeki askerlerden birini durdurdu.

" Ölüm timini arıyoruz nerde biliyormusun ."

Asker ilk önce büsrayi sonrada beni baştan aşşagı süzdükten sonra piç gülüşüyle cevap verdi.

"Tabiki hanımlar gostereyim de hangi rüzgar attı sizi buraya ."

"CEHENNEM RÜZGARI ATTI ASKER İSTERMİSİN "

Hızla arkama baktıgımda yüzü kıpkırmızı olmuş bir adet poyraz bu tarafa geliyordu .

"K-komutanım bende tam size getiriyordum hanımefendileri ."

Poyraz yanımıza geldiginde ikimizde arkasina çekmiş öfkeli boğa misali askere bakıyordu.

"Şimdi ben seni sike şike cehenneme gotürmeden kaybol asker ."asker hızla yanımızdan tüymüştü. Bu sefer kızgın boğa bize döndüğünde bize kızmaya başladı.

"Kızım siz başkasına sormak yerine arasanıza bizi hem bu kılıkla askeriyeyemi gelinir kardeşim delirtecekmisiniz siz bizi ya . "Yürüyün gidiyoruz. "

O önde bizde arkasında ilerlediğimizde büşrayla birbirimize bakıp gülmeye başladık. Yalnız üniforma bir insana bu kadarmı yakışırya .

Karşılaştıgımız askerler poyraza baş selamı veriyor poyraz ise başıyla selamları tek tek alıhordu .erkekler bize şaşkınlık ile bakarken . kadınlar kıskançlık ile bakıyorlardı. Bu kadın askerlerden bizimkileri korumamız gereken mevzular vardı . Büşra ya baktığımda oda kaşlarını çatmış kadın askerlere bakıyordu .

Bir süre sonra bir odaya girdiğimizde bizimkilerin hepsinin perti çıkmış bir şekilde koltuklara yayıldığını gördük. Bizi görünce yüzlerindeki şaşkınlığı gizleme gereksimi duymadan bize bakıyorlardı .

"Sizin burda ne işiniz var ." Hepsinin sanki sözleşmiş gibi aynı anda konuşmasıyla daha çok gülesim geldi . Fakat erkekler aynı fikirde değil gibiydi sanki az önce olanları hissetmiş gibi hepsi kaşlarını çatmıştı.

" daha önemli bir soru var şuan bu halde askeriyeyemi gelinir kızım ya katilmi ediceksiniz siz bizi ." Yavuzun homurdanmayla karışık hırlamasına cevap verdim

"Ne varmış halimizde gayette şık ."

"Şık olduğu için kızıyorum zaten hem ayrıca bu yeleğin iç gömleği nerde kızım yelek dediğin gömleğin üstüne giyilir . Sen düz yelek giyip çıkmışsın. Çıkarken niye farketmedim ben bunu . Büsrada aynı halt atlette dışarımı çıkılır atlet dediğin şeyin üstüne tişört gömlek giyilir . Bunlar düz giymiş çıkmış."

"İstediğimizi giyeriz kardeşim sizemi sorucaz Allah Allah "

Büşranın da söylemesiyle ortaya alide girdi.

"Yav canım kardeşim giymeyin demedik bu halde askeriyeyemi gelinir askeriye zaten kadın görmeye yer arıyor. Bütün askeriyeyi sikelim onumu istiyonuz ."

Bu iş iyice uzamaya başlayınca ortaya farklı bir bomba atmanın zamanı geldi diye düşünerek lafa atladım

"Size anlatmamız gereken bir şey var ."

Öteki konudan eser kalmamış bir şekilde helsi sustuğunda . Bende devam ettim.

"Ben bugün takip edildim ."

"NE " Hepsi aynı anda konuştuğunda yavuz ayağa kalkıp volta atmaya başladı.

"Nasıl ne zaman nerde Seniha anlatdana sunu baştan ?" Sesi sonlara doğru bağırış gibi çıkan Yavuz'u alttan almaya kanaat getirerek devam ettim .

" Duydun işte adliyeden büşrayı almak için giderken hissettim arkamda siyah bir araç vardı. Bilerek karakol yolunu uzattım acaba bizemi geliyorlar diye ama karakola kadar arkamdan geldiler .

"Bizi niye aramadın ?" Gene lafa atlayan Yavuz'a göz devirdim.

"Bir susta dinle binbaşı ."

" Karakolda Büşra ya söyledim buraya kadar buraya gelirken en son arkamızydı fakat askeriyeye girdiğimizde yok oldular."

"Böyle birşey olduğunda direk bizi arayın ya başınıza birşey gelseydi ."bu sefer bekirin konuşması. Beni oldukça şaşırtmıştı çünkü normalin dışında bir ciddiyeti vardı.

Acaba bunlar dağda nasıldılar ki ."

"Bir sakin olun bakın burdayız ve ayrıca başımızada birşey gelmedi. Bekir odada laptop varmı ."

"Var ama napıcaksın onu ?"

"Sen getir anlarsın ."

Bekir koltukların olmadığı taraftaki masaya gitti ve laptopu aldı . Getirip bana verdiginde orta sehpaya koyarak laptobu açtım . Bilgisayardan dinleme cihazının olduğu yazılımı açtığımda henüz bir ses belirtisi yoktu . Bir süre sonra konuşma sesleri geldi sanırım ceylan adliyeden yeni çıkıyordu . Bir arabanın acılıp kapanma sesi geldi . Ama ceylanın arabası yoktuki otobüsle gelip giderdi adliyeye .

Tekrar odagımı bilgisayara verdiğimde konuşma sesleri geldi. İşte beklediğim an.

"Nerdeydin kaç saattir ?"

"Ya anca savcı yıktı bütün işleri üstüme o gittikten sonra dosyayıda aradım ama yok şirret karı nereye koyduysa bulamıyorum .,"

"Bu onu ceylan yoksa patron seni yaşatmaz haberin olsun . Evdede yoktu zaten dosya nereye koydu bun orospu karı belki şu komiserin odasındadır karakolda orayada bakmak lazım ."

Bu pezevenk herif bana orospumu dedi .

" Onun dilini kesip zorla ona yedirmessem picin önde gideniyim ."

Yavuzun tıslama gibi çıkan sesiyle ben bile ürkümüştüm .

"Bunu patron yolladı savcının ve ekibin ne buluyosan hepsinin yicegine ve içeceğine karıştır. "

"Tamam zaten her sabah kahve iciyo. Onlara katarım da ne işe yarıyor bu ."

"Zehirliyecek onu içten içe. Sen ver gerisine karışma ,hem ne diyeceğim ne güzel olmuşsun kız bugün."

"Yiaaaaa " konuşma sesleri bitip öpüşme sesleri gelince bilgisayarı kapattım .

"Hayatımızda bir kahpe daha çıktı iyimi."

"Neyse siz düşünün biraz ben çocukları okuldan almaya gidicem . "

"Dur bende geleyim seninle "diyen Büşra ile kafamı sallayıp askeriyenin çıkışına ilerledim .

Arabaya bindiğimde Büşra da yan koltuğa binmişti . Yola koyuldugumda bir yandanda dikiz aynasından arkayı seyrediyordum. Arkamda o siyah araç vardı fakat işin boktan tarafı iki araç daha eklenmiş ti arkasına . Birazdaha hızlandıgımda büşra hemen torpidodaki silahı alıp bana uzatmıştı. Kendi silahını da hazır hale getirdiğinde dahada hızlanmaya çalıştım fakat sağdan önüme çıkan kamyon ile ani fren yaparak durdum birden üstümüze kurşun yağmuru yağarken zorlukla cebimden telefonu çıkarıp geçen gün bekirden aldığım yavuzun numarasını aradım . O çalarken büşra çoktan karşı ateş açmıştı bende bir kaç kurşun sıktıktan sonra yerime sindim .

"Aç şunu yavuz aç." Birden kesilen dıt sesiyle açtığını anlayıp vakit kaybetmeden konuşmaya başladım .

"Yavuz agır ateş altındayız askeriyenin uç sokak altı mermi sayılı ve üç araçlar yardım lazım beni duyuyomusun yavuz."

"Seniha güzelim beni dinle yoldayız iki üç dakika sabredin ateş açmaya çalışmayin yerinize sinin dikkatli olun kapatma telefonu tamamı güzelim hemen geliyoruz sabret ."

Yavuzun dediklerini dinlerken bir kişiyi vurduktan sonra geri yerime sindim.

"Mümkün değil ateş etmedikçe ilerliyorlar kalabalık- "birden kafama dayanan demirin sogukluguyla telefonu yerine bıraktım arkadan dolanmışlardı. Bunu nasıl gormezdik Allah kahretsin .

Büşraya da aynı şekilde silah dayandıkları da bizi alanın ortasına getirdiler karşımızda bir sürü adam vardı. Hadi yavuz bu sefer tut sözünü yoksa mezarda tutacaksın hadi.

En öndeki hafif göbekli olan konuşmaya başladı.

"Normalde sizi burada öldürmemiz söylendi fakat patron plan degisikligi yaparak biraz eğlenebilirsiniz dedi ha hanıml-"

"BEN SENİN ANANLA EGLENECEGİM OROSPU COCUGU "Bir anda ortaya yavuzun bağırış sesi geldiğinde sirayla bütün adamlar yere düşmeye başlandı kafamdaki demir daha çok beynimi zonklatircasina bastirildiginda atak yapamayacak hale geldim . Herkes yere düştüğünde sadece arkamdaki iki adam ve öndeki göbekli kaldı üçününde korkudan altına sicacaklarını burdan bile hissediyordum ve korkularını yenmek için bızi kullanıyorlardı.

Timin hepsi ortaya çıktığında gerçekten bu sefer onların bordo bereli olduğunu anlamıştım asla kendilerini göstermeden beş saniye içerisinde bütün herkesi gebertmislerdi.

Sİmdimi anladın bordo bereli olduklarını gerçekten Seniha

Ay şuan seni umursayamiyacagim iç sesim şayet ölümle burun burunayım şuanda .

Karşımızdaki timin hepsi silah dogrultmuş adamlara bakarken bir yandanda bizde hasar kontrol olup olmadığına bakıyorlardı​​​​. Hepsine gizli bir tebessüm edip hemen geri eski halime döndüm.

"Bize yolu açın askerler yoksa ikisinide öldürürüm."

Biz ne olduğunu anlamadan sanki hepsi sozleşmiş gibi aynı anda üçünün kollarına ateş ettiler .

Hepsi yere düştüğünde bizde kalkıp hızla bir anlık gaflet ile yavuza sarıldım buda bunu fırsat bilerek ellerini hızla belime dolayarak kafasını boynuma gömdü.

Bir kaç saniye sonra ne halt yediğimi anlayarak hızla kendimi geri çektim . Sırayla hepsi sarılmak için izin isteyince onlarada sarıldım . Bu sırada ağzımı acık bırakacak şey oldu . Yan tarafımızda büşra ve yavuz sarılıyordu . Büşra Yavuz'u affettiyse hepsini affederdi . Büşra hepsine ayrı kırgın ve sınırlıydı fakat yavuzun beni terkedip gidişi ve benim yıkılışımı izlemek onu yavuzdan daha çok itmişti . Biraz bekledikten sonra ekipler ve ambulans gelmişti bize birer su verdiklerinde bende annemi arayıp bir işim çıktığını ve çocuklara bugünlük bakamayacagımı söyledim

Fazlaca sorgulasada en sonunda pes etmiş ve kapatmıştı.hepimiz araçlara bindiğimizde eve doğru yol almaya başladık benim aracımı yavuz kullanırken arkadaki aracı poyraz kullaniyordu . Şuan hiç araç kullanacak havamda değildim çünkü. Arabada uyuya kalmadan önce son gördüğüm şey yanımda araba kullanan yavuzun bana bakışlarıydı.

Özlem ve sevda dolu bakışları.

Bİttiiiiiiiii

3253 kelime kısa kısa dediniz bölümlere buyrun gacılarim

Alın size bölüm

Loading...
0%