@deneyimliyazarr
|
"Bak güzelim düzgünce söylüyorum ver şu parayı bize" dedi gerizekalı. Konuşmadan tip tip bakmam anlaşılan sinirini bozmuş olacak ki "kızım seni burada halletsem kimsenin ruhu duymaz lan. Hadi, sıkıyorsa karşı koysana!" diye benimle dalga geçip üzerime doğru gelmeye başladı. Güya beni korkutmak için yavaş yavaş geliyordu. Yanında ondan küçük iki çocuk daha vardı.Kafamı hafif sağa eğip ne yapacağını izliyordum. Tam önüme geldiğinde elini omzuma attı. İlk önce eline ardından da suratına bir bakış attım. "Canın zoru oynamak istiyor he" deyip beni duvara itti. Duvara itmesiyle bedenlerimiz birbirine çarpmıştı. Bu duruma kahkaha atarken "çok hoşuna gitti sanırım." dedi ve bileklerimi alıp başımın yanına hizaladı. Gözlerinin içine bakıp "koca istiyorum, gel beni al." tabiki demedim. "Siz erkekler ne kadar gerizekalısınız!" deyip beni halledeceği kıymetlisine güzel bir tekme indirdim. Tabi ki mal iki büklüm olunca suratına tekme atmamla yeri boylamıştı. Diğer iki çocuğa bakıp şirince "dayak yemek isteyen var mı?" diye bir soru yönelttim. İkisi de ellerindeki sopaları yere atıp dört nala buradan uzaklaştılar. Yerde yatan gerizekalının da karnına birkaç tekme attıktan sonra çocuklarla buluşacağımız kafeye doğru ilerlemeye başladım. Yolda yürürken -nerede yürümeyi planlıyorsam başka- telefonum çalmaya başladı. Arayanın kim olduğuna dahi bakmadan yeşili sağa doğru kaydırdım. "Neredesin sen?" dedi kızgın bir ses ile. "Geliyorum bebeğim, yaklaştım." dedim. "Bir belaya bulaşmamışsındır umarım." dedi uyarır gibi. "Yok canım hiç bulaşır mıyım? Ben öyle bir kız mıyım yani aşk olsun. Neyse kapat hadi, giriyorum kafeden içeri." deyip suratına kapattım telefonu. Yanına gittiğimde ağzıma sıçacaktı ama olsundu. Yanlarına gittiğimde hepsiyle sarıldık selamlaştık, sıra ona gelince duraksadım. Ne yapacağımı bilmiyordum çünkü sikicekmiş gibi bakıyordu. Ata "Tamam, ya kıza şöyle bakmasana!" dedi. Ona "seni seviyorum sipaydi" bakışları atarken dalgasına "oturabilir miyim abi?" dedim. Bu sefer tek kaşını kaldırıp bakınca bizimkilere dönüp "gidip bana et bıçağı getirin, büyük ve keskin olsun. Kendimi kuşbaşılık doğrayacağım." dedim. "Sus lan otur şuraya!" diyen Arya'ya tip tip baktım ve hemen yanına oturdum. Tam konuşacakken garson geldi. Hepimiz siparişlerimizi verdikten sonra ağzımı konuşmak için açtım ki -ben şarkı söyleyeceksin zannetmiştim- Melih "Gençler, size söylemem gereken bir şey var." dedi. Masanın üzerinde elimi kafama yasladım ve gözlerimi Melih'e dikip "Ne söylicen lan he, yine ne söylicen?" dedim alayla. Bana "Sana ne be yalak." der gibi baktı ve konuşmaya başladı. "Ben biriyle çıkıyorum." dedi. Herkes tebrik ederken Arya ve ben sadece susmuştuk. Herkes susunca "Kim bu kız?" dedi Arya. "Şu gelen" diyerek kapının orada bize doğru yaklaşan sarışın bir kızı işaret etti. Kızla göz teması kurduğumuzda gülen suratı düşmüştü. Bizimkiler ayaklanıp kızla selamlaşırken Arya'nın kulağıma yaklaşıp "Bu kız bana bir yerden tanıdık geliyor ama çıkaramadım." dedim. "Ben hatırladım. Bak nasıl göt edeceğim ama önce kalk selamlaşalım." dedi. Gülümseyerek ayağa kalktık ve kıza "Ben Efsa, bu da..." derken Arya'yı göstererek "Arya" dedim. Kız memnun oldum vesaire gibi şeyleri vızıldayıp Melih'in yanına oturdu. Masada toplam beş erkek ve üç kızdık. -Üç kız kim diye sorarsanız baş harfi Arya- Arya kıza dönüp "Adın neydi?" diye bir soru yöneltti. "Melih söylememiş sanırım, adım Elis." dedi gülerek. "Yok ya Melih söyledi de biz gavurluğuna soruyoruz sanki." dedim Arya'nın duyabileceği sesle. Ayağıma hafifçe vururken bıyık altından kıkırdıyordu. "Ya ben seni bir yerden tanıyor gibiyim ama nereden olduğunu bir türlü çözemedim." dedim. "Al benden de o kadar Efsa." diyerek beni onayladı Arya. Elis "Bilmem, ben sizi çıkaramadım." dedi gözlerini kaçırarak. Aha bu kızda kesin bir boklar var. Siparişlerimiz geldi ve herkes yerken Arya birden "Heh şimdi hatırladım. 2016'nın üniversite çıkışıydı. Okulda Ressam Serkan diye bir çocuk vardı. Onun yüzünden kavga çıkmıştı hani, hatırladın mı?" dedi bana dönerek. "Evet, hatırladım. Serkan için kavgaya gelen kumral kız ve arkadaşı... Sen arkadaşıydın değil mi?" dedim bir heyecanla. Biraz düşünür gibi yaptı ve "Evet, hatırladım. Aynen, arkadaşıydım." dedi ve önündeki frambuazlı pastayı yemeye devam etti. Emre "Siz o kızları tabiri caizse sikmemiş miydiniz?" dedi. Biz de bunu bekliyorduk işte. "Tabiri mabiri sevmem ben. O olayda çok güzel sikilmişlerdi." dedi Arya. Kız kızarmış Melih de yalandan öksürüyordu susun diye.Cem "O olay nasıl olmuştu ya, anlatsanıza." dedi hiçbir şey anlamamış gibi yaparak. Arya'ya dönüp "Ben anlatacağım." dedim çocuk gibi. Kafasıyla buyur anlat deyince anlatmaya başladım. -24 Mayıs 2016- Üniversiteye başladığımız ilk yıldı. Etrafta herkes birbirleriyle tanışmaya çalışıyor biz ise Arya ile etrafa bakınıyorduk. Bir çocuk elinde resim çantaları ile ikimizin ortasından bize çarpa çarpa koşuşturuyordu. "Hey, yavaş olsana lan!" diye bağırdım arkasından. Çocuk duymayıp uzaklaşmıştı. Neyse 1 ay falan geçti bu çocuk bu sefer yanımıza geldi. Bu sefer ben, Arya, Emre ve Arda çimenlikte oturuyorduk. "1 ay önce gelmediğim için kusura bakmayın, özür dilerim o gün için." dedi. Gülümseyip "Salla ya, zaten üzerinden 1 ay geçmiş." dedim. Neyse biz bayağı muhabbet kurduk, iyi arkadaş olduk derken beş kız üniversitenin önünde yolumuzu kesti. Sadece ikimiz vardık Arya ile ama etrafımız öğrencilerle çevrilmişti. 5 kızın en önünde duran kız yanımıza yaklaşıp "Siz nesisiniz ki Serkan'ın yanında dolanıyorsunuz?" dedi omuzlarımızdan ittirip. Arya sadece susuyordu. Ben ise " Biz ne miyiz? Biz senin o elini çevirip götüne sokacak kişileriz." dedim. Yanındaki sarışın -Elis- da "Düzgün konuş bizimle yoksa..." derken sözünü bölüp "Yoksa?" dedim. Benim bağırışıma yutkunmuştu. Arya "Efsa yapma böyle. Bak, korkuttun kızcağızı." dedi çok sakin bir ses tonuyla. Kesinlikle bunun sonu hayra alamet değildi. Etraftakiler "Baksanıza, Arya çok sert duruyor ama fos çıktı." gibi bir sürü şey zırvalıyorlardı. Arya hiçbir şey demiyordu. Öndeki kız "Ne o güzelim, korktun mu yoksa?" dedi Arya'ya yaklaşarak. Elini Arya'nın kafasına koyup saçlarını okşadı. Ben ise bu tabloyu sessiz sessiz izliyordum. Arya birden kahkaha atmaya başlamıştı. Kız "O kadar mı korktun küçüğüm?" dedi ellerini saçlarından çekerken. Etrafına dönüp "Alın şu kızı da kendine getirin. Baksanıza..." diyemeden Arya elini kızın saçına daldırmış ve öne doğru onu yatırmıştı. Kız saçlarını kurtarmaya çalışırken Arya kızın ayaklarını yerden kesince yüz üstü yere düşmüştü. Yanına eğilip kulağına sesini, herkesin söylediğini duyacak şekilde seviyeye getirdi "Seni bu vaziyetteyken öyle bir sikerim ki bir daha göt veremez hale gelirsin!" deyip ayağa kalktı. Dediklerini bağıra bağıra söylemiş herkesin duymasını sağlamıştı. Ardından sarışın kızın yanına gidip "Arkadaşının düştüğü duruma düşmek isterseniz hiç sıkıntı değil ama benim tavsiyem kaçmanız." dedi. Arkasından esmer bir kız "Hadi, kolaysa beni alt et bakalım." deyip Arya'nın suratına yumruk indirmişti. Arya gülümseyip kızın karnına tekme atmasıyla kız yere düşmüştü. Sarışın kız da bana yaklaşıp elini saçıma atınca kızı bir güzel dövmüştüm. Ardından polislerin gelmesi sonucu ayrılmıştık. Görgü tanıkları ve Serkan'ın sayesinde nezaretten kurtulmuştuk. "İşte böyle Cemciğim." dedim anlatmamı bitirmenin verdiği yorgunlukla. Elis'e döndüğümde kıpkırmızı olmuştu. Melih ise bize çok kızgın bakıyordu. Arya'ya döndüğümde kulağıma yaklaşıp "Bir şey yok, bu kızın ne bok olduğunu anlayacak. Boşver." deyip biraz da olsa pişmanlığımı üzerimden atmama yardımcı oldu. Melih "biz kalkalım artık." deyip Elis'i de alıp gözden kayboldu. Ardından hesabı ödeyip biz de kalktık.
|
0% |