@candy_.5588besl
|
Sabah uyandığımda, baş ağrısından gebermek üzereydim. Ama allahtan biricik abim vardı. İşe gitmeden önce komodinimin üzerine bir bardak su ve ağrı kesici koymuştu. Alıp içtim. Sonra, zar zor da olsa, lavaboya gittim. Aynaya yansıyan silüete baktım. O kadar çitkin ve solgun duruyordu ki. Bu benim tanıdığım alev değildi. Asla... Giyindim ve kendime birşeyler hazırladım. Tam o an kapı çaldı. Tedirginlikle kapıyı açtım. Ve gördüğüm yüzle donakaldım. Demir, elinde çiçeklerle, kapıda duruyordu. Hayranlıkla bana bakıyordu. Ama benim üzerimde, tavşanlı pijamalarım var! Geçmesi için yolu açtım. Hatırlamıyormuş muamelesi yapacaktım. Zaten onun hatırlatıp, beni utandırmak isteyeceğini sanmıyorum. "Gel Demir abi. Ama abim evde değil." dedim oldukça sakin ve birşey olmamış gibi. Onaylayan bir mırıltı çıkarttı. Elindeki çiçekleri bana verdi ve bana uzun, uzun baktı... "Ne gerek var dı abi? Ama teşekkür ederim yine de." Çiçekleri aldım. Ve su doldurup bir vazoya koydum. Onun tam karşısına geçip oturdum. "Eee nasılsın Demir abi? Dün gece bir anda fazla içtim sanırım. Eve bile nasıl geldiğimi hatırlamıyorum." Anladı. Offf,numara yaptığımı anladı. "Demir abi bak.... Sarhoşluğun verdiği etkiyle oldu. Gerçekten çok özür dilerim yani elimde olan birşey değild-" Lafım yarıda kesildi çünkü Demir yanıma geldi bir anda ve dudaklarıma yapıştı. Peki ben ne yaptım? O an ki şehvet dolu ana bırakmaya karar verdim kendimi. Ve daha fazla karşı koyamadım, karşılık vermeyr başladım. Dili, dudaklarımın içine sızınca, ikimizinde ağzından ufak bir inilti kaçtı. Öpüşü o kadar sertti ki, karşılık vermekte zorlanıyordum. Nefessiz kalana kadar, gitmeme izin vermedi, ta ki, Gamze bizi basana kadar. Ben 2 yıldır aynı zamanda psikolojik destek alıyorum ve evde tek iken kriz geçirme olasılığım var. O yüzden, abim şirketteyken, Gamze de anahtar olduğu için bize geliyor du. Ama şuan buraya gelmesini istediğim son kişiydi Gamze. Ben irislerim yerinden çıkacak gibi gözümü şaşkınlıkls açtım. Ve hemen toparlandım. Ama benim aksime Demir, oldukça rahat bir şekilde sırıtarak Gamzeyr bakıyordu. "Dün ki kıskanmaların nedeni buymuş demek ki! Kızım insan söyler ya GÖRÜMCESİNE!" Dediği kelime karşısında şaşkınlıkla kaldım. Demir, elini belime atarak, beni kendine çekti. E tabi 50 kilo ben, sürünerek gittim yanına. Saçlarıma bir öpücük kondurdu. Bu öpücük... Daha önce abimin öptüklerinin yanında, en iyisiydi. Beni güvende hissettiriyor. "G-gamze... D-demir a-abi..." Abi mii? Yuh! Ben hera oldum olalı böyle aptallık görmedim! Salak kız! "Abi mi!?" dedi Demir şaşkınlıkla. E tabi bende şaştım kaldım kendi söylediğime. "Ne demeliyim? İsminle mi sesleneyim?" Hayır ya! Bunları ben söylemiyordum. Birden çıkıverdi ağzımdan. "Gamze dışarı çık! Hemen!" Ben bitmişkoo... Gamze, hemen dışarı çıktı. Ve kapıyı üzerimize kilitledi. Ya Gamzee! "Alev... Bana olan duygularını bilmediğimi mi sanıyorsun yoksa? Sen bana aşıksın, bende sana deliler gibi aşığım. Birbirimizi sevdiğimize göre, önümüzde başka engel olacağını sanmıyorum. Seni çok seviyorum Alev..." Dedikleri karşısında donup kaldım. Asla beklediğim birşey değil di. Gamze kapıyı açtı. Ve sevinç çığlıkları bütün odayı doldurdu. Neden bu kadar sevinmişti? Allah allah... " ABİ!? NASIL DEMEZSİN BUNU BANA! BEN ALEVİN SENİ SEVDİĞİNİ BİLİYORDUM ZATEN. AMA SENİN SEVDİĞİNİ HİÇ FARK ETMEDİM! OF ABİ YA!" Sitem de etse, mutlu olmuştu. "Sevgilim ol... Sana yalvarırım. Abin de izin verdi zaten. Önümüzde bir engel yok artık." "Demir.... Olurum, olurum... Sevgilin olurum..." Ayağa kalkıp, beni belimden tutup döndürdü. O kadar mutluydu ki... Gamze, bizim mutluluğumuzu izleyip, daha da mutlu oluyordu. Onun bu haline ben bile sevinmiştim. Darısı onun başına. Şaka maka, Pusat ile o kadar yakışıyorlardı ki. Anlatamam. Demir beni kucağından indirdi ve saçlarımı öptü. Ve sihirli sözcüklerini söyledi:Armas... Ma armastan sind väga... Ära seda unusta." " Bende seni seviyorum... "
****** ******** ******** ******** ****
Pusat'ın ağzından... Gamze... Hayatımın merkezinde ki tek kadın. İnkar etsemde ona sırılsıklam aşığım... O kadar çekici ve güzel ki...
" Gamze... Konuşabilir miyiz biraz? " İlk başta şaşırsa da sonradan onayladı. "Evet? Pusat sen iyimisin? Solgun görünüyorsun." "GAMZE BEN SANA SIRILSIKLAM AŞIĞIM. UZUN ZAMANDIR HEMDE!" Ne?! Benmi dedim bunları!? Oha. Gamze, şaşırdı. Ama sonra sevinç çığlıkları ofisteki odasında yankılandı. "Allahım sonunda! Ne zamandır bu anı bekliyorum. Bende seni seviyorum Pusaatt!" Koşarak yanına gittim ve kucağıma alıp etrafımda döndürdüm.
Eflin'in ağzından(NİŞANLANMADAN ÖNCE) "Aras?" Ah... Müptelası olduğum adam... Sesi, gülüşü, yüzü, vücudu... Her yanı mükemmel... "Eflin. Benimle evlenir misin?" NEE!? NE DEDİ O! UZUN ZAMANDIR ONU SEVİYORDUM. VE HAFİF FLÖRT GİBİ BİRŞEYDİK. AMA BU DENLİ FAZLASINI YAPACAĞINI TAHMİN ETMEZDİM AÇIKÇASI! "Aras? Ne dedin sen!? EVEETT!! SENİ ÇOK SEVİYORUM!"
Alevin ağzından... Demir ile gayet güzel giden bir ilişkimiz vardı. Beni bebeği gibi seviyordu ve istemediğim hiç birşeyi zorla yapmıyordu. Onu o kadar çok seviyordum ki. Gamze ile Pusat, Yeliz ile Egemen, Asrın ile Aybüke, Eflin ile Abim Aras, Alp ile Eslin... Biz mükemmel çiftlerdik. "Demiir! Baksana iki dakika." diye Demir'e seslendim. Hemen yanımda bitti. "Söyle güzelim." "Kampa gidelim mi? N'olur?" "Olur, gidelim güzelim. Bizimkilerle mi yoksa tek mi gidelim?" dedi sırıtarak. "Ben senle asla tek gitmem. Sapık herif senii!" Güldük. "Hep beraber gidelim. Ben kızlara haber vereyim sende Egemen'e, Asrın'a falan haber ver. Ben herşeyi hazırlarım. 'BİZİM İÇİN' gerekli malzemeleri yani." dedim. "Tamam güzelim. Hadi görüşürüz."
Saat 8 suları...
"Alev. Güzelim, benim bir işim çıktı. Bu kamp işini ertelesek?" dedi üzgün bir sesle Demir. Üzgün olduğunu telefonun diğer ucunda bile olsa anlıyordum işte. Ben bu adamın ciğerini biliyorum be! "Yok sorun değil sevgilim-" AOOVVV! İLK DEFA SEVGİLİM DEDİN ADAMAA! "Ne dedin sen? Bir daha söylesene. Hadi lütfen bir daha söyle." Koskoca Demir Saraylı bana kedi gibi yalvarıyordu. Ha! Aklıma dahiyane bir fikir geldi. Miyavlamasını isteyecektim. Ne kadar akıllıyım ama! "Miyavla o zaman söylerim Demir." dedim sırıtarak. "Ne! Oha Alev! Koskoca Demir Saraylı'ya da miyavla demezsin herhalde değil mi? 'MİYAV, MİYAV, MİYAV ALEV, MİYAV'." Duyduklarım karşısında tiz bir kahkaha atarak tepki verdim. Oha, bu adam gerçekten beni seviyor! "Sevgilimmmmm... Birtanemm! Yaşam kaynağım.." dedim. "Alev bana gelsene bu akşam!" dedi imalı, imalı. Anlamıştım ne istediğini. "Sapıık! Sen çok fenasın Demir!" İkimizde güldük. "Şaka bir yana bir kaç dosyayı incelemem gerekiyor. O yüzden gelemem. Ama bu isteğinizi başka bir zaman gidereceğim Bayım." dedim. En karizmatik sesiyle güldü. "Tamam sevgilim ben kapatıyorum. Kendine dikkat et. Allaha emanet ol." Aaa niye böyle olumsuz şeyler olacakmış gibi konuştu ki? Neyse. "Görüşürüz hayatım." dedim ve telefonu kökten kapattım. Gece filmimi izledim. Bakımlarımı yaptım ve karnım ağrıdığı için kendime bitki çayı yapıp balkona çıktım. Ve sandalyeye oturdum. Gamze'yi aradım. "Alo? Bebeğim nasılsıın?" dedi. Hala enerjisi yerindeydi bu kızın. O kadar çalışmasına rağmen! "İyiyim tatlım. Sen?" "Bende iyiyim. Eee abimle nasıl gidiyor? Sana bir odunluk yaparsa, hemen bana haber et. Saniyesinde gebertirim onu!" Güldüm. "Abin... Saçımın teline zarar gelse dünyayı yakar Gamze. Sen de haberler nasıl?" "Yaaa... Şeyy. Ben birşey açıklayacağım." dedi tedirginlikle. "Söyle Gamze. Umarım kötü bir bok yememişsindir." "Ben... Yani biz Pusat'la sevgili olduk!" NNEEEYYY!! OMG! DUALARIM KABUL OLDUUUĞ! "Allahım sana geliyorum yarabbim! Çok şükür kızım ya! Seviyordun dimi en başından beri!?" "Hı-hı. Deliler gibi seviyordum hem de. Ama belli etmedim." "Ayy neyse aşkım. Ben kapatıyorum. Çayım bitti, yatmaya gideceğim." "Bay bayy!" Telefonu kökten kapattım.
Saat gece 4 suları... Kapım, delicesine yumruklanıyordu. Abartmış olabilirim. Sadece azıcık yumruk vardı olayın içinde. Korkuyla odamdan çıktım. Ve kapıya yöneldim. Direkt açtım. Kapımda bir adet Demir Saraylı vardı. NEEEYY AŞIKSIN DIRIRIRI AŞIKSIN DIRIRIRI... "DEMİR! SEN KAFAYI MI YEDİN!? ÖDÜM KOPTU! YA YİNE KRİZ GEÇİRSEYDİM!" Bir dakika. Bu normal Demir Saraylı değildi. Bu sarhoş Demir Saraylıydı. İçmişti, bayağı içmişti. "Alev'imm... Sevgilim... Yaşam sebebim... Mis kokulum." Ve gelip dudaklarıma yaklaştı. Ama sarhoş bir şekilde ilkimi yaşamak istemiyordum o yüzden onu geri ittim. Ama o izin vermedi ve ben istemesemde dudaklarıma yapıştı.
|
0% |