Yeni Üyelik
20.
Bölüm

20. Bölüm

@buket9

****

 

Beril Mira Keskin

 

 

Hani ıssız bir yoldan geçerken

 

Hani bir korku duyarda insan

 

Hani bir şarkı söyler ya içinden

 

İşte öyle bir şey..

Liya’nın elinde ki silah saniyeler içinde patlamıştı. Sesi tüm havaalanında yankılandı.. Silah sesi ile birlikte benim çığlıklarım ve Karan’ın öfkesi de karışmıştı.. Korku tüm bedenimi esir almıştı. Kollarımı bebeğimi koruma iç güdüsüyle karnıma sardım.

Canım çok yanıyordu. Karnıma omzundan aşağı sıcak kanlar akıyordu. Olayın şokundan acıı bile yaşayamamıştım. Liya ateş ettiğinde Pars, Liya’nın silah tutan eline ateş ettiği için kurşun sıyırmış omzua gelmişti.

Karan hemen yanıma gelmişti. Kurşunun etkisiyle kasıklarımda kasılmalar oluyordu.

‘ Bebeğim, güzelim iyi misin? Hepsi geçecek bebeğim. Arabaları getirin!’ Karan beni kucağına almıştı. Çığlıklarımın ardı arkası kesilmiyordu.

‘ Ahhhhh.. Karan bebeğimiz..’ Karan kucağında beni taşırken bir anda durmuş şok olmuş gözle bana bakmaya başlamıştı.

‘ Beril sen.. Bebeğimiz mi?’

‘ Eğer bu bebeğe bir şey olsun Ahhh…’ çığlıklarım cümlemi tamamlamama izin vermiyordu.

‘ Güzelim, güzel karım bir şey olmayacak ikinize de bir şey olmayacak dayan ne olur yavrum.’

‘Karan.. Eğer bu bebeğe bir şey olsun seni gebertirim! Seni boşarım duydun mu beni? Ahhh..’

‘ İyileşeceksiniz bebeklerim.. bebeğimin bebeği iyileşecek bizi..’

Karan arabaya bindirmişti. Hastaneye gidiyorduk. Karan aynı anda birçok duyguyu yaşıyordu. Hüzün, şaşkınlık, öfke ve sevinç.. Bebeğimiz olacağını bu şekilde öğrenmesini hayal etmemiştim.

Araba durmuş gelmiştik hastaneye.. Karan öfkeyle etrafına bağırıp çağırıyordu. Beni hemen sedyeye alıp ameliyathaneye götürdüler. Karan’ın koridorda ki öfkeli sesini hala duyuyordum..

****

 

Karan Çakır Keskin

Bebeğimin bebeği olacaktı.. Ben bunu karım kucağımda vurulmuş, kanlar içinde hastaneye yetiştirmeye çalışırken öğrenmiştim. Mira’m güzel karım anne olacaktı. Aile olacaktık. Sıktığım yumrukları hastane duvarına ard arda geçirdim. Pars gelip engel olmaya çalıştı.

Konaktakiler gelmişti. Hepsi gözü yaşlıydı. Karımı koruyamamıştım. Ben nasıl bir babaydım..

‘Oğlum, dur yapma iyileşecek merak etme..’ annem gelmiş sarılmıştı..

‘Anne, güzel karım hamileymiş. Ben baba olacaktım. İkisini de koruyamadım. İçerde yaşam mücadelesi veriyor benim karım. Sikeyim böyle ağayı!’ öfkem durulmuyordu.

Dedem yanıma geldi. Elini dizime koydu. Beni tutup kendinne çekti sarıldı. Uzun zaman sonra dedem ilk defa sarılmıştı. Koskoca Karan Ağa, gözyaşları içinde dedesine sarılıp ağlıyordu.

‘ Evlat, hemen yıkılmak yok! Sen nelerin üstesinden geldin. Beni hep gururlandırdın! Aynı şeyi yine yapacaksın. Karın da çocuğunda kurtulacak! Bu işe karışmayacaksın ben halledeceğim!’

Ameliyathanenin kapısı açılmış içeriden doktor çıkmıştı. Hemen ayaklanıp yanına gittik.

‘ Doktor, karım nasıl bebeğimiz nasıl?’

‘ Karan Bey, Beril Hanımın omzunda ki kurşunu çıkardık. Şuan durumu iyi. Bebek için kadın doğum doktoru tekrar bakacak. O sizi bilgilendirecek.’ Karım iyiydi. Ya bebeğim?

Sıkıntıyla koridorda gidip gelmeye başladım. Beril’in araba binmeden önce ki sözleri aklıma geldi.. Bebeğimize bir şey olursa beni affetmezdi. Bende kendimi hiç affetmezdim. Onsuz bir hayat olmazdı..

Ne olur miniğim bizi bırakma..

**

Saatler geçmişti. Kimse çıkıp bir açıklama yapmamıştı. Delirmek üzereydim.

‘ Pars.’

‘ Buyur Keskin.’

‘ Kadın doğum doktorunu bul. Neden kimse açıklama yapmıyor lan bana! İçeride ne oluyor?’

Öfkem bedenimi aşarken ameliyathanenin kapısı açılmıştı. Kadın doğum doktoru olduğunu düşündüğüm kadın gelmişti.

‘ Doktor bebeğim nasıl?’

‘ Haberler pek iç açıcı değil Karan Bey. Bebeğiniz şu an iyi ancak hamileliğin başından beri stresli bir dönem geçirmiş Beril Hanım. Büyük ihtimalle erken doğum olacak. Düşük riski de yüksek. Eğer düşük riski gerçekleşirse bir daha çocuk sahibi olma ihtimaliniz de çok düşük olacak. Beril Hanımın çok iyi bir hamilelik dönemi geçirmesi gerekiyor. Çok iyi beslenmesi stresten uzak durması üzülmemesi gerekiyor. Ani hareket etmemesi geekiyor. Birazdan odaya alacağım.’

Duyduklarımı idrak etmeye çalışıyordum.. düşük riski, erken doğum.. hepsi kafamda dönüyordu. Bebeklerim iyiydi.. çok daha iyi olacaklardı. Bunu için elimden geleni yapacaktım..

****

 

Beril Mira Keskin

Gözlerimi yavaş yavaş açmayaı başarmıştım. Bir hastane odasındaydım. Elim hemen karnıma gitti. Doktor Aylin hanım başımdaydı. Boğazım çok kuruydu. Kolumu kaldırmaya halim yoktu.

‘ Beril Hanım uyanmanıza sevindim. Nasılsınız?’

‘ Bebeğim..’

‘ Bebek de siz de iyisiniz. Ancak stresten uzak durmalısınız. Tüm detayları eşinize anlattım. Düşük riskiniz ve erken doğum riskiniz var. Kendinize çok iyi bakmalısınız. Aileniz sizi çok merak etti. Odaya almamı ister misiniz?’ kafamı olumlu anlamda sallamıştım.

Doktor odadan çıkmıştı. Kapı tekrar açılmış Karan girmişti sadece. Yüzü solgundu. Benden farklı bir yanı yoku.

‘ Güzel karım, iyi misin?’ Karan’a kırgın ve kızgındım. Kafamı olumlu anlamda sallamış kafamı pencere tarafına çevirmiştim.

Bu hareketim onu üzmüştü. Sandalye çekip oturdu. Uzanıp elimi tutmuştu.

‘ Bebeğim, biliyorum bana kızgınsın. Haklısın, ikinizi de koruyamadım.. Özür dilerim.. Ama böyle yapma ne olur. Uzak olma benden.. Dayanamam..’

‘Dinleneceğim.’ Karan son kez elimi öpüp çıkmıştı.

Gözyaşlarım istemsiz akıyordu. Karan’ın arkasına Sıla, Helen ve Pars girmişti. Sıla biraz çorba yedirmişti. Omzumda ki askıyı düzeltmişti. Ağrım henüz yoktu. Doktoral serum ve ağrı kesici yapmışlardı. Hamile olduğum için hap kullanamayacaktım..

Konaktakiler de kısaca yanıma uğramış dinlenmem için gitmişlerdi. Refakatçim Karan’dı. Henüz gelmemişti. Gözlerim yorgunluktan kapanmıştı..

**

Saçlarımda bir el geziyor, yüzümde kuş tüyü hafifliğinde öpücükler hissediyordum. Karan gelmişti. Hissediyordum ancak gözlerimi açmadım.

‘ Affet beni güzel karım, her şey düzelecek.. Eskisi gibi bana gül diye canımı bile veririm.. Bebeklerim sizi çok seviyorum..’

Karan kendini suçluyordu. Suçlasın. Onun yüzünden ben ve bebeğim bu haldeydik. O kadın bebeğimi benden alacaktı..

Gece Karan sandalyede başımda beklemişti. Koltuğa bile gidip yatmamış elimi bir an bile bırakmamıştı.

Sabah yine gözlerimi Karan’ın öpücükleri açmıştım. Onunla olabildiğince konuşmamaya çalışıyordum. Kolayca affetmek istemiyordum.

‘ Günaydın güzel karım. Sana çok güzel kahvaltı getirttim evden. Hepsi doğal köy ürünleri. Hadi seni oturtayım..’ Karan yatağı oturur poziyona getirmişti.

Bal-kaymak sürüp vermişti. Meyve suyumu da içirmişti. Kaç gündür doğru düzgün beslenmediğim için iyi gelmişti bu kahvaltı..

‘ İstanbul’a ne zaman gideceğiz?’

‘ Bebeğim biraz daha hastanede kalsak?’

‘ Evime gitmek istiyorum.’

‘ Size bir şey olmasın diye ben gerekirse 9 ay hastane köşelerinde sürünmeye razıyım güzelim. İnat etme biraz daha kalalım..’

‘Niye? Vicdan azabı mı çekiyorsun?’ Öfkelenmeye başlamıştım.

Sinirim geçmiyor Karan’dan çıkarmak istiyordum. O kadına ne olduğu hakkında bir fikrim bile yoktu. Sormak bile istemedim.

‘ Bebeğim anlıyorum bana hala kızgınsın. Hamilelik hormonları da etkiliyormuş araştırdım. Sen rahatlayacaksan istersen beni döv sesim çıkmaz sana..’ böyle yaptıkça sinirim geçmiyordu ki benim..

‘ Uçak hazır mı? Gideceğim ben İstanbul’a. Sen istersen kal.’

‘ Yavrum ben seni bırakır mıyım? İstiyorsan hazırlatayım hemen. Ama evden dışarı çıkmak yok dinleneceksin.’

‘Kar.. Neyse uçak hazır olsun konaktakiler ile vedalaşıp gitmek istiyorum.’ İsmini söyleyecekken susmuştum.

‘ Neden ismimi söylemiyorsun? O taptığım dudalarından ismimi duymayalı baya oldu yavrum. Cezam ne zaman bitecek?’ anlamıştı..

‘ Söylemeyeceğim ismini! Cezan daha yeni başlıyor..’ Karan yatakta yanıma oturmuştu.

Ellini karnıma koymuş okşamaya başlamıştı. Yüzünü yüzüme yaklaştırmış burnumuzun uçları değince durmuştu.

‘ Karnında benim bebeğimi taşıdığın nasıl belli. Eskiden bu kadar asi, hırçın değildin. Bu hamilelik seni bambaşka bir ateş topu yaptı. Alev alev yanıyorsun yavrum. Dikkat et beni cezalandırmak isterken kendini de yakma ateşinle.’ Demesiyle boynumu öpmüştü.

‘Bırak, dokunma bana!’ sargılı olmayan elimle itmeye çalıştım.

‘ Dokunma ne demek kadın! ‘

‘ Dokunma uzak dur demek!’

‘ Yok öyle bir dünya yavrum. Sana dokunmazsam ölürüm..’ Karan hastane kıyafetini omuzlarımdan sıyırmış öpmeye başlamıştı.

Önce boynumu oradan omuzlarımı, sırtımı öpüyordu. Öyle özlemiştim ki.. Ona olan öfkem ağır bastığı için kendimi tutuyordum..

‘ Kar.. Bırak, dur!’

‘Hadi söyle.. İsmimi inle tutma kendini güzel karım.’

‘ Çok beklersin!’

‘ Beklerim yavrum.. Ateşli kadınım.. Hamile deniz kızım..’ Karan’ın bir anda durmasıyla boşluğa düşmüştüm sanki.

Oyunumu devam ettiriyor aklınca beni cezalandırmak istiyordu.. Göreceğiz bakalım kim kime oyun oynuyor Karan efendi..

**

 

1 hafta sonra..

İstanbul’a geleli bir hafta olmuştu. Sık sık doktor kontrole geliyordu. Hamileliğim iyi gidiyordu. Karan gündüz ie gidiyor ben evde Nebahat Hanım ile yemekler yapıyor, havuzda yüzüyordum.

İstanbul’a gelmek daha iyi hissettirmişti. Karan ile bir haftadır bu ceza oyunu devam ediyordu. Bir haftadır ne ismini söylemiştim ne de aynı yatakta yatmıştık. Yatağa almıyordum. Başka odaya gitmek istemediği için yatak odasında ki koltukta yatıyordu.

Bir keresinde uyandığımda yanımda bulmuştum. Bir daha yaparsa başka odaya gideceğimi ve kapıyı da kilitleyeceğimi söylediğim günden beri koltukta yatmaya devam ediyordu.

Kendini işe iyice kaptırmış gece geç saatlere kadar çalışıyordu. Uzun zamandır evde olduğum için Sıla ile dışarıya gidecektik. Karnım çok az belli oluyordu. İkinci ay’a yeni girmiştik.

Akşam yemeğini yedikten sonra kıyafet seçmek için odama gitmiştim. Biraz cesur bir kıyafet giymek istiyordum. Karan Bey’i bayadır delirtmiyorduk..

Giyinme odasında tüm elbiselere bakmış hiç biri içime sinmemişti. Çetin’in işlettiği bara gidecektik. Tabi ki meyve suyu tarzı şeyler içecektim. Amaç eğlenmekti.

Dolapta arka tarafta gold parıltılı bir elbise dikkatimi çekmişti. Elime alıp inceledim. Omuzdan bağlamalı, sırtı açık, derin göğüs dekolteli mini bir elbiseydi. Bunu giymeye karar verip hemen üzerimi değiştirdim. Saç makyaj da yapıp hazırdım. Şoför Ömer ile gidecektim. Sıla’yı da evden alacaktık.

Elbieyi giyip aşağıya inmeye başladım. Pencere kenarında telelfonla konuşan Karan, topuk sesini duymuş merdivenlere bakmıştı. Göz göze gelmemizle telefonda konuşmsı durmuş baştan aşağı beni süzmüştü. Arkamı dönüp mutfağa gideceğim sırada içinde bir küfür mırıldanıp telefonu kapatmıştı.

‘ Güzel karım bir yere mi gideceksin?’

‘ Evet, Sıla ile Çetin’in barına gideceğiz.’ Cümlemin bitmesiyle gür bir kahkaha atmıştı.

Komik olan neydi bu kadar gülmüştü şimdi bu adam?

‘ Bu kıyafetle seni bırak barı, bahçeye bile çıkarmam yavrum.’ Demek ondan gülmüştü.

‘ Sana iyi geceler. Geç gelirim bekleme beni uyu!’ tam kapıdan çıkacağım sırada birden kolumu tutup kendine çevirmişti.

‘ Sen uyu derken? Hamile karım bu kıyafetle barda eğlenecek bende godoş gibi evde uyuyacağım öyle mi?’ cümlesi gülmemek için kendimi zor tutmuş yanaklarımın içini ısırmıştım.

‘ Abartma, istersen sende gel bir köşede oturursun!’

‘ Bir şartla izin veririm.’

‘ Ben senden izin istediğimi hatırlamıyorum.’ Kolumu tutmasıyla beni kendine iyice çekmişti. Nefeslerimiz birbirine karışıyordu.

‘ İsmimi söyle!’

‘ Ne?’

‘ Duydun. İsmimi inle bir kere.. Bir haftadır duymuyorum bebeğim. Beni çıldırtmak için bu numaraları yaptığını bilmiyor muyum?’

‘ Hiç alakası yok! Çekil gideceğim!’ Karan cebinden telefonu çıkarıp birini aramıştı.

‘ Pars, Sıla’ya söyle Beril biraz rahatsız bugün planladıkları yere gelemeyecek.’ Demiş ve kapatmıştı telefonu.

Ağzım açık onu izliyordum.

‘ Ya sen ne yaptığını sanıyorsun? Çekil önümden ben bu akşam gideceğim!’

‘ Adımı inle, istediğin yere git yavrum.’ Demesiyle dudağıma yapışmıştı.

Karşılık vermediğim için ısırmasıyla inledim.

‘ Ahh Karan..’ istediği olmuştu. Adını inlemiştim dudaklarından içeriye..

‘ Güzelim sen böyle adımı inledikçe ben seni koynumdan nasıl çıkartıp bu bez parçası ile seni yollarım.’ Demesiyle kucağına almıştı beni.

Özlediğim dudaklarını dudaklarıma kapatmıştı. Dayanacak gücüm yoktu. Bu hormonlarn beni alt üst ettiği için karşılık verirken bulmuştum kendimi..

‘ Özledim karımı..’ demiş daha hızlı öpmeye başlamıştı.

Hasretliğin acısını ikimizde fena çıkaracaktık.

‘ Seninle sevişiyor olmam affettiğim anlamına gelmez Karan.’ Kahkaha atmasıyla koluna yumruk attım.

‘ Ne yani alev gibi yandığın için beni kullanıp atacak mısın? Çok ayıp yavrum.’

‘ Yatağa götür beni.’

‘ Emrin olur güzel karım..’ Karan’ın kucağında odamıza gelmiştik.

Elbisemin göğüs kısmından tutup ikiye ayırmıştı.

‘ Karan ne yaptın?’

‘ Bir haftadır sana hasretim kadınım az bile yapıyorum..’ demiş ve beni yatağa yatırmıştı.

Sütyen giymediğim için göğüslerm gözleri önündeydi. Hamilelikten dolayı çok hassaslaşmışlardı. Daha dolgunlardı.

‘ Ahh Karan.. özledim durma..’

‘ Ne istiyorsun güzel karım?’

‘ Seni..’

‘ Adımı inle.. Hasret bıraktın kendini bana..’

‘ Karan.. Ahhh.’

‘Aç bacaklarını yavrum, uzun bir ön sevişme yapamayacak kadar hasreti bugün.’

Bacaklarımı aralamasıyla kalkıp kendini soymaya başladı. Üzerindekileri çıkarıp üzerimdeki yerini aldı. Erkekliğini kadınlığımın girişine sürtmeye başladı.

‘ Karan.. Hadi bir kere doldur içimi..’

‘ Sadece bir kere mi yavrum?’ demesiyle kendini içime itmişti.

İkimizin ağzından güçlü bir inleme koptu.

‘Ahh Karan..’

‘ Ohh sevgilim.. Sikeyim bir haftada daralmışsın.. Nasıl sarıyorsun hareket edemiyorum.. Gevşe güzelim..’ demesiyle gevşemeye başladım.

Karan içimde ki hükmünü sürdürüyordu. İçimde hızla hareket ediyordu. Topları kadınlığıma çarpmaktan kıpkırmızı olduğuna emindim. Çarptıkça sesi yükseliyo ikimizde bu sesten etkileniyorduk.

Dolgun göğüslerim hızla hareket etmeye başlamıştı. Karan iki eliyle göğüslerimi sıkmış okşamıştı. İçimdeki gelgitleri devam ediyordu. Ben çoktan boşalmıştım. Karan içimde seğirmeye başlamasıyla anlamıştım.

Güçlü bir inleme koptuğunda boşalmıştı. Kendini yana atmıştı.. nefeslerimiz kesik kesikti.

‘ Bebeğim dinlen devam edeceğiz.. Bir haftanın acısını çıkartmamız lazım..’

‘ Haklısın sevgilim iyi dinlen çünkü bu sefer ben sevişeceğim. Hakimiyet bende olacak.’ Dememle üzerine oturmuştum.

Her şey yeni başlıyordu. Hamilelikten dolayı daha bir azgın kadın olmuştum. Karan bu değişimi farketmişti. Bir hafta nasıl dayandığımızı ikimizde bilmiyorduk. Şu saatten sonra hiçbir engel yoktu. Gecelerde bizimdi, sabahta bizimdi..

Tüm bunlara tek şahit karnımda ki bebeğimizdi..

**

 

Devam edecek..

 

Bölüm sonu

 

Yıldıza basmayı unutmayın

:)

Loading...
0%