Finale son bir bölüm kaldııı.
İyi okumalar 🤍
Ece'den
Cafe'ye geldiğim de, cam kenarına oturdum. Her zaman cam kenarı daha iyidir benim için, yolculukta da öyle.Küçükken de, abimle cam kenarı için hep kavga ederdik. Eskilere gidince derin bir nefes aldım. Ama şöyle bir sorun vardı. Sebepsizce içim de kötü bir his vardı. Garsonun gelmesiyle düşüncelerimden sıyrıldım.
"Efendim bir şey alır mıydınız? " diyen garsona baktım. Elin de kağıt kalemle bana bakıyordum..
Tebessümle "Abim ve arkadaşım gelecek.
O zaman" dedim.
Garson kafasını olumlu anlamda sallayarak gitti.
Telefonu aldığım sosyal medya 'da gezdikten sonra galeriye girdim. Karşıma çıkan fotoğrafla yine eskilere gittim.
Abim ve Işığın sevgili olduğu zamanlardı. Fotoğrafın çekindiği tarih ve saatte yazıyor baktığım da
23 mart 2024 20:51
Cidden bugün ayın kaçıydı?
23 Eylül' dü. İki gün sonra Işığın doğum günüydü.
Avcumu alnıma sertçe vurdum. Nasıl unutabilirdim!!
Bugün bir hediye almalıydım. Hatta organizasyon bile yapmalıydım.
Masada hareketlilik olunca Işık ve abim'in geldiğini gördüm . Telefonu hemen bırakarak "Hoşgeldiniz " dedim.
Işık ve abim de " Hoşbulduk" dediğini de oturdular..
Konu Serkan ve İdil'e geldiğin de, artık ikisi de bu durumdan rahatsızdı. Benim çocukça planım yüzümden.
Veee abim'in Işığa Evlilik teklifi ettiği an..Ağzım açık kaldı ki, Işığın da benden farkı yoktu.'İşte sonunda' diye bağıramam az kalmıştı. Ellerimi çenemin altında birleştirerek duygusal bir şekilde onlara baktım.Heyecanla
Işığın dudaklarından tam. 'Evet' kelimesini bekliyordum ki, silah sesini duymamla neye uğradığımı şaşırmıştım.Işık ve kendimi yere atmıştım. Cafe de ki herkes öyleydi.Tam eğildim an koluma giren acı'yla yere yığıldım. Dudaklarımdan, küçük bir inilti kaçtı. Silah sesleri durmaksızındı. Hızla Işığın yanına gittim.
Endişeyle "iyi misin?" dedim. Işık o an ki şokla. Abime "Bunlar kim?!"dedi. Ani' den abim kalktığın da ateş etmek için. Vuruldu an herkes çığlık çığlığa kaçıyordu.
Cafe'de çığlığım yayıldı... "ABİİİİİİ!!!!"
Işık ta abim için ayağa kalktığın da, tam kolunu tutacaktım ki, elim boşluğa geldi tutamadım. Işığa da ateş edildiğin de
Gözlerim doldu, nefes kesildi. san ki, bir el boğazımı sıkıyordu. ilk abim, arkadasından Işık yere yığıldı..
Titreyen sesimle. "Hayır hayır hayır, Nolur ölmeyin.. Abiiii!!! Işık!!!" Artık ağlıyordum..
Kafamı kaldırdığım bütün gücümle bağırdım
"Ambulans çağırınn,!!?" ağlamaklı sesim git gide kısıtlıyordu. Kısılan sesimle son dediğin şey "n'olur" Oldu..
*****
"Emir Korkmaz, 22yaşında ağır yaralı"
"Işık Yılmaz, 22 yaşandı ağır yaralı"
Doktor"Ameliyathane'yi hazırlayın!!"
Abim ve Işığın yanında koşarak sedye'yle hastaneye girdim.İki sedye de yan yanaydı.. Elleri bir birine kenetlenmiş adeta bırakmıyorlardı. Ambulans'ta Işık. Elimi tutarak zoraki bir şekilde,
" Emir.. Emiri kurtarın " demişti ve eli düşmüştü.
Şimdi ise, ikisini de ameliyatta alıyorlardı.
Hemşire'nin "siz giremezsiniz " uyarısıyla durdum.Gelene kadar ağlamıştım. Hâlâ da ağlıyordum. Yanıma diğer hemşire geldi.
"Hanımefendi, kolunuz da ki yara derin. Pansuman olması lazım" dedi.
Abimi ve Işığı düşünmekten unutmuştum kolumu. Kafamı olumlu anlamda salladım.
Beni küçük bir oda'ya aldılar, sedye'ye oturarak pansumana başlamıştı.
"Geçmiş olsun " diyen hemşireye
"Teşekkürler" diyerek odadan çıktım.
Pansuman yapıp, ardından kolumu sarmışlardı. Ameliyathane'ye ilerlerken sağımda ki Ameliyathane'de Işık,solumda ki ,Ameliyathane'de ise abim vardı. Tam abim'in yanına ilerleyecekken arkadan.
"OĞLUMMMM" diye ağıt yakan annem'in sesini duydum. Arkamı döndüğüm de, annem ağlıyor, babam ise gözleri dolu annemi tutuyordu. Koşarak yanlarına gittim. "Anne!!" dedim. Gözleri Koluma kaydığın da "Kızım, kim yaptı bunu size!!"
Ben de ağlayarak tepki verdim. "Bilmiyorum" diye mırıldandım. Annem "Abin nerede haa, kaç numaralı oda da" diyerek sorular sıraladı. Sertçe yutkundum.
"Kızım söylesene, Abin nasılll!!!" diye kızan babama. Tekrar yutkundum
"Ameliyathane de" dedim. Babam kaşları çatık bakarken dediğimi idrak etmeye çalışıyor gibiydi. Annem ani bir şekilde bayılmıştı Babamın kollarında.
Babamla aynı anda "Doktor" diyerek bağırdık. Hemen bir doktor gelerek annemi sedye'ye alarak bir odaya götürdüler.
Yarım saatin ardından Hemşire oda'dan çıktı. Babam ve Efe abimi bekliyordu. Ayaz ise Işığı Ben ise annemi. Ameliyata gireli üç saat olmuştu...
Hemşire tebessümle "durumu iyi, serumu bitsin taburcu olabilir" dedi.
Tebessümle karşılıklı verdim hemşire'ye. "Teşekkürler" diyerek oda'ya girdim de, annem kalkıyordu.
"Anne dur n'apıyorsun?!" dedim kızarak
Sinirle "Oğlum ölüm kalım savaşı verirken ben burada duramam" dedi. Biraz da olsa daha iyiydi serumdan sonra
Hızla kapıya gitti 'Anne dur' diyemeden kapıyı açtı.. Ameliyathane 'ye doğru ilerlerken bir sağında ki Ameliyathane' ye baktı bir solunda ki.
"Hanigisi? "dedi.
Kafamı hafif sola yatırarak Titreyen sesimle "Anne" dedim
"Sana hangisi diyorum Ece!! "
Gözümü sıkıca kapattım. Göz yaşlarım firar ederken "Solda ki" dedim. Annem sola doğru ilerlerken ben de arkadasından ilerledim.
Buse teyze'nin sesini duymamla annemle olduğumuz yer de çakılı kaldık. Annem bana dönerek. Şaşkınlıkla "Işık ta mı?" dedi.
Sessiz kaldım.Elini eyvah der gibi bacağına vurdu. Bu sefer ağlıyordu.
"KIZIMMM" diye ağıt yakan Buse teyze'nin yanına gitti annem.
"Buse!!" diyerek sarıldı. İksi de içli içli ağlıyordu.
Buse teyze. İçli içli "Kızımı gösterin banaaa!!" diyordu.. Annemin yüzüne baktı. "SÖYLE KIZIMI GÖSTERSİNLER BANA!!"
Annem destek olarak ayağa kaldırdı.. Ameliyathane'ye doğru yürürken beni gördü Kolumu gördü.
"Ece kızım!" dedi boynuma sarılarak, ben tek sağlam kolumla sarılarak ağladım..
Annem "Gel Buse" dedi bizi ayırırken.
Buse teyze ameliyathane 'nin gittiğin de, Ameliyathane' nin kapısına ağıt yaka yaka vurdu defalarca. "Kızım buradayım annem!! çıkarın Işığı mı, üşür o hemen" arkasını döndü. Anneme baktı yaşlı gözlerle, ameliyathane' nin kapısını gösterirken ağıtla "Işığın hemen eli üşür! hemen ayakları buz gibi olur, çıkarsınlar kızımı!? " tekrar Ameliyathane'ye döndü "Çıkarın kızımı!! O üşür, çıkarın!!! " diye vururken.
Annem hızla sarıldı. Güven veren bir sesle
"İkisi de çıkacak tamam mı, buradan sağ salim çıkacaklar "
Abimin ameliyathane kapısı açılınca oraya doğru koştum. Annem de fark etmiş olacak ki,
"Oğlum!!!" dedi. Buse teyze'den ayrılıp Abimin yanına ilerlerken hemşire bir şey demeden hemen girip çıkmıştı.. Bizi ise çaresizce sorularımıza cevap vermeden tekrar girmişti..
Duvara yaslanmış boş boş yere bakıyordum. Efe Ameliyat kapısı'nın önünde sağ sola volte atıyordu. Babam ise, oturmuş gözleri dolu dolu ameliyattan haber bekliyordu. Kaç saat geçti bilmiyordum. Telefonu çıkarıp baktığım da, saatin 20:51 olduğunu gördüm. Tamı tamına üç saat geçmişti. Altı saattir Ameliyathane de, abim'in ameliyat odasına elektro şok götürmüşlerdi. Işığın ameliyatın da bir sürü Hemşireler girip çıkmıştı. Abim'in Ameliyat kapısı açılınca Bir hemşire koşarak Işığın ameliyatına elektroşok götürmesiyle başımdan aşağı kaynar su döküldü..Abim'in kapısı açıldığın da, en sonunda Doktor çıkmıştı. Hepimiz Doktor'un başına toplandığımız da
Doktor "Emir korkmaz'ın yakınları" dediğin de
Babam "Biziz" dedi.
Doktor "Zor bir ameliyat oldu, kurşun çok derine gitmemiş. Kalbinin milim santime denk gelmiş, kalp için de belki yeni bir kalbe ihtiyacımız olabilir. Ama bu sadece olasılık, hayati riski çok yok, fakat her ihtimale karşı gözetim altında tutacağız. Geçmiş olsun" dedi. Yanımızdan ayrılırken
Hayati tehlikesi olmadığı için biz ise birbirimize sarılıyorduk.
Abim sedye ile çıktığın da, yüzü kireç gibiydi, dudakları kurumuş, şekilde götürmüşlerdi. Bize de gözetim altında kalacağı için "Siz giremezsiniz" demişti hemşire.
Gözetim altında ki oda'nın tarafına gittiğimiz de, sadece dışarıda ki cam'dan abimi görüyorduk..
"Abi" diye mırıldandım.
Annem ise "Oğlum" dedi içli içli cama dokunurken,
Kalbi'nin tam altında renkli kablolar bağlanmıştı. Vuruldu anı hatırladığım da, bir kaç dakika sonra aklıma Işık geldi.
Dehşetle "Işık " dedim koşarak
Ameliyathane'nin yanına geldiğim de Efe'de yanıma geldi. Efe'nin bile peşimden geldiğini yeni fark etmiştim.
Buse teyze'nin yanına gittiğim. Dua okuyordu. Mehmet amca ise, Boş boş duvara bakıyordu. Ayaz oturmuş Işık'tan haber bekliyordu. Bizi gördüklerin de ayağa kalktılar. Yanlarına giderek, tebessümle "Ameliyat başarılı" dedim.
Buse teyze hızla sarıldı bana sıkı sıkı..
" Işık ta İnşAllah sağ salim çıkar" dedim.
Buse teyze ellerini dua ederek açıp
" içli içli İnşAllah İnşAllah " dedi.
Ameliyathane'nin kapısı açıldığın da, yine herkes Doktor'un çıkmasıyla herkes başına toplandı.
Doktor" Işık yılmaz'ın yakınları"
Buse teyze titreyen sesiyle konuştu." Biziz" dedi.
Doktor derin bir nefes aldı.
Doktor" Kalbin de pil olduğu için bir çok kez kalbi durdu. Bu sebeple yoğun bakımda tutulacak. Eğer 42 saat içersin de, iyi bir kalp veya pil bulunmazsa. Beyin ölümü gerçekleşir.
" Doktor sıkıntılı bir nefes aldı ve o duymak istemediğim şeyi duydum.
"herşeye hazırlıklı olun. "
Nasıldı bölümümüz🌸
Oy ve yorum yapmayı unutmayınız✨
Seviliyorsunuzzzz 💜