Emir evine bir yıl sonra geri döndüğünde onu karşısında görmeye hiç beklemiyordu. Hem ne işi vardı ki bu evde, onu hayatından çıkarmamış mıydı? O gün yüzüne karşı bir daha karşıma çıkma demişti. Şimdi ne hakla evine gelebiliyordu.

Onu görünce ne hissettiğini anlamaya çalıştı Emir, tek hissettiği bir hiçlikti bu da ona göre bir his sayılmazdı. Sonra yanında elini tuttuğu daha birkaç saat önce evlendiği karısını düşündü karşısındaki kadında hissetmediği hisler karısına bakmadan bile kalbinin ritmini bozdu. Emir başını hafifçe eğerek gülümsedi. Hayal’e âşık değilken ve henüz tam anlamıyla seviyorum diyemiyorken bile kalbinin ritmi bozuluyorsa bunlar olmaya başladığında olacakları düşünmek onu mutlu etmiş, gülümsetmişti. Emir’in bir an aklına yurt dışına gittiği ilk zamanlarda bir deftere karaladığı satırlar geldi. Aklından hiç çıkarmadığı satırları tekrar etti içinden,

Sevilmeyi ve sevmeyi bilir misiniz?

Çoğumuz bu kelimeleri basite indirgeriz.

O kadar basit değildir oysa sevmek veya sevildiğini hissetmek.

Biri seni seviyorum der sevmez sadece dili söyler.

Biri seviliyorum der oysa kalbi bunun doğruluğunu sonuna kadar sorgular.

Bana göre sevmek " seni seviyorum "derken iliklerine kadar hissetmektir.

Bana göre sevilmek yanında olmasa da varlığını hissettiriyorsa her hücrende, güvende, huzurlu, mutlu hissediyorsan budur biri tarafından sevilmek ve sevmek.

Emir yüzündeki gülümsemeyi silerek eğdiği başını kaldırdığında karşısındaki kadına yüzünde hiçbir ifade barındırmayan şekilde baktı. Şimdi fark ediyordu da yazdığı hiçbir kelimeyi ona karşı hissetmemişti. Onunda kendisini bu şekilde sevdiğine veya seveceğine inanmıyordu.

Emir daldığı düşüncelerden irkilerek kendine geldi. Geçmişi düşünmek ilk önce karısına ve kızına sonrada kendine haksızlıktı. İçinde bulunduğu hesaplaşmanın fazla uzadığını fark ettiğinde hayatında hiç yapmayacağı bir tonda annesine “ bu kadının bu evde ne işi var anne” dedi.

Babasına da sorabilirdi ama onun yüz ifadesinden bu durumdan hiç memnun olmadığını ve mecburi olarak katlandığını görebiliyordu. Annesinin yanında Buse’nin rahat bir tavırla otura bildiğini görünce onun bu eve sürekli girip çıktığını anladı.

Üstelik giydiği kıyafetlerde misafir gelmiş görüntüsü de vermiyordu. Burada başka bir olayın döndüğünü anlaması uzun sürmedi. Aslı Hanım ona cevap vermek yerine hızla oğlunun yanına gelerek özlem ile sarıldı. Mehmet Bey de eşinden fırsat bulduğu anda oğluna sarılarak hasret giderdi.

Hayal ise onların rahatça hasret gidermeleri için Emir’in elini bırakarak yakınında bulunan koltuğa oturdu. Kolu kızını tutarken aşırı derecede ağrımıştı. Biraz daha tutmaya devam edemeyeceğini fark ettiğinde oturduğu koltuğa yavaş ve dikkatli şekilde yatırdı. Rüya anne kucağından sonra hissettiği yumuşak koltuk ile ayaklarını kollarını neşe ile oynatmaya başladı. Anlaşılan o ki bu minik bile kucakta dakikalarca kalmaktan sıkılmıştı.

Aslı Hanım oğluyla azda olsa hasret giderdikten aklındaki soruları sıralamaya başladı.,

“ Geleceğini neden haber vermedin oğlum hazırlık yapardık”.

Mehmet Bey de aynı fikirdeydi.

“ evet oğlum haber verseydin hazırlık yapardık en azından odanı temizletirdik”

“ ben hemen söyleyeyim temizlesinler Mehmet amca”

Mehmet Bey, Buse’nin sesini duyunca yüzünü buruşturdu. Düz bir ses ile “ gerek yok ben söylerim” dedikten sonra hizmetçiyi bulmak için odadan çıktı.

Emir neler olduğunu hala anlamıyordu. Ama artık sinirlenmeye başlıyordu.

“ anne sana Buse’nin neden burada olduğunu sordum”

“ aaa oğlum sözlün burada olmayacakta nerde olacakmış”

“ ne sözlüsü anne “

“ oğlum siz sevgili değil misiniz? Bir nevi sözlüsünüz işte”

“ biz sevgili değiliz anne sözlü hiç değiliz”

“ tamam, anlıyorum Buse kızımı yanlış anlamış kızmışsın ama aylardır üzgün zaten uzatma oğlum sende, pişman kız”

Emir artık çıldırma raddesine geldi. Bu kadın kim bilir bunca zamandır annesine ne yalanlar anlattığını düşündükçe annesine ne söylese inanmayacağını hissediyordu. O yüzden tek kelime daha etmedi. Nasıl olsa birazdan onunla sözlü değil sevgili dahi olamayacağını öğrenecekti. Birkaç dakika önce yanında olan Hayal’in olmadığını fark ettiğinde etrafa baktı.

Onun koltukta kızı ile ilgilendiğini görünce yanına yöneldi. O ana kadar oğlundan başkasını gözü görmeyen Aslı Hanımda, Hayal’in varlığını fark etti.

“ bu kadın kim Emir ”

Emir sabır dileyerek annesine cevap verdi.

“ bu kadın değil anne Hayal, onun adı Hayal ”

Hayal genç adamın sıkıntısının farkındaydı. Eski sevgilisinin yanında rahat olamadığını anlayabiliyordu. Ondan çekindiği için değildi bu rahatsızlık kadının varlığından rahatsızdı. Genç kadın yanına oturan Emir’in elini tutarak yanında olduğunu belli etmek için hafifçe sıktı.

Emir onun bu teması ile gözlerine bakarak gülümsedi sonrada kızını kucağına aldı. Sadece kısa bir süre onu kucağına alamamıştı. Ama kızı kucağında iken hissettirdiği duyguyu ne kadar özlediğini fark etti. Rüyanın minik elleri Emir’in parmağını sıkıca tuttu.

Buse daha fazla sevdiği adamın kendisini yok saymasına, üstelik yanında getirdiği kadın ve bebek ile ilgilenmesine dayanamadı. Sesini yükselterek konuşmaya başladı.

“ Emir beni daha ne kadar görmezden geleceksin üstelik bu kadın kim ve onun bebeği ile neden bu kadar ilgilisin sen”

Aslı hanım da oğlunun Buse’yi yok saymasına anlamıyordu. Müstakbel gelin adayına destek çıktı.

“ evet, oğlum sözlüne sarılmadın bile kız seni bekliyor kaç zamandır”

Mehmet Beyde bu sırada geri geldiği için tartışmanın sebebini duymuştu. Aslında genç kadını oğlu ile odaya girdiği anda diğerlerinin aksine fark etmişti. El elle girdiklerini hatta parmaklarındaki alyansları bile görmüştü. Mehmet Bey içten içe oğlunun Buse ile evlenmesindense yanındaki genç kadınla evlenmesine seviniyordu. Bu yüzden odayı hazırlamalarını söylerken bir yastık daha eklemelerini söylemeyi ihmal etmedi. Keyfi yerindeydi eşinin ve Buse’nin birazdan duyacakları gerçeklerle yüzlerinin alacağı ifadeyi keyif ile izlemek için oğlunun çaprazındaki koltuğa oturdu.

“ anne sana biraz öncede söyledim o benim sözlüm değil aslında o benim hiçbir şeyim değil ”

Emir her kelimesini bastırarak tane tane konuştu. Artık sözlü, sevgili muhabbetinden sıkılmıştı kucağındaki Rüya’yı daha dikkatli tutarak ayağa kalktı ve Hayal’e döndü.

“ benim hayatımda tek bir kadın var o da karım Hayal ”

“ ne”

“ ne”

İki seste senkronize halde aynı tepkiyi verince gülümseyerek onlara baktı.

“ eksik söyledim artık benim hayatımda sadece karım Hayal ve kızım Rüya var ve bu kadın benim hayatımdan çıkalı çok oldu anne “

Hayal ortamın gerginliğine rağmen Emir’in karım ve kızım sözlerine gülümsemeden edemedi. Araya girmemesi sadece Emir’in ailesine olan saygısındandı. Yoksa eski sevgilisinin hala ona döneceğini düşünmesine vereceği bir iki cevabı yok değildi.

“ birde gülüyor seni mahvederim anladın mı beni, ayrıca Emir karım ne demek oluyor sen nasıl evlenirsin”

“ Buse, kızım sakin ol Emir ne dediğini bilmiyor sadece”

Aslı Hanım olayın şokunu atlatamamış olsa da oğlunun böyle bir şey yapacağına inanmıyordu. Buse ise Hayal’e saldırmak için fırsat kolluyor gibi duruyordu.

“ Buse yeter artık sana açıklama borçlu değilim kibarca rica ediyorum evimden gider misin lütfen”

Emir artık tartışmakta genç kadının yüzünü de görmekte istemiyordu. Bugün günü çok güzel geçmişti ama eve girdikten sonra tüm enerjisi çekilmiş gibi hissediyordu. Annesi ve Buse onu yanıltmamış hala bu evliliğin bir saçmalık olduğu konusunda söylemedikleri kalmadı. Üstelikte bu konuşmaların arasında Buse’nin bir süredir burada kaldığını da öğrendi.

Mehmet Bey artık bu tartışma ortamını daha fazla izlemeyi istemediği için araya girmeye karar verdi. Oğlunun ve gelininin bu tartışma yüzünden morallerinin bozulduğunu canlarının sıkıldığını görebiliyordu. Oturduğu koltuktan kalktı Emir’in yanına gelerek eşi ile konuşmaya başladı.

“ yeter artık, oğlum bir yıl sonra eve gelmiş sevineceğin yerde onu üzmeyi seçiyorsun sevmiş ve evlenmiş mutlu olsana biraz Aslı ”

Mehmet Bey oğlunun görmenin mutluluğunu bile tam yaşayamadığı için kızgındı. Bu yüzden bunun en büyük sorumlusu olan kişiye yani Buse’ye dönerek sert bir sesle konuştu.

“ ve sen Buse, ses etmedim evde kalmana diye ailevi meselelere böyle karışabilme hakkını sahip olduğunu sakın düşünme, oğlum gelince konuşulur sorun ne ise halledilir dedim. Ses etmedim. Ama buraya kadar eşyalarını topla evli bir adamın evinde eski sevgilisi olarak yaşamak istemeyeceksindir eminim”.

Buse bu sözlerden sonra sinir ile geniş salonu terk etti. Mehmet Beyin kendisini hiç sevmediğini biliyordu ve söylediği sözlerinden sonra burada kalmaya devam edemezdi. Ama Emir’in peşini bırakacağı anlamına da gelmiyordu. Elbette onun için başka planları da vardı.

Burada yaşamaya başlamak sadece planın bir parçasıydı ters tepmişti. Ama olsun daha iyisi yapabilirim diye düşünerek güldü. Şimdilik sadece her gururlu kadının yapacağı gibi evden sessizce gidecekti.

Mehmet Bey, Buse’nin salonu terk etmesi ardından yüzünde oluşan gülümseme ile Hayal’e döndü.

“ oh be tartışmanızdan bir hoş geldin diyemedim gelinime, hoş geldin kızım”

Hayal, Mehmet Beyin sıcak ve samimi konuşmasıyla aynı samimiyetle gülümsedi.

“ hoş buldum efendim”.

“ efendim ne kızım baba diyeceksin” cevabını aldığında Mehmet Beyi daha çok sevmişti konuşmasını “ hoş buldum baba” diyerek düzeltti.

Mehmet Bey aldığı yanıt ile daha da keyiflendi,

“ hah şöyle, oğlum ver bakalım torunumu azda ben seveyim”.

Emir babasının isteğini yerine getirerek Rüya’yı ona verdi. Annesi babasının sözlerinden sonra sessizce koltuğa oturmuş sinirli bir şekilde kendilerine bakıyordu. Emir annesinin bu tavrından sonra bu konunun sadece şimdilik kapandığını anladı. O gün ortam gergin olsa da akşam beraber yemek yedikten sonra herkes ilerleyen saatlerde odasına çekildi.