@dawrosee
|
Kapıdan çıkar çıkmaz ayağım kapının girişine takıldı. Zaten böyle sakarlıklar ya benim başıma ya da yaz dizisinde başrol kızın başına gelirdi. Yaz dizisinde başrol olmadığıma göre benim başıma geldi. Gerçi bu başıma her gün geliyor, muhtemelen kapı girişinde sıkıntı var. Kapıyı kapatıp kendimi bahçeye attım. Yani bahçeye çıktım... ‘'Kırmızı kafa!’’ Duyduğum ses ile kafamı sağa doğru bahçe kapısına çevirdim. Emre gözlerini bana dikmiş bakıyordu. Yine giymiş mavi kot ceketini, sanki başka ceketi yok. Neyse ben buna bir ara farklı bir ceket almalıyım. '‘Kanka böyle mi geliyorsun?’’ Beyaz gömlek ve kot pantolon ile parkta çekirdek kola mı yapacaksın? Bunu içimden sormuştum. Yani sonuçta mahalledeyiz rahat ol. '‘Yakışıklıyım kabul et.’’ ''Emre hadi gidelim ya.’’ ''Keşke sen de biraz düzgün giysen, evde kaldın.'' Giydiğim kıyafete bakmıştım. Eşofman ve üzerine crop giymiştim. Bir de havalar serin diye ceket giymiştim. '‘Gelinlik mi giyeyim Emre?’’ Giysem ya, komik olmaz mıydı? ‘'Yakışmazdı.’’ Emre’nin ayağına güçlü bir tekme attım. Hızla sokağa doğru kaçtı. Ben de peşinden koştum fakat kapıdan çıkar çıkmaz birine çarpıp yere düştüm. Ya biz nasıl çarpıştık, ya da ben nasıl çarptım da böyle düştüm. Omzum sanki yerinden çıktı. Çarptığım kişiye bakmak için kafamı kaldırdım. İç sesim lütfen şu an sus! Çünkü çarpan kişi yaz dizisinden fırlamış gibiydi. Hızla düşüncelerimi sildim. Emre yanıma gelip beni kaldırdı. ‘'Daha dikkatli olsan çarpmazdın.’’ dedi çarptığım kişi. Özür dilemek için dudaklarımı aralamıştım ki Emre önüme geçti. '‘Sen de dikkat etsen iyi olur.’’ demişti. Bunun da arada abiliği tutuyor. Emre kolumdan tutup beni çekti ve parkın tam tersi yöne doğru gitmeye başladık. '‘Emre sen Mami ve ekibi ile mi takılıyorsun?’’ '‘Hayır kızım ya, orada öyle yapmam gerekiyordu.’’ ‘'Kim ki bu?’’ '‘Bilmiyorum, sanırım yeni taşınanlar.’’ '‘Neyse Emre ama yanlış yoldayız.’’ '‘Ara sokaktan dolaşırız, hem gezmiş oluruz kızım.’’ Sanki Paris sokaklarını geziyoruz. Ara sokağı döndüğümüz zaman gözüm hemen Mami ve çetesine takıldı. Mami yani Muhammet, benim benden iki yaş küçük olan erkek kardeşim. Bizim mahallenin serseri erkekleri her gün siyah giyip mahallede boş boş geziyor. Arada racon falan da kesiyor. Çete falan dediğime bakmayın, iyi çocuklar da ama işte çocuklar. '‘Emre şunlara doğru gidelim.’’ Emre beni başı ile onayladı. Hızla yanlarına gittim. Mami beni görmemişti. Bu çok güzel bir şeydi çünkü sigara içiyordu. Yanına gelir gelmez eline vurdum. Elindeki sigarası yere düştü. Sinirle bana döndü. Sövecek gibi oldu ama beni görünce gülümsedi. '‘Gülüm sen miydin?’’ '‘İçme şunu demedim mi sana oğlum biraz abla sözü dinle.’’ ‘'Abla bu sadece yengeyi dinliyor.’’ Gözlerimi devirdim. Görümcelik damarım tuttu. '‘Lan mahalleye birileri taşınmış.’’ dedi Alp. '‘Türk dizisi girişi gibi. Neyse biz kaçtık.’’ dedim ve kaçtık. Koştuk... *** Emre önündeki çekirdeği kenara fırlattı. Sabahtan beri yiyor ya. Bu sefer fazla tuzlu almıştı, kola olmasa dudağımız kururdu. '‘Sıkıldım ya.’’ '‘Ne yapalım Emre herkese zorbalık yaptık, kaldık iki kişi.’’ Söylediğim şey ile Emre gülmüştü. Emre ve ben açık sözlüydük. Aklımıza ilk geleni söylerdik. Bu yüzden bizi pek kimse sevmezdi. Emre’nin kenara attığı çekirdek poşetini elime alacaktım ki, bir anda masada kocaman bir kask belirdi. Bildiğiniz motor kaskı! Kaskın sahibine baktığım zaman evin önünde çarptığım çocuk olduğunu gördüm. Emre sabır dilercesine nefes alıp verdi. O ve iki arkadaşı yanımıza oturdu. ‘'Yalnız burada biz oturuyoruz.’’ dedi Emre sinirle. İstanbul beyefendisi yavrumu sinir hastası ettiler. '‘Farkındayız ama biz de oturmak istedik.’’ '‘Neyse boş ver Emre bize gidelim film izleriz.’’ dedim. Emre başı ile beni onayladı. Ayağa kalkmıştık ki yine o çocuk konuştu. Bizimle derdi neydi? '‘Siz aşıkların keyfini bozduk, isterseniz kusura bakabilirsiniz.’’ demişti sinir edici bir gülüş ile. Emre bir şey demek için dudaklarını aralamıştı ki kolundan tutup onu çektim. ‘'Lütfen gidelim.’’ demiştim demesine ama onun gidesi yoktu. Bu yüzden onu çekiştirdim. '‘Ya kızım bu kim?’’ '‘Nereden bileyim!’’ Gözlerimi devirdim. Bu hareketime karşılık Emre kafama vurmuştu. Bir şey demek yerine sessizce yürümeye devam ettik. İki sokak sonra Emre’nin evine geldik. Emre evine geçince kalan yolu tek yürümeye başladım. Tek yürümeyi sevmiyordum. Çünkü kendi kendime konuşuyordum ve herkes beni deli sanıyordu. Emre de niye benibtek gönderdiyse? Ha, evet şey ben çocuk için yakışıklı dediğim için olabilir. Evin sokağına döndüğüm zaman bir motor önümü kesti. Hava karanlık olduğu için bir tık korkmuş olabilirdim. ''Ne oluyor?’’ demiştim ama sesim içime kaçtı. Motordaki kişi kaskını çıkardı. Bu oydu! Şaka mı? Şaka olma ihtimali yüksek. Son zamanlar da Emir'e sürekli şaka yapıyordum. O da bana mı yapıyor? '‘Dikkat etsene!’' Motorla beni ezecek olan oydu. ‘'Bak sabahtan beri derdin ne bilmiyorum ama başımdan git.’’ dedim. '‘Derdim yok sadece dikkat et diyorum.’’ dedi. Kaskını takıp motorunu çalıştırdı. Bu sırada bana doğru koşan üç kişiyi gördüm. Motor yanımdan gider gitmez koşanlar yanıma geldi. Koşanlar demiştim değil mi? Kardeşim ve arkadaşlarıydı. ‘'Bu kimdi? İyi misin?’’ dedi telaşla. ‘'Sorun yok Mami iyiyim ama eve geçelim.’’ Başı ile beni onaylamıştı.'‘Ben eve geçiyorum siz takılın.’’ dedi arkadaşlarına. Son üç aydır eve pek geç gelmiyordu. İyice hanımcı oldu. Biz yıllarca dil dökelim kızın teki üç ayda adam etsin. Bakın yine görümcelik damarım tuttu. Kız iyi kız da ben çok fazla kıskancım. Şevval... Bizim ağır abilerden birinin kız kardeşiydi. Adam evlenip gitti de bunlar da öyle sevgili oldu. Zaten bu racon kesme bizim büyüklerden kalma bir şey. ''Daldın gene kız.'' ''Biraz öyle oldu. Neyse eve geçelim yahu üşüdüm.'' Mami beni başı ile onayladı. Bahçe kapısına gelir gelmez kapıyı açıp içeriye koştum. Ay hellü, ben geldim... Size KVS tarzında Siyah Giyen Adamlar kurgusu ile geldim. Dümdüz komedi mahalle kurgusu... Oy ve yorum beklerim... Instagram; dawrosee |
0% |