@dark_soul
|
Akşam olmuştu yanımda Minho ile ateşin başında eğlenenleri izliyorduk o sırada gözüme sohbet eden Thomas ve newt takıldı Adel: Minho Minho bana dönerek efendim der gibi bir bakış attı Adel: Newt ve Thomas'ın yanına gideceğim gelmek ister misin Minho başını sallayarak benimle birlikte ayağa kalktı yanlarına oturduğumuz da Thomas: merhaba Diyerek gülümsedi Adel: Merhaba Aklımda bir sürü soru işareti vardı bu yüzden aklımdaki soruların bir kısmını sormaya karar verdim Adel: birşey sormak istiyorum biz neden buraya bırakıldık,o sabahki adam da neyin nesiydi, neden burda tutuluyoruz bunların bı cevapları olmalı Newt: Neden buraya bırakıldığımızı neden burda tutulduğumuzu burdaki hiçkimse bilmiyor,sabahki adam ise- Newt Minho ya bir bakış atarak Newt: aslında oda bizden biriydi fakat ızdırap verenlerden bir tanesi onu sokmuş Adel: Izdırap verenler mi? Thomas: Evet labirentin içindeki bir tür yaratıklar bizden birini soktuğu zaman- Gally:Hey Thomas dövüşe ne dersin Thomas Minho'ya bakarak ayağa kalktı onunla beraber bizde kalkmıştık Thomas Gally nin yanına geldiğinde Gally Thomas'ın yüzüne bir tane yumruk geçirmişti biraz sarılsılmıştı Fakat Gally'nin üzerine doğru koşarak belinden tuttu ve yere düşürdü Gally sinirle ayağa kalktı Thomas yumruk atıcağı sırada Gally önce davranıp Thomas'ı kolunun altına aldı ve karnına yumruklar atmaya başladı Gally'nin yanına giderek onu omuzlarından yittim Adel: Derdin ne senin kes şunu! Herkes susmuştu Gally: Sakin ol çaylak Diyerek güldü ve diğerlerinin yanına dönmüştü Hemen Thomas'ın kolundan tutarak ayağa kaldırdım Newt ve Minho da yanımıza gelmişti Adel : Aptal Newt: Sakin ol Adel Newt'e Bakıp gülümsedim Minho ise belli belirsiz kıkırdıyordu tek kaşımı kaldırarak ona baktım ama sadece omuz silkti önüne döndü *** Eğlence bitmişti uyuyacağımız yer hamak şeklindeydi genede güzeldi Gözümü kapatarak kendimi uykunun kollarına bıraktım *** Boğuluyordum , karşımdaki sarı saçlı kadın bana bakıyordu cama vuruyordum beni umursamıyordu yan tarafına baktığımda Thomas'ı gördüm ifadesizce bana bakıyordu Thomas'a bağırıyordum artık ciğerlerim acımaya başlamıştı tanrım ölüyordum Minho: ADEL nefes nefese uyandım ter içindeydim Minho tedirgin bir şekilde bana bakıyordu Minho: İyi misin Havaya baktım saat daha erken olmalıydı herkes uyuyordu ama newt ve yanında bir kaç kişi vardı onlar labirentin önünde bekliyorlardı Adel: sağol iyiyim Minho başını sallayarak Newt'gilin yanına koştu yanıma baktığımda Thomas da kalkmıştı garip bir şekilde ona baktım Adel: onlar ne yapıyorlar Labirentin önündekileri işaret ettim Thomas: Onlar koşucu Adel Adel: Koşucu mu Thomas: Koşucular özel olarak seçilir belirli saat Aralıklarıyla girerler ve labirentin her yerini koşarak ezberlerler sonra da aktarırlar Adel: Yanlarına gideceğim Kalktım yürümeye başladım Thomas: Hey benide bekle Arkamdan koşarak bana yetişti yanlarına geldiğimizde hepsi bize döndüler Newt: Günaydın Adel, Thomas: günaydın Minho da bana bakarak gülümsedi Minho: sanırım rüyanda bile dövüşüyordun Newt kollarını bağlayarak bana baktı Adel: Çok komik Minho saçlarımı karıştırarak Alby le labirente girdi Bizde geri döndük herkes yavaş yavaş uyanmaya başlamıştı *** Newt bana bir kaç iş öğretmeye çalışıyordu elimdeki balta benzeri aleti ağacı kesmek için köklerine vuruyordum Newt: Gayet iyisin Newt'e baktığımda bana gözlerini hiç ayırmadan izlediğini gördüm benim baktığımı farkedince kafasını önce başka yere çevirdi sonra yanıma geldi Newt: Ben devam ederim Baltanın üzerindeki elimi tuttu bırakarak ona verdim bu sefer ben oturdum o sırada bizi izleyen Gally'e kaymıştı gözüm *** Labirentin önüne dizilmişti herkes koşucuların gelmesini bekliyorlardı gecikmişlerdi iki kişi gözüktü Tanrım Alby yaralıydı Minho onu taşıyordu ama duvar kapanıyordu Thomas ile birbirbirimize baktık aynı anda koşmaya başladık Arkamızdan gelen bağırma seslerini umursamayarak son anda kapıdan geçtik Minho Alby i yere bıraktı ve oturdu Minho: Aferin size aptallar şimdi 4 ümüzde ölüceğiz Thomas la birbirimize baktık Thomas Alby nin kolundan tutarak kaldırdı Thomas: Alby Yi sarmaşıklarla yukarı asmamız gerek Minho ile kafa salladık Minho da Alby nin diğer koluna girdi Adel: Hey şurası iyi galiba sarmaşıklar sağlam duruyor buraya asalım Minho:tamam Alby i sarmaşıklara bağladık yukarı çekmeye başladık çekerken sesler gelmeye başlıyordu ızdırap verenlerden olmalıydı Minho: tanrım geliyor Thomas Adel kaçın Minho koşmaya başlamıştı Thomas la ben hala çekiyorduk tanrım üzerimize bir yaratık koşuyordu sonunda sağlamlayıp bir duvarın arkasına saklandık fakat bizi farketmiş ti koşmaya başladık Thomas: Şu taraftan Dediği yere çıkmaya hatta tırmanmaya başladık ızdırap veren hala geliyordu çıktığımız yer yüksekti ve atlamamız lazımdı atlayamazdık Sarmaşıkları göstererek atla dedim atladığımızda ızdırap veren de atlamıştı Thomas ızdırap verenle birlikte aşağı kayıyordu Adel: Thomas! Thomas gitmişti... bu lanet yerde tek başıma kaldım Artık sabaha yaklaşmıştı ve ben bu aptal sarmaşıklarda asılı kalmıştım tekrar yukarı tırmanarak beklemeye başladım aşağı inemezdim çünkü aşağıda sanırım başka bir ızdırap veren daha vardı Ses çıkarmamaya oldukça özen gösteriyordum *** Newt'in gözünden: Thomas ve Minho Alby'i getiriyorlardı labirentten çıkmayı başarmışlardı Ama Tanrım Adel yoktu! Thomas olduğu yerde durdu Minho Alby'i getirdi herkes Thomas'a gelmesi için bağırıyordu arkasından bir ızdırap veren geliyordu bekledi tanrım sokucaktı onu Koşmaya başladı ve onu duvarların arasına sıkıştırarak öldürdü herkes şok içindeydi onu omzundan yiterek Newt: Ne halt ettiğini sanıyorsun Adel nerde Thomas cevap vermeyince Minho'ya döndüm başını iki tarafa salladı o muhtelemen şimdiye ölmüştü Herkes çok sessizdi Tanrım Adel ölmüştü...
|
0% |