Ateş Krallığı Geliyor 2.BÖLÜM

Tac giyme töreninden bir hafta sonra.

Annemi kuratarmak için Su Krallığına gitmek için hazırlıklara başladım.Dolabımın önüne geçerek kıyafet seçmeye başladım.Altıma siyah deri sağ bacağında büyük bir yırtmacı olan bir taytı seçtim üstüme ise kraliyetimize özel olan mührü göstermek için beli açık bir kısa kollu bir tişört giydim.Saçlarımın arasından güneş ışıkları geçiyordu.Hizmetçim Elina'yı çağırarak saçımı yapması için çağırdım.Elina'nin saçimi yapmasi için makyaj masasına oturdum . Elina 'nın konuşmasına izin vermeden;

"Topuz istiyorum " dedim .

Sesim her zamanki gibi soğuk çıkmıştı. Babam beni bırakıp gittiğinden beri kimseye güvenmemem gerektiğini anlamiştım. Annem Su Krallığına esir düştüğünde beni bırakıp gitmişti bense hiç peşine bile düşmemiştim çünkü bana ihanet eden biri benim cezama layık bile değildi ne hali varsa görebilirdi ama ben annemi kurtarcaktım .

Elina'nın eline kırmızı demir uzattım ve " Bunlarla yap "dedim.O saçımı yaparken hançerleri çizmelerimin içine koydum ve bunlari bulmalarına karşın göğsümede bir tane hançer koyuyorum.İçeriye sol kolum Alex giriyor ve;

''Kraliçem arabanız hazır sizi aşağıda bekliyorum''diyerek dışarı çıkıyor.Hızlıca aşağıya beni bekleyen arabanın yanına iniyorum.Alex elini uzatarak arabaya binmeme yardım ediyor ve yola çıkıyoruz.Biz Su Krallığına dogru giderken orduya bizden bir saat sonra çıkmaları için işaret veriyorum.Annem hakkında bir şey bilmediklerini iddia edeceklerini bildiğim için ardımdan bir ordunun gelmesi iyi olacak.

Yaklaşık 3 saatlik yolculuğun ardından Su Krallığı sarayına varıyoruz.Alex benden önce inerek elini inmem için bana uzatıyor.Elini tutarak yere iniyorum.Vücudumla bu toprakların enerjisini hissediyordum.Alex'le birlikte kapının önüne dogru yürürken Su Krallığı muhafızları uzaktan;

''Daha fazla yaklaşmadan üzerinize aramalıyız''diyor ve bunu demesiyle ellerimle Alex'i ve beni içine alan ateşten bir çember yapıyorum.

''Ah siz kiminle konuştuğunuzu farkında mısınız?Ben Ateş Krallığının Kraliçesi Athena'yım benim üstümü arayamassınız şimdi canınızı umursuyorsanız önümden çekilin''

Muhafızlar mecburen önümden çekiliyorlar ve Alex'le içeriye giriyoruz.Direk taht odasına doğru yürüdük kapıyı tekmeleyip açtım içerde sadece kral ve kraliçe vardı Kral hemen

"Buraya ahıra girer gibi giremezsiniz bayan Athena " dedi

"Ben istediğim yere istediğim şekilde girerim hemen annemi verirseniz eğer biraz saygı da gösterebilirim " dedim.Kraliçe

"Annenin bizde olduğuna nasıl karar verdin peki?"dedi .

"Siz vermiyorsunuz sanırım ama sıkıntı yok ben kendim arar bulurum."dedim ve odadan çıktım.Sarayın camından aşağı baktığımda Felix kılıç talimi yapıyordu hemen yanına onunla uğraşmak için aşağı indim.

Onu umursamıyor gibi yürürken sanki bana sesleneceğini biliyordum.

"Athena!"diye bir ses duydum.Arkamı dönerek Felix'e baktım tam o sırada elindeki ikinci kılıcı bana fırlattı.Bir şok içerisinde üstüme doğru gelen kılıcı havada yakalarım.

"Ah sen delirdin mi beni öldürmek mi istiyorsun?"Bana doğru yürürken:

"Kılıç talimine ne dersin"derken sırıttı.

"Bana meydan mı okuyorsun karşında koskoca Ateş Kraliçesi duruyor,bana meydan okumadan önce iki kere düşün çünkü kabul etme ihtimalim var emin misin?"

Kılıcını bana doğrultarak :

"Gayet eminim Ateş Kraliçesi"dedi.Bende kılıcımı ona doğrulttum onun gelmesini beklemeden ona doğru adım atarak kılıcımı salladım,kendi kılıcıyla benimkini savuşturdu biraz geri gittim.Şimdi saldırma sırası ondaydı kılıcını bacaklarıma doğru salladı bir an öylece kaldım ancak hemen zıplayarak geri gittim.Kılıçlarımız havada çarpışıyor du.Sanki su ve ateş havada dans ediyordu.Savunma için geriye çekildim ,nefes nefese kalmıştım.Ona baktığımda üstüme koşmaya başladı ve ben ne olduğunu anlayamadan yere serildim , kılıcını ağzında tutuyordu şaşkınlıkla ona baktım elleriyle bileklerimi yere sabitlemişti.

"Hey kılıç düellosu yapıyoruz güreş değil"dedim.Kıkırdayarak bana baktı , üstümden kalktı ve kılıcını kenara fırlattı ve elini bana uzattı , içimi yumuşatan ve bir o kadarda gıcığıma giden bir şekilde gülümsedi.Uzattığı ele tiksinerek baktım ve kafamı umursamazca çevirerek elini tuttum.Beni kaldırırken eli hafifçe belime değdi.Ruhum suyun gücünü en derininde hissetmesiyle bir an irkildi.Arkadan konuşma ve yürüme sesleri duymamızla o yöne baktık , hemen elimi Felix'ten kurtardım.Muhafız Felix'in yanına gelerek:

"Komutanım Ateş Krallığı ordusu kapımıza dayandı ne yapmalıyız?"

~~~~~~~~~~~~~~~~~~