Sabaha kadar Asmin uyumamıştı babasından duydukları içini kemiriyor adananın en acımasız adamı ile evlenecekti babasına istemediğini söylemişti.

Normalde dayak yerdi ama evleneceği için kızın vücudunda iz bırakmaması gerekiyordu tehdit etti kızını eğer sen evlenmesen kardeşini veririm dedi kardeşi 16 yaşındaydı evliliği kaldıramazdı el mecbur evlenecekti.

Şirvan sabahı zor etmiş kahvaltı sofrasın da baş ağrısı ile duruyordu annesinin keyfi pek yerindeydi tanırdı kızı ağır başlı oturaklı kızdı

"oğlum hayde tarlaya"

Dedi hasan ağa kızı görsün isterdi güzel kızdı gelini olacak kız oğluda görsün asık suratına renk gelsin istedi bilirdi oğlunu tarladaki sıska, çelimsiz kızlardan Zanederdi.

" tamam baba" 

Arabaya bindiler tarlaya gidene kadar kafasında binbir türlü şey geçmişti babasına baktı tarlada pamukların arasındaki kızı gösterdi Şirvan şok olmuş bir şekilde baktı babasına kız 1.70 boyun da, kar beyaz teni, mas mavi gözleri ve güneş kadar sarı saçları vardı Şirvan girdiği şoktan çıkınca fark etti insanı nasıl baştan çıkarıcı olduğunu iri gögüsleri sıkı kalçası vardı ama kız bir kere bile başını kaldırmıyordu o an içini bir kıskançlık hissi dolu tam kızın yanına gitmek için adım atacakken babası kolundan tutup durdurdu hayırdır dercesine salladı kafasını.

" maddem benimle evlenecek Şirvan dağlının namusu olucak o vakit tarlada çalışmayacak."

Babası birşey diyemedi haklıydı oğlu gelini ulu orta heryerde görünmemeliydi.

"Asmin!" 

Asmin telaşla etrafa baktı o ona doğru gelen adamla neye uğradığını şaşırdı adam pek yakışıklı ,iriyde , gözleri alev saçıyordu kaçırdı gözlerini yoksa o muydu Şirvan ağa çok korkunç gözüküyordu tırstı hemen adam yanına gelince bir telaş.

"Buyur ağam" 

"Ne edersin burda"

Asmin şimdi emin oldu oydu kocası olacak adam çok korktu adamın gözlerinden ateş vardı sanki.

"Çalışıyorım ağam"

"Ne demek çalışırım Bilmezmisin benimle evleneceğini benim namusum olacaksın! "

Etraftaki insanlar şok olmuş bir şekilde baktı ikiliye bu muydu Şirvan dağlının karısı olacak kız güzeldi ama maraba nasıl olurdu.

"Düş önüme derhal eve gideceksin benim haberim olmadan burnunu bile çıkarmayaksın dışarı!"

Asmin korktu adam ona kötümü davranacaktı hemen itiraz etti

"Olmaz ağam babamın kulağına gider ben giderim"

"Sen bana az önce karşımı geldin ? baban çalışsın sen ne diye buradasın düş önüme hayde! "

Asmin el mecbur düştü adamın önüne arabaya giderken Şirvan babasına baktı sırıtıyordu adam bilirdi oğlunu kıskandı kızı Asmin hasan ağayı görünce yanakları kızardı Şirvan kıza ön kapıyı açınca bindi Şirvan'da öbür tarafa şöför koltuğuna bindi Asmin utandı biraz ustü başı toz, topraktır hem adam siyah takımı ile ışık sacıyordu araba da ikiside konuşmuyorsun Şirvan bozdu sesizliği.

"Neden kızardın" 

Asmin daha da kızardı bu soruya.

"Şey ağam güneş tepedeydi ya ondan herdal"

"Baban nerdedir sen ne diye tarladasın baban dururken sanamı düşer Asmin ?"

Asmin bilemedi ne diyeceğini ama yalan söyleyemezdi herkes bilirdi kadir'in ne mal olduğunu kahveden çıkmazdı

"Cevap ver! "

Yerinden sıçradı Asmin

"Kahvede ağam"

"ne diye çalışmaz seni gönderir bu adam senin abimde vardı o nerde"

"Ağam şey"

"Cevap ver Asmin cevap ver! "

Şirvan daha da sinirlendi bu beyaz tene yapılırmıydı bu işkence hem abisi babası dururken onamı düşerdi çalışmak Şirvan yanındaki kızın ağladığını görünce hemen alçatı sesini.

"Asmin cevap ver hadi"

"Bilmiyorum onlar hiç çalışmazlar abim arkadaşlarıyla gezer babam kahveden çıkmaz ağam ben kendimi bildim bileli çalışırım sizin tarlada"

Şirvan bunu kafasının bir yerine yazdı soracaktı kadir denen herife kapının önüne gelince durdu araba Asmin bir telaş indi aşağıya babası görse fena ederdi onu Şirvan da indi hemen ardından Asmin bunu görünce bir telaş.

"ağam valla çıkmam dışarıya nolur daha gelme"

"Yürü Asmin yürü"

Kapıyı bir hiddetli çaldı Şervan.

kadir koştu kapıya karısını göndermedi kimdi kapıyı böyle çalan karşısınds şivan ağayı ve kızını görünce şok oldu Asmin bir telaş koştu içeriye kadir sordu hemen.

"Ağam hayırdır benim kızın bir kusuru olmadı inşallah"

"Kızının değil senin kusurun var sen dün öğrenmedinmi kızının benim karım namusum olacağını ne deye gönderirsin tarlaya kadir efendi!"

"Ağam af buyur bilemedim ben"

"Yarın sabah saat sekizde seni tarlada kızının yerinde bulamasam o zaman seni elimden kimse alamaz! ha oğlunu da alıp gelecen! "

"Tamam ağam nasıl istersen emrin olur"

Şirvan çarptı kapıyı çıktı evden kadir anladı Asmin'in birşeyler söylediğini

"Asmiiiiiiin gel lan buraya! "

Asmin ürkek adımlarla geçti babasının yanına gittiği gibi yapıştı kadir Asmin'in saçlarına.

"Ne anlatınlan ağaya ne anlatın da bize iş buyurdu söyle söyle elimde kalma"

"Baba valla söylemiyecektim baba bırak nolur kızdı çok kızdı sessiz kalınca niye baban değilde sen çalışıyon tarlada dedi mecbur anlatım baba bırak saçımı nolur"

Tam tokadı geçireceken karısı tutu elini.

"Kadirim etme yüzünde vücudun da iz kalmasın belliki Şirvan ağa beğenmiş kızı vurmayasın"

Kadir düşündü karısının dediklerini yattı aklına yoksa ne diye onca yol kendisini getirsin buraya onca laf etsin bıraktı kızın saçını.

"Get odana gözüm görmesin seni istemeye kadar anan odana getirir yemeğini suyunu gözüm görmesin seni! "

Asmin koştu odasına çok utanıyordu anasının dedikleri geliyordu aklına olmazdı öyle şey hasan ağa istemişti onu.