---

**1. Bölüm: Sarayın Üç Katı**

Nair Devleti’nin kalbinde yükselen devasa saray, içindeki her bireyin kaderini belirleyen bir yapıydı. Üç katlı olan bu saray, her katında farklı sınıfları ve yaşam biçimlerini barındırıyordu. En üst katta padişahlar ve en zengin aileler yaşarken, orta katta padişahın gözüne girmiş kişiler ve onların aileleri yer alıyordu. En alt katta ise sarayın görünmeyen yüzü, çalışanlar ve köleler bulunuyordu.

Sarayın en üst katında, Padişah Remzi'nin yaşadığı geniş ve süslü odalar vardı. 22 yaşındaki Remzi, genç yaşına rağmen Nair Devleti'nin kaderini elinde tutacak kadar güçlü ve zengindi. Akıllıca yaptığı ticaretlerle, sarayın ve halkının refahını sağlarken, insanlara karşı soğukkanlı ve umursamaz bir tutum sergiliyordu. Onun için zenginlik, sarayın altınla kaplı duvarları gibi vazgeçilmezdi.

Remzi’nin yakınında yer alan isimlerden biri de Fatima’ydı. 25 yaşında olan Fatima, sarayın en zengin ailesine mensup bir genç kadındı. Yardımseverliği ile bilinir, zor durumda olanlara el uzatırdı. Ancak, birisine sinirlendi mi, o kişiyi saraydan attırmak konusunda tereddüt etmezdi. Fatima'nın iki kız kardeşi vardı: Alize ve Frezya. Alize, 22 yaşında, sosyetik ve kendisinden düşük sınıftakilerle konuşmayı reddeden biriydi. Buna rağmen kalbinde iyilik taşıyan biri olarak biliniyordu. Frezya ise 23 yaşında, soğuk ve asil bir duruşa sahipti. Gücü, hem fiziksel hem de zihinsel anlamda sarayın en güçlü kadınlarından biri olmasını sağlıyordu.

Sarayın orta katında yaşayanlardan biri Kumsal’dı. 23 yaşındaki Kumsal, orta halli bir ailenin kızıydı ve sarayın sosyal hayatında kendine bir yer bulmuştu. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir yaşam sürüyormuş gibi görünse de, Kumsal'ın hayatı aslında oldukça karmaşıktı. En yakın arkadaşı Halime, sarayın alt katında yaşayan bir köleydi. Bu dostluk, sarayın katı sosyal kurallarına meydan okuyordu. Kumsal, Halime ile olan bu yasak dostluğunu saklamak zorundaydı, çünkü sarayda kölelerle yakın ilişkiler kurmak kesinlikle yasaktı.

Dora, sarayın orta katında yaşayan bir diğer isimdi. 23 yaşında, yardımseverliği ve iyi kalbiyle tanınan biri olsa da, Padişah Remzi'ye olan saplantılı aşkı onun en büyük sırrıydı. Remzi’yi elde edebilmek için her şeyi yapmaya hazırdı ve bu tutkusu zaman zaman onu delilik sınırlarına getiriyordu.

Sarayın dedikoducusu olarak bilinen Mail, kısa boylu, enerjik ve her haberi anında yayan biriydi. Kumsal’ın en yakın arkadaşlarından biri olan Mail, dedikoduları ile sarayın huzurunu sık sık bozardı. Onun için her bilgi, sarayın dört bir yanına yayılması gereken bir haberdi.

Sarayın alt katında ise köleler ve çalışanlar yaşamlarını sürdürüyordu. Cemre, yalancılığıyla tanınan biriydi ve sürekli olarak başını belaya sokuyordu. Halime ise Kumsal'ın en yakın arkadaşıydı ve Kumsal’a olan bağlılığı, onu diğer kölelerden farklı kılıyordu. Emir, sarayın en ağır işlerini üstlenen bir köleydi; güçlü, ama kaderine boyun eğmiş bir yaşam sürüyordu.

Sarayın her katı, farklı yaşamları, sırları ve çatışmaları barındırıyordu. Üst katta zenginliğin, orta katta hırsın, alt katta ise mücadele ve acının izleri vardı. Kumsal ve Halime’nin yasak dostluğu, Dora’nın saplantılı aşkı, Fatima ve kardeşlerinin Remzi’ye kız bulma çabaları, devletin içindeki savaşlar... Bu büyük sarayın içinde herkesin bir amacı, bir sırrı vardı. Ve bu sırlar, tarihe yazılacak büyük bir hikayenin başlangıcını oluşturuyordu.

---