Gözlerimi açtığımda bu sefer bir yere bağlı değildim. Oda da sadece boş bir sandalye ve bir kaç ip parçası vardı. Loş ışığın aydınlattığı oda da duvarın üst kısmında benim zar zor geçebileceğim küçük bir pencere vardı. Pencerinin solundaki duvarda kapı vardı. Açık mı diye kapıyı denedim ve tabiki kilitliydi. Kapıya vurup bağırmanında bir anlamı yoktu. Zaten bizi kaçıranın yanıma geliceğini biliyordum.

Bizi? ...

Tolga?

Tolga'yı hatırlayınca büyük bir endişe ile kapıya vurdum.

Gece: Tolga! ... Açın kapıyı! .... Tolga! ...

Kapının açılma sesiyle hemen kapıdan uzaklaştım. Kapıyı bir adam açmıştı.

Bu...bu... Gece'yi önceden kaçıran adamdı😧

Gece:Sen!... Ne istiyorsun benden?

?(önceden kaçıran adam):Bizi polislere şikayet etmiyecektin küçük hanım. Şimdi bu şikayeti geri çekiceksin!

Gece: Asla! Çekeceğime ölürüm daha iyi.

?: O zaman ölümlerden ölüm beğen Gece. Söyle bakalım nasıl ölmek istersin minik Tolga'ya elveda edip kahrından ölmek mi? Yoksa şikayetini geri çekip bizim ayaklarımız altında dolaşmaman mı?

Önümde pek bir seçenek yoktu. Tabiki Tolga'yı kurtaracaktım ama diğer yandan da bunların pis yanlarını ortaya dökecektim. Nasıl mı? Bu ahmaklar ceplerimi hiç mi karıştırmamışlar bilmiyorum ama bildiğim bir şey var o da yanımda ses kaydetme cihazının olduğu,her şeyi kaydediyordu. Neden ses kaydetme cihazıyla dolaştığımı sormayın çünkü ben stajyer dedektif Gece'yim böyle şeyler yanımda bulunacak tabiki. Tek sorun onların kim olduğunu bulmak.

Gece: Tamam şikayeti geri çekicem.

?: Aferin doğru seçim yaptın(sanki başka bir seçenek vardı hıh).Gidiceksiniz ama yaptıklarının bir cezası olmalı değil mi Gece.

Adam üzerime doğru gelmeye başladığın da bende geri geri gidiyordum en sonunda arkamda sandalye olduğu için üstüne oturmak zorunda kaldım. Adam eğilip iplerle beni bağladı ve ellerini saçıma dolayıp çektiğinde saç diplerinde büyük bir acı hissettim. Adam bana tokat atmaya başladığında dayanamayıp ayağımla onu sertçe ittim. Adam biraz geriye gidsede hemen yanıma gelip yüzüme yumruk attı. Ağzıma gelen kan tadıyla dudağımın patladığını anladım. Adam beni bi yarım saat dövdükten sonra ipleri çözdü ve yere yapıştırdı.

?: Eğer bir daha bizi polislere şikayet edersen, Tolga'ya elveda de.

Hemen kapıyı çarpıp gittikten sonra ağlamaya başladım. Neden böyle şeyler hep benim başıma geliyordu. En azından Tolga'ya zarar vermiyorlardı.

Kapı açıldığında bir adam Tolga'nın kolunu tutarak içeri girmişti.Tolga ağlamıştı gözlerinden belli Tolga hemen benim kucağıma atladı.

Gece: Tolga ablacım.

Tolga:Gece abya, sana bişey oydu diye çok koyktum.

Adam dışarı çıktığında hemen Tolga'yı küçük pencereye doğru yönlendirdim.

Gece: Tolga ablacım. Şimdi seni bu camdan dışarı çıkartıcağım. Sende hemen ağaçların arasında beni bekliyorsun tamammı ablacım.

Tolga:Ama abya sen. Hem ben çok koykuyoyum.

Gece: Korkma ablacım sen çıktıktan sonra bir yolunu bulup hemen geliyorum tamam mı?

Tolga: Tamam

Hemen Tolga'yı alıp camdan dışarı çıkarttım. Tolga'yı camdan görebiliyordum Tolga'yı camdan ağaçların arasına yolladım. Bende çıkmaya çalıstım. Kafam ve belim geçiyordu ama kalçam bir türlü geçmeme izin vermiyordu biraz daha zorlandıktan sonra... olmuştu evet sonunda bende geçebilmiştim...