Sabah erkenden kalkmıştım yine kâbuslarım bana rahat vermiyordu aynı şekilde spor yapmıştım ve şu anda sıkıcı işime gidiyordum ve aynı zamanda beni rahatlatması için yanımdan ayırmadığım çeşit çeşit lolipop ve sakızı çantamda bulmaya çalışıyordum heh sonunda! Buldum elime geçen lolipopa baktığımda sevdiğim aromalı gelmişti kağıdını açıp ağzıma attım. Yolda yürürken aslında geçmişime rağmen sıkıcı bir hayatım olduğuna kanaat getirdim bundan mutsuz değilim ama yinede insan hayatında aksiyon isteyebiliyor. Ben şu anda sıkıcı yolculuğun sonuna gelmiştim çünkü şu anda kafenin önündeydim kesin bu sefer kovuldum. Sonucunu bile bile içeri girdim bir an aklıma elinde merdaneyle beni bekleyen bir patron hayal ettim bu gülmeme sebep oldu tabi önüme gerçekten patronum çıkmasaydı merak etmeyin elinde merdane yok ve başlıyoruz...

"Ooo bakıyorumda gazel hanımalar teşvik edebilmişler bir arzunuz var mıydı!" Dedi dalga geçmesi beni ayrı sinir etmeye yetmişti

"Bir serpme kahvaltı olsa güzel olurdu aslında" dedim bende dalga geçip gülerek ama bu onu baya sinirlendirdi işaret parmağını beni tehdit edercesine salladı

"Sen benimle bir de dalga mı geçiyorsun hadsiz! Defol burdan kovuldun" ve o hayırlı kelime 'KOVULDUN' ve burdasıda bana siktiri çekti

"Yokya tosbağaya bak sen. Sen bir kilolarını Verde sonra konuşalım canım beni kovuyormuş lafa bak sen bir boka benzesen sıçıp şekil versem senden daha güzel olur be" dedim tamam biraz ileri gitmiş olabilirim peki asıl soru umurumda mı? tabiki HAYIR ona arkamı dönüp kafeden çıktım

İşten kovulmuştum eve gitmek istemediğim için ıssız yerlere gitmek istedim nereye gideceğimi bilmeden öylece yürüyodum bunu bir süre yaptım karşımda bir orman vardı ne olduğunu umursamadan ormana girdim ormanın içi çok güzeldi huzurluydu biraz daha ormanın derinliklerine indim sonunda yorulup bir ağacın altına oturdum o kadar sessiz ve huzur vericiydi ki biraz da ağacın altında kestirdim.

Uyandığımda etraf karanlıktı Allah'tan da kestiriyim dedim baya akşam olana kadar uyumuşum yavaşca ağacın altından kalktım

Ah lanet olsun! Belim tutulmuş sırtımda bayağı bir ağrı vardı ağrıyı umursamadan yürümeye başladım ayın ışığı ve ilerideki sokak lambaları dan yansıyan ışık sayesinde önümü görebiliyordum biraz daha yürüdüm ve sonunda asfalt yola çıktım

Asfalttan geçen bir kaç araba dışında neredeyse kimse yoktu yolda yürürken kulağımda lastiğin asfalt yolda çıkardığı tiz ses geldi arkamı döndüğümde iki kişi bana doğru geliyordu ben daha ne olduğunu anlamadan biri kolumdan tutup beni arabaya götürmeye çalıştı neyse ki beynim hızlı bir şekilde çalışmaya geri döndü

Diğer dirseğimle kolumu tutan adamın yüzüne vurdum beklenmedik hareketin canını yakmıştı diğerinde bana doğru geldiğinde bacağımla ona tekme attım on beş dakika hepsiyle dövüşmüştüm ama sonunda ikisi birliktelik kolumdan tutup beni sabitlediler diğeri ise eliyle igneyle bana yaklaştı ben daha çok çırpınmaya başladım ama nafile sonunda iğneyi koluma sapladı ahh siktir o ne ya bıçakla adam deşer gibi iğneyi koluma soktu manyak herif geri çekildiğinde bedenim uyuşmaya başlamıştı tamamen karanlığa gömülmeden önce tek duyduğum bana iğneyi vuran adamın sözüydü

"Hırçın ve Asi aramıza katılacak olan bu kız onu çok mutlu edicek" dedi ve görüntü gitti