Yeni Üyelik
6.
Bölüm
@denizkiyisi

Merhabalar yeni bölüme hoşgeldiniz

Uzatmadan bölüme başlayabilirsiniz diyorum. Bol bol yorum ve oy bekliyorum

🏹

Odada birkaç saattir aralıksız telefona bakıyordum. Uyanalı ne kadar olmuştu? Kim bilir.


Odama sadece Mete gelmişti birkaç saat önce,o da kahvaltı içindi. Kahvaltı yemiyor olduğunu söylediğimde üstelememiş Hürrem abla odama sabahları içtiğim americanomu getirmişti.


Elena-EVAN YAVAŞŞŞ diyen Elena’nın sesleri telefonundan dışarı çıkarken kapı tıklandı.


“Gel”dedim


Kapı yavaşça aralandı ve bana görmeyi garipsemediğim bir görüntü sundu. Bu görüntü Mir’in 1.71 olan benden en az 20 santim uzun ve iri olan görüntüsüydü.


Mir “Biraz konuşmak istedim. Rahatsız ettim sanırım”dediğinde hoparlörde olan telefonumdan bir ses daha duyuldu


Evan-Kim var lan odanda


-Biri yok filmden geldi. Kapatıyorum yemeğe ineceğim


Diyerek telefonu alelacele kapattığımda Mir yatağımın karşısındaki çalışma masasının koştuğuna oturmuştu.


“Rahatsız etmedin. Etsende önemli değil”dedim


Şivem biraz bozuktu ama şu an onların Türkçe bilemem şükrediyor gibi bir halleri olduğundan bunu umursadıklarını sanmıyordum.


Mir “Sağ ol ikiz”dediğinde sadece gülümsedim.


Mir’in gözleri ise başka bir yerdeydi. Daha çok odayı tarıyordu. Gözleri birkaç saniyeli bir yere odaklı kaldığında onun baktı yere döndüm.


Komidine bıraktığım gümüş mermili tabancamın namlusu tam anlamı ile ona dönüktü.


Belli ettiği korkusu ile kıkırdayarak yatağın en ucundan en başına uzandım. Tabancayı komidinin çekmecesine kullanıp kapattığımda rahatlamış gibiydi.


“Bir tık korkunç görünüyor olabilirim ama sınayan olmazsa zararsızım. Korkmana gerek yok”dedim


Hafifçe güldüğünde gözlerim gamzesinde gezindi. Ardındansa yüzünde. Benziyorduk. Yüz hatlarımız falan. Erkek halim olsaydı sanırım böyle olurdı,çift yumurta ikizi olarak benzeyebileceğimiz en büyük şekilde benziyorduk.


Mir “Onu anladım. Yani sanırım”dedi


“E sen bir şey konuşacaktın”dedim


Güzel cümle kurduğum için içten içe gururlanmıştım. 8 yıldır Türkçe,İtalyanca ve Rusça öğreniyordum. İspanyolca ve İngilizce ise doğuştan bildiğim dillerdi. Neden Türkçe öğrendiğim konusu biraz karışıktı ama asıl nedene gelirsek.


Bizim babam,ben ve uzakta olan kuzenim dışında yaşayan hiçbir akrabamız yok. En son ölen kişi ise Babaannemdi. Kendisi Türk’tü ve dedem yüzünden Kaliforniya’da yaşıyordu. Dedem yüzünden olmasının nedeni ise işleriydi. Sonuca gelirsek öğrenmemi Babaannem istemişti.


Mir “Ha evet. Yani ben. Neden bize demediğin konusunda…konuşmak istedim. Desen daha iyi olurdu…En azından konuşmak için götümüzü yırtmazdık”dediğinde güldüm.


Gülüşüm içten şekildeydi


Mir “Bir de. Neden yanında hep silah var. Aslında yemekte silahının olduğu şansa fark etmiştim ama emin olamayıp söylemedim”dediğinde kaşlarım havalandı.


“Nasıl?”dedim


Mir “En büyük kuzenimiz asker,Merih abim ise polis. Silahları az çok biliyoruz ucundan. Çatalımı senin tarafına düşürmüştüm tam alacakken sen almak için eğildin. O ara gördüm”dediğinde kafamı sallayıp konuştum.


“Babamın bol düşmanı var. Eminimki bu olayda kulaklarına gitmiştir. Her ne kadar bu ailenin öz kızı olsamda hala babamın tek kızı,kıymetlisi,zayıf noktasıyım. Bu yüzden yanımda taşıyorum”dedim


Mir “E Türkiye’desin zaten. Düşmanların seni nerde bulacak”dediğinde güldüm


“Türkiye’ye gelince düşmanlar bitmiyor”dediğimde bu sefer o kafasını salladı.


Bir süre boş boş baktı ardındansa sorup sormamak arasında kaldığı belli olan soruyu bana yöneltti.


Mir “İlerde normal ikizler gibi olabilir miyiz sence? Yani…şey birbirimize ısınıp kardeş sayar mıyız?”dediğinde omuz silktim.


“Bunu ben bilemem. Belki ilerde birbirimizi çok severiz belki nefret ederiz. Bu hayatta yaşayacağımızın bile bir kesinliği yok”dedim


Bir süre durdu kafasını yavaşça salladı. Konuşmasını bekledim. Konuşmadı.


“Zaman gösterecek. Bence birbirimizi çok severiz. Ben sana az çok ısındım”dedim.


Bu konuşmanın benden çıktığına inanamıyordum.

Ormanda suçlulara konuşmaları için acımasızca işkence eden yaşı küçük gücü büyük genç kız bu muydu yani?


Mir “İnşAllah”dedi


“Amin”dediğimde yüzünde barizde fark edilen bir şok vardı


Mir “SEN MÜSLÜMAN MISIN”dediğinde gülerek kafamı salladım.


“Babaannem sa-yani onun sayesinde”dedim


Ölen birine sağ olsun demek epey garipti.


Mir “İyiymiş. Bunu nasıl becerdi. Elleri öpülesi kadınmış”dediğinde kıkırdadım


“Kliseye her gittiğimizde bize gavur gavur diyip dururdu. Bizde imana geldik”dediğimde daha çok güldü.


En sonunda konuşacak hale gelince bana döndü.


Mir “Siz?”dedi


“Kuzenim ve ben”dediğimde kafasını salladı.


Mir “Ben artık gideyim. Sende bir-iki saat sonra yemeğe gel. Annem bugün erken uyuyacağımızı söyledi. Sonuçta yarın erken kalkacağız düğün var”dediğinde kafamı salladım.


🏹


“Metin Sonkan ben doydum”dediğimde kafasını bana çevirdi.


Soy adı ile birlikte seslenmemi garipsiyordu.


Metin Sonkan “Tamam kalk kızım,odana geç dinlen yarın erken kalkacağız”dedi


Mert “Bana ne oldu o ne olursa olsun bozmadığın kurallarına”dedi kafasını anında tabağından kaldırarak


Meriç “Evet baba sen demiyor muydun ‘biz aileyiz birlikte hareket etmeliyiz’ diye”dedi


Miraç gülerek konuştu “Yani bir Bella olamadık hahaha”dedi


Sırıtarak kalktım ve Mete’ye göz kırpıp odama çıkmak için merdivenlere yöneldim. Kimse ile konuşmayıp odamda saatlerce kapı kitli uyumayı planlıyordum…


Loading...
0%