

YILLARIN SIRRI 14. BÖLÜM
"Geçmişin Aynasında"
Bölüm 14: Geçmişin Aynasında
> “Kırık bir ayna gibiyim; her parçamda başka bir acı, başka bir gerçek yansıyor.
“Kimin elinde anahtar var bilmiyorum ama...
kapılar bir bir kapanıyor.”
O gece o lanet yerden çıkıp eve gelmiştik kimse ablamlara birşey çaktır mamaya özen gösteriyordu. Ama ben çok yorulmuş'tum artık sadece geldiğim de belki uyurum diye yatağıma uzandım ama gözlerim hiç kapanmadı. Saatler geçtikçe içimde büyüyen o kötü his, kalbimi sıkıştırıyor, nefesimi daraltıyordu. Sır’ın mesajı beynimde tekrar tekrar çınlıyordu:
Kimin kanı olduğunu merak ediyorsan aynaya bak, ama sadece kendini görme.çünkü senin değil bu olamaz'da asla.
Aynaya baktım. Ama kendimi değil, yıllardır gördüğüm yüzlerin ardındaki karanlığı gördüm. Yalanları, sırları, ihanetleri…
Ve en çok da kendimi.
Güvendiğim insanları.
Aşşağı indiğim'de
Ev sessizdi ama garip bir huzursuzluk vardı.
Özellikle en arka odadan gelen o loş ışık…
Kapısı aralıktı. Normalde kilitli olması gereken, kimsenin kullanmadığı depo gibi bir oda.
İçimden bir ses, beni odaya çağırıyordu.
Ayaklarım soğuk parke zemine bastığında bile içimdeki ateş sönmüyordu.
Yavaşça kapıya yaklaştım.
Araladıktan sonra sessizce içeri 'ye baktım. Kapı ön taraf'ta olduğu için eniştemin arkası bana dönük'tü yani beni göremez'di yani inşallah. Şuanlık gördüğüm sadece
Yaman eniştem'min
Önünde eski, tozlu bir kutu açıyordu.
İçinden nazikçe bir çocuk kolyesi çıkardı, sonra aynı kutudan bir fotoğraf çıkardı.
Fotoğrafa baktı.
Ortadaki adam… yüzü karalan'mış
Yanında iki çocuk vardı.
Biri kesinlikle Yaman eniştem'di fazla görmesem'de eniştemin omuzların'dan galiba onun çoçukluğuydu bu
Diğerinin yüzü 'de karalanmıştı, ama eniştem.konuşana kadar .
Yaman eniştem fotoğrafa uzun uzun baktı.
Ve usulca, ama odayı dolduran bir ağırlıkla mırıldandı:
“Koray… biz bu yola kardeşlik için çıkmadık mı?”
Kalbim sıkıştı, gözlerim doldu.ne yani eniştem'le Koray kardeş miydi ? Ya o ortadaki adam.
O an sanki dünya durdu, nefesim kesildi.
Sessizce geri çekildim.
Adımlarımı gizleyerek odamın kapısını kapattım.
Aynaya baktım.
Notun ardındaki cümle kafamda yankılanıyordu:
Aynaya bak ama sadece kendini görme.
Ama aynada artık sadece kendimi değil, herkesi görüyordum.
Yalanları, gizlenen gerçekleri, masum sandığım acıları.
Ve en çok da Yaman enişte'mi
Güvendiğim insanı.
Sabah kahvaltıya indiğimde, herkes yerindeydi ama hiçbir şey eskisi gibi değildi.
Boran eniştem sessizdi, Yaman eniştem ise bana hiç bakmıyordu.
Damla ablam yanıma oturdu.
Uzun uzun gözlerime baktı.
“İyi misin?” dedi, sesi yumuşaktı ama içinde kaygı vardı.
Başımı salladım ama kelimeler boğazımda düğümlenmişti.
O an telefonum titredi.
Kimse fark etmesin diye hemen odama geçtim.
Ekrana baktım.
📱 Bilinmeyen Numara:
> “Kimin tarafındasın küçük yıldızım?
Aileni mi koruyorsun, geçmişini mi çözüyorsun han giysi unutma bazı gerçekler can yakar tıp kı yaman gibi.sen anladın.
Bu defa seçim yaparken sadece aklın değil, kalbin de yanacak.”
Altında o lanet harf: S
Telefon elimden kaydı, yere çarpma sesi içimdeki kırılmayı duyuruyordu.
Kapı tıklatıldı.
“Doğa, ben geldim,” dedi Damla,ablam sesinde sitem ve korku vardı.
Kapıyı açtım.
Göz göze geldik.
“Ne saklıyorsun?” dedi.
Ellerim soğuktu, titriyordu.
Cevap veremedim, gözlerim doldu.
“Ben… artık kimseye güvenemiyorum abla.”
Sarılmak istedi ama ben geri çekildim.
“Doğa… bu savaşta yalnız kalma.
Ne olursa olsun ben yanındayım.
Ama eğer bizi korumak için susuyorsan… artık susma.
Çünkü susarsan, bir gün bizden biri susacak… sonsuza kadar.”
Gözyaşlarım yanaklarıma aktı.
Ama artık kararımı vermiştim.
Bu sefer sadece kurban olmayacaktım.
Bu oyuna ben de dâhil olacaktım.
Ve kuralları kendim yazacaktım.
O gece telefonum bir kez daha titredi.
Mesaj kısa ve kesindi
📱 Bilinmeyen Numara:
> “Unutma küçük yıldız, kapılar kapanırken en çok kalpler kırılır.
Ailen sandığın kadar güvenli değil.
Oyun daha yeni başlıyor…
S.”
Devamı gelecek.☺️
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |