Yeni Üyelik
13.
Bölüm

Karşılıklı duygular | final

@cudee_21


 

 

"Evleniriz belki bir gün...

Çocuklarımız olur;

Bana benzer şair olur,

Sana benzer şiir olur..."

 

 

 

- Cemal Süreya

 

 

 

 

 

 

Sedef'ten...

 

Son kez aynadaki yansımamı kontrol ettikten sonra evden çıkıp kapıyı kilitledim. anahtarlığı çantama atarken yüzümde aptal bir gülümseme vardı. Neşemin sebebi ilaçların işe yaraması değildi, Arda'nın hayatımda oluşuydu. daha doğrusu hayatım oluşuydu. Fark etmeden bir çok kez yaşam vaad etmişti bana. Elini uzatmıştı, her seferinde, ısrarla. Ve bende en sonunda tutmuştum o eli. Arda o kadar sıkı tutmuştu ki elimi, var olduğumu, yaşadığımı yeniden hatırlatmıştı bana.

 

Merdivenlerden hızla inerken eteğimin uçuşmasını engellemek için ellerimi önüme siper ediyordum. Arda'nın istediği gibi çiçekli elbisemi giyinmiştim. sonunda en alt kata ulaşıp dış kapıdan da çıktığımda Arda'yla göz göze geldik. beni gördüğünde yaslandığı duvardan ayrılıp gülümseyerek kollarını açtı. gülüşüne karşılık verip hızla kollarına atıldım. çok güzel sarlıyordu Arda. Kalbine buyur etmek istercesine sarmalıyordu beni. Son kez kokluyormuşcasına kokluyordu her seferinde.

Çok güzel seviyordu bir kere. Anne şefkatiyle... Baba sevgisiyle... Benim ilacım o saçma kapsüller değildi. Benim ilacım Arda'ydı. benim ilacım aylardır alt katımda yaşayan komşumdu.

 

Arda, ellerimizi sıkıca birbirine kenetleyip, üstüne küçük bir öpücük kondurdu.

"Güzelim. Sedef'im. seni harika bir yere götüreceğim. Gerçi benim için senin olduğun her yer harika ama bu ufak detayı görmezden gelelim lütfen."

Dediği şeye utanmıştım. her ne kadar belli etmemeye çalışsamda kızaran yanaklarım beni ele veriyordu. Arda benden hızlı davranıp kapımı açtığında, teşekkür maniyetinde yanağına küçük bir öpücük kondurdum.

Zafer kazanmışcasına bir sırıtışla hızla yanımdaki sürücu koltuğuna yerleşti. Girdiğimiz yola bakacak olursak muhtemelen sahile gidiyorduk. ama onun hevesini kırmamak için bilmemezlikten gelmeye karar verdim.

"Sevgilimm. Lütfen nereye gittiğimizi söyler misin?"

Yolda olan gözlerini usulca bana çevirdi. Şu an gözlerindeki mutluluk için dünyaları verebilirdim.

 

"Sürpriz güzelim boşuna ısrar etme söylemem."

Sonunda tam da tahmin ettiğim gibi sahile geldiğimizde Arda konuştu.

 

"Bebeğim sen beni arabada bekle ufak bir işim var onu hallettikten sonra seni alacapım tamam mı?"

 

Kafamı sallayarak onu onayladığımda hızla arabadan inip arka tarafa yöneldi. Bagajdan, ağır olduklarıma yüzde yüz emin olduğum poşetler çıkartıp gözden kayboldu.

Birkaç uzun dakikanın ardından kapın açıldı ve ardından bana sevimlice sırıtan sevgilim belirdi.

"Seni almaya geldim."

 

Ben arabadan indikten sonra ellerimizi birleştirip kolunu omzumdan geçirdi. Giyindiğim sandaletlerin arasından ayağıma deyen kum taneleri içimi hoş ederken denizi izlemeye başladım. Nasıl olsa Arda beni yönlendiriyordu.

"İşte geldik."

Nereye ve ne zaman geldiğimizi fark etmediğim yere döndüğüm zaman gözlerimle eş değer ağzım da açılmıştı.

Arda harika bir yer ayarlamıştı.

Muhtemelen bizim çatı katında olan rengarenk çocuk havuzunun içini yastıklarla doldurmuştu. Karşısında uzun, beyaz bir perde vardı. Kendi evindeki tanışabilir projeksiyonu da getirmişti. Yastıklarla dolu havuzun içinde aynı zamanda bir çok atıştırmalık da vardı.

Mutluluktan gözlerimin dolduğunu hissederken Arda'ya döndüm. Beni izliyordu.

"O gün. Senin... Kaçırıldığın gün. O günden beri film gecelerimizi tekrarlayamamıştık. Bende böyle bir şey yapmak istedim. Burada bizi kimse bulamaz. Umarım beğenmişsindir."

 

Gülümsedim. Oda bana gülümsedi. Ve ben onu güzel gülüşünden öptüm.

"Çok beğendim sevgilim. Çok."

 

___________________•

Filmimiz bitmişti ve ben kendi kendime film kritiği yapıyordum.

"Bence film daha farklı bitebilirdi. Tadashi ölmese daha güzel olurdu mesela. Dimi sevgilim?"

 

Kucağında uzandığım sevgilime döndüğümde beni izlediğini fark ettim.

"Ne düşünüyorsun sevgilim?"

Bence Tadashi filmdeki en güzel kadarterdi ve hemen ölmesi çok büyük talihsizlikti.

"Seninle evlenmeyi düşünüyorum."

Bence de Arda da çok haklıydı evlenmek çok man-

ne?

"evlenmek mi? Ben mi?"

"Ve ben. Biz. Bence biz evlenmeliyiz Sedef. Bize ne engel olabilir ki? Her uyandığımda seni görmeme kim engel olabilir? Her kavgamızın sonunda 'karım ne derse o olur' dememe kim engel olabilir tanrı aşkına. Ben sensiz bir saniye bile geçirmek istemiyorken. Ve en önemlisi duygularımız karşılıklıyken bize kim engel olabilir."

Bir süre duraksadı.

"Duygularımız karşılıklı. Öyle değil mi?"

Tedirginlik barındıran sesiyle sorduğu soruya onu öperek karşılık verdim.

"Karşılıklı sevgilim."

"O halde. Benimle evlenir misin?"

"Evlenirim."

Şu an ki mutluluğunu size anlatmak değilde göstermeyi o kadar isterdim ki. Üzerinde uzandığım için bedenen sevincini gösteremese de yüzüme kondurduğu onlarca öpücükten sevincini gayat iyi bir şekilde anlayabiliyordum.

"Seni... Seni dünyanın en mutlu kadını yapacağım. Söz veriyorum pişman olmayacaksın."

 

Yüzünü ellerimin içine aldım.

"Sen zaten beni dünyanın en mutlu kadını yaptın. Sen hiç kimsenin veremeyeceği bir hediye verdin bana."

Merakla sordu.

"Ne verdim."

 

"Ruhumu bana geri verdin. Umut dolu bir hayat verdin sevgilim."


Gülümsemesi yüzünde büyürken gözleri yaştan ğarlamaya başlamıştı.

"Seni çok seveceğim. Her zaman en çok seni seveceğim. Çocuklarımız olduğunda onları da çok seveceğim. Yani en çok seni ve çocuklarımızı seveceğim."

 

Ufak bir kahkaha attım.

"Çocuklarımız?"

"Tabiki çocuklarımız. Çocuklarımız olur; Bana benzer şair olur, sana benzer şiir olurlar fena mı?"

"Vaay Arda bey. Cemal Süreya okuyoruz bakıyorum."

"Sormayın Sedef hanım öyle bir sevdalandım ki bir güzele. Badeli aşık oldum. Rüyalarımda şairlerle buluşup şiirler yazdım ona."

İkimizde gülmeye başladığımızda aklıma gelen şeyle gülüşüm yavaşça soldu. Arda moodumun düştüğünü fark ettiğinde eliyle çenene destek verip yüzlerimizi yaklaştırdı.

"Ne oldu güzelim?"

 

Üzücü…”

 

Kaşlarını çattı usulca.

 

“Üzücü olan nedir?”

Gözlerimi gözlerine dikip uzunca baktım.

“İleride çocuklarımıza anlatabileceğimiz, güzel bir tanışma hikayemiz yok.”

Arda gülümseyerek dudaklarıma ömrüm boyunca unutamayacağım bir öpücük bıraktı.

“Bizde en güzelinden bir hikaye uydururuz o halde.”

 

 

 

 

Helloooo final bölümüyle karşınızdayım. Umarım Sedef ve Arda'nın hikayesini beğenmişsinizdir. Çok eğlenerek yazdım bu kitabı. Kısa olacağını zaten az çok tahmin ediyordum.


Kitap boyunca merak ettiğiniz ya da şöyle olsa daha iyi olurdu dediğiniz şeyleri buraya yazmanızı istiyorummm

 

Eğer bu kitabın düz yazı halini yazarsam daha uzun soluklu olacak. Yazmadığım, atladığım her noktayı yazacağım ama hala pek emin değilim. Pek talep yok gibi. VALORANT da bittikten sonra yine texting bir kurgu yayınlayacağım. Fikir çalımı olmasın diye kitabın adını vermeyeceğim ama eğlenceli bir şey olacak bilginize. Dediğim gibi başka kurgularda görüşmek üzere.

 

kendinize çok iyi bakın. Kendi Arda'nızı bulmanız dileğiyle💞💖🥂

Loading...
0%