
İstediğiniz için bölüm atıyorum ama sınav haftam başladığı zaman atamayabilirim....
İyi okumalarr🤗🤗
Verda:
Dudaklarım titrerken bir hıçkırık kaçtı ağzımdan. Ve gözümden bir damla yaş düştü. Çok zordu sevdiğini gizlemek. Değersiz hissetmek. Ama ben bunları hissetmiştim ben zorlu yollardan geçmiştim. Ben mutlu olmak istiyordum. Miraya döndüm. Telaşla bana bakıyordu
"Miray eve gidelim sana anlatmam gerekiyor" dedim gözümdeki yaşları silip o da kafasını sallayıp kalktı. İçeriye geçip çantalarımızı aldık. Ve mekândan çıktık. Miray ne kadar kötü durumda olduğumu anlamıştı ve direkt bir taksi durdurup, bindik. Eve geldiğimizde zar zor içeri geçtim. Miray bana şort ve tişört verdi. Onları giyip oturma odasına gittim. Miray kola cips koymuş, üstünü değiştirmiş bir şekilde beni bekliyordu. Yanına gidip oturdum. Bana döndü. Anlatmamı bekliyordu. Derin bir nefes aldım.
" Söylediklerim yalandı yani yarısı, Giray oradaydı ve bizi dinliyordu. Gerçekleri duyup biraz daha egolanmasını istemedim. Ben hala Giray'a aşığım Miray ama tekrar güvenmek istemiyorum. O nun kılına zarar gelse, üzülse ben kahrolurum-" dedim ama Miray sözümü kesti. Ha bu arada ben ağlayarak kola'yı içmeye çalışıyordum.
"Ama sen Emre'ye aşığım dedin. O da yalandı. Kızım manyak mısın? Diyecem ama sen manyaklıkta mastır yapmıştın değil mi? Giray ne düşünecek hiç düşündün mü?" Dedi bu kelimeler sinirimi tepeme çıkardı.
"Peki o benim duygularımı düşündü mü? Beni nasıl kırdığını düşündü mü? Ben onun için benliğimi kaybederken o başka kızlarla fingirdiyordu. Beni bir kere bile düşünmedi. Hep oyunlar oynadı. Ben artık onu düşünmek istemiyorum. Ben artık onu sevmek istemiyorum Miray" dedim sonlarda sesim kısılmıştı ve ağlamam çoğalmıştı. O ise destek amaçlı bana sarılmıştı.
"Verda beni dinle" dedi ona baktım.
"Eskine döneceksin. Ondan kaçmayacaksın, gerçekleri yüzüne vuracaksın. Canını yakacaksın Verda. O senin canını nasıl yaktıysa öyle yakacaksın. İstediğin kadar bende kal yarın okula birlikte gideriz." Dedi. dedikleri mantıklıydı. Ama ben eski de ne kaldıysa atmıştım. Ne kıyafetlerim vardı ne de eskiden yaptığım şeyler
"Verda benim kıyafetlerim yok. Ben bütün tarzımı çöpe attım" dedim ve yine ağlama.
"Tamam Verda yarın alışverişe çıkarız. Sıkıntı etme bunları. Benden giyinirsin yarın. Tarzlarımızın ve zevklerimizin bir olduğunu düşünüyorum" dedi kafamı onaylar şekilde salladım.
Birlikten cips yedik okuldakilerin dedikodusunu yaptık. Buraya birini komalık ettiği için geldiğini söylemişti. Ve bende gülmekten yarılmıştım.
Saate baktığımda ikiydi. İkimizde odalarımıza gittik. Miray bana oda ayarlamıştı. Sabah kalkmak çok zor olacaktı. Ama gözlerim daha fazla uykuya dayanamadı ve telefonuma alarm kurup uyudum.
.
.
.
.
.
.
Alarmın zırlaması ile gözlerimi açtım. Yataktan kalkıp yatağı topladım. Lavaboya girip elimi yüzümü yıkadım. Tekrar odaya döndüm ama giyecek bir şeyim yoktu. Miray' ın odası sağ çaprazımda'ydı. Odaya kapıyı tıklatarak girdim. Miray üstünü giymiş saçını yapıyordu. Üstüne baktığımda pantalon, beyaz bir crop ve kapşon giydiğini gördüm. Eskiden bende böyle giyinirdim. Güldüm.
"Günaydın Miray" dedim
"Günaydın Verda gel sana kıyafet vereyim." Dedi bende peşinden gittim. Dolabı açtı ve kenara çekildi. Şaşkınca ona baktım.
"İstediğini seç" dedi omzunu silkerek bende gülerek hoşuma giden gri ceketi siyah crop'u ve aynı renklerde gri bir pantalon aldım elime. Miray'a gülümseyerek bir daha kendi odama gitmeye üşendiğim için Miray'ın lavabosuna girdim. Beş dakika da üstümü değiştirip saçımı at kuyruğu yaptım. İddialı duruyordum. Hoşuma gitmişti bu halim. Eskiye dönmem çok mutlu etmişti beni. Dışarıya çıktım Miray yanına çanta felan almadan aşağı inmeye başladı bende hiç konuşmadan ardından gittim. Sofra kuruluktu. Şaşkınca ona baktım. O ise bana bakıp güldü.
"Ben yapmadım bunları babam kahvaltı ve ev işleri için birini göndermiş" dedi bende anladım dercesine kafamı salladım.
"Yakışmış" dedi gülümsedim
"Teşekkür ederim seninkiler de sana yakışmış" dedim
"Giray bu halini görünce ne tepki verecek merak ediyorum" dedi benim ise suratım düştü.
"Unuttun galiba dün ona Emre'ye aşık olduğumu söyledim ve artık onun düşünceleri ve tepkileri beni ilgilendirmez" dedim
"Göreceğiz onu" dedi ve sessizce kahvaltımızı yedik. Ve yine sessizce evden çıkıp dolmuşa bindik. Okula girdiğimizde ders başlamıştı ve 10 dakika geç kalmıştık ama bunu ne Miray ne de ben umursuyordum.
Sınıfa girdik. Eski ben gibi davrandım ve umursamadan yerime oturdum miray'da gelip yanıma oturdu. Hoca bile bu halimi unutmuş olmalıydı ki bu yaptığıma şaşırdı. Umursamadım. Bu dersi zaten sevmezdim. Kiraz kendini çoktan uykunun kollarına bırakmıştı. Bende kendimi sıraya gömüp uyudum.
.
.
.
.
.
Dersin bittiğini gösteren zil çaldı. Ve hoca sınıftan çıktı. Miray'la anlaşmış gibi ayağa kalktık. Kafamı kaldırdığımda Giray'ı burnumun dibinde buldum. Beni iyice süzdü. Utanmaz! Ve yine ölüp bittiğim bakışları ile baktı bana
"Vay eskilere geri dönüyorsun demek"dedi gülerek. Bende güldüm, ama bu gülüş alaydan ibaretti.
"Ben eskilere geri dönmüyorum, eskiler bana geri dönüyor. Ama ben bazı eskileri çöpe attım bilgine!"
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |