'Sevgiyi Hissetmek'

⁴⁴

Deniz'den...

Uraz'ı aramıştım ama telefonu açmadı. Üç kez aramıştım... Neden açmadı ki? Belki de umursamadı. Evet evet umursamadı, başka ne olacak ki? Hem kime neden bu kadar bağlı kalsın ki? Neden inandım ki ona? Herkes yalan söyler...

Derin bir nefes aldım. Fakat vücudumun her yeri titriyordu. Panik atak krizim tutmuştu ve kendimi sakin tutmak zor geliyordu. Apartmanın bahçesinde bir oraya bir buraya gidiyordum.

Yeniden derin bir nefes alıp kamelyaya oturdum. Sakin ol Deniz o sadece bir rüya...

Daha çok kabus gibiydi. Titremem durmuyordu. Nefret ediyordum bu tür şeylerden. Kendimi hâlen sakin tutmaya çalışıyordum. Omuzumda hissettiğim baskı ile korkuyla geriye doğru çekildim.

"Güzelim iyi misin, korkutmak istemedim."

"Uraz."

Uraz gözlerini dikmiş bana bakıyordu.

"Aramışsın duymadım size çıktım kızlar Deniz çıktı deyince ben de etrafa bakayım dedim."

Başım ile onu onayladım. Hâlen gözlerini üzerimden almamıştı. Yanıma oturdu.

"Ne oluyor yavrum?"

"Kabus gördüm."

Bunun için mi aradın Deniz? Bu korku bu mu yani?

"Korktun mu?"

Altı üstü kabus gerçek bile değil ki? Bazen abartıyorsun çocuk musun?

"Adı üstünde kabus güzelim tabii ki korkacaksın. Önemli olan ne seni bu kadar etkiledi?"

Susmuştu... O da beklemiyordu Uraz'ın buna olumlu bakacağını. Yani dalgaya vurmak yerine destek olacağını. Zaten o ses hep böyle anca kafamın içinde ataklarımda konuşur.

"O olay olmadan önce annem evin yanacağını görmüş."

"Söylemiştin hatırlıyorum."

"Ve gerçek oldu. Ben kabusum gerçek olsun istemiyorum."

"Tamam güzelim sakin ol, ne gördün?"

Sorusu ile ona baktım. Yanıt vermek istemedim.

"Peki sonra anlat olur mu?"

Başım ile onu onayladım. Sadece durmuş birbirimize bakıyorduk.

"İstersen yürüyüş yapalım. İyi gelir hava."

İstemiyordum ama yine de kalktım. Gözlerini bana dikmişti. Aslında hiçte yürümeye gerek yoktu sanki sarılsa geçerdi. Neden şimdi güvendim ki ben ona? Hayatımda ilk defa birine güvendim.

"Daldın?"

"Çok sarılacak gibisin sanki. Yani izin veriyorum ha."

Sözlerim ile Uraz gülmeye başladı.

"Sana sarılmamı mı istiyorsun?"

Lafı nerenden anlıyorsun ya?

"Yo ben öyle mi dedim?"

"İyi peki o zaman sarılmak istemiyorum hadi gidelim."

Oha! Ne? Nasıl istemiyorsun ya? Of ilk defa ben istedim onda da bu istemiyor. Uraz arkasını dönüp yürümeye başladı.

"Şey sanki..."

Dönüp bana baktı.

"Ne sanki?" dedi bana doğru gelirken.

Yutkundum...

"Yürümeye gerek yok. Sarılsan geçer, iyi gelirsin, iyi hissederim."

Sözlerimin bitmesi ile bedenime sıkıca sarıldı. Sarılmasına karşılık verdim. Saçlarımı okşuyordu... Kalbinin sesini duyuyordum. Çok güzel atıyordu. Güzel hissediyordum. Güvende hissediyordum.

"Benim Yeşilim bana sarılmak mı istiyor?"

"Hı hı."

Daha sıkı sarıldı. O sıkı sarılınca ben de öyle yaptım. Hâlen eli saçımda geziyordu.

"İyi hissediyor musun?"

"Hiç olmadığım kadar..."

"Yeşilim ateşin mi var?"

Uraz bedenin benden biraz çekip yüzüme baktı. Hâlâ kolları belime bağlıydı.

"Yo."

Uraz gözlerini bana dikmişti. Hiç ayırmadan bana bakıyordu. Dikkatlice yüzünü inceledim. Zayıflamıştı... Yüz hatları çok güzeldi. Ne çok sert ne de yumuşaktı yüz hatları.

Kahve gözleri çok güzeldi. Esmer tenine yakışıyordu. Siyah uzun saçları... İlk defa bir erkeğe yakışıyordu.

Ne o, ne ben gözlerimizi birbirimizden ayırmıştık..

"Neden öyle bakıyorsun?"

Sorum ile gülümsedi...

"Yüzünü ezberliyorum..."

Yüzüme doğru yaklaştı... Aramızda santimler kalmıştı.

"Sence de bir şansı hak etmiyor muyum?"

Gözlerim gözlerindeydi. Sadece ona odaklandım. Kalbim hızlı atıyordu, mutlu ve huzurluydum.

"Sanki sen çok mu yalvardın?"

"Çoook." dedi o harfiini uzatarak.

"İyi peki o zaman."

Tek kaşını kaldırıp bana baktı.

"Sana bu şansı veri..."

Kelimelerim boğazıma takılmıştı. Daha cümlemi tamamlamadan Uraz'ın dudaklarını dudaklarımda hissetim. Sadece dudaklarımız birbirine değdi.

Kafamı geriye doğru attım. "Sözüm bitmedi ki."

"Flört kısmını geçtik tamam mı?"

Uraz'ın söylediğine gülsem de başım ile onu onayladım.

"Sevgilimsin yani?"

Gözlerinin içi mutluluktan parlıyordu.

"Biraz öyle oldu."

"Öpeyim mi?"

Hiç öpmemiş gibi... Başım ile onayladım. Yeniden bana yaklaştı. Bedenime daha sıkı sarıldı. Dudaklarını dudaklarıma sürttü. Bunu neden yaptı bilmiyorum. Dudaklarını aralayıp beni öpmeye başlattı. O kadar sakin ve yavaş öpüyordu ki öpüldüğümü değil sevildiğimi hissediyorum.

Dudaklarını benden çekti. Fakat aramızdaki mesafe kapanmadı. Gözlerini bana dikti.

"Niye karşılık vermiyorsun Yeşilim?"

Tek kaşımı kaldırıp ona baktım.

"Ne bileyim Uraz sanki her gün biri ile mi öpüşüyorum. "

"Emre öpmüştü ama."

Ellerimi Uraz'dan çekip bir adım uzaklaştım.

"Emre öptü beni ben onu hiç öpmedim. Muhtemelen sana gıcıklık olsun diye yaptı. Başka kimse de yok ve kimse ile öpüşmedim."

Uraz gözlerini kısıp bana baktı.

"Öyle olsun bakalım, ben sana öğretirim. Profesyonel oldum kızım ben."

Uraz'ın sözleri ile gözlerim kocaman oldu. Güçle omzuna vurdum.

"Kaç kızla öpüştün? Kaç kıza öğrettin?"

"Oo çok..." dedi elini sallayarak. Gayet ciddi demişti. Şok olmuş bir hâlde ona baktım. Derin bir nefes aldım.

"İyi git öğrettiklerin ile öpüş."

Yürümeye başladım. Daha üçüncü adımda Uraz arkamdan bana sarıldı. Kafasını boynuma gömdü.

"Şaka yaptım kızım ya."

"Def ol git Uraz ya , bırak beni!"

Uraz'dan uzak durmaya çalışmıştım ama bana o kadar sıkı sarılmıştı ki bu mümkün değildi.

"Ya Yeşilim tamam özür dilerim."

"Özür falan istemiyorum. Daha ilk dakikadan böyle ise."

Sıkıntı ile nefes verdim. Gözlerim dolmuştu. "Bak bana." demişti Uraz. Bedenimi kendine doğru çevirip yüzümün ona bakmasını sağladı.

"Ama biz senin bu duygusallığı ne yapacağız?"

"Adam olacaksın!"

Sözlerim ile Uraz kahkaha atmıştı.

"Güzel sevgilim hani benim şu dudaklara senin dudakların değdi ya ben daha sigara içmem bile. Hatta sigara içmek yerine seni öperim."

"Fırsatçı!"

"Sigara bahane seni öpmek şahane!"

Uraz'ın sözleri ile gülmeye başladım. Bu çocuk asla uslanmaz ya.

"Bir kez daha öpeyim mi?"

Başımı olumsuz anlamda salladım.

"İyi ben de sigara içerim."

"Ne öpmene ne de sarılmana izin veririm ben de."

"Vay be, yakaladın zayıf noktamı kullan."

"Zayıf noktanı bulsam ne olur? Zaafın zaten benim."

"Orası öyle."

Gülümsedi, gülmesedim... Kollarını belime doladı.

"Şimdi sen benim misin? Benim sevgilim?"

Başım ile onu onayladım. Bıraksam sevinçten üç tur mahalleyi koşar.

"Sanki utanmasan mahalleyi turlayacak gibisin."

"Kızım sevinçten dünyanın eksenini değiştirirdim de neyse."

Uraz'ın sözleri ile gülmüştüm. Kollarını hâlâ sıkıca bedenime sardığı için geri çekilmek istesem de çekilemedim.

"Neyin var Yeşilim?"

Bir şey demek istedim. Belki bana iyi geliyor olabilirdi ama bazı şeyleri anlatmak için güvende hissetmek lazım.

"Bir şeyler var gibi."

Derin bir nefes aldım gözlerimi ona diktim.

"Çok şey var."

"Çok şey yok gibi."

Tek kaşımı kaldırıp ona baktım. O ne demekti ya?

"Ufak tefek şeyleri kafana takıyorsun. Bazı şeyleri de aşamıyorsun. Ama aşmak istiyorsun."

Derin bir nefes aldı. Gözlerini benden hiç ayırmadı.

"Belki de sevilmeye ihtiyacın var. Öyle o şu bu sevgi değil. Her şeyden herkesten çok sevilmeye..."

Sustum... Gözlerimi Uraz'dan çektim.

"Ben severim, seviyorum..."

Gözlerim dolmuştu. Bu kadar çok sevmesi doğru değil.

"Bu kadar sevme..."

"Sen iste daha çok seveyim."

"Hayır bu kadar çok sevme."

"Başka bir şey iste ve lütfen şu gözlerin dolmasın."

Başımı Uraz'ın göğsüne gömüp sıkıca sarıldım.

"Çok imkânsızdın, nasıl olduk şimdi?"

Bir şey demedim. Galiba hiç romantik biri değilim...

"Yeşilim bir yere mi gitsek? Millet bizi görsün de senden uzak dursun."

Uraz'ın söylediğine gülmüştüm.

"Çok mu kıskançsın?"

"Saçmalama ne alakası var. Evden çıkmadığın sürece sorun yok."

Uraz'ın sözleri ile kahkaha atmıştım. Cidden komik çocuk. Bana baskı yapamayacağını başından beri bilmeliydi.

''Bana baskı yapamazsın.''

''Yapmam zaten.''

Gülümsedi... Yüzüme doğru yaklaştı ben de ondan uzaklaştım.

''Yeter da.''

''Fotoğraf çekinelim mi?''

Gözlerimi kısıp ona baktım. Düşünüyor gibi yapıp başım ile onu onayladım. Hızlıca telefonu çıkardı ve kamerayı açtı.

''Ya da sonra çekinelim.''

Tek kaşını kaldırıp bana baktı.

''Ne zaman peki?''

''Akşam falan.''

''Peki, hadi yukarı gidelim. Hava soğuk.''

Başım ile onu onayladım. Apartmana doğru yürümeye başladığımız zaman elimi tutmuştu. Yanağımda sıcaklık hissettim. Uraz kulağıma doğru eğildi.

''Utanma kız sevgilin benim.''

''Sus ya.''

Tabii ki de susmak yerine gülmeye devam etti. Diyor ki; Deniz şiddet şiddet...

***

Kızların neredesin, nereye gittin, hayırdır ne oluyor sorularından kurtulup kendimi odama attım. Bütün günümü Uraz ile geçirmiştim. Az önce de beni zorla yürüyüşe götürdü, deli galiba. Ya da çok aşık...

''Deniz bu ne?''

Seda'nın sesi ile yerimden sıçradım. Kapım aniden açıldı, Seda ve Asena ile göz göze geldim.

''Ne be?''

''Lan sen Uraz ile sevgili mi oldun?''

Tek kaşımı kaldırıp onlara baktım. Ne alaka dercesine Seda telefonunu bana çevirdi. Tabii ki de Uraz bizi post olarak atmıştı.

''Evet öyle oldu.''

Telefonu elime alıp instagrama girdim. Bildirim kısmında etiketlenme vardı. Yok yok bu çocuk kesin deli.

''Deniz anlat.''

''Şans istedi verdim, valla bu kadar.''

''Duygusuz.'' dedi Asena.

Onu takmadan posta gelen yorumları okudum.

urazsarikaya & denizvaris

İlelebet aşk bu bendeki...

@denizvaris ve diğerleri beğendi.

enginvirat: Lan ne ara?

urazsarikaya: @enginvirat Bu aralar.

yunusakgöz: Herife bak kızı tavlamış.

urazsarikaya: @yunusakgöz Ne sandın lan?

umutçehre: Çok pardon ama benim neden haberim yok?

urazsarikaya: @umutçehre Niye olsun lan puşt?

sedaçakır: Lan ben de diyorum ki bu kız niye akşam bu kadar mal.

urazsarikaya: @sedaçakır Yan etkim.

asenaerden: Bari haber vereydiniz.

urazsarikaya: @asenaerden Sürpriz!

hakantunaoglu: Hiç beklemiyordum.

urazsarikaya: @hakantunaoglu Ben de dldmldld.

hakantunaoglu: @urazsarikaya Deniz'i tavladığına göre o ikiliyi dövelim.

urazsarikaya: @hakantunaoglu Lütfen hemen içimde kalmıştı.

buketlendin: Ne dedin de he dedi?

urazsarikaya: @buketlendin Acımış bana slksksks.

ilginglo: Siz ne alaka?

alimazhar: Büyü mü bu?

urazsarikaya: @alimazhar Aşk bu lan aşk.

emirdemir: En son flört olduğunu unutmuştu ne ara?

azraavran: Cidden Deniz mi?

denizvaris: @azraavran Bir problem mi var Azra?

sedaçakır: @denizvaris Var gibi sanki.

asenaerden: @sedaçakır Nedir sorun?

buketlendin: @asenaerden Şiddet istiyor!

urazsarikaya: Kızlar engel attım buraya yazamaz.

denizvaris: @urazsarikaya Aferin :).

denizvaris: @urazsarikaya Kör olası yaktı içimi ;).

urazsarikaya: @denizvaris Ara sıra uğra kalbime.

denizvaris: @urazsarikaya Oyunun içinde tut beni.

urazsarikaya: @denizvaris İlelebet aşk...

***

Ay sonunda :)

Deniz ve Uraz da olduğuna göre kaosaaaa devam ;)

Bu kitap neden okunmuyor bilmiyorum. Seda ve ben kitabın fanıyız bu yüzden devam ediyorum:).