Yeni Üyelik
3.
Bölüm

**3. Bölüm: Frezya'nın Hükmü**

@cansu44

.

---

**3. Bölüm: Frezya'nın Hükmü**

Nair Sarayı’nda günler geçtikçe Frezya’nın katı yönetimi, sarayda yeni bir düzenin ve disiplinin yerleşmesine yol açtı. Frezya, tüm görevleri titizlikle yürütüyor, her bir detayı gözden kaçırmıyordu. Sarayın büyük salonlarından en gizli odalarına kadar her şey, onun sıkı denetimi altındaydı. Frezya'nın bu yönetim tarzı, sarayın alt katlarından en üst katlarına kadar her yerde hissediliyordu. Bu dönemde sarayın kapısından çıkan bir emir, hiç tereddüt edilmeden yerine getiriliyordu.

Halime, Kumsal'ın yardımları sayesinde sarayın birinci katında görev almaya başlamıştı. Burada, sarayın en zengin ve etkili kişilerine hizmet ediyordu. Ancak, sarayın ihtişamlı dünyasına adım atması, onun için beklenmedik zorlukları da beraberinde getirdi. Birinci kattaki kadınlardan biri olan Fatima’nın erkek arkadaşı Egemen, Halime’nin dikkatini çekmişti. Halime, bu güçlü ve çekici adamın ilgisini çekmeye çalışarak, kendi konumunu güçlendirmeyi hayal ediyordu.

Bir sabah, Halime sarayın geniş koridorlarında Egemen’e hizmet ederken, onu etkileyebilmek için dikkatini çekmeye çalıştı. "Efendim, size daha fazla şarap getireyim mi?" diye sordu, hafif bir gülümsemeyle. Egemen, kadının bu ilgi çabalarını fark etmişti ve alaycı bir şekilde gülümsedi. "Hayır, Halime. Zaten yeterince içtim. Sen işine bak," dedi, onu küçümser bir bakışla süzerek.

Bu sırada, Frezya ağır adımlarla koridorda belirdi. Halime, Egemen’le konuşmayı sürdürmekte ısrar ederken, Frezya’nın varlığından habersizdi. "Ama efendim, sizin gibi güçlü bir adama daha fazla hizmet etmekten onur duyarım," diyerek Egemen’in dikkatini çekmeye çalıştı. Ancak bu sırada Frezya, Halime'nin bu densizce tavrına tanık oldu.

Frezya, soğuk ve sert bir sesle araya girdi: "Halime, burada ne yapıyorsun?" Halime, bu ani soruyla irkildi ve Frezya’ya dönerek hızlıca eğildi. "Efendim, sadece Egemen Bey'e hizmet ediyordum," dedi, sesindeki tedirginliği gizlemeye çalışarak.

Frezya, gözlerini Halime’nin üzerine dikerek, "Senin burada Egemen Bey'e hizmet etmen gerekmez. Görevlerin arasında bu yok. Ayrıca, hizmet ederken bu kadar yüzsüz ve edepsiz olmaya hakkın yok," dedi, sesindeki sertlik ve kararlılık Halime’yi daha da korkuttu.

Halime, durumu kurtarmaya çalışarak, "Ben sadece... sadece yardım etmek istemiştim," dedi, ama Frezya'nın tavizsiz duruşu onu susturdu.

"Sana burada ne yapman gerektiğini ben söylerim. Ve şu andan itibaren, birinci katta hizmet etmekten men edildin. Geri kalan işlerinle ilgilenmeye devam et, ama birinci kata bir daha adımını atarsan, sonuçlarına katlanırsın," dedi Frezya, kararını kesin bir dille bildirerek.

Halime, Frezya’nın otoritesini ve gücünü şimdi tam anlamıyla anlamıştı. Korkuyla başını eğdi ve hemen koridoru terk etti. Frezya ise soğukkanlılıkla yürüyüşüne devam etti, saraydaki düzenin ve disiplinin tamamen onun kontrolü altında olduğunu bir kez daha göstermişti.

Bu arada, sarayın dedikoducusu Mail Bey, birinci katta yeni bir görev üstlenmişti: fal bakma yetkisi. Mail Bey, sarayda fal bakan ve bu vesileyle gizli bilgileri toplamakta usta biriydi. Sarayda uzun zamandır evde kalmış olan Selin’e fal baktığı bir gün, sarayın geleceğine dair bazı ilginç kehanetlerde bulundu.

Mail Bey, küçük, loş bir odada, kristal küresini Selin’in önüne koydu ve yüzünde bilmiş bir ifadeyle konuşmaya başladı. "Ah Selin Hanım, sizin geleceğiniz... Çok ilginç şeyler görüyorum," dedi, küreye odaklanmış bir şekilde.

Selin, merakla eğildi. "Ne görüyorsun Mail Bey? Anlat lütfen," dedi, heyecanla.

Mail Bey, ciddi bir tavırla devam etti. "Sarayda büyük değişimler olacak. Kimin dost, kimin düşman olduğunu anlamak zorlaşacak. Ama size şunu söyleyebilirim ki, dikkatli olmalısınız. Birileri sizin arkanızdan konuşuyor," dedi, gözlerini kısarak.

Selin, endişeli bir şekilde sordu, "Kim olabilir bu? Beni kim kıskanıyor?"

Mail Bey, hafifçe gülümsedi ve sırrı daha da derinleştirerek, "Bu sarayda kimse göründüğü gibi değil. Herkesin bir maskesi var. Ama siz güçlü bir kadınsınız, her şeyin üstesinden gelebilirsiniz," dedi, Selin’in merakını daha da körükleyerek.

Selin, derin bir nefes aldı. "Haklısın Mail Bey. Bu sarayda dostlar kadar düşmanlar da var. Ben dikkatli olacağım," dedi, kararlı bir ifadeyle.

Mail Bey, fal seansını bitirirken, sessizce sarayda duyduğu dedikoduları Selin’e fısıldamaya başladı. "Bu arada, Frezya’nın katı kuralları yüzünden sarayda işler iyice karışmış. Kimi memnun, kimi ise isyanın eşiğinde," dedi, sanki çok önemli bir sırrı paylaşıyormuş gibi.

Selin, bu dedikodularla büyülenmişti. "Anladım, Mail Bey. Teşekkür ederim. Artık daha dikkatli olacağım," dedi ve odadan çıkarken, Mail Bey’e minnettarlığını dile getirdi.

Bu sırada Frezya, sarayın çeşitli köşelerinde kontrol turlarına devam ediyor, disiplini sağlamak için hiçbir detayı atlamıyordu. Sarayda herkesin rolü belirginleşmiş, Frezya’nın katı yönetimi altında herkes yeni düzenine uyum sağlamak zorunda kalmıştı. Ancak, bu baskı ve disiplin altında, sarayda fısıldanan dedikodular, gizli hırslar ve bastırılmış duygular her geçen gün daha da büyüyordu.

---

 

Loading...
0%