@buket9
|
Özel Bölüm 3
** Beril Mira Keskin Belime dolanan kolların ağırlığı ile uyanmıştım. Karan bana sıkıca sarılmıştı. Nefesi boynumdaydı.. Kasıklarımda ki ağrıdan uyuyamıyordum. Hamileliğimin son ayına girmiştim. İlk hamileliğimde olan zorlukları yaşamamıştım. Erken doğum riskim olmadığı için daha rahat bir hamilelik süreci geçirdim. Karan’ın belime sarılı kolları arasından kurtulup lavaboya gitmek için kalktım. Kalkmamla şiddetli bir sancı girmesi bir oldu. Bacaklarımın arasından akan sıvı ile doğumun başladığını anladım. Ağrılarım artmıştı. Derin derin nefesler alıp sakin olmaya çalıştım. ‘ Karan… Ahhh!’ Ne kadar sakin olsam da ağrılarım daha da artıyordu. Karan çığlıklarıma uyanmıştı. ‘ Beril, güzelim ne oldu iyi misin?’ Karan kalkıp beni belimden tutup yatağa oturttu. ‘ Karan Ahh.. Doğuruyorum!’ Dememle Karan’ın gözleri kocaman olmuştu. ‘ Doğuruyor musun? ‘ Karan hala şoktan çıkamamıştı. ‘ Karan Ahh.. Dolabın önünden Çantayı al arabayı çalıştırsınlar, Ahhh! Karan hadi!’ Dememle Karan hareket geçmişti. ‘ Tamam yavrum gel tutayım seni inelim.’ Karan belimden destek vererek beni kaldırmış ve aşağıya inmiştik. Araba hazırdı. Ömer bize kapıları açmıştı. Arabaya yerleştiğimde Karan telefondan Pars’ı arıyordu. On beş dakika içinde hastaneye gelmiştik. Karan aşağıya inip beni de indirdi. Ömer’in sedye diye bağırması ile doktor ve hemşireler gelmişti. Karan yolda doktoru da aradığı için doğumhane hazırdı. Sedye üzerinde doğumhaneye gitmiştim. Önce üzerimdekilerden kurtulmuştum. Daha sonra doğuma hazırlanmıştım. ‘ Karan da gelsin onsuz dolduramam!’ Demem üzerine hemşireler gülmüştü. Karan beş dakika içinde yanıma gelmişti. ‘ Bebeğim geldim güzelim!’ ‘ Karan neden benim çağırmamı bekliyorsun? ahhh gelsene ben demeden!’ Sancımın acısını Karan’dan çıkarmak ister gibi bağırmıştım. Karan elimi tutmuş ve alnımdan öpmüştü. Ona bağırmama çok takılmamıştı. ‘ Beril hanım, açılmanız gayet ideal normal doğuma başlıyoruz. Sizden ricam derin derin nefesler alıp vermeniz ve yavaş yavaş ıkınmaya başlamanız..’ Doktor’un dediklerine kafamı sallayıp derin nefesler alıp vermiştim. Yavaş adımlarla ıkınmaya başlamıştım. Karan elimi bir an olsun bırakmıyor benimle birlikte o da ıkınıyordu sanki.. ‘ Hadi güzel karım, çocuklarımın annesi sen bu doğumu da atlatırsın!’ Karan’ın teselli cümleleri ile daha çok ıkınmaya başlamıştım. ‘ Ahhhh! Of doğmadı mı hala?’ Acılarım dayanılmaz şekilde artmıştı. Gücümün bittiğini hissediyordum. ‘ Biraz daha sabredin Beril hanım, çok az kaldı!’ Derin nefesler alıp son kez güçlü bir şekilde inledim. Çığlıklarım koridorlara taşmıştı. Gözlerimin kapanacağı sırada onun ağlama sesi doldu kulaklarıma.. ‘ Güzel karım, oğlumuz doğdu!’ Karan’ın kucağına aldığı oğlumuz ile gücüm yeniden gelmişti sanki. ‘ Karan, oğlumuz sana benziyor.. Senin gibi esmer kara gözlü!’ Karan oğlumuzu kucağıma doğru getirmişti. ‘ Aslan’ım benim, babasının oğlu..’ ** Hastaneden eve geçeli iki gün olmuştu. Aslan, kızım Mavi gibi yaramaz değildi. Emzirdikten sonra mışıl mışıl uyuyordu. Güler yüzlü bir bebekti. Mavi yanımızdayken Aslan’ı kucağımıza almamaya çalışıyorduk çünkü Mavi kıskanıyordu. Henüz bir bebeğin ve kardeşin varlığına alışamamıştı. ‘ Anneciğim kardeşim uyudu mu?’ ‘ Evet kızım yeni uyudu.’ ‘ O zaman babam sen ben bahçede havuz keyfi yapalım mı?’ Mavi’nin yazın en sevdiği aktivite havuz keyfi yapmaktı. Gün içinde havuzdan hiç çıkmıyordu. Suyu çok seviyordu. ‘ Yapalım annecim ama baban daha gelmedi işten.’ ‘ Tamam o zaman ikimiz yapalım. Aynı takımlarımızı giyelim mi?’ Mavi, en son alışverişimizde aldığımız sarı mayo takımlarımızı giymek istiyordu. Sarı, omzunda beyaz tüy detayları olan ve sırt dekolteli mayolarımızı giymek için giyinme odasına gittik. Dolaptan aldığım mayoları önce Mavi’ye giydirdim ve daha sonra kendim giyip aşağıya indik. Nebahat hanım bize yiyecek içecek hazırlamıştı. Tepsiyi alıp havuzun kenarına koydum. Mavi de peşimden geliyordu. ‘ Anne çilek bitmiş babama söylesek alır mı? Benim canım çok istiyor.’ Mavi’nin tatlı konuşmasına daha fazla dayanamamış kocaman öpmüştüm. ‘ Babayı arayalım sen konuş bakalım baba ne diyecek.’ Dememle koşarak odaya gidip telefonumu getirmişti. Telefondan Karan’ı bulup aramaya başladım. Mavi heyecanla babasının açmasını bekliyordu. ‘ Güzel karım…’ Karan açmıştı ama telefonun ucunda ki ben değildim. ‘ Babacığım!’ Mavi sevinçle babasına seslenmişti. ‘ Güzel kızım, ne yapıyorsun bebeğim?’ ‘ Annemle havuz keyfi yapacağız babacığım ama çileğim bitmiş benim bana gelirken çilek alabilir misin diyecektim.’ Mavi parmaklarıyla oynamaya başlamış babasının cevabını dinliyordu. ‘ Benim sarı çiçeğim çilek mi istiyormuş?’ Demesiyle Mavi de bende gülmüştük. ‘ Evet babacığım alır mısın çilek ama hemen olsun!’ Karan kızının bu isteğine gülmüştü. ‘ Hemen alıp geliyorum çilek kızım, sen havuzda anneyle yüz ben yarım saate geleceğim tamam mı?’ Mavi elleriyle alkış yapıp sevinç çığlıkları atıyordu. ‘ Yaşasın babam çilek getirecek anne duydun mu?’ Deyip telefonu bana vermişti. Kendisi koşarak havuza girmişti. ‘ Güzel karım senin canın bir şey istiyor mu?’ ‘ İstiyor Karan..’ cilveli çıkmıştı sesim.. ‘ Söyle yavrum ne istiyorsun?’ ‘ Seni istiyor hayatım.’ Dememle Karan bir süre cevap vermemişti. ‘ Bebeğim bu gece terasta buluş benimle!’ ‘ Karan olmaz Aslan uyanır!’ ‘ Uyanmaz telsizi alırız ağlarsa gideriz hemen odaya, sen orasını bana bırak yavrum özledim seni!’ ‘ Neyse bu teklifini düşüneceğim Karan, şimdilik kapatıyorum kızımla havuz keyfi yapacağım!’ Deyip telefonu kapatmıştım. Mavi ile birlikte fotoğraf çekilip Karan’a göndermiştim. Telefonu kenara bırakıp Mavi’nin yanına havuza atlamıştım. ** ‘ Babam gelmiş! Çilek getirdin mi babacığım?’ Karan gelmişti. Telefonla görüşmemizin üzerinden yarım saat geçmişti. Bir tabak çilek ile yanımıza geldiğinde Mavi havuzdan çıkıp babasına sarılmıştı. ‘ Getirdim tabi güzel kızım ister de getirmez miyim hiç?’ Diyerek Maviye sarılmıştı. ‘ Baba hadi sen de gel havuza!’ Karan gülerek Kafasını sallamıştı. Havuzun kenarına kıyafetlerini çıkarıp Mavi’yi de kucağına almıştı. ‘ Güzel karım biz geliyoruz karşıla bizi!’ Demesiyle havuza atlamıştı. Mavi’nin çığlıkları tüm bahçede yankılanıyordu. Tüm gün Mavi Hanımın isteği üzerine havuzda geçmişti. Havuzda köşe bucak Karan’dan kaçmaya çalışmış her fırsatta beni yakalamıştı. Karan tam bir temas bağımlısı olduğu için sürekli eli üzerimdeydi. Akşam olmuş güneş çoktan batmıştı. Havuzdan çıkıp üzerimizi değiştirmiştik. ‘ Mavi hadi anneciğim yemek hazır bahçeye gel!’ Diye seslenip bahçeye çıkmıştım. Masa hazırdı. Karan masanın başına oturmuş telefonla ilgileniyordu. Beni görmesiyle telefonu bırakıp arkasına yaslandı. ‘ Çok acıktım bebeğim.’ İmalı cümlesiyle yandan bakış atmıştım. Akşam buluşacağımız terastan bahsettiğini biliyordum. ‘ Bende acıktım ve yoruldum yemekten sonra uyumak istiyorum!’ Dememle kahkaha atmıştı. ‘ Uyursun güzel karım tabi yakışıklı kocan uyutursa!’ Göz kırpıp önüne koyduğum çorbadan bir kaşık almıştı. ‘ Geldim anneciğim!’ Mavi de geldiğine göre akşam yemeği için hazırdık.. ** ‘ Karan, Mavi dizinde uyudu yatağına götürür müsün?’ Karan kucağında Mavi ile birlikte gitmişti. Aslan’ı emziriyordum. Minik oğlum çok uslu olduğu için emerken uyumuştu bile. Karan sessizce gelmişti. Kucağımdan Aslan’ı da alıp beşiğine yatırdı. ‘ Bebeklerimiz uyudu, ilgi sırası büyük bebekte güzel karım.’ Deyip üzerime gelmeye başlayan Karan’a bakmıştım. ‘ Sevgilim sen terasa çık bende geliyorum!’ Göz kırpmamla giyinme odasına gitmiştim. Karan dediğimi yapıp çıkmıştı. Dolaptan kendime jartiyer takımı çıkardım. Taş detayları olan gümüş bir takımdı. Üzerime mini bir beyaz elbise gitmiştim. Gümüş topuklu ayakkabılarımı da giyip odadan çıktım. Sessizce terasa gittiğimde Karan çıplak bir şekilde camdan dışarıyı izliyordu. Topuklu sesimi duyup dönmüştü. Yavaşça ona doğru gittiğimde baştan aşağıya beni süzüyordu. Tam karşısında durmuş gözlerime bakıyordu. ‘ Kuğu gibisin ve benimsin…’ Karan yavaşça dudaklarımı öpmeye başladı. Elleri belimden elbisemin bitişine doğru yol almıştı. Kalçalarımı sıkıyor, kendini bana bastırıyordu. Öpüşmemiz hızlanmıştı. Elbisemin ipini çözmüş ve yere düşmesini sağlamıştı. Elbisem ayak uçlarıma düşmüştü. Karan beni kendinden uzaklaştırıp takımımı baştan aşağı tekrar süzdü. Elimden tutup beni etrafımda çevirdi. Islık çalmasıyla gülmüştüm. ‘ Bu güzelliğin beni öldürecek! Her saniye sana sahip olmam gerekiyor aslında ama izin vermiyorsun ki!’ Demesiyle boynuna sarılmıştım. Beni kucağına almasıyla gülümsemem kahkahaya dönüşmüştü. ‘ Her zaman olursa bir anlamı kalmaz biraz özle ki bir anlamı olsun sevgilim.’ ‘ Yavrum sen benim için bambaşkasın zaten! Her saniye de olsa senin değerin azalmaz aksine artar!’ ‘ Karan böyle giderse tekrar hamile kalacağım!’ Karan bu dediğime kahkaha atmıştı. ‘ Yavrum benim niyetim o yönde zaten!’ ‘ Hayır istemiyorum!’ ‘ Tamam güzelim, kaza kurşunu olur belki.’ ‘ Yok canım olmaz merak etme dikkat ederim ben!’ ‘ Tamam hatun sinirlenme, biz sevişmemize devam edelim gel bakayım koynuma!’ Deyip beni yatağa atmıştı. Karan jartiyer takımımı çıkarmış atmıştı. Üzerimde ki yerini almıştı. Onun üzerimde olmasını seviyordum. Sevişirken hâkimiyeti eline alması hoşuma gidiyordu. ‘ Güzel karım öyle çok özledim ki, ön sevişmeyi diğer tura bırakalım. İçine gireceğim hazırla kendini!’ Demesiyle Karan hızla içime girmişti. Acı ve zevk birbirine karışmış çığlıklarım odada yankılanmaya başlamıştı. Karan’ın içimde ki ritmik hareketleri hızla devam ediyordu. ‘ Nasıl özlettin kendini, sürekli yanımdasın ama özlemim hiç azalmıyor!’ ‘ Bende seni çok özlüyorum asla doymuyorum kocam!’ ‘ O taptığım dudaklarını ısırmak istiyorum yavrum!’ ‘ Ahhh Karan…’ ‘ İnle yavrum adım çok yakışıyor o kiraz dudaklarına.’ ‘ Imm Başka ne yakışır kiraz dudaklarıma?’ Cilveyle yaptığım imayı Karan anlamış ve gülmüştü. ‘ Kadınım azdırma beni, canını yakmak istemiyorum ama birazdan neler yakışır o kiraz dudaklara göstereceğim!’ Deyip içimde daha hızlı gidip geliyordu. Vücutlarımız hızla çarpıyor, inlemelerimiz karışıyordu. Karan ile birlikte bende durmak veya durulmak nedir bilmiyordum. Onun içimde olması en sevdiğim anlardan biriydi. ‘ Ahh Karan..’ diye inleme koptu dudaklarımdan. ‘ Söyle yavrum adımı inle, inlede getireyim seni!’ Demesiyle titreyerek boşalmam bir olmuştu. ‘ Bende geliyorum güzel karım, yuvama dolacağım yine.’ Demesiyle Karan da güçlü bir inleme ile boşalmıştı. ‘ Ohh güzel karım..’ deyip üzerime yığılmıştı. Aslan uyanmadan hemen kalkıp duşa girdik. Birbirimizi yıkayıp sevdik. Odaya önce Karan gitmişti. Bende üzerimi giyinip gittiğimde Aslan uyanmış, babasının kolları arasında bana gülümseyerek bakıyordu. En sevdiğim manzara Karan’ın babalık yaptığı her andı… Karan’a babalık bize de aile olmak çok yakışmıştı.. ** SON ! Bu yolda yanımda olup bana destek olduğunuz için çok teşekkür ederim. Yeni Kurgum olan BARON’da görüşmek üzere… Bölüm : 18.12.2024 04:48 tarihinde eklendi |