Yeni Üyelik
3.
Bölüm

3. Bölüm

@buket9

****

Karan Keskin

Sonunda sabah olmuştu. Gece hiç uyuyamamıştım. Şimdi ise başım çok ağrıyordu. Hemen ayılmak için duşa girdim. Kısa bir duş sonrası üzerimi değiştirip aşağıya indim. Kıymetli misafirlerim uyanmıştı. Bahçede kahvaltı masası kurmaya çalışıyorlardı.

‘ Günaydın ev ahalisi.’

‘ Günaydın oğlum gel hemen kahvaltı hazır.’

‘ Günaydın öpücüğü yok mu abiye sincap?’

‘ Günaydın abicim. Hala uyanamadım uykum var.’

‘ Ee gece o kadar dans ettin eğlendin kız arkadaşlarınla normaldir.’

‘ Evet ya, orada dans ederken tanıştım. Çok tatlılardı ama yarın yeni işe başlayacağı için erken gittiler. Oraya sık gelirlermiş eskiden. Şimdi daha sık geliriz dediler.’

‘ Ne işi ?’

‘ Hastanede çalışıyor ikisi de. Psikolog demişti sanırım ya tam hatırlamıyorum.’

‘ Hmm ismi neymiş?’

‘ Oğlum napcan küçücük kızların ismini kahvaltını yap hadi soğutma.’

‘ Küçük mü ? Helen seninle mi yaşıt?’

‘ Yok büyükler benden belli ama sormadım abi. Tüh keşke abim merak eder diye iyice sorsaydım hayat hikayelerini.’

‘ Yok ne merak edeceğim kızım öyle görünce yanında farklı kişiler ondan şey yaptım yoksa banane.’

‘ İyi peki öyle olsun.’

‘ Adı ne demiştim tam anlamadım?’

‘ Adını falan söylmedim abi unuttum hem ne bileyim.’

Kısa bir kahvaltı faslından sonra şirkete gitmek için yola çıktım. Helen sarışın afetin adını elbette unutmamıştı sırf beni süründürmek için öyle söylemişti. Ancak abisini bu kadar hafife almamalıydı..

Hiçbir şey söylememiş olsada bulurdum o afeti..

Şimdi tüm hastanelerde ki Psikologları araştırıp kısaca bir göz gezdirecektim.. Ancak bu listeyi yapması için Pars’tan başka birine vercektim bu görevi. Şimdiden diline düşmek istemiyordum.

****

Beril Safir

Sabah erkenden, hatta alarmdan bile önce uyanmıştım. Çok heyecanlıydım çünkü ilk iş günümdü.. Önce hemen elimi yüzümü yıkadım kendime geldim. Dün gecen ayarladığım kombin olan buz mavsi saten gömleğimi giydim. Altına beyaz kumaş pantolonumu giydim. Gold takılarımı taktım. Makyaj yapmaya başladım. Kahve tonları hafif bir makyaj yapmıştım.

Ayakkabı olarak yine gold kısa topuklu ayakkabımı giydim. Saçlarımın dalgasını da yenileyip aynada kendimi süzdüm. Güzel olmuştum. Hemen Sıla’nın odasına giidp onu da uyandırdım.

Mutfağa gidip çay suyu kaynatmaya başladım önce. Daha sonra dolaptan kahvaştılıkları da alıp masaya yerleştirdim. Sandiviç ekmeği alıp arasına domates peynir ve salatalık koydum. Sıla da gelnişti. Çayı da koyup yemeğe başladık.

İnsanların Sabah sabah güzel sofralar hazırlamak için enerjiyi nerden bulduklarını hep merak etmişimdir. Ben hiç öyle biri olamayacaktım sanırım..

Kahvaltı faslından sonra Sıla ile evden çıktık. Akın’ın nişan hediyesi olarak Sıla’ya verdiği araba ile gidecektik. On dakikalık yolculuktan sonra gelmiştik.

‘ Beril gel ben seni yöneticinin odasına götüreyim, daha üzerimi değiştireceğim. Malum forma giymm gerekiyor. O sana odanı falan gösterir zaten.’

‘Tamam canım işine bak sen. Öğle arasında gelirsin yanıma.’

‘Tamam canım. Hadi öptüm. Başarılar güzelim..’

‘Öptüm ben de..’

Kapıyı tıklayıp Gel sesiyle içeriye girdim. Beni uzun boylu kır saçlı orta yaşlarında gri takım elbiseli bir adam karşıladı. Yönetici buydu sanırım.

‘Merhabalar. Ben Beril Safir. Psikolog.’

‘ Merhabalar Beril Hanım Ben de Ercüment. Ben de seni bekliyordum gel. Akın Bey sizden bahsetti. Bizde böyle başarılı bir psikoloğu kaçırmak istemedik. Tekrar hoş geldiniz.’

‘ Hoş buldum Ercüment Bey. Teşekkür ediyorum. İşimi iyi yapmaya çalışıyorum herkes gibi.’

‘ Rica ederim. Ben hemen sana odanı göstereyim. Gerekli evraklar için asistanım Pınar sizinle iletişime geçecektir. Yaşar Hastanesi ailesine hoş geldin tekrardan.. ‘

‘ Çok teşekkür ediyorum. Beni Ailenin parçası olarak gördüğünüz için..’

Ercüment Bey, çok kibar bir adamdı. Sıcakkanlı olması heyecanımı almıştı. Bana odasımı gösterip gitmişti. Pınar hanım ardına hemen gelip gerekli evraklar için görüşmüştük. Bugün evrakları halledeceğimi, çalışmama gerek olmadığını söylemişti..

Odam biraz küçük ama güneş alan bir odaydı. Kapının tam karşısında pencer vardı ve masam onun önündeydi. Önünde lacivert tekli koltuk vardı. Yan tarafında ikili koltuk ve üzerinde dört adet renkli desenli yastıklar vardı. Ortada bir sehpa vardı, üzerinde ise mum ve dergiler vardı..

Kapının girişinde küçük bir halı vardı. Çok sıcak bir odaydı açıkçası çok sevmiştim. Masamın yanında beyaz uzun gömme bir dolap vardı. Duvarda tablolar vardı.. Camın köşesinde saksıda çiçekler vardı.. Her köşesini çok sevmiştim. Değişiklik yapacağım bir yer yoktu. Zaten çok güzel organize etmişlerdi..

Kısa bir oda turundan sonra Sıla’yı aradım ancak açmadı. Ameliyata girmiş olacağını düşündüm ve mesaj attım. Görünce arardı nasıl olsa. Gidip hemen evrak işlerimi halletmem grekiyordu. Sonra eve gider akşam için yemek yapardım. Dolapta bir şey kalmamıştı markete de gitmeyi unutmamayı not aldım ve yol çıktım.

****

Karan Keskin

Şirketten çalışanım olan Ahmet’e İstanbulda özel hastanede yeni işe girmiş tüm psikologları bana bulmasını söylemiştim. Gün içerisinde bana dosyayı hazırlayıp getireceğini iletmişti. Henüz ses soluk yoktu Ahmet’ten.

Odada volta atmaktan sıkılmıştım. Sadece hakkında bilgi sahibi olmak istiyordum. Bunda saçma veya yanlış olan bir durum yoktu. Rahatsız etmeyecektim ya da takip etmeyecektim. Hayatında biri varsa zaten o an unutacaktım.

Merakım bir parça da olsa geçsin istiyordum. Odanın kapı sesiyle hemen kafamı çevirdim ve gel Ahmet dedim. Dedim de gelen kişi elinde dosyayı sallayan Ahmet değildi..

‘ Pars. Hayırdır?’

‘ Keskin, özel işlerini ne zamndır başkaları yapıyor?’

‘Dosyayı alayım hemen!’

‘ Al bakalım. Dün gece ki kızı bulabilecek misin?’

‘ Pars, abartma sadece merak ettim ne var bunda. Sen böyle imalı konuşusun diye Ahmet’ten rica etmiştim.’

‘ İma mı? Ben bir şey demedim. Sen her şeyi üstüne alınıyorsun bence.’

‘ tamam uzatma ver dosyayı.’

‘ Pars tepemde mi dikileceksin?’

‘Evet.’

‘ Sebep?’

‘ Keskin işim bu. ‘

‘ Tamam sen başka işlerin varsa hallet.’

‘ Aslında yok..’

‘ Pars Hadi koçum.’

Pars uzatmadan odadan çıkmıştı. Saçma bir şekilde heyecanladosyada ki fotoğraflara bakıyordum. Deli gibi dün gece ki sarışın afeti arıyordum.. Son sayfalara gelmeye başlayınca bir huzursuzluk kapladı içimi.

Ulan Ahmet bulamadın bi kızı! Sana başka zor görev versem hemen yaparsın zaten ama bana o sarışın afeti nasıl bulamazsın Ahm..İşte, Bulmuştum.. Dün geceki güzel kadını bulmuştum..

Beril Mira Safir.. Safir gözlü kadın.. Sarışın afetim.. Hemen öz geçmişini okumuştum..Hayatında kimse yoktu. Uzun bir ilişkisi olmuş ancak ayrılmıştı. Psikologtu. 26 yaşındaydı.. Kendi halinde biriydi. Dün gece ki esmer kadında Sıla Önder. Anestezi uzmanı aynı hastanede çalışıyorlar. Nişanlısı Akın Gökmen. Gökmen holding. Çok tanıdık geldi bu bilgiler..

Sonunda sarışın afetimi bulmanın rahatlığı vardı üzerimde. Hayatında da kimse yoktu. Bu durum beni nedensizce mutlu etmişti. Pars yüzüme dikkatli dikkatli bakıyordu. Bir şey mi oldu diye kaş göz yaptım.

‘ Keskin. Gündzü gündüz içtin mi?’

‘ Hayır lan ne alakası var? Hem benim sarhoş olduğumu nerde gördün sen ?’

‘Ne Sırıtıyorsun ya?’

‘Sırıtmıyorum.’

‘Başımıza bir bela açmıyorsun umarım..’

‘Bela bizden korksun koçum hadi sür eve gidelim, kardeşimi özledim.’

Helen ile yarım kalan sohbetimiz vardı. Güzel kardeşim belki bana Mira’nın adını söylerdi..

****

Beril Mira Safir

Tüm işlerimi halletmiştim. Markete uğrayıp evin eksiklerini almıştım. Güzel bir sofra da hazırlamıştım. Hayatımda son zaman da her şey güzel gidiyordu, aman nazar değmeyeyim poponu kaşı Beril kendi kendine nazar etceksin yoksa.. Ben kendi kendime konuşurken kapı açılmıştı..

‘ Bu güzel kokular ne Allah’ım? Cennete mi düştüm, sende hurim misin be Beril?’

‘ Sıla hadi hemen sofraya soğumasın acıktın gel aşkım.’

‘Beril iyi ki seni ikna edip buralara getirdim tek başıma yemek yemek bile eziyetti valla.’

‘ Afiyet olsun canım.’

‘ Tavuk sevmeyene bile sevdirir şu yemek.’

‘ Daha türk kahvesi yapacağım hadi bitir tabağını.’

‘ Emret komutanım.’

Sofrayı toplayıp kahve yapmıştım. Balkon sezonları bizim için çoktan açılmıştı. Sıla ile Balkonda keyif yapıyorduk.. Sıla günün nasıl geçtiğini girdiği stresli ameliyatları anlatıyordu. Akın ile artık eskisi kadar sık konuşamadıklarınından bahsediyordu. Saat geç olmuştu. Artık yatmamız gerekiyordu, yarın iş vardı.. Odalarımıza dağılmıştık ve uykunun kucağına kendimi bırakmıştım..

*****

Karan Keskin

Sabah beni sarışın afetimin güzel sesi uyandırsın çok isterdim ancak ortağım Çetin’in gereksiz araması ile uyanmıştım. Gün benim için bok gibi geçeceği şimdiden belli olmuştu.

‘ Ne var lan rüyanda beni mi gördün?’

‘ Anlaşıldı bu sabah Karan tarafından değil Çakır tarafından kalkmışsın belli oldu. Sana da günaydın birader.’

‘ Hay Çakır’ın şarap çanağına.. Ulan kullanma lan o adımı bok herif!’

‘Ya Abicim bir isme bu kadar takılamazsın yaa! Neyse Karan hani sana geçen bir kıza aşık oldum demiştim ya..’

‘ Eee kardeşim?’

‘ Kız nişanlıymış lan. Hatta evlenmiş geçen hafta.’

‘ Eee ?’

‘ Lan şimdi de Keskin tarafınla mı konuşuyorsun? Depresyondayım diyorum abicim nasıl unutucam ben?’

‘ Çetin şu telefonu üç saniye içinde kapatmazsan o evini içinde sen varken benzin döküp yakarım. Sıçtırma lan! Bunun için mi aradın sabahın köründe beni?’

‘Abicim niye kime beni anlamıyor ya neyse kapatıyorum Pars’ı arayayım o dinler beni.’

‘ Bok dinler..’

Sabap sabap tüm sinirlerim ayağa kalkmıştı. Hemen kahvaltı yapıp Sarışın afetimin hastanesine ilk iş günü çiçeği yollayacaktım. Biraz aklını meşgul etmenin zamanı gelmişti bence..

****

Bölüm Sonu

Yıldıza basmayı unutmayın..

:)

Loading...
0%