Yeni Üyelik
19.
Bölüm

19. Bölüm ☽ Sırlar ve Zaaflar☽

@buket9

Sırlar ve Zaaflar

Aren Boratay…

Ay parçamı uyandırmadan yavaşça odadan çıktım. Sadi çalışma odasına beni bekliyordu. E.T bakalım kimdi öğrenecektik. Yatak odasının kapısını sessizce kapatıp çalışma odasına doğru ilerledim. Sadi içerde beni bekliyordu.

“ Ne biliyoruz, E.T kimmiş?” direkt konuya girmemle Sadi masaya doğru gelmiş ve bilgisayarı açmıştı.

“ Haberler pek iç açıcı değil Baron. E.T Aylin’in de bildiği biri!” dediğinde kaşlarımı çatıp Sadi’ye bakmaya başladım.

“ Aylin mi? Kimmiş bu adam?”

“ Engin Topal!” daha önce hiç duymadığım bir isimdi.

“ Ulan Sadi taksit taksit anlatma kim lan bu!” diye sinirlendiğimde bilgisayardan birkaç resim gösterdi.

“ Yadigar Topal’ın yıllardır gözlerden uzak ulaşamadığı oğlu!” dediğinde şimdi taşlar oturmaya başlamıştı. Yadigar Hanımın yıllardır aradığı oğlu, Aylin de tanıyordu doğal olarak.

“ Aslında kimmiş?”

“ Cerrah olarak biliniyor. Sicilya organ mafyası. Yüzlerce masum insanın organları alıp satıyor. Çoğu kendi veriyor para karşılığı ancak cerrah paralarını vermeyip öldürüyor! Aylin’e takık ruh hastasının teki. Yıllardır uzaktan izliyor annesi ve Aylin’i…” Tüm bu bilgiler beynimde şimşek etkisi yaratıyordu.

Aylin’e bir şey olma düşüncesi deli ediyordu. Yıllardır bu pislik izliyordu ve benim yeni haberim oluyordu!

“ Sadi bana bu pisliği bul!” sesim oldukça ürkütücü çıkmıştı.

“ Baron, bu adam diğerleri gibi değil. Uzun zamandır araştırıyorum yerini tespit etmek oldukça zor.” Masaya yumruğumu vurup ayağa kalktım. Sakinliğimde bir yere kadardı.

“ Ne demek diğerleri gibi değil ulan! Bunu kendi ellerimle sallandırmazsam bana da Baron demesinler!”

“ Planım var Baron. Öğrendiğim kadarıyla seni araştırıyor! Aylin’in kocasını merak etmiş. Çok bilgi bulamadı hakkında. Bağlantılı olduğu ve iş yaptığı adamları tespit ettim. Bu pisliği yaptığı hastaneleri buldum.” Sadi’ye baktığımda planını anlamaya çalışıyordum.

“ Bu amına koduğumun çocuğuna giden yoldaki taşları temizleyeceğiz önce yani!” dediğimde kafasını salladı.

“ Aynen öyle, böylece hedefi artık Aylin ve Aren değil Baron olmuş olacak!” Kafamı salalyıp çenemi sıvazladığımda bir yandan düşünmeye başladım.

“ Bugün Almanya olayı haberlerde çıkar! Savcı durumu nasıl gidiyor!”

“ Savcı hakkında olumlu gelişmeler var. Tahmin ettiğimiz gibi devletine milletine çokta bağlı bir savcı değilmiş.” Dediğinde samimiyetten uzak gülmüştüm.

“ Dünya üzerinde yaşayan her insanoğlunun mutlaka bir zaafı ve bir sırrı vardır. Kendine bile söylemekten çekindiği bir sırrı!”

“ Aren, abim Konya’ya gidince Yadigar ablayı bu eve davet etmek istiyorum.”

“ Olur güzelim, bu evde bizimle yaşayabilir sen istiyorsan.”

“ Bakalım kabul edecek mi?”

“ Güzelim bu olayları çok kafana takıp üzülme, ailen onları dinlemeden evlendiğimiz için kızgın ama alışacaklar.” Kafasını sallayıp bana daha çok sokuldu.

“ Biliyorum ama işte alışık değilim. “ dediğinde saçlarından öpmüştüm. Annesinin tokası uyuyup uyandığı için kaymıştı. Eğilip tokasını düzelttim.

Akşam yemeğinden sonra Ay parçam ile salonda kahve içiyorduk. Birazdan haberler başlayacaktı. İlk defa haber izlerken geriliyordum. Aylin’in artık anlaması an meselesi olmuştu.

“ Son dakika haberler ile karşınızdayız sayın seyirciler!” işte başlıyorduk.

“ Almanya’nın Köln şehrinde dün gece bir galeri dükkanında ki tüm arabalarda yangın çıktı. Galeri sahibi ve iş insanı Alex Taylor ise galeri dükkanın önünde asılmış bir halde bulundu. Alnında Baron mührü olan Taylor’ın ceketinin cebinde ise çeşitli belgeler çıktı.

Polis ekiplerinden aldığımız bilgilere göre lüks arabalarını bomba ve silah ticeratinde kullandığına dair bilgiler olduğu ortaya çıktı.”

Aylin pür dikkat haberi izlerken bende onu izliyordum.

“ Bu iş sencede çok ciddi bir hal almaya başlamadı mı Aren?” Elinde ki türk kahvesini masaya yavaşça eğilip koydu ve bana doğru döndü.

“ Ne gibi sevgilim?”

“ Yani bilmiyorum, bu Baron ne zaman durulacak acaba?” dediğinde gerilmiştim.

“ Bilmem…”

“ Babanın ölümü hakkında detay var mı ?”

“ Yok güzelim.” Kafasını olumlu anlamda sallamasıyla annemle ilgili bilgi vermek istedim. Bir yerden başlamak gerekiyordu.

“ Aylin, annemin ölümü medyada yazan olay gibi değil!” dediğimde bana doğru biraz daha dönüp kaşlarını çatmıştı.

“ Nasıl yani? Hasta değil miydi?”

“ Evet, hastaydı ama annemi babam öldürdü!” dediğimde şaşırmıştı. Ne diyeceğini bilemez gibi bir hali vardı.

“ Aren.. Nasıl?”

“ Annemin onu aldattığını iddia etti. Hatta benimde onun çocuğu olmadığımı… Ben Türkiye’de değilken öldürmüş annemi.. Bir yıl boyunca annemin masumiyetini ispat etmeye çalıştım. Benim annem yapmazdı, aldatmazdı. İspat da ettim ama yine inanmadı. Kötüydü babamla aramız son zamanlarda. Yaptığı pis işlere kurban gitti zaten!”

“ Haberlerde seni gördüğümde üzülmediğini hissetmiştim biliyor musun? Dedim ki babası ölen birine göre çok rahat ve üzüntü yok gözlerinde diye düşündüm.”

“ O kadar belli etmiş miyim ya?”

“ Ben çok üzgünüm sevgilim…”

“ Babam hakkında konuşmayalım artık. Detayları falan da araştırmıyorum. Kendi pisliğinde boğuldu. Annemin ahı çıktı!” dediğimde bana biraz daha sokulup sarılmıştı…

“ Sen nasıl istersen canım.”

“ Aren annenin adı ne?”

“ Mehlika.. Yüzü ay gibi olan, ay yüzlü güzel kadın demek. Senin ismini bu yüzden çok sevdim Aylin. Anneme benzettiğim için..” dediğimde gülümsedi ve öptü.

Öpüşü kısa ve tutkuluydu. Kucağıma biraz daha çekmemle öpüşüme karşılık verdi. Ne kadar öpsemde içimde ona karşı doyumsuz ve sürekli kendini yenileyen bir tutku vardı.

Kalçalarından tutup kaldırmamla bacaklarını belime sardı. Koltuktan kalkıp yatak odasına doğru öpüşerek gitmeye başladık.

Dilimi ağzının içine itmemle inledi. Odaya geldiğimiz de yatağa oturtum ve dudaklarımız kısa bir süreliğine de olsa ayrıldı. Üzerinde ki tişörtü çıkarttım. İçine sütyen giymediği için tüm gün gözlerim göğüslerine kaymıştı.

“ Sakın dışarıya sütyensiz çıkma yavrum!” dediğimde gülmüştü.

“ Beni sinir edersen bunu deneyebilirim!” demesiyle göğsüne eğilip ucunu ısırdım. Çığlık atması ile gülmüştüm.

“ Bir daha söyle bebeğim ne yaparsın?” dememle yatağa uzanmış öpülmeyi bekliyordu.

Şortunu da çıkardığımda karşımda beyaz dantelli külotu ile kalmıştı. Üzerine eğilmeden tişörtümü çıkarıp attım.

Tüm çıplaklığımla karşısındaydım ve beni izlemesi hoşum gidiyordu.

“ Ne oldu yavrum beğenmedin mi kocanı?” dememle dudağını ısırmıştı.

“ Çok beğendim kocamı, yakından tanışmak için sabırsızlanıyorum!” dediğinde gözü erkekliğime kaymıştı. Ne demek istediğini anladığımda heyecanlanmıştım.

Yatakta onun tam zıttı şekilde uzandım. Ne yaptığımı anladığından inledi. Ben onun kadınlığını okşarken o benim erkekliğimi elleri arasında tutuyordu.

Erkekliğimi yukarı aşağı sıvazlıyordu. Ağzına alması ile inledim. O güzel dudakları arasnda erkekliğim atıyordu adeta…

“ Evet yavrum işte böyle!” dememle dudak hareketleri hızlanmıştı.

Ona olan aşkım ve tutkum o kadar büyüktü ki bu halde bile beni boşaltacak güce sahip tek kadındı!

“ Ohh kadınım.. Bu halde bile o güzel dudaklarına boşalabilirim..”

“ Çok büyük Aren… Benim!” demesiyle erkekliğimi ağzına biraz daha itmiştim.

Külotunu indirmiş ve yalamaya başladım.

“ Burası benim evim…” deyip dilimi kadınlığında gezdirmeye başladım.

Dilim kadınlığında daireler çiziyordu. Hem inliyor hemde erkekliğimi ağzına alıyordu. Toplarım yüzüne çarpıyor onları da ağzına alıyordu.

“ Ahh kocam!” dediğinde hızlandım.

İkimizin de yalaması hızlanmıştı. Erkekliğimin tümünü ağzına almaya çalışıyordu. Dudakları arasında damarlı aletim atıyor ikimizde bundan zevk alıyorduk.

Hareketlerimiz hızlandıkça zirveyi görmemiz de yaklaşıyordu. İnlemesi ile dudaklarımın arasından ıslaklığı akmıştı…

“ Ahh Aren.. seni çok seviyorum!” dediğinde erkekliğimi yalamaya devam etmişti.

Onun hemen ardına bende sona yaklaşmıştım. Büyük bir inleme ile boşaldım. Son anda dudaklarından çıktığım için sıvılarım ağzının kenarlarından akmış çenesine yol olmuştu.

“ Kadınım.. Ay parçam seni çok seviyorum.. “ dememle kalkmıştım. Yanına uzanmış ve kendime çekmiştim.

Sabah Aylin’imin saçlarının yüzüme değmesi ile uyandım. Kalkmaya çalışmamla bana daha çok sarıldı. Onun bu haline gülümseyip yanağını öptüm. Bugün Korkut’un düğünü vardı. Bu ilişkinin mimarı ben kadar Aylin’di.

Aylin düğün için hazırlanırken Yadigar hanım ile görüşüp bu eve davet edecektim. Yadigar hanımın yakınımda durması benim içinde bir avantajdı.

Yataktaki ay parçasına daha fazla dayanamadan yüzünün her bir yerine öpücük kondurdum. Kıpırdanıp koynuma daha çok sokuluyordu.

“ Ya Aren uyuyacağım yapma!” diye kızmasıyla gülmüş daha çok sinirlendirmeye başladım.

“ Bundan sonra ayrı odalarda uyuyalım da gör sen!” demesiyle kaşlarım çatılmıştı.

“ Ulan o niye?” dememle yatakta oturur pozisyona gelmişti.

“ Uyutmuyorsun, bu yüzden akşam yan odada falan kalırsın sevgilim oda çok nasılsa!” deyip yataktan kalkacağı sırada kolundan tutup çektim.

“ Böyle bir şeyin şakası bile komik değil canımın içi!” dediğimde bana daha çok yaklaşmıştı. Beni nasıl baştan çıkaracağını biliyordu.

“ Böyle bir şey yapsam, ne yaparsın mesela?” dudağıma bakıp konuşması hiç mantıklı düşündürmüyordu.

“Yavrum bu işi yatağa taşırım!”

“ Taşı bakalım nasıl taşıyorsun!” diye meydan okuması ile kucağıma çekip yatağa yatırdım.

“ Ben öyle bir kışkırttın ki bu işi sonuçlandırmadan bırakmam güzelim!”

“ Aren, nefes alsam kışkırıyorsun ben ne yapayım?”

“ Yavrum ön sevişme bekleme benden!” dememle bacaklarını ayırıp şortunu indirdim.

Bana engel olmaya çalışsa da istediğini biliyordum. Erkekliğimi bir anda içine itmemle inledi. Hızlı hızlı gelgitlerimi sürdürdüm.

“ Ahh Aren..”

“ Söyle ömrüm…”

Odada inlemelerimiz ve çarpan vücut sesinden başka ses yoktu. İçinde ki hareketlerim hızlandıkça doyuma ulaşıyorduk.

Güçlü bir inleme ile aynı anda boşalmıştık.

“ Ohh.. Bu hissi çok seviyorum kadınım!” deyip göğüslerini öpmüştüm.

“ Güzelim, duştan biraz daha çıkmazsan yanına gelmek zorunda kalacağım.”

“ Banyoda bile rahat yok!” dediğinde gülmüştüm.

“ Aren ben düğüne giderken ne giyeceğim ya?” dediğinde yanına doğru ilerledim.

Bornozunun ipini asılmamla göğüsleri aralandı. Elimi sol göğsüne çıkartmamla inledi. Kafasını kaldırması ile boynu gün yüzüne çıktı. Eğilip boynunu, çenesini öpmeye başladım.

“ Aren.. Bir soru sordum!” dediğinde dudağını ısırdım.

“ Ahh! “ inleyip omzuma yumruk atması ile güldüm.

“ Elbisen hazır sevgilim.” Dediğinde kaşlarını çatıp bakmaya başladı.

“ Nerede?”

“ Konya’ya abinin yanına gittiğinde, akşam bir mağazanın önünde mor bir elbiseye bakmıştın hatırlıyor musun güzelim?” dediğimde kaşları iyice çatılmıştı.

“ Aren yoksa… Camdan gördüğüm gölge.. sen miydin?” dediğinde gülmüştüm.

“ İnanmıyorum sana! Nasıl korktum biliyor musun?” dediğinde ona biraz daha sokuldum.

“ şşt geçti güzelim.. Ne yapsaydım, İstanbul’a gelmeni mi bekleseydim! Özlüyordum kızım görmesem kaç gün kafayı yerdim!”

“ Aren, senden bir adım bile uzağa gidemeyecek miyim?”

“ Neden gidesin ki? “

“ Bilmem mesela tartışsak ben yada sen evden uzaklaşmalı daha fazla kalp kırmamak için..”

“ Ben giderim sen bu çatı altında ol yeter! Kendimi de affettiririm ben!” dediğimde gülmüş ve öpmüştü.

“ Hadi giyinelim artık, kıyafetin en son dolapta yavrum.” Dediğimde gidip giyinmeye başlamıştı.

“ Oo abim hoş geldiniz, Yengem şöyle buyur!” Korkut’un memleketi Tekirdağ’a gelmiştik. Düğün yemekleri yenmiş eğlence birazdan başlayacaktı.

“ Eyvallah Koçum, Hayırlı olsun!”

“ Sağ ol abi sayende bugünleri de gördüm ya dile benden ne dilersen!” dediğinde omzuna hafifçe vurup bize ayrılan masaya geçmiştik.

Korkut diğer misafirlerin yanına gittiğinde yanımda ki güzellik tanrıçasına biraz daha sokuldum.

“ Bu kadar güzel olman herkese haksızlık!” dediğimde gülmüştü. Gamzelerini ortaya çıkarmıştı yine.

“ Ben tek senin için hazırlanıyorum kocam, başkası umrumda değil!” dediğinde boynuna yanağımı sürttüm.

“ Beni böyle kandırabileceğini sanıyorsan doğru yoldasın bebeğim!” kahkaha atması ile dudağının kenarından öptüm.

“ Aren dur lütfen milletin içinde!” dediğinde omuz silkmiştim.

Eğlence başlamıştı. Yakın akrabalar çıkıp oynuyor, etrafa paralar saçılıyordu.

“ Aren Bey patron olarak ne zaman para saçmayı düşünüyorsunuz?”demesiyle göz kırpıp yavaşça kalktım.

Sadi’ye el işareti yaptığımda yanıma gelmişti. Elinde ki siyah zarfı vermiş. İçinden tomarla çıkarttığım paraları, Gelin ve Damat’ın üzerinde saçmaya başladım. Islıklar, alkışlar ben para saçtıkça artıyordu.

“ Abim bizim buralar alışkın değildir!” Korkut’un cümlesi ile gülmüştüm.

“ Alışırlar koçum! Aren Boratay bir düğüne gelecekte eli boş mu dönecek!” deyip yerime oturmuştum.

“ Bizim düğünümüz ne zaman olacak?” Sorduğum soru Aylin’i biraz üzmüştü sanırım.

“ Aren, ailemle olanları biliyorsun..”

“ Güzelim, senin ailen de benim bundan sonra! Sen iste dünyanın en iyi düğününü yaparım biliyorsun.” Dediğimde konuyu değiştirmek istemiştim.

“ Bilmez miyim sevgilim. Mehir olarak imama, benim olan her şey’i karımın üzerine yapıyorum demenden anlamıştım ben zaten!” dediğimde göz kırpmıştım.

“ Öyle tabi, birde ne vereceğim diye mi sorgulayacaktım? Sen iste canımı bile veririm!” dediğimde yanağımdan öpmüştü.

Gecenin sonuna doğru, müzisyenin adımı anons etmesi ile oturduğum yerde biraz daha dikleştim Korkut ve benim adımı tekrar anons etmişti. Korkut gülerek yanıma gelmişti.

“ Ne oluyor lan?”

“ Abi gelmişken karşılıklı bir zeybek oynamayalım mı?” dediğinde daha fazla kırmadan kalktım.

Korkut ve ben karşı karşıyaydık. Zeybek müziği başlamasıyla aynı anda kollarımızı kaldırdık.

Ay parçası gözlerini kırpmadan gülümseyerek beni izliyordu. Korkut ile müziğin ritmine göre el ve ayaklarımızı hareket ettirdik. Uzun zaman olmuştu Zeybek oynamayalı.

Müzik bittiğinde herkes alkışlamış ve ıslık çalmaya başlamıştı. Selam verip yerime geçtiğimde Ay parçası beni ayakta karşıladı. Boynuma sarılıp öpmesi ile gülümsedim.

“ Sevgilim, sana bir kez daha aşık oldum!” dediğinde belinden kendime çekmiştim.

Aylin ile arabaya binip eve doğru yola çıkmıştık. Beş araba gelmiştim. Arka arkaya dizilen arabalar ile gidiyorduk.

Yolda Aylin’im kucağımda uyuyakalmıştı. Arabalar evin önünde durduğunda yavaşça indim. Kucağımda Aylin ile sessizce odaya çıktım. Üzerindekileri çıkartmaya başladığımda uykusu ağır olduğu için uyanmamıştı.

Üzerimi değiştirip yanına uzandım. Kolumun altına gelmesi ile gülümseyip kendime çektim…

Devam edecek…

OY SAYILARI OLDUKÇA DÜŞÜK.

SİZLERDEN İSTEĞİM HAYALET OKUYUCU OLMAYIN

SİZLERİN YORUMLARINA VE DESTEĞİNE İHTİYACIM VAR..

YILDIZA BASMAYANLAR LÜTFEN TÜM BÖLÜMLERİ KONTROL EDİP BASABİLİR Mİ?

:) KEYİFLİ OKUMALAR...

Loading...
0%