Yeni Üyelik
7.
Bölüm

Gök Gürültüsü

@butterfly2

Hala duştaydım. Olanların üzerinden saatler geçmişti ama yaşananları aklımdan çıkaramıyorum. O korku bir kere bedenime, hislerime bulaşmıştı.

Aklıma takılan bir tek soru var.

Aren ya yetişemeseydi?

Eğer yetişemeseydi gerçekten gerçekleşecek miydi böyle bir şey? Bunun cevabından gerçekten korkuyorum.

"Alisya banyodan çıkmicaksan kapıyı kırıcam yeter artık çık şu banyodan konuşalım."

Yine seslenmişti. 

Saatlerdir ara ara gelip gidiyordu. İyi olup olmadığımı ya da banyodan çıkıp onunla konuşmam gerektiğini söylüyordu. Ama burda banyoda suyun altında kendimi iyi hissediyordum. Suyun altında durdukça pisliklerden kurtulduğumu, onun dokunduğu heryerin temizlendiğini hissediyorum.

Aren benden ses gelmeyince gitmiş olmalıydı. Daha fazla durmayıp tenimdeki tahriş olmuş kızarıklıklara aldırmadan bornozu alıp giyindim.

Kıyafetlerim olmadığı için mecbur arene seslenecektim.

"Aren, bir dakika gelir misin?"

Arene seslendikten sonra banyonun kilidini açıp odaya geçicektim ki kapının yanı başında areni görmemle ufak çaplı bir şok geçirdim. Seslenmeme rağmen ses vermeyip burada beklemesi pusuya yatar gibi allahım çıldırma noktasına gelicem bu adam yüzünden.

"Aren hayırdır kapı önlerinde neyi bekliyorsun bi de Seslenmeme rağmen cevap vermiyorsun pes ya?"

Aren'in bir şey demesini bekler gibi tek kaşımı havaya kaldırdım. Ama arenin dudaklarından bambaşka cümleler döküldü.

"git üstünü değiştir. Bu halde durma önümde. Dolapta var her şey."

Ve arenin bu sözlerinden sonra aklıma bornozla olduğum geldi. İyi ki bornozlaydım. Havluyla falan çıksaymışım bence kazaya daha çok müsadiyet verirdim. Daha fazla saçmalamadan dolaba ilerleyip giyineceklerimi çok incelemeden seçtikten sonra arene bakmadan banyoya geri ilerledim.

Arende bütün gün başımda bekliyordu. Üstümü bile odada değil de banyoda değiştiriyorum. Keşke şimdi değil de yaşananlar yaşanmadan önce yanımda, başımda dursaydı. Ne kadar normal davranırsam davraniyim bu o kadar kolay unutulacak bir şey değildi. Hele ki benim gibi travmaları olan bir kız için.

Gerçekten abartmıyorum ama o an ki yaşadığım duygular çok kötüydü. Derin bir korku ve iğrenme içindeydim. Kendimden bile iğrendim o an. Bir insanın kendinden iğrenmesine sebebiyet veren bir yaşanmışlık ne kadar acı değil mi?

Aren ilk defa bana iyilik yapıp hayatımı kurtarmıştı. Ama bir yandan da diğer tarafım bu olayı onun yüzünden yaşadığımı söylüyordu. Belki de o bu evden hiç çıkmayıp beni başkalarına emanet etmeye çalışmasaydı, o zaman bunları da yaşamazdım.

Son kez aynaya bakıp banyodan çıktım. Ve odadan çıkmak adına kapıyı açtım.

"olanları konuşmayacak mıyız Alisya, hiç bir şey olmamış gibi davranamayız ya?"

Aren doğruyu söylüyordu. Olanları yaşamamışız gibi sayamayız. O yüzden onunla konuşmalıydım. Kapıdan çıkmaktan vazgeçip arene doğru adımlarımı yönelttim.

"pekala Aren neyi konuşmak istiyorsak konuşalım ama kısa sürsün daha fazla uzasın istemiyorum."

Aren de söylediklerime hak verir gibi kafasını onaylar biçimde sallayıp dudaklarını konuşmak adına ıslattı ve bu sebepsizce gözüme çok çekici geldi. Arenden etkileniyor muydum yoksa? Ve bir saçmalık daha olamaz böyle bir şey.

" öncelikle özür dilerim. Biliyorum yaşadığın duyguları telafi etmez hiç bir söylediğim ama inan böyle olacağını bilmiyordum ayrıca sana ne söyledi bilmiyorum ama evime gizlice girmiş haberim yoktu. Yakın bir ortağımın çalışanı. Dosyaları getirmek için gelmiş selim, eve de balkondan girmiş olmalı. İnan haberim yoktu. Yoksa böyle bir şey yaşamana sana dokunmasına izin verir miyim sanıyorsun?"

Söylediklerinden sonra ona hak vermiştim. Ama beni nerden biliyordu ki? Sanki benden haberi varmış gibi konuşuyordu. Bunu arene söylemem lazımdı. Ayrıca ona güveniyordum bu konuda sonuçta onun da sıuçu yokmuş.

" Peki Aren söylediklerine inanıyorum ama madem Burdayım bu konu hakkında daha dikkatli ol lütfen böyle bir şey yaşamak istemiyorum. Bir de o adam selim denilen adam benden haberi varmış gibi konuşmuştu?"

Aren son söylediğime şaşırmıştı. Ama üzerine daha fazla gitmeden cevabını vermişti.

" bundan böyle başına bir şey gelmesine müsade etmem. Daha dikkatli olucam bu konuda. Ayrıca yarına dönüyoruz şehire. Şimdi aşağıya mutfağa inelim acıktım. "

Şehire döneceğimize hiç bu kadar sevinmemiştim. Dağ evinde başıma gelmeyen kalmamıştı. Aren aşağıya inerken bende çok beklemeden arkasından merdivenleri inip onunla beraber mutfağa girdim.

Mutfakta bir şeyler atıştırdıktan sonra odalarımıza çekildik. Bugün fazla olaylı geçmişti. Duyduğum gök gürültüsüyle yerimde sıçradım. Şiddetli yağmurun sesini de duymamla soluğu Aren'in odasında aldım.

Hiç öyle kibarlık niyetine kapıyı çalmadan çat kapı girdim. Ama beyefendinin uykusu ağır olmalı ki hiç milim bile kıpırdamadan uyumaya devam etti. Mecbur ben uyandırıcaktım.

Bu gece hiç istemesem de onun yanında uyumayı düşünüyordum.

"Aren uyan Aren, Aren kalksana yuh artık bu kadar sese dedem olsa öbür taraftan uyanır gelirdi kalk diyorum be adam"

Beklemediğim anda kolumu çekince üzerine düşmüş bulundum. Göz göze gelince bir süre öyle durduk. Ama ben diyorum ya bu adamın sağ solu belli olmaz. Ne zaman ne yapıp yapmicağı belli olmuyor.

Olduğumuz pozisyonu hatırlayınca kalkmaya çalıştım ama kolumu daha sıkı tutup kalkmamı engelledi. Tam ağzımı açıp bir şey diyecekken yerlerimizi değiştirip beni altına aldı.

Bu hareketiyle kalbim daha hızlı atarken, ne Aren'in bu yaptığına ne de kalbimin hızlı atışına bir anlam veremedim.

Tuhaftı. Çok tuhaf. Ona çekiliyorum resmen.

"hayırdır küçük kız gece gece yolunu mu kaybettin? Ne arıyorsun benim odamda?"

Of Aren böyleyken ona nasıl onunla kalmak istediğimi daha doğrusu nasıl ona gök gürültüsünden korktuğumu söyleyebilirdim ki? Kesin bu açığımı kullanırdı.

Zaten hangi akla hizmet yanına geldim ki onun?

" eee Aren su almaya inmiştim mutfağa kapının ordan geçiyordum sana da bi bakim dedim olamaz mı yani ayrıca in üstümden hayvan gibi binmişsin eziliyorum altında"

Dediklerime şuh bir kahkaha atıp kesin öyledir der gibi kafasını salladı. Daha fazla üstümde durmadan yanıma geçip ellerini belime doladı. Anlamıştı. İşte anlamıştı korktuğumu. Daha da kendimi rezil etmeden uyumaya karar verdim. Aren de çoktan uyumuş olmalı ki nefes alış verişleri düzenliydi. Arenin hemen uyumasına şaşırmıştım. Muhtemelen çok uykusu vardı. Ya da çok kolay uyuyan bir insan mıydı? Aman neyse banane beni ne ilgilendirir ki? Daha fazla dayanamayarak gözlerimi kapadım.

Gözlerimi kapadığım gibi uykuya yenik düşerken zihnimden geçenlere de engel olamadım.

"buraya geleli iki hafta oluyordu ve Aren gün geçtikçe bana daha da bağlanıyordu. Amacım onun güvenini kazanmakken o bana aşık olmaya başlamıştı. Planım an be an gerçekleşiyordu. Kendime verdiğim sözü tutarken onların üzülecek olması umrumda bile değildi. Ne ailem ne arenin bana bu yaptıkları unutulacak şeyler değildi. Ben bundan sonra olacaklardan ve yapıcaklarımdan sorumlu değilim."

***

Sabahın erken saatiyle dağ evinden çıkıp şehire gitmek için yola çıkmıştık. Arenin hala neden dağ evine geldiğini anlamamıştım. Ama tahminimce bizi takip eden arabayla alakalıydı. Bunu arene ısrarla sormama rağmen tek kelime etmemişti.

Ben de daha fazla üstelememiştim. Boşu boşuna kendimi yoruyorum sürekli. Yola çıkalı iki saatten fazla olmuştu ve ikimizden de çıt çıkmıyordu. Ahh bazen bu sessizlik ölüm sessizliğinden bile beterdi.

Yolculuğun dördüncü saatinden sonra ancak şehre gelebilmiştik. Bu dağ evi yolu ne zamandan beri bu kadar uzundu ki? Ya da ben gittiğimiz zaman canımın derdinden ve korkumdan dikkat etmemiştim hiç.

Arenin o çok lüks rezidansında tek başımaydım. Beyefendi işinin olduğunu söyleyip kapıyı da üzerime kilitleyip dışarı çıkmıştı. Çocuk gibi evdeydim. areni de anlamış değilim zaten sen madem beni çekemiyorsun madem beni istemiyorsun ne diye zorla yanında tutmaya çalışıyorsun ki?

Unuttuğun bir şey var Alisya seni değil Aren hiç kimse çekemez.

Ahh bir de bu iç sesim eksikti. Sende gel üzerime tam olsun.

Saatler geçmişti nerdeyse gece yarısı olmuştu ama hala Aren yoktu. Merak mı ediyordum? Hayır hayır banane ondan dimi böyle olmalı beni ilgilendirmemeli. Daha fazla onu beklemeden onun odasına girip uyumaya çalıştım. Çünkü dünden beri devam eden yağmur vardı. Sorun yağmur yağması da değildi yağmuru seviyordum ama gök gürültüsü oldum olası hoşlanmazdım.

______________________________________________________

Herkese merhaba yine bir bölümle Burdayım. Aslında hikayemi silmeyi düşünüyordum. Fakat biraz daha devam etmeyi düşündüm. Çünkü hemen pes etmek bana yakışmazdı. Neyse şimdi sevgili okucularım size sesleniyorum. Hey evet sana da sesleniyorum bakıp geçme bu hikaye için verilen emeğe bir oy bir yorum kurban olduğum hadi bak hemen aşağıda yıldız

Başlardan buraya kadar gelmeyi başaran okurlarıma sesleniyorum asıl hikaye şimdi mi başlıyor desek?

Aysel silahımı getir. Okurlarım hikayemi beğenmiyor:)

Hehehehe iyi okumalar.

Saygılar, sevgiler...

Bir sonraki bölümde görüşmek üzereeeeeeeee.

Love you. Seviliyorsunuz hadi çüzzzzz

Loading...
0%