Yeni Üyelik
10.
Bölüm

07 “Yemek”

@denizkiyisi

Merhabalar hoşgeldiniz

Uzun bir aradan sonra bölümü size getirdim kjsjdjd

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın

Oy sınırı:45 oy

Medyadaki şarkı isteğe bağlı açılabilir

İyi okumalar sizleri seviyore

(Yaşlı Amca-Kediler Ve Şarkılar)

 

#

 

Kafeden içeriye girdiğimde fazla kalabalık olmayan masalara göz gezdirdim. Hedef olarak belirlediğim biyolojik abim sanırsam tek başına oturan iri adamın ta kendisiydi. Asker olduğunu düşünmeye başlamıştım fakat bir kanıtım yoktu ama yinede kendisini tanıtacak olursak uzun boylu ve iri olması fazla dikkat çekiciydi.

 

Beni görünce ayağa kalkması ile onun yanına yürüdüm. Bana mimiksizce elini uzattığında sadece adımı söyledim

 

"Asena"dedim bana öyle hitap etmesini isteyerek

 

"Kara"dediğinde masada tam karşısına oturdum. Anlatmasını bekleyerek yüzüne baktığımda masamıza doğru gelen garsonun elindeki çayları görmemle kaşlarımı çattım.

 

"Çay içersin diye düşündüm,içersin değil mi?"dediğinde kafamı salladım. "Sizi dinliyorum"dediğimde bir süre bekledi ardındansa yavaşça gözlerini kırparak anlatmaya başladı.

 

"Amcamız sen doğduğun zamanda iyi bir binbaşıydı ve o zaman bir çocuğu yoktu. Bir husumeti olduğu birkaç adam birlik oldu ve seni bizden ayırmaya karar verdiler. Yeni doğmuştun bu nedenle çoğumuz hastaneydik ama yine de fark edemedik, yerlerinizi değiştirmişler"dediğinde hafiften dolan gözümü belli etmemeye çalıştım.

 

"Abin olarak sana sahip çıkamadığım için özür dilerim ama böyle olsun istemezdim, kimse istemezdi. Lütfen bize bir şans ver ve yarın iş çıkışı evimize yemeğe gel annemizin her ne olursa olsun seni görmeye hakkı var"dediğinde cevaplamadım. Kafamı yavaşça yukarı aşağı salladığımda kafeden içeriye giren kişiyle ona döndüm.

 

Ayben'di ve gözleri sanırım dinlediği telefon konuşmasından dolayı beni arıyordu. Ona baktığımı gördüğümde bunu fark ederek mecburi yanıma geldi, Kara Yakut için tekmil vermişti.

 

"Kusura bakmayın, sen öyle şey edince bir şey var sandım"dedi Ayben bana hitaben. Kafamı sorun yok anlamında hareket ettirdikten sonra omuz silktim. "Sorun yok sen doğru olanı yaptın vatan haini de olabilirdim"dedim sessizce. Kafamı salladığında sözü Kara Yakut aldı.

 

"Kız kardeşim Asena"dediğinde Ayben'in yüz ifadesinden bile şaşırdığı belli oluyordu. "Ama soy adlarınız??"diye sordu Yakut ve Yılmaz soy adlarının aynı olmamasından kaynakça çıkararak.

 

"Değiştirecek yakında"diyerek cevap verdi Kara Yakut kendisinden emin bir şekilde. Emin değildim, yeni bir ailem olsa bile babamın soy adını değiştirmezdim sanırım.

 

"Ben özür dilerim gideyim ben zaten sonra konuluruz"diyerek arkasını döndü Ayben. Yavaş ama dik adımlarla kafeden çıktığında bunun için asla onu suçlamıyordum görevde onları serbest bırakan terörist olduğumu bir şekilde anlamıştı. Ya kolumdaki ufak çizikten ya da renkli gözlerimden. Sadece kendisinin anladığını da biliyordum, bu takdir hak eden bir dikkatti ve kafeye kadar gelecek cesareti de muhteşemdi.

 

Ona kanım şimdiden ısınmıştı. Bakışlarımı Kara Yakut'a çevirdiğimde onun da bana baktığını gördüm. "Sen git, yemekte görüşürüz kardeşim"dediğinde askeriyedeki mi yoksa davet edildiğim yemekten mi bahsettiğini tam anlamayarak kafamı salladım. "İyi günler"diyerek ayaklandığımda kendi içtiğim çayın parasını ödeyerek kafeden çıktım...

 

#

 

"Sude saçma sapan konuşma ailem olmayacaklar sadece bir yemek yiyeceğiz"dediğimde güldü ve oturduğu yatağımda oturur bir konuma geldi.

 

"Asıl sen saçmalama Asena asker abisi peşinden koşanda benim zaten. Hadi hiçbir şey olmasa en kötü kan çeker sen onlardan bir yemekle kurtulamazsın"dediğinde ayağının ucundaki yastığı alıp kafasına attım. Bunu yapmam ile kıkırdamıştı. Odamın kapısının tıklanması ile ikimizde kapıya döndük.

 

Müsaitliğimiz hakkında bir cevap vermediğimizden kapı açılmış ve Sude'nin ikizi olan Selçuk başını kapımdan odaya doğru uzatmıştı. "Cevap versenize geri zekalılar vurulup geberdinizde o yüzden cevap vermiyorsunuz diye düşünmeye başlıyorum"dediğinde Sude benim ona attığım yastığı ikizi Selçuk'un kafasına attı.

 

Tam isabetti, yastık Selçuk'un kafasına çarptıktan sonra Selçuk yastığı tutmuş ve yeniden Sude'ye atmıştı. Sude'de tekrardan bana atarak bizi bir döngüye sürüklediğinde ben bu döngüyü durdurdum, aniden ciddileşerek yastığı kenara koyduğumda dudaklarım konuşmak için aralanmıştı.

 

"Cıvımayın yeter hadi yardım edin ne giyiyim"dedim yarın iş sonrası gideceğim yemeği kastederek. Şu an saat akşam on sularıydı sabah kalktığımda işe gitmeden önce ne giyeceğimi seçmek için bir zaman olmayacaktı. İşten döndüğümde ise Sude ve Selçuk işte olabilirdi. İkisinede sorup o şekilde giyinmek daha cazip gelmişti kendimin aceleci bir şekilde seçtiği kombine karşı.

 

"Şunu giysen nasıl olur diyerek bana yeni aldığım siyah kumaş pantolonumu gösteren Sude ile ona döndüm...

 

#

 

Evettt

Kestttimmm

Bölüm sonu

Nasılsınız iyi misiniz? Bende iyiyim teşekkürler

Loading...
0%