@cameliangel
|
(Gece 02.30)
Gecenin köründe uyanmıştım. Beni uyandıran şey ise yıllardır uğraşmakta olduğum kabuslardan biriydi. Tüm ev halkı, annem ile babam, uyuyordu. Uyandıktan sonra da uykum gelmemişti biraz telefonda oyalandıktan sonra yatağımdan kalktım, ne yapabilirdim? Aklıma gelen fikir ile gülümseyip cama çıktım. Bu saatte mahallede kimse yoktur ama yine de biri geçer diye beklemeye başladım. Birkaç kişi geçmişti fakat tanımadığım insanlara sataşmak istemedim. Sokağın başında mahallenin sapığı olan amca belirince koşarak bir kağıda bir şeyler karaladım: Karının yeğeni ile işi pişirmek ayıp değil mi :( Kafasına isabet edecek kadar iyi attığımda adam ilk ne olduğunu anlamadı fakat kağıdı açınca yüzü kızardı ve sinirle kafasını yukarı kaldırdı neyseki son anda eğildim! Görmüş olabilirdi ama sıkıntı değildi. Ben çocuk ruhlu bir insandım. Yalnızken genelde soğuk dururdum, içimde ise bir çocuk yaşardı. Ben Defne Vural. Yatağıma geri dönünce aklıma gelen fikirle hızla telefonuma bir uygulama kurdum. Bu uygulamayı aylar önce bırakmıştım. Sadece insanları kafaya almak için indirdiğim ve tekrar sildiğim bir uygulamaydı. Hızla kurduktan sonra birkaç kişi ile mesajlaştım tabiki de karşıdaki kişinin amacı bel altıydı ama ben saçmalayınca sinirden kuduruyorlardı. Son eşleşmemi yapmak için tıkladım. Hadi bakalım… Eşleştiğiniz kişi yapımeki1583
Okuduğum kullanıcı adı ile şaşırmıştım.
Kozalak7372: Selam ben çekim eki naber?
Dediğim gibi insanları kafaya aldığım için saçmalardım.
Yapımeki1583: Sonunda ruh eşimi buldum desene. Kim yazarken cümlenin sonunda nokta kullanırdı? karşımdaki kişinin yaşlı olduğu belli.
Kozalak7372: Maalesef senin ruh eşin olamam
Yapımeki1583: Neden?
Kozalak7372: Marslıyım ben ondan
Yapımeki1583: Param var alırım seni oradan.
Kozalak7372: Bendede var
Yapımeki1583: -de ayrı.
Kozalakl7372: Ne?
Yapımeki1583: Bendede şekinde yazmayız Bende de şeklinde yazarız. İkici -de burada ayrı yazılır. Ayrıca unutma ben de şeklinde yazarsak benim de anlamına gelir bende ise bulunma olur. Bu yüzden anlamına göre yazmak önemlidir.
Kozalak7372: Yani aynı şey
Yapımeki1583: Aynı değil. Git ‘‘-de, -da’’ yazım kurallarına bak.
Pardon okulda falan mıyız? Bu ne biçim hitap?
Kozalak7372: Yazım kuralları ile aram iyi değil ve dikkat falan etmiyorum sen git
Yapımeki1583: Nereye?
Kozalak7372: Cehenemin dibine
Yapımeki1583: İki tane n ile. Cehennem.
Kozalak7372: Biliyorum sen sinir ol diye öyle söyledim o kadar da bilgisiz değilim
Yapımeki1583: Eminim öyledir.
Kozalak7372: Uyumam gereken yerde 60 yaşında bir dede ile konuşuyorum
Yapımeki1583: Dede?
Kozalak7372: Evet hem de bilgelik taslayan dede ile
Yaşlı biri ile konuştuğuma emindim.
Yapımeki1583: Bu kadar eminsin dede olduğuma.
Kozalak7372: Evet o kadar eminim hatta edebiyat öğretmenisin 60 yaşlarındasın. Dedecim bak burdan sana ekmek çıkmaz git kahveye falan ya
Yapımeki1583: İlk olarak edebiyat öğretmeni olduğu doğru ama yaşımı tahmin edemedin… Ayrıca uygulamayı da ben indirmedim.
Kozalak7372: Oo özel bir ders verirsin artık dedeciğim
Yapımeki1583: Bana dede deyip durma.
Kozalak7372: Kanıtla
Yapımeki1583: @ars.akss git bak bakalım.
Ya 12 yaşında bir velet çıkardı ya da bir dede. Hızla uygulamadan çıkıp sosyal medyaya girdim. Arama yerine adını yazınca ağzım açık kaldı. Gerçekten kaldı. Bu adam resmen 25 yaşlarında biriydi! Fotoğraflarına bakınca yapılı bir vücut ve mükemmel bir yüzü vardı. Bu adam neden manken değil de edebiyat öğretmeni? Hala edebiyat öğretmeni olduğuna inanmıyordum. Sikseler inanmazdım. Gönderilerinde biraz daha dolaştım o gönderiyi görene kadar sikseler inanmazdım. Bir fotoğrafta elinde kahve ile poz vermişti. Açıklamada ise okullar tatil bize de dinlenmek düşer yazıyordu! Daha ne kadar şaşırabilirim? Adam cidden öğretmenmiş. Ama nasıl? Muhtemelen torpil ile girmişti ibne. Yoksa bu kadar genç atanması zordu. Postlarına bakınca zengin de duruyordu. Kesin torpil. Yine kendi kafamda kurmaya başlamıştım. kültürlü ve zengin adam, severiz… Ama yaşıtlarımızı iç sesim. Dedeleri değil. Zihinden hesap yapınca aramızda rahat 8 yaş vardı. Bu da hala onu dede yapıyordu. Huyumdan ötürü kiminle tanışsam aramızdaki yaş farkını hesaplardım. Kaç takipçisi var diye ekranı kaydırdığımda 3837 sayısı ile bakıştık. Benim 226 takipçi buna güldü. Hesabı herkese açık olduğu için stalk yapabiliyordum. Sosyal medyadan çıkıp tekrar onunla yazışmaya başladım.
Kozalak7372: Ee ne zaman özel ders verirsiniz dede bey?
Bu mesajı söylemem ile aklıma gelen düşüncelerden dolayı yüzüm düştü. Ben bu adamla flörtleşiyorum ama bu adam bana bakar mı? Ne bekliyorum ki? Telefonu bırakıp aynanın karşısına geçtim. Doğarken bedenimizi seçemiyorduk. Kendimi güzel bulmuyordum, normal buluyordum. Belki de güzeldim ama gördüğüm zorbalıklar kendimi görmeme engel oluyordu. Zayıf bir kızdım göğüslerim normalden biraz küçüktü. Çok zayıftım kemiklerim sayılıyordu! Bundan nefret ediyordum. Çoğu kişi bunun muhteşem gözüktüğünü söylüyordu. Ama ben kilomdan memnun değildim. Açık kahverengi gözlerim vardı hatta o kadar açıktı ki bazen güneşin altında sarıya kaçıyordu. Gözlerim gibi saçlarımda kahverengiydi. Yüzümde neyseki sivilce yoktu. Umarım herkesin dediği gibi aşk kalptedir yüzde değil. Telefonuma gelen bildirim sesi ile somurtarak telefonu açtım.
Yapımeki1583: Noldu bir anda?
Kozalak7372: Boş ver
Yapımeki1583: :’(
Kozalak7372: :-/
Yapımeki1583: Nerede yaşıyorsun?
Kozalak7372: Tahmin et bakalım
Yapımeki1583: Hmm Sivas.
Kozalak7372: Doğru aferin
Sivas’ta tabii ki yaşamıyordum. O benimle dalga geçiyorsa ben de geçerdim.
Yapımeki1583: Ne?
Kozalak7372: Niye öyle dedin ırkçı mısın?
Konunun ırkçılıkla alakası olmadığını biliyordum sadece saçmalıyordum.
Yapımeki1583: Ne alaka?
Kozalak7372: Çok alaka ayrıca İzmir’de yaşıyorum
Yapımeki1583: Öğrenci misin?
Kozalak7372: Maalesef
Yapımeki1583: Hangi okul?
Kozalak7372: Sanane benim okulumdan siktir git
Bu adam kesin her kıza yavşayan bir adamdı. Pislik bir de flörtleşiyor yaşından başından utansın.
O kadar da yaşlı değil.
Sus o kadar yaşlı. Kim bunu öğretmen yaptı? Tekrar sosyal medyaya girdim. Bir de saçma salak hayaller kurmuştum.
Siktir.
Yüz defa siktir!
Yanlışlıkla adamı takip etmiştim! hızla geri çıktım ama çok geç, mesaj atmıştı!
Arslan Aksel: Kozalak?
Defne Vural: O kim.
Arslan Aksel: Soru işareti konur nokta değil.
Defne Vural: Dede taktın sabahtan beri
Arslan Aksel: Kozalak :)
Defne Vural: SİKTİR GİT YA DALGA MI GEÇİYORSUN
Of ne salak insandım ya? Kendime ne kadar sövsem az. Onu engelleyip utançtan telefonu odanın köşesinde duran koltuğa mı fırlattım. Derin nefes al ver… Ölümlü dünya unutulur canım. Telefonumu tekrar alıp küfür meditasyonu eşliğinde uyumaya çalıştım.
(...)
Aynanın karşısında formamı düzeltiyordum. Formam basitti: okulun logosu olan bir üst ve siyah pantolondu. Etek gibi bir seçeneğimiz yoktu olsa da giyemezdim, sevmiyordum pardon babam sevmiyordu. Daha çok düşünmeden hızla rimelimi sürüp odamdan çıktım. Annem uyanmıştı. ‘‘Kahvaltı yapmayacak mısın?’’ dedi annem ben kapının eşiğinde iken. Ona dönünce pankek yaptığını gördüm. ‘‘Hayır biraz daha beklersem geç kalırım.’’ dedim ve yanağına bir öpücük kondurup evden çıktım. Hızlı adımlarla durağa ilerledim ardından gelen otobüse bindim ve kulaklığımı takıp arkama yaslandım.
(...)
Sırama yerleştim ve hiç özlemediğim sınıfıma baktım. Ne kadar da gereksiz insanlar. ‘‘Maşallah bu ne heyecan Defne.’’ dedi yanımda oturan Azra. ‘‘Sorma ya çok mutluyum.’’ dedim somurtarak. Elindeki dudak nemlendiricisinin kapağını kapatıp bana döndü. Azra sarı saçları olan çok güzel bir kızdı. Okulda tanınırdı ve oldukça sosyaldi. ‘‘MÜKEMMEL BİR HABERİM VAR.’’ dedi heyecanla. ‘‘Ne oldu?’’ dedim. ‘‘O yelloz cadıdan kurtulduk!’’ dedi bahsettiği edebiyat öğretmenimizdi. Öğretmenler hakkında asla böyle hitaplar kullanmazdım ama bu hoca cidden deliydi.
‘‘Harbi mi?’’ Dedim ellerimi çarparak. ‘‘Evet!’’ dedi o sırada arkamızda oturan Asmin konuştu. ‘‘Yalnız yeni gelen hoca harbi yakışıklı, taş!’’ dedi bu kızdan hiç hoşlanmıyordum. Hep üzgün, masum kız gibi davranırdı. Çok itici. İkimizde Asmin’e cevap vermedik. İlk ders edebiyattı. Edebiyat deyince aklıma dünkü yaşananlar gelince ateş bastı. N e kadar salaktım? Neyse ki o adamı bir daha görmeyecektim.Kafamı sıraya koyup biraz gözlerimi dinlendirmeye başladım. ‘‘Kalk hoca geldi.’’ dedi Azra beni dürterek. Herkes ayağa kalkmış ve oturmuştu. Kafamı sıradan kaldırdım.
Siktir.
Koca bir siktir! Evet tahmin edilen o şey olmuştu. Bu yapım ekiydi, Arslan Aksel. Gördüğüm gibi kafamı sıraya geri koydum. Kafamı asla kaldırmayacaktım. Kulaklarım hala duyuyor sonuçta.
evett buradan da lk bölümümüz yayında sadece şu uarıyı yapmalıyım burada fotoğraflar yok ama bir daha ki bölümler de stickerlar olacakkk |
0% |