
Bu bölümü nasıl yazdığımı bir ben bir Allah bilir. Neyse çok uzatmayayım.
İyi okumalar 🤍
AKIN'DAN
Simay'ın bana Araf hakkınfa ki düşünceleri hem canımı sıkmış, hem de sinirlendirmişti.
Araf ta da suç vardı. Bütün hastaneye sakız olmuştu.. Direksiyonu sağ doğru çevirerek önümüz de ki arabayı takip etmeye başladım. Sıkıntılı nefes verdim. Simay kendini resmen ateşe atmıştı, ve buda beni oldukça korkutuyordu..
Evet ben Akın Demir ben korkuyordum..
Arkada ki laptop'dan Simayın Sinayalini takip eden.
Araf laptopa bakarak konuştu. "Çok fazla arayı açtık. Sinyal gidip gidip geliyor"
Bütün arabaları zikzak çizerek geçtim.
"Hâlâ yok" diyen Sılaya
Dikiz aynasından bir bakış atarak.Geri yola döndüm. Sıla da bizimle gelmişti..
Arafa söyleyecektim. Artık Sılanın yanında dolaşmayacaktı.
Araf iki elini ensesin de birleştirerek
Sinirle "Hassiktir" dedi.
Sıla boş bir bakış attı benim yerime,
endişeli bir şekilde konuştu. " Ne olduu, kötü bir şey mi var"
Araf bir kaç dakika ekranla bakıştı. "İfşa olunduk.. Sinyale hiçbir şekilde ulaşılmıyor"
Sıla endişeli bir sesle "Ne?" dedi.
Ardından laptopu kendi kucağına aldı.
"Hayır hayır olmaz, elbet bir çözümü vardır di mi, ha Araf vardır."
Sona doğru sesi çaresiz çıkmıştı.
Araf bilgisayarı alarak yanına koydu.
Kafasını iki yana sallayarak sıkıntılı bir nefes verdi "Maalesef" dedi.
Bütün öfkemi Bağırarak direksiyondan çıkardım. "ONU ORAYA TEK GÖNDERMEMELİYDİM."
Araf arkadan "tamam abi sakin ol" derken
Sıla bütün öfkesini benden çıkarmak istercesine öfkeli bakışlarını bana çevirdi.
"EVET SENİ YÜZÜNDEN OLDU HATTA SEN DEĞİL TEK RÜZGAR, CEM HERKES SUÇLU"
"YETER!!" diye bağıran Arafa dikiz aynasından sinirle baktım.
Sıla ise yandan bir bakış attı.
ARAF"SİZ BÖYLE KAVGA ETTİKÇE, SİMAYIN BAŞI DERTTEN KURTULMAZ. SAKİN OLUN BİR TAMAM ENDİŞELİSİNİZ ANLIYORUM BEN DE ENDİŞELİYİM. AMA SAKİN OLARAK BİR ÇÖZÜM YOLU ARAMALIYIZ!!"
Arafın sesi bütün arabayı doldururken Sıla böyle bir şeyi beklemiyor olacak ki, o da affalamıştı..
Arabayı bulduğum da biraz gerisinde park ettim. Bizi görmemeleri daha iyiydi..
Simayı dip dipe Rüzgarla görmek her ne kadar sinirimi bozsa da yapacak bir şey yoktu. Rüzgar Simaya yaklaştıkça ben direksiyonu sıktım..
Sıla Simayı yeni görmüş olacak hem endişeli hem de sevinç dolu bir sesle "Simay" dedi.
Kapıyı açmaya yeltendiğin de
Araf Sılayı tutarak
"Ne yapıyorsun?!" diyerek sertçe uyardı.
Sıla Endişeli sesiyle "Baksana Kardeşim o Ruh hastasının yanında, gitmem gerek kurtarmam"
Araf küçümseyici bir ses tonuyla "Kardeşin istedi zaten bunu" dedi.
Arafın böyle demesi hem beni şaşırtmış hem de sinirlendirmişti.. Dengesiz bir ikizim vardı.
Sılanın da benden bir farkı yoktu ama dik duruyordu.
Keskin bir sesle konuştu. "Onu bu hale getirenler utansın"
Arafın küçümseyici bakışları ciddi bir hal alırken, ben de sinirle soldum.
Ateş sesleriyle neye uğradığımızı şaşırdık.
Sıla tiz bir çığlık atarken
Araf şaşkınlıkla " Ne oluyor lan?" diyerek direkt silahına davrandı.
Rüzgar ve bir adam karşı karşıyaydı.
Ve ikisi de birbirine silah doğrultmuşlardı.
Simayın arkası dönük olduğu için pek göremiyordum..
Sılanın şaşkın sesiyle "Sinan amca?" dediğini duydum da,
Dikiz aynasından "Tanıyor musun?" diye sordum.
Bir kaç dakika bana baktı. "Nereden bileyim ben, hastaneye geldiğin de görmüştüm"
Bu dediği her ne kadar inandırıcı olmasa da, üstün de fazla durmamadım.
Bir silah daha sıkılınca torpidoda ki Silahı aldım.
Sinirle tam arabadan inecekken, Arafın konuşmasıyla durdum.
"Akın dur!. Simay tehlikeye atabiliriz yapma"
ilk biraz arada kalsam da düşünndükten sonra, mantıklı olduğuna karar verdim.
şuan Simayı düşünmekten başka bir şey yapmıyodum.
Sinan denen adam elinde ki silahla Simayı göstereek bir şeyler.
Rüzgar bir adama bir Simaya baktı.
Yüz ifadesinde şaşkınlık vardı.
Rüzgarın "NE DİYORSUN LAN SEN" diye bağırmasıyla
Sıla omuzları düşük bir şekilde derin bir nefes verdi.
Sıla bir şeyler biliyordu. Buna artık emindim..
SİMAYDAN
Elinde ki telefona dehşetle baktım.
Öfkeyle Konuştum.
"BUNU YAPAMAZSIN"
Yapmacık bir kahkha attı."Emin ol, çok ta güzel yaparım güzelim"
sağ elini saçıma atacağı an kafamı geri çektim.
Bozulsa da belii etmemeye çalıştı. Arkada ki korumalara kafa işareti verdi. Siyah takımlı bir kaç koruma dağlırken,
beni getiren genç oğlan bana üzgün bir şekilde baktı.
Rüzgar ters bir bakış attı. Otoriter bir sesle " Sen de Melih"
Adını yeni öğrendiğim melih son kez baktı. Arkasını dönerek gitti.
Rüzgar tekrardan bana döndü. "Sağ kolum bile olsa, baş başa kalmalıyız"
İçimi korku kaplarken, ne yapacağımı bilmiyordum. Bu ruh hastası şuan herşey yapabilirdi.
"Tamam, sen sanırım rahatsız oldun bu konuda,sana zaman vereyim".
biraz düşünür gibi yaptı. "Hmm iki gün..Evet evet iki günün var"
İğrenircrsine baktım. "Sen.. ne kadar karaktersiz birsin ya, peşimi bıraksana"
bir kahkaha attı. İşaret parmağıyla "Güzel şaka"
bir an ciddileşrek "Bu şakanı da Akına yaptın mı" dedi.
Sinirle "Akını bu konuya karıştırma! " dememle
"KARIŞTIRIRIM" dedi.
Pardon kükredi.
"O şerefsiz hayatımız da olmasaydı.. "
elimi tuttu. çekmeye çalışsam da sıkıca tutuyordu.
Gözlerimin içine bakarak şefkatli bir sesle konuştu." Mutlu olabilirdik."
Bu sefer kahkaha atma sırası bendeydi.
"Cidden sen ikimizi olacağına inandın mı"
Tekrardan bir kahkha attım. "Hastasın sen, tedavi olman lazım"
Aniden ciddileşerek "O herif sokuyor bunları aklına dimi" dedi.
En umursamaz sesimle kafamı iki yana slladım "Yoo" dedim.
Tam bir şey diyecekken arkadan gür bir ses duyuldu.
BABAMDI...
Yüzümde ister istemez gülümseme oldu. Kurtarırdı beni belki. Belki bir umuttu.
Büyük adımlarla yanımıza gel beni. görmesiyle affalladı.
Rüzgar gevşek bir şekilde " kimler gelmiş " demesiyle
iç sesim "Baban işte gerizekalı,niye bu kadar şaşaırdın " dedi.
Babam Rüzgarı süzdü.
memnuniyetsiz bir ifadeyle kafasını aşağı yukarı salladı. "Seni takip ettirmemle gayet mantıklı bir hareket yapmışım"
Rüzgar aniden ciddileşti. Hoşnutsuz bir sesle "Bab-"
"KES, BEN SANA DEMEDİM Mİ SİMAYIN YANINA BİR METRE BİLE YAKLAŞMAYACAKSIN DİYE"
Sol melek "Kral yaa "
derken Sağ melek "Yıllarca nerdeydi o zaman" dediği an
İç sesim "Tartışmanın sırası mı" diyerek lafını vermişti..
Rüzgar bana göz ucuyla baktı. "Baba bu konuyu sonra konuş-"
"Babana başlatma!" diyerek silahını rüzgara doğrulttu.
Rüzgar da Silahını çıkararak babasına doğrulttu "Asla!" dedi.
Dikkatli bakarsak aralarının iyi olmadığını anlardık.
"Sen buradan Yurt dışına gideceksin ve Simayı rahat bırakacaksın"
Rüzgar silahı havaya sıktı. Silahı daha çok kavrayarak babasına doğrulttu.
" Asla! Gitsem bile Simay yanımda gelir!"
"Simayı hiç bir yere götüremezsin. İzin vermiyorum! "
" Ne olarak?!"
" Babası olarak! "
O an ağzım açık kaldı. Ne demişti o.. Ama ben bu anı böyle hayal etmemiştim.. Ben söyleyecektim. Saymazdım bunu..
Üçümüz de bir kaç saniye sessiz kaldık.
Sessizliği bozan Rüzgar'ın gür sesi oldu.
Rüzgar "Ne diyorsun lan sen?!"
Babam sessiz kalınca silahını indirdi.
Rüzgar gür sesiyle bağırdı. "NE DİYORSUN LAN SEN"
Büyük adımlarla babamın yanına giderek yakasında tuttu. "Yalan söylüyorum de!! Değil deee!!"
Yine sessiz kaldı..
Bir hışımla yakasını bıraktı.. Bir iki adım geri giderek şok olmuş bir ifadeyle ellerini iki elini saçlarının arasından geçirdi.
Allahım yok et beni yarabbim.
Rüzgarın bakışları beni bulduğun da gözlerimi kaçırarak sertçe yutkundum.
Rüzgar sert sesiyle "Biliyordun!" dedi.
Yine gözlerimi kaçırdım.
Rüzgar kafasını aşağı yukarı salladı. Bir nevi kendi kendine konuşuyor gibiydi.
" Biliyordun ve benden bu yüzden kaçtın"
Hoşnutsuz bir şekilde konuştum "Ben gitmek istiyorum"
diyerek sandalyelerimin tekerleğinden tutunmuştum ki,
Arkamdan Sılanın sesini duydum. "Simay!"
Kafamı çevirdiğim de bana doğru koşarak gelen Sılayı gördüm.
Korku ve Endişeli sesimle "Sıla" dedim.
Hayır o burada olamazdı. Zarar gelirdi.
Sıla yanıma geldiğin de
sinirle "Ne işin var burada" dedim.
Kafasını iki yana sallayarak "Seni tek bırakamazdım. " dedi.
Rüzgar baktım da .Bir bana bakıyordu bir Sılaya
Sesimi sakin tutmaya çalışarak "Sıla git buradan bak sana da zarar gelecek"
Sıla ısrarcı bir sesle " Hayır seni bırakmam" dediğini de arkadan Rüzgar'ın sesi geldi.
"Sen de, biliyordun di mi? Haa?"
Sıla çirkefleşerek "Şuan senin bu beraber hayatını konuşarak nefesini tüketmem. Simayı düşnüyorum ben"
Rüzgar Sılanın üstüne doğru yürüdüğün de,
En net sesimle "bir adım daha, atarsan seni öldürürüm"
Sıla Sandalyemin arkasına geçerek konuştu. "Hadi gidelim"
Sıla tam sürecek zamanda Rüzgar önümü kesti. "Sen git! Ama Simay gidemez bir yere di mi cici kardeşim?"
Sıla şüpheci bir sesle "Simay?" dedi.
Tek dediğim şey "Öğrendi" oldu.
Arkadan bir silah sıkıldı.
Üçümüz de o tarafa bakınca bunun tekrardan babam olduğunu gördüm.
"Simayı. Rahat. Bırak. Rüzgar" dedi
tüm harflerini basa basa söyledi..
Rüzgar net bir sesle "Hayır! Ben üvey falan anlamam. O benimle gelecek"
Arkamdan gelen sesle ortalığın karışacağını anlamıştım.
"Simay benimle, ve hiç bir yere gitmiyor!"
"Akın?" dedim.
Akın bana baktı geri bakışları Rüzgara çevirdi.
Rüzgar Akını görmesiyle sinirden kıpkırmızı oldu.
Dehşetle "SEN!" dedi.
Gözlerinden alev çıkıyordu resmen.
Akın kendinden emin bir sesle "Ben yaa" dedi.
Rüzgar ani bir şekilde Akına bir yumruk attı.
Akın böyle bir şey beklemediği için bir iki adım sendelense de toparlamıştı.
Rüzgar Akının yakasına yapıştı. "Annemin katilisiniz siz lan siz ve o baban olacak şerefsiz, şimdi de sevdiğim kadını mı elimden alacaks-"
Akın bir çırpıda kurtularak
Rüzgarın yumruk yemesiyle sözü yarım kaldı ve yere düşmüştü.
Ben olanları film gibi izlerken
Akın tekrardan bür yumruk attı.
"BİZ ANNENİN KATİLİ DEĞİLİZ LAN"
Rüzgar "TABİİ, ŞİMDİ DE SİMAY HA, SİMAYI SİZE YÂR ETMEM"
"LAN SEN KİMİ KİME YÂR ETMİYORSUN "
diyerek tekrardan bir yumruk geçirdi Akın
Araf arkadan "Akın" diyerek geldi.
Tutmaya çalışarak ağzı yüzü kan olmuş Rüzgara bakarak
"Bir dur öldürdün adamı" dedi.
Akın "GEBERSİN!!" diye kükredi.
Bir yumruk daha attığın da
İç sesim "gavasına vur gavasına" dedi.
Dur bee iç ses zaten ortalık karışık.
Akın ve rüzgar dövüşürken Araf ayırmaya çalışıyordu..
Babam yanıma geldi. Yüzümü avucunun içine aldı.
endişeli sesiyle "iyi misin? " dedi.
O an ki şokla "Bilmiyorum" dedim.
Sinirle arkasını dönerek "Ne bakıyorsunuz öyle su getirin! " dedi.
Korumalar su getirmek için.
Gittiklerin de ben hâlâ olayın şokundaydım boş boş yere bakıyordum.
Ne yaşıyorduk şuan biz?
Babam yalvaran sesle "Kızım korkutma beni ne olur? Bana bak " dedi.
Donuk bakışlarımı babama dönerdim.
Dudaklarımdan "Söyledin" çıktı.
Hızla konuştu. "Zorundaydım. " dedi.
Su geldiğin de suyu verdiler bana, zoraki bir şekilde suyu açtığım da,
koruma babamın kulağına bir kaç şey söylediğin de yüzünde öfke oluştu.
Bana baktı "Bekle burada kızım geliyorum" diyerek büyük adımlarla gitti.
Sanki yürüyebiliyordum da.. Bir yere ayrılma diyordu.
Araf"Sıla yetiş, öldü bu sanırım " sesini duyduğum da kafamı çevirdiğim an yüzü tanınmaz halde olan Rüzgarı gördüm.
Şaşkınlıkla baka kaldım.
Sıla" İnşallah" diyerek yanlarına gitti.
Araf Akını zorla geriye çektiğin de Sıla baygın Rüzgar'ın yanına oturdu.
boynunda ki nabıza baktığın da bir kaç bir şey dedi.
Akın üstünden kalktığın da
Araf ve Akın bize doğru gelen korumalara silah sıkıyorlardı. Artık bu çatışmaya dönmüştü.
Sıla yanıma gelerek beni götürecekti ki
Rüzgar "Hiç bir yere götüremezsin" diyerek zoraki bir şekilde ayağa kalktı.
Sıla umursamadan beni bu ortamdan uzaklaştırmak için sandalyemin arkasına geçtiği an. Rüzgar önümüzü kesti.
Sıla öfkeyle konuştu "ÇEKİL ÖNÜMDEN"
Rüzgar sinirle bir şekilde kafasını iki yana salladı. "Sen nereye gidersen git, ama Simayı bırak" diyerek önüme gelince
Sıla beni korumak adına Rüzgar önüne geçerek itti an
Sıla "Git!" dedi.
Rüzgarın artik canını tak etmiş olacak ki sinirle "eehh" diyerek Sılayı kolundan geriye doğru itti.
Sıla bir iki adım geri gitti dengesini sağlayamadığı an yere düştü an kafasını taşa vurmuştu. Oluk oluk kan akarken
Bütün Gücümle Bağırdım" SILAA"
Rüzgar ne yapacağını bilmez hâlde bir bana bir sılaya baktı.
Araf görmüş olacak ki "SILA!! "dedi.
Rüzgar hızla bana doğru gelerek kucağına aldı beni. Arabaya doğru götürdüğün de
Kucağında direnmeye başladım.
" YARDIM EDİN!! "
Rüzgar sinirle" Sus sus! " dedi. Arabaya bindirirken.
Akın ve Babam bizi gördüğü an arabanın kapısı kapanmıştı.
Cama vurarak " yardım edin! " dedim.
Arabanın arkasından babam ve Akın silah sıkarken.
Ensem de hissettim hafif sızı ile kendimi karanlığa bıraktım.
OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYINIZ 🤍🌸
SEVİLİYORSUNUZZZZ 🤍
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 6.73k Okunma |
1.46k Oy |
0 Takip |
42 Bölümlü Kitap |