Yeni Üyelik
3.
Bölüm
@dawrosee

Saatler Sonra...

Aspenya elinde ki boş bardağı hırsla yere fırlattı. “Aklım almıyor Yeşil, bu nasıl olabilir?”

Yeşil gözlerini Aspenya'ya dikti. “Bilmiyorum Aspenya o kızın söyledikleri doğru olabilir mi?”

Aspenya masanın etrafında olan bir sandalyeyi çekip oturdu. Derin bir nefes aldı. “Bilmiyorum Yeşil ama eğer doğru ise abimi geri getirmek zorundayız.”

 

“Ateş'e kapılıp gitti. Ayrıca Deniz'in tabutu boş! Bunlar nasıl olabilir? Deniz periyse Ateş abi de mi peri? Biz değil de neden o?”

 

“Hatırla Yeşil, abim inanın demişti. Biz buna inanmadık ki. Belki de inansak onunla birlikte olurduk.”

 

Yeşil başı ile Aspenya'yı onayladı. “Şu kitaba bakalım belki bir şeyler yazıyordur." Aspenya masada ki kitabı eline alıp sayfalarını çevirmeye başladı. Tek isteği bir şeyler bulmaktı. Sayfalara hem göz gezdiriyordu hemde hızlı hızlı çeviriyordu. Fakat bir şey bulamamıştı. Öfke ile kitabı yere fırlattmıştı. Kitap yere düşmüş ve iç yüzü açık kalmıştı.

 

“Aspenya lütfen sakin ol. Böyle bir şey elde edemeyiz.”

 

Aspenya Yeşil'i pek aldırış etmemişti. Olayla ilgili bir şeyler hatırlamaya çalışıyordu. Gözlerini kapatmıştı ve saatler önceki olay yerini gözünün önüne getirdi.

 

“Sanki bir kelebek vardı.”

“Mavi renkli kelebekten mi bahsediyorsun?”

“Evet.”

“Aslında benim de gözüme takıldı. Yani tuhatı. ”

Aspenya tek kaşını kaldırıp Yeşil'e baktı. “Tuhaf olan ne?”

“Biz geldiğimizden beri o kelebek vardı. Taa ki Ateş abiye kadar.”

“Bu kelebek bir işaret mi?”

 

Aspenya'nın sözleri biter bitmez odaya bir kelebek gelmişti. Mavi bir kelebek... Kitabın açık kalan sayfasına konmuştu. Konması ile ölmesi bir olmuştu. İkisi birbirine şaşkınca bakmıştı.

 

“Bu da neyin nesi?”

 

Üç Gün Sonra

 

Aspenya kafasına sarılı olan havluyu çıkarıp kirli çamaşır sepetine fırlattı. Ardından banyodan çıkıp abisi Ateş'in odasına doğru yürüdü.

 

“Yeşil!”

“Odadayım."

 

Aspenya odaya girip gözlerini Yeşil'e dikti. Yeşil ayna karşısına geçmiş makyaj yapıyordu.

 

“Benim odamda neden yapmadın?”

Tek kaşını kaldırmış Yeşil'e bakıyordu. Yeşil sadece omuz silkmişti. Soruya bile yanıt vermedi.

 

“Yeşil dinle beni.”

 

Yeşil elinde ki ruju kapatıp aynaya bakmayı bıraktı. Gözlerini Aspenya'ya dikti.

 

“Bak biliyorum ve anlıyorum. Ben aptal değilim seni yıllardır tanıyorum.”

“Anlamadım.”

“Abimden hoşlandığını biliyorum ama o ne olursa olsun Deniz'i sevecek. Bence artık onu bırak.”

 

Yeşil derin bir nefes aldı. Aspenya'nın sözleri ile gerçekler yeniden yüzüne vurulmuştu. Fakat o bunu belli etmemeye çalışıyor.

 

“Öyle bir şey yok.” demişti.

 

Aspenya Yeşil'in yanına gelip ona sıkıca sarıldı. Yeşil'in yavaş yavaş gözleri dolmuştu. Biliyordu ki Ateş ona asla şans bile vermezdi.

Yeşil bir şeyler demek için hazırlanmıştı ki Aspenya bir anda ondan uzaklaştı.

 

“Ne oldu?”

 

Aspenya korku dolu gözleri ile Yeşil'e bakmıştı. Parmağı ile aynayı gösterdi. Yeşil derin bir nefes alıp korku ile arkasında ki aynaya döndü. Mavi kelebek aynaya konmuştu. Ayna da konduğu yerde ruj izi vardı...

 

Yeşil cesaretle aynaya yaklaştı kelebek hızla konduğu yerden kaçmış içeride uçmaya başlamıştı. Yeşil parmaklarını ruj izine götürdü. Ve o an olduğu yerde kala kaldı. Çünkü aynada bir anda Ateş belirdi.

 

“Aspenya bu ne?”

Aspenya korku ile yutkundu, aynaya doğru yaklaştı. “Abi...” demişti.

 

Loading...
0%