Yeni Üyelik
1.
Bölüm

Bölüm 1: Fizik Dersi

@cikolatalisut

 

Seni kaybedeli dört koca yıl geçti anne. Dile kolay dört koca yıl... Hâlâ bir ümit kapıdan çıkar gelirsin, odamı toplamadığım için bana sitem edersin diye bekliyorum. Ben bekliyorum ama sen gelmiyorsun anne. Her gece dua ediyorum sessiz sessiz, eğer annem gelmeyecekse beni de al yanına Allah'ım diye.

 

Bir keresinde kapım açık kalmış, babam duymuş bütün dediklerimi. Ağlayarak girdi odama, kızım ben sana bakamıyor muyum diye. Söylediklerim bir bir aklıma düştü, kalbime bir hançer gibi saplandı. Toparlandım. Kocaman sarıldım ona, ağlama dedim. Onun bir suçu yoktu. Suç düşünmeden bunları söyleyen bendeydi.

 

O günden sonra dualarımı sadece annem için etmeye başladım. O orada mutlu olsun, huzurlu olsun diye. Çünkü biliyordum ki artık gelmeyecekti...

 

Pencereden dışarı baktığımda her seferinde gözüm ilk gökyüzüne ilişir, senin orada olduğun ve beni izlediğin umuduyla. Bana kızma diye hemen derse geri dönerdim. Ama bu sefer ilkin okulun girişine kaymıştı gözüm.

 

Minicik elleriyle annelerinin ellerini sıkı sıkı sarmış çocuklar... Bir yandan heyecanlılar, belki de korkuyorlar ama annelerinin varlığına sığınıyorlar. Bunlar okula yeni kaydolacak minikler olmalıydı. Ne kadar şanslılar diye içimden geçirmeden edemedim.

 

Gözlerim dolmuş, çoktan göz pınarlarımı terk etmeye başlıyordu ki bir ıslıkla dikkatim bahçedeki voleybol sahasına ilişti. Burcu benim nereye baktığımı fark etmiş olacak ki dikkatimi dağıtmaya çalışıyordu. Dersleri bedendi. Voleybolu bırakıp hemen sınıfın penceresinin önüne geldi.

 

"Yapma be kızım kendine şunu. Sizin ders fizik değil miydi hem? Hadi çevir kafanı dersini dinle hemen."

 

Yokluğuna bir türlü alışamadığım bu hayata son vermek istediğim anda, karşıma çıkıp beni hayata bağlayan o güzel insan şuan aşağıda beni nelerden kurtardığından, beni nasıl hayata bağladığından habersiz yine yapmıştı yapacağını anneciğim. Burcu'yu tanıma fırsatın olmadı ama eminim ki tanısaydın çok severdin. Nur içinde yat annem, kızın emin ellerde.

 

Sustum... Diyecek bir şey bulamadım çünkü ne dese haklıydı. Burcu'yu dinleyip tam derse dönecektim ki-

 

"TAK TAK TAK!!!"

 

"Herkes tahtaya baksın!! Madem dersi dinlemiyorsunuz, kendinize bu kadar güveniyorsunuz..."

 

Ne diyor yine bu adam ya?

 

"Fizik sınavınızı bugüne alıyorum ben de o zaman."

 

Sınıftan çığlıklar yükselmeye başladı.

 

"NEEEE??!"

 

"Hocam saçmalamayın!"

 

Tabii bir de yeni uyananlar...

 

"Noluyo ya bi uyutmadınız?!"

 

"NEEE?!"

 

"HOCAAMMM!!!"

 

"Hocam biz ne ara çalışalım?!"

 

Ve tabii ki de yalakalar...

 

"Hocam ama valla biz sizi çok seviyoruz!"

 

"HOCAAMMM!!!"

 

"Yapmayın etmeyin hocam!"

 

Bütün sınıfın anırırcasına çıkardığı sesler bitince Nuri Hoca keyifli keyifli çayından bir yudum aldı ve pişmiş kelle gibi sırıtmaya başladı.

 

"Evet yanlış duymadınız, sonraki ders sınavsınız. Sınavınızı çıkarttırmaya gidiyorum, sessiz sessiz oturun beni bekleyin sınıfta."

 

Nuri hoca sınıftan çıkarken kafama dank eden şeyle durdum. İyi de daha bir hafta vardı sınava diye ben çalışmamıştım ve beni hastaneden dönünce Caner çalıştıracaktı?!

 

 

Loading...
0%