@busrauyanik
|
Semih diğerlerine dönüp ikisinin burada olduğunu söyledi. Dördü de ikisine baktıktan sonra yemeklerini alarak masaya doğru gelmeye başladılar. Beraber yemek yemeleri Ömür için sorun değildi. Çoğu zaman ekip olarak yemek yerdiler, kendilerine doğru yaklaştıklarında ufak bir tebessümle gelmelerini bekledi. Masaya geldiklerinde Okan bir yanına Barış diğer tarafına oturdu. Canın yanına ise Semih ve Selin oturmuştu. Ömür sessizce yemek yiyeceklerini düşünmenin yanlış olduğunu, Selin'in imalı konuşmasından sonra anlamıştı. Bu kızın onunla ne alıp veremediği vardı anlamıyordu. " yeni ortağın ile iyi anlaştın bakıyorum da her yerde yan yanasınız " Ömür içinden sabır çekerek karşılık vermişti Selin’e. "sence bu normal değil mi? Can benim ortağım günümün çoğunu onunla geçirmem gayet doğal, sen Semih'le akşama kadar yan yana değil misin? Bu soruyu ne amaçla sorduğunu anlamadım sanma Selin ". Okan ortamın gerildiğini anlayınca araya girerek sakin olmalarını söyledi. Ömür, onun uyarısının aksine gayet sakindi ve bu kızın derdini de yakında öğrenecekti. Az çok bir tahmini de vardı. Can ortağı susunca araya girmeyi ihmal etmedi. " ben sizleri tam olarak tanımasam da aranızda bir gerginlik olduğu hissedebiliyorum. Sadece bana söz düştüğü için araya girmek istedim. Neyi ima ettiğinizin Ömür kadar bende farkındayım. Size bu konuyu bir daha açmamanız için şu kadarını söyleye bilirim. Ömür bana şu iki gün içerisinde kimsenin yapmayacağı ablalığı yaptı " dediğinde, Ömür kendisine abla dememesi konusunda uyardığı halde böyle konuşmasına hem kızmış hem de sevinmişti. Onunla aralarında Selin'in ima ettiği gibi bir şey olamazdı. Kendisine en fazla kardeş olurdu daha ötesi yoktu. Barış ortamı yumuşatmak için her zaman önerdiği bir planı yine büyük bir heyecanla söyledi. " bugün ekipçe bir şeyler yapalım uzun zamandır işlerden toplanıp bir yerlere gidemedik ve Ömür bizi bu sefer geçiştirmek yok sen ve Can da geliyorsunuz " dedi. Arada toplanır eğlenirlerdi Ömür'ü de çok kez davet etmişler ama kabul etmemişti. Bu seferde kabul etmezdi ama kardeşi ile ilgili bir ipucuna ulaşmaya az kalmıştı ve bunu onlar bilmese de kutlamak istediği için kabul etti. "Tamam, itiraz etmeyeceğim ama bir şartla " kabul etmesini hiç beklemedikleri için şaşırmışlardı. Ömür devam edip " biliyorsunuz ben sizin gibi barlarda eğlenen biri değilim. Genelde size bu yüzden katılamayacağımı söylemiştim. Şartım şu benim evimde güzel bir film gecesi yapmayı kabul ederseniz eğer, olur ekipçe bir şeyler yapabiliriz " dedi. Artık ekip ile arasına koyduğu o ince duvarı yıkmak istiyordu. Bu duvarı onları sevmediği veya onlara güvenmediği için değil onları da kaybederse yine kendini toparlamasının zor olacağı için koymuştu. Onlarla sohbet eder gerektiğinde zor görevlerde sırtını güvenle onlara yaslardı. Ama bağ kurmamaya özen gösterirdi. Belki de Can'la bu kadar çabuk anlaşmaları onları bu konuda soru sormaya yöneltmişti. Artık normal Ömür olmaya özen gösterecekti bu sert kişi o değildi. Ömür'ün önerisi üzerine hepsi sessizliğe gömülmüş kendisi de yemeğini yemek için harekete geçti. Can ile aynı anda almalarına karşın onun yemeği bitmeye gelmişti. Can'a baktığında kendisini izlediğini gördü ne düşündüğünü merak ediyordu o sırada ortağı " ben gelirim uzun zamandır güzel bir gün geçirmek için fırsat bulmaya çalışıyordum " dedi. Ömür bunu diğerleri sessiz kalınca üzülmesi üzerine yaptığını anlamıştı. Can’ın konuşması ile diğerleri de onaylamıştı. Okan "hemen yanıt vermediğimiz için yanlış anlama sadece şaşkınlıktan yine bizimle gelmek istemeyeceğini düşündük hepimiz, senden böyle bir teklif gelince de ben çok mutlu oldum açıkçası ben geliyorum eminim diğerleri de geliyordur " böyle düşünmesine sevinmişti Ömür. Ömür " tamam akşam bendesiniz o zaman adresi mesaj atarım siz gelene kadar filmleri ayarlarım beraber seçeriz " demişti. Diğerleri ise söylediklerini onaylayarak yemeklerine devam ettiler. Yemekten sonra herkes birer kahve alarak odalarına çekildiler. Herkes görev için plan yapmaya dönmüştü. Ömür ve Can dosyaların üstünden birçok kez daha geçtiler. Ömür telefon sesiyle dosyadan kafasını kaldırdı. Mesaja baktığında toplantı olacağını yazıyordu o sırada Can'a da gelmişti aynı mesaj hemen hazırlanıp çıktılar. Tabi ki her zaman toplantı haberi mesajla gelmezdi acil toplantı olacağı zaman olurdu. Can " toplantı ne konuda olacak bir bilgin var mı? ". Aslında bir tahmini vardı Ömür'ün " tam emin değilim ama görev hakkında planlarımızı paylaşıp bir karara varmamızın için toplanacağız gibi bu iş çok önemli beraber karar vermeliyiz.” Toplantı odasına hızla giriş yaparak geçen sefer ki yerlerine oturdular bir kaç dakika içinde herkes yerini aldığında toplantı başladı. Ayhan Müdür hemen konuya girerek toplanma sebeplerini anlatmaya başladı. " Evet, arkadaşlar sizi acil çağırmamın sebebi az çok tahmin ediyorsunuzdur. Görevi bir an önce başlatmamız lazım Bora Karadağ'ın kimliğinin açığa çıktığını öğrendi mi bilmiyoruz bu yüzden planları hızlıca devreye sokmamız lazım yoksa delil bulmamız kolay olamayacak. Tedbir alırlarsa eğer içeri sızmamız zorlaşacak bu durumda adamı yakalamamız da fazlasıyla zor olacak gibi gözüküyor şimdi sırayla planlarınızı söyleyin Okan ve Barış başlayın anlatmaya " Ayhan müdür haklıydı. Plan her ne olacaksa bir an önce devreye sokmalıydılar. Okan yaptıkları planı anlatmaya başlamıştı. " biz içeriden biriyle çalışmayı düşündük şirketten polise yardımcı olmak isteyen birini bulabiliriz ve bizimle çalışmaya ikna edebiliriz müdürüm ama zaman kısıtlı olduğu için kim olabilir bir fikir sahibi değiliz" Bu plan olabilirdi ama güvenilirliği düşüktü Ayhan müdürün de aklına yatmamış ki " Okan bu plan için doğru kişiyi bulmak gerekir. Bir de eğitimli biriyle sıradan birinin gizli araştırma yapması arasında çok büyük fark var, yani açığa çıkma olasılığı çok yüksek yine de aklımızda bir yerde bu plan kalsın siz araştırmaya başlayın zamanı gelince kullanırız Semih ve Selin sizin fikriniz nedir " demişti. Ömür'ün de tahmin ettiği şeyleri söyledi. Başta bu planı onlarda uygun bulmuşlar ama açık çok olduğu için vazgeçtiler. " müdürüm bizde Selin'le Cenk üzerinden plan yapalım diye düşünüyorduk gittiği yerlere gidip uygun bir tanışma planlayıp yani hayatını kurtarma vesaire gibi biz de zaman kısıtlı olduğu için planı nasıl uygulayacağımıza karar veremedik ". Semih ve Selin’de planlarını anlatmışlar Ayhan müdürüm ne söyleyeceğini merakla beklemeye başlamışlardı. Evet, zaman sadece 24 saatti bu süre zarfında dosyaları anca okumuş gibilerdi. Ama plan çok klişeydi. Ayhan müdürün sesiyle ona odaklandılar. " biliyorum zamanınız olsa daha güzel ve ayrıntılı bir plan yapacağınızı bu plan olabilir bir plan ama Cenk'in işin içinde olduğu kesin değil üstelik şu sıralar yurt dışında beklersek amacımıza ulaşmak için zaman kaybederiz. Bunu da bir kenarda tutalım. Ömür ve Can sıra sizde planınız nedir? " diyerek son sözü Ömür ve Can'a verdi. Ömür toplantıya çağrılmadan önce planının ufak bir kısmından bahsetmişti Can'a ve hem fikir olmuşlardı. Ama bazı kısımlar ona da sürpriz olacaktı " Bizim planımız şöyle müdürüm Bora Karadağ inşaat şirketi var ve yakın zamanda bünyesine mimar alımı için ilan vermiş mimar olarak şirkete sızmayı düşünüyorum. Can' da asistanım olarak benim dışarı ile bağlantım olacak sizin için uygun bir plan mı bilemiyorum taktir sizin " diyerek müdürünün fikrini dinlemek için susmuştu. Can bu planın içeri sızma kısmını biliyordu. Mimar kısmını söyleyemeden toplantı için çağrılmışlardı. Odada sessizlik hâkimdi akılları mimar kısmına takılmıştı. Ayhan müdür konuşacakken Okan araya girmişti. " Ömür mimar olarak nasıl girmeyi düşünüyorsun? Kimlik ayarlayıp seni mimar olarak göstersek bile iş çizime gelince ne yapacaksın? Bu kendini tehlikeye atmaktan başka bir şey değil. Müdürüm haksız mıyım? ". Ömür onun kendisi için endişelendiğini anlayabiliyordu. Hatta diğerlerinin yüzüne bakınca Okan'ın söylediklerini onayladıklarını gördü. Ama onun çok güzel çizim yaptığını bilmiyorlardı. Konuşmaya hazırlanırken Ayhan müdür konuşmaya başlaması ile sustu. " Arkadaşlar biraz sakin olun Ömür çok iyi bir plan yapmış siz bilmediğiniz için tabi ki saçma gelebilir ama Ömür diplomalı bir mimar zaten araştırmaya kalksalar bile sadece uzun zaman çalışmamış birini bulacaklar. O kısmı da biz ekleme yaparak iyi yerlerde çalışmış başarılı bir mimar olarak gösterdik mi hiçbir sorun kalmayacak en kısa zamanda tertemiz kimlik hazırlayıp göreve başlıyoruz. Can'ın ise uzun zamandır asistanın gibi göstereceğiz açık vermemek için birbirinizi iyi tanımanız lazım ". Ekipteki herkes Ömür'e bakıyordu neden onlara yıllardır bu mesleğinden bahsetmediği konusunda düşünüyorlardı. Ömür " müdürüm izninizle arkadaşlara ve size yıllardır mimar olduğum hakkında neden hiç konuşmadığımı açıklayayım çünkü bu konuda hakkında daha sonra soru sorulmasını istemiyorum sebebini birazdan anlarsınız zaten". Ömür derin bir nefes aldıktan sonra anlatmaya başladı. " yıllar önce üniversite sınavında mimarlık kazandım ailem mimarlık okumamı istiyordu ama benim polis olmayı neden bu kadar çok istediğimi de biliyorlardı. O yüzden hem bu bölümü oku hem de hazırlanırsın dediler. İlk sene okudum aynı zamanda sınava hazırlanıp girdim kazanamadım okulun bir senesi böyle bitti. İkinci sene yine okudum aynı zamanda polisliğe hazırlandım o sene kesin kazanacaktım ama ufak bir kaza geçirdim sınava giremedim ikinci senede öyle geçti. Üçüncü sene hem okuyup hem tekrar hazırlandım ve kazandım o dönemi bitirince okulu dondurdum. Polis olduktan sonra okulu pek önemsemedim. Daha sonra ailemi kaybettikten kısa bir süre sonra bu birime atandım. Müdürüme danışıp ailem istediği için okulu bitirdim sonrada İstanbul'a geldim daha fazlasını anlatmama gerek yok bazı kısımlar özel meseleler " diyerek sözünü bitirdi. Ekibin aklındaki soru işaretleri kalkmıştı. Zaten Ayhan Müdür hikâyesinin bir kısmını biliyordu ama ne kadarını biliyor emin değildi Ömür. Ayhan müdür " evet arkadaşlar plana karar verdiğimize göre evlerinize dağılıp dinlene bilirsiniz bugün izinlisiniz yarın plan üzerinde çalışacağız ve hızlıca göreve başlayacağız dağıla bilirsiniz iyi günler " diyerek toparlanıp odadan çıktı. |
0% |