Yeni Üyelik
12.
Bölüm

12.Bölüm☽ Merak ☽

@buket9

 

Merak

Aren’in öpücüğünden onra hala kendime gelemediğim bir güne uyandım. Dün gece bardan çıktıktan sonra Aren’i beklemeden ilk gelen taksiye binip eve geldim. Aren aramıştı ancak cevap vermedim. Bu saatten sonra yüzüne nasıl bakcaktım onu da bilmiyordum.

Öpücüğünün hala etkisinde olduğum bir gerçekti. Onun bu etkisine gün gün kapıldığımı fark ediyordum. Bugün bir toplantı olacaktı. Aren ve Volkan da gelecekti. Dün geceden sonra tekrar karşılaşmak kalbimin heyecanlanmasına sebep oluyordu.

Aren de benim gibi miydi yoksa çoktan unutmuş muydu?

Daha fazla yatakta bu düşünceler ile boğuşmak istemediğim için kalktım. Dolabımı açtığımda giyecek hiçbir şeyimin olmadığını düşünmeye başladım. Hem çok şey varmış gibi hemde hiçbir şeyim yokmuş gibi gelmesi normal miydi?

Daha fazla düşünmeden leopar uzun yırtmaçlı eteğimi ve üzerine de beyaz askılımı alarak giyinmeye başladım. Saçımı ensede topuz yapacaktım. Hava yeterince sıcaktı.

Hafif tonlarda makyajımı da yaptığımda hazırdım. Mutfağa gittiğimde Yadigar abla yine konser veriyordu. Tek kişilik dev kadroydu…

“ Günaydın assolist!” dememle şarkısı yarıda kalmış ve mikrofon olarak kullandığı tahta kaşık havadaydı.

Beni görünce gülmüş ve çay koymaya başladı.

“ Asıl sana günaydın Leyla!” Yadigar Ablaya baktğım da ne demek istediğimi anlamadım.

“ Leyla mı niye?” dediğimde bana yandan bakış atıp kafasını sallamıştı.

“ Söyle bakalım dün sen taksiden indikten sonra arkandan gelen siyah araç niye bizim evi gözetledi? Yeni sevgili yaptın ve tartıştın mı yoksa kız? Bana ne zaman diyecektin?”

Dün gece olanlar tekrar aklıma gelince kızardım gözlerimi kaçırdım. Sanki göz göze gelirsem öpüştüğümü anlayacak gibiydi.

“ Ne aracı, ne sevgilisi ne tartışması Yadigar abla? Hiçbir şey anlamıyorum yok öyle bir şey ayrıca!” dememle pek inanmışa benzemiyordu ama ısrar da etmedi.

Aren dün gece arkamdan mı gelmişti? İstemsiz güldüğümde Yadigar abla ile göz göze geldim.

“ Al işte kendi kendine güşmeler de başlamış kesin var bir damat adayı!” demesiyle gözlerim kocaman açıldı. Aren’i damat adayı olarak hayal etmek tuhaftı.

“ Hayır yok öyle bir şey diyorum Yadigar Abla!” dediğimde kafasını sallayıp gülmüştü.

Kahvaltımı bitirip evden çıktım. Arabama binip şirketin yolunu tuttum. Yol boyu Yadigar ablanın dediğini ve dün geceyi düşündüm. Aren ile olabildiğince az muhatap olacak ve göz göze gelmemeye çalışacaktım.

Şirkete geldiğimde arabamı park edip içeriye girdim. Gördüğüm tanıdık yüzlere selam verip odama geçtim. Sabah dosyalarımı okuyup toplantıya kadar zaman geçirecektim.

“ Aylin Hanım, Erdal Bey sizi odasına bekliyor efendim.”

“ Tamam Arzu geliyorum.” Asistanım ile haber yollamıştı sanırım amcam çünkü toplantı başlayacaktı.

Dosyalarımı elime aldım ve odamdan çıktım. Koridorda ilerlerken Amcamın odasında Aren ve Volkan’ı görmemle yavaşladım. Onlarda yeni gelmişlerdi. Aren kafaını odamın olduğu tarafa çevirmesi ile göz göze geldik. Beni yine baştan aşağı süzmüştü. Yürümeye devam ettim ve önünden geçip odaya girdim.

Masada ki yerimi aldığımda tam karşıma oturması ile önümde ki dosyalara odaklandım. Herkes geldiğinde Amcam toplantıyı başlattı. Toplanma amacımız yeni işler ve başarıyla biten son zamanlarda ki binalardı.

Her ne kadar amcamın anlattıklarına odaklanmaya çalışsam da karşımda gözlerini bir an bile benden çekmeyen bu adam bana hiç yardımcı olmuyordu. Gözlerimiz sürekli kesişiyordu.

“ Takdir edersiniz ki son zamanlarda iş bitiriciliği ile Aylin Hanımın payı oldukça büyük.” Amcamın ismimi geçirmesi ile bakışlar bana dönmüştü. Gülümsediğimde Aren söz aldı.

“ Bu konuda haklısınız Erdal Bey. Aylin Hanımın başarısını ve zekasını görmemek için kör olmak gerekir. Bu yüzden bu şirkette daha yüksek bir konumda olmayı hak ediyor. Ben diyorum ki, yönetim kuruluna alalım. Artık onun da imza yetkisi olsun. Sadece yazılımcı sıfatı yetersiz kalıyor. Hem bu şirkette hemde Boratay şirketinde yönetim kurulunda olmasını teklif ediyorum tabi son söz kendisinin.” Dediğinde oldukça şaşırmıştım.

Elimi kolumu nereye koyacağımı bilememiştim. Tüm herkes benden bir cevap bekliyordu. Yerimde biraz daha dikleşip gülümsyerek söze girdim.

“ Sizlerden bunu duymak çok değerli benim için. Her daim Boratay holding ve Taşkın İnşaatın elbette yanında olup desteğimi vereceğim ancak yönetim kurulu gibi üst düzey bir durum için henüz kendimi hazır ve yeterli hissetmiyorum Aren Bey, ilerde neden olmasın tabi ki.” Dememle cevabıma şaşırmamıştı.

“ Boratay holding her zaman emrinize amade Aylin Hanım!” demesiyle gülümsemiştim.

Toplantı boyunca kaçamak bakışlarımız devam etmişti. Yavaş yavaş sona yaklaşmıştık.

“ Toplantıya katılımlarınızdan dolayı teşekkür ederiz hepinize iyi çalışmalar!” Amcam nihayet bitirmişti.

Dosyamı alıp odadan çıkıp koridorda yürümeye başladım. Odama gelip kapıyı kapatacağım sırada kapının arasına ayağını koyan Aren ile karşılaşmayı beklemiyordum.

“ Aren ne yapıyosun?” desem de çoktan odaya geçip kapıyı kapatmıştı.

“ Neden teklifimi kabul etmedin?” bunu sormak için mi gelmişti? Üstelik cevabı gayet açıktı.

“ Ben halimden memnunum.” Dediğimde bana doğru biraz daha yürümüştü.

“ Yoksa sürekli benimle vakit geçirecek olma ihtimali mi seni vazgeçirdi?” dediğinde yine dudaklarıma bakmaya başlaması bana dün geceyi hatırlattı.

“ Peki sen niye bu tarz teklifler ediyorsun, yoksa benimle mi vakit geçirmek istiyorsun?” dediğimde duraksamadan cevabı yapıştırdı.

“ Evet hiç inkar etmedim ki!” duvara sırtım değdiğinde durmak zorunda kaldım.

“ Aren ben yani olma..” cevabımı duymak istemiyor gibi sözümü kesti.

“ Yarın Makedonya’ya gideceğim, bir hafta yokum.!” Bir anda böyle bir şeyi demesini beklemiyordum.

“ Neden?” Sanane Aylin neden sorguluyorsun!

“ İş için. Bu eteğini görünce aklıma kızım geldi, seni onunla tanıştırmamı ister misin?” sorusuyla şok olmuştum. Bir kızı mı vardı? Yasmin de hiç bahsetmemişti.

“ Kızın mı? Sen.. Yani senin çocuğun mu? Evli miydin?” kahkaha atması ile şaşırmış onu izliyordum. Neden gülüyordu birde?

“ Biraz vahşi ama seni seveceğine eminim?” ne diyordu bu adam? Birde dalga geçiyordu. Onu ittirmeye çalışmamla yerinden bile kıpırdamadı.

“ Utanmaz ahlaksız! Vahşi diyor birde, çekil şuradan sapık herif!” dememle beni duvara daha çok yaklaştırmıştı. Burunlarımız değiyordu. Gözleri dudaklarıma kaymıştı.

“ Cinsi Leopar bir kaplan. Seni tanıştırmak için sabırsızlanıyorum güzelim.” Bilerek yapmış beni test etmişti. Bende aptal gibi düşmüştüm. Kendimi rezil olmuş gibi hissediyordum.

“ Ben şey istemiyorum korkarım yani.” Hala yakınımda olması mantıklı cümle kurmama engel oluyordu.

“ Ben varken hiçbir şeyden korkma!” deyip dudağıma doğru yaklaşması ile son kalan irademle engel oldum.

“ Aren.. lütfen dur..!”

“ Neden?”

“ Bu doğru değil, biz iş arkadaşıyız ve sen benim patro..!” dediğimde duvara yumruk atmasıyla sıçradım.

“ Patronu sikeyim! Ulan bu şirketi devraldığım günü sikeyim! Görmüyor musun çabamı Aylin? Lan ilk defa bir kadın için çabalıyorum nasıl yapılır onu bile bilmiyorum! Her defasında önüme duvar koyuyorsun. O şerefsiz Ufuk bile benden daha çok yakındı!” bağırıp çağırması ile bende öfkelenmiştim. Kendini ve beni ne sanıyordu?

“ Sen alışmışsın sana koşan hemen öpüşen akşamına yatağına aldığın kızlara, ben bunların hiçbirini yapmayınca şaşırdın tabi!”

Arkasını dönmüş yüzüme bakmıyordu. Cümlemin bitmesi ile bana döndü. son kez bakıp odadan çıktı. Kapıyı çarpıp gitmesi ile yerimde sıçradım. Ne yaşamıştık biz ve hangi ara bu hale gelmiştik?

Tüm gün kafamı toparlayamadım. Aren ile tartışmamızı düşünüyordum. Yarın iş için gidecek ve bir hafta gelmeyeceğini söylemişti. Bu süre zarfında bende daha rahat düşünebilirdim. Ondan kaçmaya çalışssam da izin vermeyişini, kalbimin onun yanında deli gibi attığını, öpmeyi her şeyden çok istediğim her şeyi düşünecektim.

Daha fazla şirkette durmak istemediğim için çıktım. Biraz alışveriş yapıp kafamı dağıtacaktım…

Akşam olmuş ancak ben hala alışveriş merkezinde bir kafede oturuyordum. Kahve içip etrafı inceliyor belkide kalabalığın içinde ki yalnızlığımı dinliyordum. Masada duran telefonumun çalması ile heyecanla telefonu aldım. Aren olabilirdi.

Ekrana baktığım da Yasmin’i görmemle yüzüm tekrar asılmıştı. Daha fazla beletmeden aramayı cevapladım.

“ Alo Yasmin.”

“ Aylin ne yapıyorun canım?”

“ oturuyorum sen?” huzursuzluk sesime de yansımıştı sanırım.

“ Aylin sesin kötü geliyor. İyi misin?” bir süre cevap vermedim. Ne diyecektim ki Aren onu öpmedim diye kavga çıkardı bende pişman oldum mu diyecektim..

“ Yok iyiyim Yasmin sen ne yapıyorsun?”

“ Volkan ile havaalanına geldik dönüyoruz. Aren’i yolcu ettik.” Demesiyle kaşlarımı çattım.

“ Nereye yolcu ettiniz? “

“ Makedonya”

“ Yarın gitmeyecek miydi?”

“ Öyleydi ama topantı sonrası hazırlattı uçağı sinirli gibiydi soramadık neden olduğunu. Oradaki işler ile alakalı sanırım.” Bir gün bile kalamayacak kadar çok kızmıştı demek ki…

“ Aylin orada mısın canım?” Yasmin’in seslenmesi ile kendime geldim.

“ Evet buradayım.”

“ Benim kapatmam lazım ararım yine öpüyorum.” Deyip kapatmıştı.

Gitmişti işte. Peki neden üzgündüm? Daha fazla onu düşünmek istemediğim için kalkıp eve gitmeye karar verdim.

 

1 Hafta sonra…

Aren gideli bir hafta olmuştu. Sanırım bugün dönecekti. Yasminden öğrendiğim kadarıyla akşama uçağa binecekti. Toplantıdan sonra bir daha hiç konuşmadık. O aramadı bende aramadım. Aramasını çok bekledim ancak aramamıştı.

Bu akşam Yasmin beni yemeğe davet etmişti. Belki akşama Aren de gelirdi. Şirkette ki işlerimi halledip eve geçtim. Üzerimi değiştirip gidecektim. Arabadan inip eve doğru yürümeye başladım. Eve geldiğim de Yadigar abla elinde telefona bakarak ağlıyordu. Koşup yanına gittiğimde elim ayağım brbirine dolaşmıştı sanki.

“ Yadigar abla ne oldu? Birine mi bir şey olmuş?”Yadigar ablanın elinden telefonu alıp baktığımda bilinmeyen bir numara ile konuştuğunu gördüm.

“ Aylin…” hıçkırarak ağlıyor konuşamıyordu.

“ Yadigar abla gel içeriye gidelim.” Deyip kollarından tuttu ve kaldırıp salona götürdüm.

Bileklerine kolonya döktüm ve ovaladım. Biraz daha iyiydi açılmıştı.

“ İyi misin Yadigar abla?” kafasını sallamakla yetindi.

“ Kötü bir haber mi aldın?” dediğimde bana bakıp ağlamaya başladı. Sarıldığımda hıçkırık koptu dudaklarından.

“ Aylin… Oğlum aradı..” dediğinde şaşırmıştım çünkü uzun zamandır haber alamıyordu.

“ Ne dedi iymiymiş?”

“ İyiyim dedi, beni merak etme ben arada ararım dedi. “

“ Neden gelmiyormuş peki?”

“ Zamanı var dedi. Ne işlere bulaştı kim bilir?” dediğinde gözyaşları ondan bağımsız akıyor gibiydi.

Kolundan tutup odasına götürdüm. Biraz uyuyup dinlenmeye ihtiyacı vardı. Yadigar ablanın üzerini örtüp odasından çıktım. Kendi odama girdiğimde dolaba yöneldim. Elime ilk geçen siyah askılı elbiseyi giydim. Saçlarımı hızlıca bir at kuyruğu yaptım.

Tüm işlerimi halledip evden çıktığımda Yasmin aramıştı.

“ Alo.”

“ Aylin neredesin?”

“ Şimdi evden çıktım geliyorum on beş dakikaya.” Dediğimde onaylayıp kapattı telefonu.

Yolda bir pastaneye uğrayıp tatlı aldığımda tekrar arabaya geçtim. On dakika sonra geldiğimde arabadan poşetleri de alıp indim. Volkan kapıda karşılamıştı. Elimdeki poşetleri aldığında evlerinin bahçesinde ki yemek masasına doğru ilerledik.

“ Hoş geldin canım hadi hemen oturalım.” Dediğinde oturmuştuk.

Yasmin ve evdeki yardımcısı çok güzel yemekler hazırlamıştı. Volkan yemek boyu Aren ile ilgili komik anılarını anlatıyor gülüyordu. Aren’i ikisi de çok seviyor ve değer veriyorlardı. Her hallerinden bu yansıyordu.

“ Volkan kızın kafasını şişirdin hayatım birazda içeriye geçip türk kahvesi yapyım sende az dinlen.” Demesiyle gülmüştüm.

Aralarında ki ilişki çok güzeldi. Gözlerinden ne kadar aşık oldukları belli oluyordu. Volkan samimi biriydi. Yasmin ise ilk başlarda soğuk gibi dursa da konuşmaya başlayınca o sevecenliği ortaya çıkıyordu.

“ Aylin sıkıldın mı doğruyu söyle?” dediğinde topu bana atmıştı.

“ Yok gayet keyifliydi.” Dediğimde Yasmin’ e dönüp

“ al ne oldu sevgilim!” demişti.

Onların bu haline gülerken içeriye geçmiştik. Volkan ile salonda otururken Yasmin kahve yapmaya gitmişti.

Volkan’ın teefonu çalmasıyla müsaade isteyip bahçeye çıkmıştı. Salonu incelemeye başladığımda oldukça ferah bir ev olduğunu düşündüm. Beyaz ve krem rengi ağırlıktaydı. Oldukça sadeydi. Az eşya olması da güzeldi. Karşımda kocaman televizyonda Baron haberini görmemle eğilip kumandayı aldım. Sesini açıp haberi izlemeye başladım.

“ Bir son dakika haberine göre yakın zamanda İstanbul’da olduğunu duyuran Baron ögütüne bağlı Kamer çetesi bu kez Makedonya’da görüldü.

Makedonya’da üç gündür süren iç kargaşanın sebebinin Baron örgütü olduğu ortaya çıktı. Makedonya’nın çeşitli terk edilmiş depolarda eş zamanlı çıkan yangınlar ve belli binalardan asılan cesetler ortaya çıktı.

İç kargaşanın sebebi tam olarak bilinmese de cesetlerin alnında Baron mührü olduğu tespit edilen ilk verilerdir. Makedonya hükümeti giriş çıkışları kapatmış ve yolculukların bir süre ertelenmesine karar vermiştir. “

Makedonya mı demişti? Aren’in uçağı vardı ancak uçuşlar iptal olacağını diyordu. Ayağa kalkmamla telefonumu masadan alıp Aren’i aramıştım ancak açmamıştı. Üst üste aramıştım ancak hiçbirinden cevap alamamıştım. Telaşla salonda bir ileri bir geri giderken içeriye Volkan gelmişti.

“ Volkan iç kargaşa çıkmış uçuşlar iptal olmuş Aren, o gelecekti aradım ama açmıyor ne yapacağız?

Volkan elinde telefon ile dediklerimi anlamaya çalışıyordu. Yasmin elinde türk kahveleri ile içeriye girdğinde bize anlamayan gözlerle bakmaya başladı.

“ Neden ayaktasınız? Bir şey mi oldu?” demesiyle haberi gösterdim. Yasmin hala bir şey anlamamış olacak ki soru sorar gibi bakıyordu.

“ Ne olmuş anlamadım?”

“ Yasmin Aren’in uçağı vardı iptal olmuş arıyorum açmıyor.” Dediğimde Volkan söze girdi.

“ Merak etme Aylin gelir o!” dediğinde bu ikilinin rahatlığına aklım almıyordu.

“ Volkan aradım açmıyor. Nasıl ulaşacağız?” Yasmin elinde tuttuğu tepsiyi masaya koydu ve koltuğa oturdu.

“ Biz ona ulaşmayız o istediğinde bize ulaşır. Hadi gel kahveni soğutma!” dediğinde şok olmuş gözlerle Yasmin’i dinliyordum.

“ Yasmin biraz fazla rahat değil misin? İç kargaşa çıkmış baksana habere, her yer her yerde, O Baron denen örgüt ve çetesi iş başında ya başına bir şey gelirse?” salonda bir ileri bir geri giderken ikisi de tepkisiz beni izliyordu.

“ Yasmin haklı Aylin, belkide birazdan gelir Aren bu pek belli olmaz işleri!” dediğinde ikisinde ki bu rahatlık beni çıldırtmıştı. Tam ağzımı açıp cevap vereceğim sırada kapıdan bir gürültü gelmesi ile arkamı döndüm.

“ Beni mi merak ettin Ay Parçası?”

 

Devam edecek…

 

Yıldıza basmayı lütfen unutmayın!

Loading...
0%