Yeni Üyelik
26.
Bölüm

26.bölüm

@cemreyldrm_

İyi okumalar🌼

Berk'e buğulu gözlerle bakarken. Nefes alışverişim de değişmişti, göz ucu ile bana baktı. Berk yanımdan geçip giderken. Kalbim hızlı hızlı çarparken, etraf ta dönmeye başlamıştı, nefes alışverişim değişiyordu, kriz'im tutmuştu. Ece'nin kesik kesik seslerin duyuyordum. Ama anlıyamıyordum, konuşmaya çalışıyordum.

"Ec-e nefe-es alamıyor-"

En sonun da nefesimin kesildiğini hissettim, gözüm karardı ve kendimi soğuk zemine bıraktım.

Uzak ve derinden sesler duyuyordum. Ama bu seslerin kimin olduğundan emin değildim. Çok boğuk bir sesti, bir süre sonra sesler netleşmeye başlamıştı. Annem'in ses geliyordu. Annem yanımdaydı .. Gözlerimi açmakta çok zorlanmıştım, ben göz kapaklarımı açmaya çalıştıkça onlar inatla kapatıyordu. Uzun çabalar sonucunda hafiften açmıştım. Ama şöyle bir sorun vardı ki. Her yeri boğuk görüyordum. Bir kaç kez daha gözümü kapatıp açtığımda her şey daha netleşmişti. Kapı'nın önünde sinirden burnundan soluyan Emir, ve ağlamaktan gözleri kıpkırmızı olmuş Ece vardı.

"Anne" dedim zorlukla.

Ama sesim o kadar kısık çıkmıştı ki, ben bile zor duymuştum sesimi. Biraz daha net çıkarmaya çalışarak.

"Anne" dedim tekrardan,

annem hızla kafasını bana çevirdi. Endişeli sesiyle

"kızım" dedi. Saçımı okşarken,

"iyi misin ,bir şeyin var mı nasıl oldun?"

gibi bir sürü sorular sıraladı.

hafif dikleşmeye çalışarak, zorlukla

"iyiyim bir şeyim yok" dedim.

Annem dolu gözlerle

"Anlat kızım nasıl oldu bu olay" dedi.

Anlamıştım ki, Ece kimseye bir şey anlatmamıştı. Tekrardan Ece'ye bir kez daha minnet ettim..

Zar zor konuşarak.

" stres yaptım. O yüzden anne" dedim. Sesimin net çıkarmaya çalışarak.

"Bu stres değil " dedi.

Ama sesin sahibi annem değil , Emir'in sesiydi. Bakışlarımı Emire çevirdim.

"Abi " dedi Ece. Uyarır bir şekilde.

Bir kaç saniye sessizlik oldu . Kapı'nın şiddetle açılmasıyla, dikkatimi gelen kişiye verdim. Babamdı.

"Baba" dedim mutlulukla.

Babam yanıma geldi . Heyecanla babama baktım.

Babam Sinirle yanıma geldi.

"Yine mi kriz geçirdin. Yetti ama ,biz seni hastaneden mi toplayacağız her zaman. "dedi

Dedikleri zoruma gitmişti ,herkesin yanında aşağlaması, daha çok zoruma gitmişti ..

"Biz çıkalım "dedi Ayaz..

Resmen dokunsalar ağlayacak haldeydim. Oda'da annem, ben ve babam vardı.

Annem " Niye kızı aşağlıyorsun arkadaşlarının yanında "dedi.

Babam şiddetle " ben aşağlamadım doğruları söyledim. "dedi.

dudaklarımdan küçük bir hıçkırık kaçtı.

babam küçümseyici bir şekilde,

" işin kolayını ağlamakla bulmuşsunuz" dedi.

Babam Anneme bakarak,

"evde görüşürüz" dedi.

Nasıl yani beni burada başıboş mu bırakacaktı...

Annem babama baktı sinirle

" kızımı burada başıboş bırakmam ben" dedi.

Babam kaşlarını çattı.

Kapıyı hızla çarparak odadan çıktı. Arkasından sinirli bir annemi, ve paramparça olan beni bırakmıştı..

Emir'den

Araba da Efe'nin sınav da nasıl kağıt yuttuğunu dinliyorduk. Ayaz en sonunda Efe ye dönerek,bıkmış bir şekilde,

" tamam Efe, sen yedin kağıdı. Tamam aferin" dedi.

Efe, Ayaza küçümser bir bakış attı.

" Ne anlarsınız siz zaten kağıt yemekten" dedi.

Ben ise direksiyon koltuğunda, Ece ve Işığı bekliyordum, yarım saatir yoktular.

Arabayı telefon zil sesim doldurdu. Telefonumu çıkarttım. Baktığım da, bunun Ece olduğunu görünce, bıkmış bir şekilde "sonunda" dedim. Bir gitmişlerdi gelmemek bilmemişlerdi.
Telefonu açtığımda, Ece benim konuşmama fırsat vermeden ağlayarak konuştu.

" abi çabuk gel ışık iyi değil!! "

Başımdan aşağa kaynar sular dökülmüştü.

bir hışımla arabadan indiğim de, koşarak fakülteye girdim. Arkamdan Ayaz ve Efe geliyordu. İçeri'ye girmemizle yerde yatan Işığı ve onun yanında ağlayan Ece'yi gördüm. Hemen yanlarına giderek Işığı kucağıma aldım. Hızlı adımlarla araba'ya doğru ilerledim.

Ayaza "arka kapıyı aç çabuk! " dedim.

Ece ile Işığı arka koltuğa koyunca Ayaza dönerek,

Emrivaki bir sesle

"siz ikinizi Efe'nin arabasıyla geliyorsunuz! " dedim.

Cevap beklemeyerek.
Hızla arabayı en yakın hastaneye sürdüm.

Hastaneye girmemle bağırarak.

"sedyeee!! " dedim.

hemen sedye geldiğinde kucağımda ki baygın Işığı sedyeye koydum. Doktorlar sedye ile bir odaya girdiğinde, bize gelmememiz için uyardılar. Sıkıntılı bir nefes verdim duvara yaslanarak doktorun çıkmasını beklerken, kafamı Ece ye çevirdim.

" Buse teyze'ye haber verdin mi? dedim Ece'ye

Ece buğulu gözlerle kafasını olumlu anlamda salladı.

" IŞIK YILMAZ'ın yakınları"

Hızla kafamı yerden kaldırdım.

Buse teyze Titreyen sesiyle

"Annesiyim ben" dedi.

Buse teyze geldiğinden beri dua ediyordu Işığa.

Doktor" fazla stres yaptığı veya üzüldüğü bir şey oldu mu?"

Buse teyze bir kaç saniye durdu.. Düşündü.

"Babası ile tartışmıştı" dedi.

Doktor kafasını olumlu anlamda salladı. Dediği şeyle dördümüzde şok geçirdik.

"bu stres ve üzüntü kalbe etki yapmış. Stres'ten ve üzüntüden uzak dursun. Yoksa kalbin de pil olduğu için, bu tetiklene bilir" dedi.

" peki şuan görebilir miyiz? " dedim.

Doktor "tabii ,geçmiş olsun" diyerek gitti.

Odaya girdiğimiz de ,uyuyan Işıkla karşılaştık. Buse teyze baş ucuna oturarak uyanmasını beklerken, biz de ayakta bekliyorduk. Sinirle mırıldanarak Ece'ye

" nasıl oldu bu!? "dedim.

Ece sessiz kaldığında

"Ece! " diye uyardım.

Ece" istemeye istemeye konuştu.

" Şey Berk vardı ya hani "demesiyle

"tamam Ece" dedim..

Adının geçmesinden bile anlamıştım.

Işık "Anne" dediğinde

Herkes dikkatini Işığa vermişti..

Buse teyze" kızım" dedi.

Bakışlarını Işığa çevirerek sorular. sıralamaya başlayınca Işık sadece "stres" diyerek geçirmişti.

Sağlık durumunun gizlemesine sinir olduğum için

"Bu stres değil" dedim.

Uzun sürmeden, kapı açılınca Işığın babası gelmişti. Işık babasını görünce gözlerinin içi parlamıştı resmen.

Babası ise,

" Biz seni her gün hastaneden mi toplayacağız"

dediğinde, sol elimi yumruk yapmıştım, biraz daha konuşursa yumruğu geçirecektim. Ayaz bunu fark etmiş olacak ki,

"Biz çıkalım" dedi.

En son ben çıktım da, kapıyı göstererek.

"Öldüreceğim o adamı!! " dedim. Sinirle

Ayaz hafif bir sinirle

"haklısın, burada ki herkes sinirlendi. Ama Işık için onun sağlığı için sakin ol! "dedi.

Yumruk yaptığım elimi duvara geçirdim. O üzüldükçe benim daha çok canım yanıyordu..

Kapı'nın açılma sesi duyduğumda, arkamı döndüm. Işığın babasıyla karşılaştım .Bize küçümser bir şekilde baktı, ardından arkasını dönerek gitti. Tam peşinden gidecektim ki, Ece kolumdan tuttu.

Sinirle soluyarak

"Bir gün bu adam elim de kalır!! " dedim.

Ece " Abi Işığın sağlığı için lütfen" dedi.

Işık'tan

Annem arkama yastık koyarken

"Tamam anne daha iyiyim "dedim.

Ardından çatallaşmış sesimle

" Anne bugün eve gidecek misin? " dedim.

Annem kafasını iki yana sallayayarak, şefkatli bir sesle

" Asla kızım, ben senin her zaman yanındayım" dedi.

Anneme buğulu gözlerle bakarak

"iyi ki varsın" dedim.

Annem saçımı okşayarak

"sen de güzel kızım "dedi.

O sırada kapı tıklatılınca.

"gelin" dedim.

Odaya Emir, Ece Ayaz, ve Efe girdi.

Ece çekingen bir şekilde konuştu anneme bakarak

"Şey biz gidelim artık.Siz de anne kız yalnız kalın "dedi.

Annem Ece'ye

"Tamam kızım. Her şey için teşekkürler" dedi.

Ece tebessüm ederek çıkmışlardı ki, tek bir kişi çıkmamıştı.. Emir'di

Ece kapıdan çıkacakken. Kafasını Emire dönderdi

"Abi geliyor musun? " dedi.

Sorgulayıcı bir şekilde

Emir"Gelmiyorum. Buradayım ben" dedi. Kendinden emin bir sesle

Ardından anneme bakarak

"Yanlış anlamayın lütfen.. Acil bir durum olursa ,en azından burada olayım" dedi.

Tebessümle Emire baktım. Babamın yapamadığı şeyi Emir yapıyordu.

Bütün gözler anneme döndüğünde herkes annemin dudağından çıkacak kelimeyi bekliyordu..

Annem sadece kafasını olumlu anlamda aşağı yukarı salladı.

Emir ben dışrıda bekliyorum.

"Bir şey olursa seslenmeniz yeter " dedi. Ve çıktı.

*****

"Bir şey istiyor musun kızım? "

diyen anneme düşünüyormuş gibi yaptım.

"Çikolata" dedim heyecanla

annem gülerek

"Senin şu çikolata aşkını ne yapacaksak "dedi. Ardından

" Tamam , zaten ben de lavoboya gidecektim. Kantine de giderim" dedi.

"Teşekkür ederim" diyerek.

Serumlu olan elimle öpücü attım. Annem çıktığında yapacak bir şey bulamıyınca başımda ki serumun damlalarını saydım. Yarısından az kalmıştı. Odanın kapısının açılmasıyla,bakışlarım hala serumdayken .

" Aldın mı anne" dedim.

Bir süre ses gelmeyince, bakışlarımı kapıya çevirmemle Emiri gördüm..

şaşkınlıkla "Emir" dedim.

düz bir sesle "Daha iyi misin? " dedi.

Tebbesümle "Daha iyiyim teşekkürler" dedim.

Ardından " Azrail gibi başımda mı dikileceksin, otursana " dedim.

hafif bir tebessüm etti. Ayak ucuma oturdu Derin bir nefes aldı.

" Ne zaman diyecektin? " dedi.

Anlamaz bir şekilde baktım.

"Neyi anlamadım?." dedim

serumlu elimi elini arasına alarak.

"Kalbinde pil olduğunu" dedi.

İlk biraz affalasam da, sonradan kendimi toplayarak.

"Zayıf noktamı göstermek istemedim"

Emir" Benim de zayıf noktam sensin. Sana bir şey olsun canım yanıyor Işık" dedi.

Ardından " sana bir şey olsaydı.. Kendi kalbimi verdim. "

Sesim titreyerek "Emi-" cümlemi

tamamlayamadan Emir konuştu.

serumlu elimi dudaklarına götürerek.

" Sana asla bir şey olmasını istemem" demesiyle

Tebessüm ederek.

"İyi ki varsın" dedim sarılarak

Her ne kadar serumlu elim acısada umursamadım.

Emir'de sarılışıma karşılık vererek.

"Sen de güzelim, sen de"

Hemen geri çekildim.

gülerek "Şimdi annem tarafından basılacağız" dedim.

Emir de, aynı şekilde " haklısın" dedi.

ayağa kalkmadan önce alnıma küçük bir buse bırakarak .

Ayağa kalktı. Gitmek için kapıya kadar gitmişti ki, arkasını döndü.

Tebbesümle başımı salladım.

tebessümle bana karşılık vererek, arkasını döndü an. Kapı'nın kulpunu aşağa indirmesiyle, annemle karşılaştı..

Evetttt bölümümüz nasıldı? 🧚

Loading...
0%