@cucumber
|
Savaştan devam
Zümrütün terzi dükkanına doğru giderken yüzümdeki gülümsemeyi silemiyordum . İçeriye girdiğim an çalan zil ile masasından başını kaldırıp aynı anda "Hoş geldiniz" dedi. "Hoş buldum güzellik, naber ?" "İyi de sen hayırdır ne işin var burda ?" "Kıyafet siparişi vereceğim . Yabancıya mı gitseydim. " "İyi madem hoş geldin tekrar . Ne sipariş edeceksin?" "Takım elbise . Malum biliyorsun Sevcanın pek yakında istemesi var . Bir kaç çift takıma ihtiyacım var o yüzden ." Mezurasını eline alıp ayağa kalktı . "Mesut'da takım için sana gelecekmiş sanırım ." Kol boyumu alırken cevapladı . "Öyle yapacak." "Akıllı çocuğa benziyor . " "Sence benziyor olabilir ama bence öyle . Ben tanıştırdım zaten. " "Anlatsana biraz nerden esti tanıştırmak?" Ölçülerimi almaya devam ederken konuşmaya başladı. "Ben bu dükkanı yeni açtığım sıralar Mesut kötü bir aldatılma yaşamış ve berbat bir depresyonun eşiğine gelmişti . Yaşamsal belirtiler bile yoktu artık depresyon öyle bir vuruyordu . Bir gün dükkana çağırdım . Gel hem bana yardım et dükkanı dizelim hemde konuşalım neler oldu bana anlat dedim. Çünkü bildiğim tek şey aldatılmış olması . İşte bu aynı gün geldi her şeyi başından sonuna anlattı sen haklıymışsın bu kızdan bana yar olmadı dedi . Bende dedimki madem haklıyım o zaman bu sefer sözümü dinle ve seni biriyle tanıştırmama izin ver ." Aldığı ölçülerimi bir yandan bir deftere yazarken dikkatle onu dinliyordum. "Zorda olsa ikna ettim ve Sevcanı da yardım bahanesi çağırdım dükkana . Arkadaş gözüyle baktırıp samimi olmalarını sağladım başta . İşe de bayağı yaradı her haltlarını öğrenmiş ve beraber yapar olmuşlardı . Sonra yavaştan ikisinin de aklına girdim. İşte huyu iyi, kötüsü yok , şöyle iyi böyle güzel bunu alan şanslı bilmem ne derken benim koyduğum arkadaş sıfatını bir süre sonra onlar sildi. Bir gün ikisi de sana bir şey demem gerekiyo diye aradı buluşma yeri verdi. E tabi benim zaten her şeyden haberim olsa da sevgililik haberlerine haberim yokmuş gibi yaptım . Teşekkür ettiler bilmem ne sonra aileler tanıştı falan derken 4 yıl sonra burdayız işte. Pazar günü emeklerim mükafata eriyor ve mutlu bir ilişki bir adım daha ileri ..." Boynumun öçüsünü almayı bitirip başını kaldırdığında sustu. "Gidiyor . Öyle işte ." Hızla geri çekilip deftere not aldı . Paniğine gülümseyip yanına ilerledim . "Eee pazara kadar olur mu terzi hanım." "Olur elbet . " "Güzel şimdiden eline sağlık olsun . " "Sağ ol ." "Bu günlük işin bitmedi mi daha ?" "Yani bitmek üzere ." "Götüreyim o zaman ." "Gerek yok ya git sen ." "Beklemek istiyorum ben." Başını çevirmesi ile beni yine burnunun ucunda bulunca yutkundu . "Biraz ötede mi dursan acaba ?" Başımı iki yana salladığımda sandalyesini biraz çekti . Başını tekrar önündeki deftere çevirdiğinde sandalyeden tutup onu öncekinden daha da yakına çektim. Başını bilerek deftere daha da gömdüğünde gülerek sandalyeyi tamamen kemdime çevirdim . "Benden kaçamazsın . Boşuna çabalama ." Sessiz kalmayı seçtiğinde gülüşüm büyüdü . Kaçamayacağını biliyordu demek . "Seninle pazar akşamı görüşeceğim güzelim . O zamana kadar rahat olabilirsin." Ne dediğimi anlamak ister gibi gözlerime baktı lakin bu sefer de ben dönüp gittim .
|
0% |