TUANA'DAN

Evet belki kurtuluşum gelmişti; abim, ilk defa gözlerim dolmuştu, ama gözyaşlarım akmamıştı. Yanıma geldi ellerini yüzüme koydu ve konuşmaya başladı.

BERAT: Kâbusun bitti güzelim, bak ben geldim hadi gel gidiyoruz buradan.

Tam beni götürecekken onu durdurdum.

TUANA:Abii lütfen dur bir dinle. Ben... Kendi isteğimle buradayım ve Çağan'la da severek evleniyorum-

Bunu derken Çağan'a bakarak söylemiştim. Sonra abim beni susturdu.

BERAT: Saçmalama Tuana!! Ne severek evlenmesi, kafayı mı yedin sen?! Bak güzelim belli ki burada zorlu işler dönüyor ama, ben senin abinim hadi gidelim buradan hadi!

Yine zorla da olsa abimi durdurdum ve Çağan'a döndüm.

TUANA: Eğer izin verirsen abimle konuşabilir miyim?

BERAT: Bacım sen niye bu adamdan izin alıyorsun ?!!

Çağan git anlamında kaş göz işareti yaptı, bende zorla da olsa abimi mutfağa çektim ve konuşmaya başladım.

TUANA: Abicim bak, ben ciddiyim Çağan'la severek evleniyorum, lütfen bunun altında başka birşey arama nolursun?! Bak eğer kalmak istiyorsan kal nikahımda, sana haber veremedim evet biliyorum. Ama inan bir anda oldu yani-

BERAT: Bak bacım sen daha bu adamların kim olduğunu bilmiyorsun, bu adamlar mafyaa Tuana nasıl bir şeyin içine düştüğünün farkında değil misin sen?!

Ben daha bir şey diyemeden içeriye Aysima girdi abimin polis arkadaşıydı yani ikisi ortaktı.

AYSİMA: Burda zorla bir durum yok Berat yani gidebiliriz.

Aysima'nın öyle demesiyle abim kolumdan tuttu beni götürmek için, ama ben müsaade etmemiştim, gözlerim dolu abime bakıp konuşmaya başladım, sonra içeriye Çağan girdi.

TUANA: A-abi lütfen nolur yapma böyle. Bak dediğim gibi ben Çağan'la severek evleniyorum nolursun.

Öyle dedikten sonra abimin gözlerinde hayal kırıklığı vardı çünkü ben hayatında onu sadece bir kez yani şimdi üzmüştüm. Bana öyle baktıktan sonra çıkıp gitti, Aysima da onun arkasından gitti, işte tam o sırada gözlerimde ki yaşlar benden habersiz bir bir aktı. Çağan karşımda duruyordu elini kaldırıp baş parmağıyla göz yaşımı sildi, bu hareketinin karşısında afallamıştım. Sonra konuşmaya başladı.

ÇAĞAN: Eğer kendini biraz daha iyi hissediyorsan gir koluma da gidelim.

Önce Çağan'a baktım sonra da koluna girdim ve beraber salona doğru girdik, abimler yoktu bizde nikah masasına oturduk ve ardından nikaha başlandı.

NİKAH M: Siz sayın Tuana Naz Tiryaki hiç kimsenin etkisi ve tesiri altında kalmadan sayın Çağan Efe Ak'ı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?

TUANA:E-Evet!

NİKAH M: Siz sayın Çağan Efe Ak hiç kimsenin etkisi ve tesiri altında kalmadan sayın Tuana Naz Tiryaki'yi eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?

ÇAĞAN:Evett!!

NİKAH M: Bende Belediye başkanımızın bana verdiği yetkiye dayanarak sizi karı, koca ilan ediyorum gelini öpebilirsiniz.

Nikah memuru öyle deyince hemen ona baktım, sonra İsmail Bey konuşmaya başladı.

İSMAİL: Memur bey haklı oğlum! Madem böyle bir karar aldın, mürüvvetini de taçlandır o zaman.

İsmail Bey öyle dedikten sonra Çağan ayağa kalktı ve bileğimden tutarak beni kaldırdı ve başımdan öptü bende hemen geri çekildim. Ardından içeriye Yağız elinde davulla girdi ve şarkı söylemeye başladı.

YAĞIZ: Oh oh haydi kalkın haydi oturmaya mı geldik yaa, yandan yandan.

MELİKE: YAĞIZ!!

YAĞIZ: Ee pardon teyze.

Ben yerimden kalkarak odaya doğru gittim üzerimi değiştirmek için, tam gelinliğin fermuarını açmıştım ki arkamda nefes hissetmemle oraya doğru döndüm, Çağan dibimdeydi göz göze geldiğimiz sırada bir eliyle belimden tutarak kendine çekti diğer eliyle de kolumu tuttu. Bende hemen göğsünden itmeye çalıştım çok fazla yakındık birbirimize, eğer göğsünden destek almasaydım büyük ihtimalle hiç iyi şeyler olmayacaktı. Yutkunarak konuşmaya başladım.

TUANA:Ç-Çağan n'apıyorsun ?

O da yutkunarak konuştu gözü bir dudağıma bir yüzüme gidip geliyordu. Sonra kendini zorla da olsa toparladı ve belimden ellerini çekti sonra da konuşmaya başladı.

ÇAĞAN: E-e-e bir şey yaptığım yok doktor, şey için geldim ben... Ben çıkıyordum da dışarıya birkaç işim var Yağız'la beraber onun için gidiyorum, sende ne yapmak istiyorsan yap ne bileyim işte Leya'nın yanına git Melike hanımla otur, yani ne istiyorsan onu yap!

TUANA: İyi git nereye gidiyorsan bana neden söylüyorsun ki?! Biz zorla evlendik Çağan o yüzden dışarıda ne yaptığın beni ilgilendirmiyor!

ÇAĞAN:Doktorr ben o anlamda demedim yalnız lafı çarpıtma hemen! Ben zorla da olsa evlendiğim bir kadına yanlış yapmam bunu böyle bil haa!! Depoya gidiyoruz Yağız'la işlerimiz var malum hani biz bir mafyayız ya!

Dediği şeyle afallasamda bunu belli etmedim.

(Bana açıklama mı yapmıştı ya? Nasıl evlendiğim kadına yanlış yapmam? Bu bana aşık mı oldu naptı?)

TUANA: Tamam ya bir şey demedim say! Çok mu geç geleceksin?!

Bunu dedim diye dudağının kenarı tembelce kıvrıldı, yani bir nevi sırıtmıştı.

ÇAĞAN: Ne o ? Sen beni mi merak ediyorsun doktor?

TUANA: Ne merak edicem be?! Tamam bir şey demedim say git sen nereye gidiyorsan banane!!

Öyle dedikten sonra tam çıkıyordu ki bir anda onu tekrar durdurdum.

TUANA: Çağan... dikkat et olur mu?

Durdu ve bana baktı bıyık altından gülümsedi, kafa salladı ve gitti. Bende yatağın üzerine oturdum ve elimi kalbime koydum çok hızlı atıyordu.

TUANA: Salak kalbim yerinde rahat dur! Bu adam bize fazla gelir.

Yerimden kalkıp giyinme odasına üzerimi değiştirmeye gittim.

LEYA'DAN

Nikah bitmiş, herkes odasına çekilmişti Yağız ve abim hariç onlar gitmeden Yağız benim yanıma uğradı.

YAĞIZ: Boncuğum nasılsın iyi misin? Gitmeden seni bir göreyim dedim.

Yerimde zorla da olsa doğruldum ve konuşmaya başladım. Gözleri bir bana bir de şiş olan karnıma bakıyordu.

LEYA: İ-iyiyim merak etme sen beni, sen nereye gidiyorsun, yine abimle mi ? Tehlikeli işlerle yine aklımı sizde bırakıcaksınız yani.

Ben öyle deyince yanıma gelip beni alnımdan öptü ve geri çekildi.

YAĞIZ:Sen hiç merak etme boncuğum başımızda deli bir abin olduğu için birşey olmaz... Leya senin karnın neden bu kadar şiş?

Bu sorusuyla afalladım, ama tam o sırada abim aşağıdan bağırdı.

ÇAĞAN: YAĞIZZ HADİ KARDEŞİM LAVABOYA DEDİN İKİ SAAT OLDU YAA!

Yağız abimin bağırmasıyla tekrardan alnımdan öptü ve gitti. Gittikten sonra yatağıma oturdum evet karnımda bebek vardı 7 aylıktı, tecavüzden olan bebeğim. Kimseye bir şey anlatamadım, anlatsana aldırırlardı bebeğimi. Her ne kadar bu bebek tecavüzden de olsa, onun bir suçu yoktu, bu bebeğe kıyamazdım. Gözlerimden yaşlar bir bir akıyordu bende karnımı okşuyordum, bana o şerefsizliği yapan abimlerin en büyük düşmanıydı. Ama ben onlara bir şey söyleyememiştim, çünkü beni tehdit etmişti eğer birine bir şey söylersen, aileni yaşatmam hepsini tek tek gözünün önünde öldürürüm demişti. Elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim ve konuşmaya başladım.

LEYA: Canım çok acıyor anne! Benim güzel kızım bu kötülüğü sana yapamazdım n-ne sana ne de aileme!

Birden kapı açıldı içeriye annem girmişti titreyerek ayağa kalktım.

LEYA- A-Anne!

✨

Bölüm sonu. Sizce nasıl bir bölümdü ? Arkadaşlar lütfen yorum yapın nolursunuz ve oy vermeyi unutmayın, eğer yazım yanlışı varsa şimdiden kusura bakmayın sizleri çok ama çok seviyorum OY ve YORUM unutmayın arkadaşlar...

INSTAGRAM: cagtucu_sinem

TİKTOK: cagtucu_sinem