Yeni Üyelik
4.
Bölüm

GEÇMEYEN SAATLER

@cikolatlipastanz

1. Gün

Kaç saattir buradaydım? Bu harabe yerde 3,4,8? sayamıyordum. Başım dönüyordu. Bir kere daha soğuk su kovası başımdan aşağıya dökülünce çenem titremeye başladı. İşte bunu sayabilmiştim 3. kovaydı. Nerden bulmuşlardı bu kadar soğuk suyu? Su geldikçe yaralarım sızlıyordu ama yaralar neredeydi bilmiyordum. Sadece canım çok yanıyordu ,acıyordu,sızlıyordu ve kanıyordu. " BABAN NERDE?" Diye aynı soruyu tekrarlayınca bi yeter gelmişti . Nerden bileyim ben nerde görsem ben giderdim zaten. Yani ben işinde gücünde taptaze bir hemşireydim benden ne istiyorlardı ki ve şöyle bir şey vardı adam türkçe konuşuyordu ve türkçeyi biraz unutmuştum arada ne dediğini anlamıyordum."BİLMEDİĞİMİ ANLAMIYOR MUSUN?" diye bende bağırdım keşke bağırmasaydım diyeceğim şekilde bir tokat yiyince acıyla inledim ama çarpma sesinden duyulmamıştı. Hiçbir şekilde bu adamın önünde ağlayıp zırlamıyordum yani aslında ağlıyordum ama adam gidince. Ne zaman gidecektim ben ya? Ne kadar burda kalacaktım?...

2.Gün

Bu sefer bir adam değil kadın gelmişti ve biraz olsun rahatlamıştım ama yinede canım çok yanıyordu dün yetmemiş gibi sabah aynı adam gelip beni yine konuşturmak için hırpalamıştı. Üstüne bir de kendimi kendi içimde aşağılıyordum onlar beni aşağıladığında sinirlenmemek içindir çünkü soğukkanlı olmam gerektiğinin farkındaydım hatta arada adrenalin seviyem yükselsin de üşümeyeyim diye kendimi sandalyeyle geriye atıp düşüyormuş gibi yapıyordum. Çünkü ben bir hemşireydim hemde salağından yapardım öyle şeyler. Aslında İtalya'da da biraz sıkılıyordum insanları fazla düzenli ve eğlenmeyi bilmezlerdi. Ben aklıma ne gelirse yapardım. Sorgulamazdım. Staj zamanında plastik insan modeline adrenalin enjekte ederken yanlışıkla kendime enjekte etmiştim . Şöyle ki adrenalin iğneleri enjekte edilirken arka üst kısmı tutulmaz çünkü iğne girdiğinde üst kısmı atar. Bende alerjik reaksiyon nedeniyle bir hafta hastanede yatmıştım. Zaten normal bi insan değildim. Sonuçta herkesin hayatından silinen bir yılı olmuyordu değil mi? . Kafamda bir acı hissettiğimde ilk ne olduğunu anlayamamıştım sonrasında tentüriyotlu (yanlış yazmış olabilrim kusura bakmayın arkadaslar) gazlı bezle yaralarımı temizlediğini anladım. Gözleri de saçları gibi koyu kahveydi ama tam bakamıyordum görüntü bulanıktı galiba gözüm şişmişti."Benden sana zarar gelmez rahat dur ve dikkatli ol !" Diyerek uyarıcı bi sesle konuşunca bende ona baktım. İki kere de gözünü kırpsın tam olsun amınakoyayım. Ne bekliyordu? Teşekkür etmemi falan mı? Sabahki yumruk faslında yeterince dövülmüştüm zaten iki gözüme de ikişer kez yumruk yemiştim. Konuşacak halim yoktu . Birde teşekkür mü bekliyordu?. İşi bitince eşyalarını toplayıp gitti ve yine yalnız kalıp yine ağladım. Düştüğüm durum da ne olmuştu bana ? Babam nerdeydi acaba çok özlemiştim onu da . Gözlerim yine kapanmaya başlayınca daha falza gözlerimi açık tutamadım . Yaralarımı temizlemeye gelen kadın giderken ağrı kesici yapmıştı galiba uyuyayım diye ama o yapmasada uyuyacaktım zaten severdim uyumaları...

3.Gün

Bu gün ilk deda bilincim gün içinde gitmişti. Nasıl olmuştu bilmiyordum bir şey yapmışlardı ama ne? Uyandığımda gözüm de çok acımıştı ama daha önemli sorunlarımız vardı. Şimdi bir kamyondaydım ve çok karanlıktı. Bineli 2 saat falan olmuştu heralde çok kötüydüm ve aşırı midem bulanıyordu. Esmer adamla kadın hava almak için ön koltukla arka camı indirmişlerdi. Bir kere o zaman "Türk Askeri" kelimesini duymuştum. Bu ismi tabikide unutmazdım . Anne tarafından dedem de askerdi. "Türk Askeri" kelimesi bile güven verirdi ,kanın coşardı,içinde bir şeyler kabarırda göğsüne yansırdı bir kelimeden ibaret değildi. Bir anda sert bir şekilde sarsıldım ve sağa doğru kayıp kafamı çarptım. Ellerimi yine bağlamışlardı ama ayaklarım ilk defa 2-3 gün sonra serbestti. Sanırsam teker patlamıştı. Bir kere daha sarsılınca bu defa sürüklenmeyi bıraktık. Camlar patlayınca boğuk bir çığlık attım bantlı ağzımdan ve kamyon kapılarının açılma sesi geldi. Arka kasa kısmına bakmazlarsa burda geberip giderdim . Sonunda kasanın kapısı açılınca ışıktan gözümü kısacakken 7 kocaman ve heybetli gölge önümde belirdi. Asker üniformaları vardı. Gözlerim ilk defa bu kadar parlamıştı . İçindeki ışığı görebilecek kadar hemde. Bunu görmesem bile hissediyordum. İçlerinden biri gelip elini uzatınca refleks olarak arkaya doğru kaçtım. Sanki anlıyordu beni eli hala aynı yerdeydi ve benimkine benzeyen yeşil gözleri gözlerime bakıyordu. Elimi bacaklarımın arasından çıkarttığımda bağlı olduğunu gördü ve bu sefer biraz daha yaklaşıp bir bacağını kamyonun kapısına dayadı. Cebinden küçük bir çakı çıkarıp elimdeki halatları tek hamlede kestikten sonra eldivenli elini ağzıma doğru uzatıp çok nazik ve hiçbir şekilde göz temasını kesmeden çıkarınca derin bir nefes alıp öksürmeye başladım. Etrafta sadece onların nefes sesleri ve telsiz cızırtıları birde benim öksürüklerim vardı. Ağzıma metalik bir tat gelince dayanamayıp kusmaya başladım bittiğinde bu sefer tamamen yanıma gelip içerde bir bacağının üzerinde durdu. Çökmesine rağmen benim ayakta olan halim gibiydi. İncelemeye başladığımda kolundaki yıldızlardan sonra gözüme o çok özlediğim ay yıldız ve altındaki kan kırmızısı ilişti. Elim titreye titreye o bayrağa dokunduğumda herkes bizi izliyordu. Görüntü bulanıklaştığında ağladığımı yeni fark ettim. "T-Türk Askeri" dedim ve sarıldım dedemin unuttuğum kokusunu yeni hatırladım bu kokuda aynen böyle çok güzel kokardı o da. O da bana sarıldı kim olduğunu bilmiyordum. O sendin, bendim,rahatça uyuduğun , gezdiğin,doğduğun,yemeğini yiyip suyunu içtiğin memleketin görünmez koruyucularydı. Beni yan bir şekilde kucakladığında hiç tereddüt etmeden başımı göğsüne yasladım. Onlar Güven demekti , hepsiydi. Kadını ekeği fark etmeden. Havalandığımı hissedince daha falza sokuldum o da beni daha sıkı sarmaladı. Kamyon ilk açıldığında ışık gözümü aldığı için gündüz zannetmiştim ama geceymiş ve hatta yağmur yağyordu. Gördüğüm ışık da tank gibi kocaman bir aracın farlarından geliyormuş. Biz önden giderken kalan 6 kişi arkadan biri " Komutanım isterseniz ben kullanayım aracı" deyince beni içeri oturtup yanıma otururken " Düzgün sür" dedi. Karşı taraftan "Emredersiniz Komutanım" gelince iki kişi ön tarafa beş kişi de arkaya geldi bizim oturduğumuz yere . Yanıma biri oturunca " Güvendesin ,korkma" sesini duydum. Kadın seysiydi , çok güçlü gürdü . Fısıldarken bile normal bi desibelde konuşuyormuş gibiydi. Başımı salladığımda önüne dönüp silahına sarıldı. Yine belli bir süre sonra yine karanlığa çekildim ama bu sefer farklıydı. Bu uyku güvenli ve huzurluydu...🦋

bölüm sonu

Umarım beğenmişsinizdirr💋💋

Loading...
0%