İçinizde hissettiğiniz kırgınlıklar gün gelir sizi öyle bir yorar ki,

Kırgınlıkların, kızgınlıktan ağır olduğunu anlarsınız

Emir ve Hayal otelden ayrıldıktan sonra bir kâffeye oturarak sohbet etmeye başladı. Ailelerine göre birbirlerini bir yıldan fazla süredir tanıyor olmaları gerektiği için birbirleri hakkında her şeyi konuşmaya ve öğrenmeye özen gösteriyorlardı. Hayal genç adama ailesinin resimlerini göstererek onlar hakkında bilgi verdi. Emir’de aynı şekilde kendi ailesi hakkında her şeyi anlattı.

Emir ailesini anlattıkça genç kadın evlenmek üzere olduğu adamı daha iyi tanıyor onun hakkında her şeyi aklında tutmaya gayret ediyordu.

" peki, yakın arkadaşların " diye sormuştu Emir, şuan birçok konuda bilgi sahibiydi ve daha fazlasını öğrenmek istiyordu. Rüya’da bebek arabasında huzurlu bir uykudayken Hayal ile yaptığı tanışma sohbetini devam ettirme niyetindeydi.

" burada çok fazla arkadaşım yoktu üniversiteyi İzmir’de okudum demiştim. Orada bir kaç arkadaşım oldu. Ama pek yakın bir arkadaşlık diyemem anlayacağın çıkar ilişkisiydi. O yüzden yurt dışına çıkınca da aradaki bağ koptu. Sadece bir arkadaşım var benim için onun yeri çok ayrı "

Emir " kim peki o tek ve yeri ayrı arkadaşın " derken sesindeki kıskançlığı yanlış yorumladığını düşündü Hayal, oysa doğru hissetmişti. Hayal'in hayatındaki yerinin bu kadar önemli olduğu kişi kimdi çok merak ediyor o kişiyi kıskanıyordu.

Emir içinden hayatında önemli bir yere kendisinin de sahip olması için dua etti. Hayal’in kendisi içinde bu duyguları beslemesini o kadar çok istiyordu ki ve bunun olması için elinden gelen her şeyi yapmaya hazırdı.

" o arkadaşım benim bir senedir zor zamanımda yanımda olan Ada tabi ki "

Adını sessindeki hissedilen sevgi tınısı ile söylemişti.

Emir genç kadının sevgi ile bahsettiği arkadaşı ile bir gün tanışmak istiyordu bunu da dile getirmekten çekinmedi. Hayal bunu duyduğunda mutlu olarak yakın zamanda olabileceğini söyledi. Emir artık asıl konuşmaları gereken konuyu açmak istiyordu.

" Hayal nikâh tarihi almalıyız hatta mümkün ise ailemin karşısına çıkmadan önce evlenmeliyiz ".

Hayal onun bu konuda haklı olduğunu bildiği için sadece onayladı.

" Sana son kez sormalıyım benimle evlenme konusunda kararında değişme oldu mu " diye sormuştu Emir. Çünkü genç kadının pişman olmasını istemiyordu. Onu bir şeye mecbur ediyor olmak olurdu bu ve bunu hiç istemiyordu.

" hayır, kararım değişmedi ben onunla yola çıkarken hiç düşünmeden çıkmıştım. Ama senin teklifini çok düşündüm hem de her açıdan. Sana hemen karar vermişim gibi geliyor olabilir ama inan çok düşündüm onun yalanlarına kanmıştım. Ama senin doğrularına güvendim ".

Emir duydukları karşısında çok mutlu oldu.

" seni hayal kırıklığına uğratmamak için elimden geleni yapacağım bunun için sana söz veriyorum "

Genç adamın bu sözlerine karşılık “ bende bu sözünü tutacağına inanıyorum. Benimde seni hayal kırıklığına uğratmayacağıma emin olabilirsin” demişti Hayal.

" o zaman daha fazla zaman kaybetmeyelim nikâh işlemlerini halledelim. Çünkü evlenmeden eve gidersek ailelerimiz bir şekilde bunu araştırıp öğrenir ve bu ikimiz içinde iyi olmaz "

Emir annesini çok iyi tanıyordu ve onun ne yapıp edip bu evliliğin sadece sözde olduğunu çok kısa bir sürede öğrenebilirdi. Genç adam annesinin böyle bir şeyi öğrendiğinde neler yapabileceğini düşündü. Aklına gelen ihtimaller ile masaya bakarak düşüncelere daldı.

Hayal genç adamın derin düşüncelere dalan yüzüne baktı. Onu bu kadar üzen ve düşündürenin ne olduğunu bilmese de tahmin ediyor ve kendisinin de içinde sıkıntı oluşmasına sebep oluyordu. Onunda ailesi bu durumu öğrendiğinde kendisine çok kötü şeyler söyleyeceklerini biliyordu.

Ailesi kötü insanlar değildi. Fakat Hayal onlara bu duruma düşürdüğü için kendisine söyleyebilecekleri kırıcı sözleri tahmin edebiliyordu.

Bu sözleri şuan duymasa da Hayal düşündükçe duymuş gibi canı yandı. Genç adam kendini daldığı düşüncelerden kurtardığında Hayal'inde kendisi gibi daldığını gördü. Uzanarak masanın üzerinde duran ellerinin üzerine kendi ellerini bırakarak hafifçe sıktı.

Hayal genç adamın bu hafif ama güven veren teması ile kendine geldi. Masanın üstündeki çiçekli örtüde olan gözlerini kaldırarak, karşısındaki kısa süre sonra kocası olacak olan genç adamın gözlerine baktı. İki genç birbirlerinin gözlerinde dakikalarca oyalandı. Birbirlerine konuşmadan karşılarında kim durursa dursun birbirlerinden vazgeçmeyeceklerine dair gözleri ile söz verdiler.

Hayat onları bir araya bir şekilde getirmişti. Ve onlar hayatın önlerine sunduğu mutlu olma fırsatını kaçırmaya niyetleri yoktu. Emir bu anı bozmak istemese de zaman geçiyordu. Yapmaları gereken birçok şey vardı ve gün bitmeden halletmeleri gerekiyordu.

" kalkalım mı artık bugün her şeyi halledelim "

" olur, Rüya'da uyandı zaten gidelim "

" evet, uykusunu aldı güzel kızımız bizimle beraber gezmeye hazır"

Hayal genç adamın kızımız sözünden sonrasını algılayamamıştı. Emir’in kızını benimsemesini çok istiyordu ama bu kadar çabuk olacağını düşünmemişti. Mutlu olmuştu Hayal hem de çok mutlu. Sonrasında beraber kâffeden çıktılar. Yeni hayatlarına ilk adımlarını atmak için yıldırım nikâhı kıymaya gitmişlerdi.

Yarım saat sonra Emir ve Hayal hayatlarını birleştirdikleri o salondan Emir, kucağında gördüğü anda çok sevdiği minik bebek şimdi ise gerçek anlamda kızı olan Rüya ve yanında karısı ile ayrıldı.

Hayal ise içinde anlamlandıramadığı mutluluk, heyecan, korku dolu hisler ile bir kaç dakika önce kocası olan Emir'in yanında yürüyordu. İçinde yaşadığı bu hisler sadece geleceğin bilinmezliğine olan hislerdi. Emir’e karşı şuan sadece güven duyuyordu. Tüm hücrelerinde onu zamanla çok seveceğine biliyor ve inanıyordu. Tarık için bile bu hisleri hissetmemişti. Belli ki yıllar önce kendini kandırmış tüm hayatını mahvetmişti. Sadece tek tesellisi kızı olarak görüyor ve artık geçmişteki yaptıklarını bir daha düşünmemek için kendine söz verdi. Geçmişi düşünmek en çok Emir'e haksızlıktı çünkü.