İYİ OKUMALAR ✨

EMİR'DEN


Ece'nin elinde ki telefona baktım bir de Ece'ye baktım..

Ece'ye sorgular bir bakış attım. Ece tekrardan uzatınca aldım.

Evettt Ece telefonu almış, hatta açtırmıştı, ses kaydına girince zorla açtım.. Ve ses kaydını dinlemeye başladım


Serkan idile ses kayıdı göndermişti

Serkan "Bak idil anladın demi, herşey planladığımız gibi sen Işığa giderek. Emir için kavga edeceksin.. Aralarını bozacaksın.. Bu nedenle de Işık bana, Emir ise sana gelecek.. Anlaştık mı?"


"Tamam, tamam o iş ben de, ne kadar da taktın, ikimiz de ulaşacağız istediğimize"


Telefonu hızla yatağa attım.

Bir hışımla ayağa kalktım ellerimi sinirle saçlarımdan geçirdim " BİLİYORUM, BU İŞTE BİR HALTLIK OLDUĞUNU BİLİYORDUM" dedim..

Ece derin bir nefes aldı çalma masama otururken

Ece'ye dönerek "Ece ben şimdi n'apim?" dedim "haaa ben n'apim Ece!! " diye devam etti..

Ece ise kalemliğim içinde ki kalemle oynarken zoraki bir şekilde yutkunarak konuştu

"Onlar istediklerini vereceğiz"



******

Işığın kapası'nın önünde araba da Ece ile oturuyorduk.. Ece' ye dönerek

Tereddüttle "emin miyiz? "dedim.

Ece tek kaşını kaldırarak" başka çare mi var abii!" dedi.

Derin bir nefes aldım kafamı olumlu anlamda salladım.

Araba dan indiğimiz de, " Abii" diyerek uyardı beni
Sinirli bir şekilde Işığın kapısına gittim.

Sert bir şekilde vurdum..

Bir süre sonra Işık uykulu hali ile açtı kapıyı,

Hızla içeriye girdik, Işık ise daha ne olduğunu anlayamamıştı

"N'aptını sanıyorsun sen?" diyerek çıkıştım

Işık bir Ece'ye baktı bir bana baktı

Ece anlamış olacak ki Işığın yanına giderek mırıldandı "Rol yapıyor çaktırma, anlatacağım sana" dedi.

Evet saçma bir şekilde onlara oyun oynuyorduk, bir nevi onların dilinden konuşuyorduk.

Işık "N'apmışım" diye yükseldi.

Ben de daha çok bağırarak "Serkan ile kütüphane düzenlemek ne!!"

"Senin eski sevgilin kapıma geldiğin de iyi ama, ben yapınca mı kötü oldu haa, bir de sınıfa gelmiş aptal!! "

Mırıldanarak "Oha ne cevherler varmış sende" dedim.

O da aynı şekilde. "Sus hatırlatma" dedi.

Eski mooduma geçti "Serkan'ın yaptıkları!!" dedim..

Artık daha çok, duyulsun diye kapının önünde ediyorduk

Işık "Onları mı başıma kalıyorsun, hah san ki ben dedim" dedi.

Ece camdan baktığında el ile onayan bir işaret yaptı

Bu da demekti ki amacımız yavaş yavaş ulaşıyoruz..

Kapıyı açarak dışarı çıktım da işaret parmağımı uzattım "Sakın haa peşimden gelme!!" dedim

Yüzünü ekşiterek "Ne peşinden geleceğim ben bee uyuz!!" dedi.

Uyuz mu demişti o bana

Ece ile hızla arabaya bindiğimiz de, Serkan, buket hep dışarı çıkmıştı. Tabii giderken de, Serkan'nın pişmiş kelle gibi gülmesini de fark etmemek mümkün değildi..

Ece'ye dönerek "Sence yediler mi?" dedim

Ece kahkaha atarak "Ne yemesi, yuttular, üstüne gargara yaptılar" dedi.


Telefonumun çalmasıyla numara çıkmıştı

Emrivaki sesle "Ece aç" dedim.

Ece açtığın da idilin sesi kulağıma geldi..

"Emir.." dedi ve devam etti "Işıkk ile kavga etmişsiniz çok üzüldüm" dedi

Yapmacık olduğu o kadar belliydi ki, bunu anlamamak için salak olmak lazımdı..

"Şuan konuşamam İdil" diyerek yüzüne kapattım..
Ardından Ece'ye "Şu numarayı engelle" diyerek

Arabayı Eve doğru sürdüm..



Işık'tan

Sinirle Derin derin nefes alarak araba'nın arkasından baktım.. En azından içimdekileri, yalan da olsa dökmüştüm.. İlk neye uğradığımı şaşırmıştım.. Taa ki Ece açıklayan kadar, ondan sonra zaten kurguydu, ama neden yaptık hiç bir fikirim yoktu.. Serkan'nın sesiyle düşüncelerimdem sıyrıldım..

"Işıkk, naptı sana o iyi misin" dedi

Yapmacık endişeli bir sesle
Kurgumu devam ettim ben de iki elimi teslim olur gibi kaldırarak

Ağlamaklı bir sesle. "Lütfen yalnız kalmak istiyorum" dedim.

Tam arkamı döndüm gidecekken, Serkan'nın sesiyle durdum..

"Yarın sabah dersimiz yok yanına geleyim mi?"

Arkama baktığım da Serkanı tanımasam

Gerçekten iyi niyetli sanırdım.. Zaten ilk zamanlar da öyle sanmamış mıydım?

Buna cevap vermeden önce bir Ece'yle konuşmak ta fayda vardı.

Ciddi bir sesle. "Müsait olursam" diyerek hızla eve girdim.. Salonun camından baktığım da ikisi de gülüyordu, utanmasa kahkaha atacaklardı.

Odama girerek telefonumu aldım baktığım da Ece'nin üç cevapsız çağrısını gördüm..

Büyük ihtimalle gelmeden önce haber vermek için aramıştı

Ardından gelen mesaj baktığımda ses kayıdı olduğunu gördüm.. Ses ayarını ayarlayarak açarak kulağıma yaklaştırdım.

İdl ve Serkanın sesiydi bu


"Bak idil anladın demi, herşey planladığımız gibi sen Işığa giderek. Emir için kavga edeceksin.. Aralarını bozacaksın.. Bu nedenle de Işık bana, Emir ise sana gelecek.. Anlaştık mı?"


"Tamam, tamam o iş ben de, ne kadar da taktın, ikimiz de ulaşacağız istediğimize"


Refleks olarak elimle ağzımı kapattım şaşkınlıkla

Ohaaa demek için zor tuttum kendimi ve Emir ve Ece'de böyle bir plan kurmuştu..

İnanamıyordum.. "İnanmıyorum " sadece tepkim bu olmuştu.

Ardından tekrar gelen mesaja baktım Ece'dendi yine

"Işığım, onların açıklarını bulana kadar bu oyun birazcık devam edecek"

Dayanamazdım ki ama ben, istemeye istemeye "Tamam" yazdım..


Bundan sonra ki günlerin bana zehir olacağını bile bile yattım.. Ama uyuyabilir miydim bilmiyordum..




Kapı'nın zilliyle söylene söylene kalktım hayır yanii bir uykumuz var zaten diyerek

Paytak adımlarla kapıya ilerledim

Açtığım da tabii karşımda Serkan vardı.. Ne var Serkanın yerinde Emir olsaydı yani

"Günaydınnnn" dedi neşeli neşeli

Ben ise bıkkınlıkla "Güno" dedim kapıyı kapatırken
Bir tık bozulsa da umursamadı.. İçeriye geçerken elinde ki poşetleri gösterdi

"Sana, zeytinli poğaça aldım seversin "dedi.

Uykulu uykulu Serkan hiç yiyesim yok" dedim

"Şuan uykulusun o yüzden ama ben çay koyuyorum şimdi" diyerek mutfağa geçti.

Ben de bir "offff" lavabo'ya yüzümü yıkamaya gittim..

Salona girdiğim de herşey hazırdı..

Serkan bana bakarak "Bir çay demlensin geçelim kahvaltı'ya" dedi.

Ya sabır ya sabır, oyunu bozma Işık bozma
Derin bir nefes aldım kahvaltı sandalyesine oturdum Serkan ise çayı getirmişti.. Küçük demlik olduğu için hemen demlenmişti.

Çayları doldururken. "Dün Emirle kavga mı ettiniz?" dedi.

Kafamı olumlu anlamda salladım.

"Ayrıldınız mı? " dedi

Yine aynı şekilde tepki verdim.

"Üzüldüm " dedi

Ters ters baktım. Aynen kanka eminim en çok sen üzülmüşsündür.

Hiç bir şey demedim.. Çayın'dan bir yudum alarak saatte baktı..

Mavi gözlerini bana dikerek "İstersen sen hazırlan, iki de yaa dersimiz" dedi.

Olur diyerek çayından son bir yudum alarak kalktım.

Odama girdiğim de neredeyse kendimi boğacaktım.. Tam bir işkenceydi.

Siyah crop ve mavi kot pantolon alarak üzerimi giydim..

Tam çıkacaktım ki odadan Serkan'ın konuşmasına kulak misafiri oldum

Serkan "Demiştim sana, Emir seni Işık ta benim olacak diye.. Bir süre sessiz kaldı, İdil'le konuşuyordu..

" Bence de biraz daha sürsün bu, Işığı buldum ve bir daha bırakmam" demişti ki
Beni görünce "Evet abla, ben çıkışta yanına gelirim" dedi Ardından. "Görüşürüz" diyerek kapattı

Telefonu gösterdi bana "Ablamdı" dedi

Kafamı aşağı yukarı salladım..

Soğuk bir sesle. "Telefonun yeni mi?" dedim..

Elinde ki Telefona baktı "Evet, eski telefonumu sanırım hastane de düşürdüm" dedi.

"Anladım " dedim..

"Gidelim mi? " diyerek sordu.

"Olur " dedim..

Arabaya bindiğim de, ilk baş baran aklıma geldi, derin bir nefes aldım

Kendi kendime içimden Sakin ol Işık dedim

Fakülteye doğru ilerlediğimiz de, bahçeye yan yana girdik ilk bakışlar üzerimize de durdu.. Büyük adımlarla sınıfa gitmek istedim. Çünkü rahatsız olmuştum.. Serkanla sınıfa girdiğimde İdil ile Emir aynı yerde oturuyorlardı

Bu iş gittikçe zor olacaktı..

İdil ve Emir aynı yerde yan yana

Serkan bunu fark etmiş olacak ki,

"Gel beraber oturalım " dedi. Ben de yan yana oturdum da Emir de bize ters ters bakıyordu.. Ve o an idil öyle bir şey yaptı ki, bana bakarak üstüne basa basa diyorum bana bakarak
Emiri yanağından öptü..

Nasıldı bölümümüz✨

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız 🤍

Seviliyorsunuzzzz ❤️