@cudee_21
|
Ali: Derin müsait misin
Derin: Burak'la sinemaya giricez birazdan bir problem mi var
Ali: Eren içkiyi biraz fazla kaçırdı seni istiyor sen gelmeden kalkmazmış öyle söyledi
Derin: ne sizin içmekten kastınız içki miydi
Ali: Ne bekliyordun Derin Süt içmemizi mi Allah aşkıma gel hayvan kadar zaten zor zapt ediyoruz daha demin Kerim'i sen zannetti sarılmaya felan çalıştı kerim de içkiliydi ırzıma geçiyorlar diye bağırmaya başladı
kötü olmuş sonra ne oldu
Ali: ne olcak Eren'i biraz hırpalayıp sonrada mekandan attılar O da kaldırıma oturdu Derin gelmezse kalkmam dedi gelebilir misin artık lütfen
Derin: konum at
Ali: *konum*
...Derin çevrimdışı...
...Ali çevrimdışı...
Eren'den...
"İşte böyle oldu lamba kardeş. Bide Burak denen o çirkinle sinemaya gitti biliyor musun? Ben dururken hemde. Ben onun için kendimden ne kadar taviz verdim bilmiyor ama. Mesela... Mesela... onu valorant takımımız aldım. Aslında çokta taviz vermemişim. Allah'tan vermemişim. Sonra aşık olurdum felan kim uğraşacak."
Arkamı dönüp sırtımı yasladığım lambalara baktım. Son birkaç dakikadır çift gördüğüm için hangisine yaslandığını bilmiyordum. "Dimi lamba kardeş?" kafam sola doğru düşüyordu ki birisi ser bir darbeyle eski yerine getirdi. Sinirle soluma baktığımda kimseyle karşılaşmamıştım. "kimsin lan sen. Çık da adam gibi karşıma sıçıyım ağzına." "Eren, mal mısın diye sormayacağım abi çünkü bu saatten sonra anladım ki sen gerçekten malsın. Bir daha içme sen." Sağımdan gelen sesle, gülümseyerek o tarafa döndüm. "Sen ne dersen o Alimmm."
"Ali umarım arkandaki kişi Derin'dir. O gerizekalı Kerim ise gerçekten ırzına geçeceğim bilsin."
Ali, hızla arkasını dönüp kim olduğunu hala kavrayamadığım bedene doğru ilerledi. Kim olduğunu çıkartamadım kişiye bir şeyler anlatıyordu. "Ali sen Kerim'in yanına git onunla ben ilgilenirim merak etme." Ali hızla arkasını dönüp az önce kovulduğum bara doğru ilerledi. Artık derin olduğuna yüzde yüz emin olduğum kişi kollarımdan tutarak beni ayağa kaldırmaya çalıştı. "Eren sende birazcık yardımcı olsan diyorum." üzerime doğru eğildiği için yüzlerimiz fazlasıyla yakındı. İlk defa onu bu kadar yakında görüyordum. "Derin, gözlerinin yeşil olduğunu biliyor muydum?" kısık bir gülme sesi duydum. "Öyle miymiş hiç farkında değildim." "Evet gözlerin yeşil ve çok güzeller. Bide... Bide... Sende çok güzelsin." "Teşekkür ederim sen de çok yakışıklısın." Sonunda beni ayağa kaldırmayı başarmıştı. Eliyle gözümün önüne gelen saçlarımı arkaya doğru taradı. "O zaman neden benimle değildi o çirkinle sinemaya gittin?" Söyledigim şeyle şaşırarak gözlerime baktı. "Birincisi Burak çirkin değil, gerçekten yakışıklı bir çocuk. İkincisi o benim arkadaşım aynı senin de olduğun gibi. Farkı ne seninle de giderim."
"Ama... Ama... Ben seni seviyorum."
Hellooo arkadaşlar. Yine kendimi tutamayıp bölüm attım. Lütfen sizde kendinizi tutamayıp birkaç yorum ve oy atın. 🥹🥹 oy sınırı: 15
|
0% |