@denizkiyisi
|
Teker teker kayboldu hayaller. Yerini aldı bıtkınlık. Küçük kız büyüdü. Toz pembe rüyasından uyandı. Gerçeklerle tanıştı. Ben Rüya,17 yaşındayım. Neşe yetimhanesinde 6. yılım. Daha önce başka yetimhanelerde kalsamda daha beterini görmedim diyebilirdim. Okul hayatım dışında İstanbul'un bilindik kolejlerinin birinin karşısında olan kafede garsonluk yapıyorum. 14 yaşından beri çalışarak kendime şu anlık 3 kira yetecek ve onun dışında geçimimi sağlayacak kadar para biriktirdim. Yetimhanede kalıp boş şeylerle ilgilenen diğerlerinin aksine reşit olur olmaz kendime mutlu bir hayat yaşatabileceğim. Her ne kadar ondan öncesinde mutsuz olsamda. Yakın bir arkadaşım yok. Varlardı ama artık yok. Kendileri hiç ulaşamayacağım bir yerdeler ikiside iki metre toprağın altındalar. O olayın yaşanmasından birkaç geçmiş zar zor toparlanmıştım. Şimdi ise yeni gelen kargomdan çıkan sipariş ettiğim kitabı okuyordum. 'Her Kimsen' yeni basılmış bir kitaptı. Ve ben iyi bir kitap okuru olarak onu anında yanıma almıştım. Kitabın bir sayfasını çevirdim. Sayın sen, sana bir şey söylemek istiyorum. Gerçek aşk;hangi kılıkta olursan ol,neye bürünürsen bürün,boyun ve kilon kaç olursa olsun seni bulur. Sadece kalbini aç ve hayatın-bazen can sıkıcı olsa da-espiri anlayışını kucakla. Kim bilir belkide hiç ummadığın bir yerdedir. Her kimsen ve neysen. Beğendiğim cümleyi yanımda bulunan gri keçeli kalemle çizdiğimde sarı postiti sayfanın kenarına yapıştırdım. Bu sayfayı aşkı bulduğumda tekrardan okumak isterdim. Birkaç sayfa daha okuduğumda yanıma gelen Ecrin'e göz ucu ile baktım. Kendisinden pek hoşnut olmazdım ama bir nefretimde yoktu. Aynı duyguları onunda bana hissettiğini biliyordum. Ecrin "Rüya,müdüre anne seni çağırıyor. Bekletme istersen biraz sinirliydi"dedi Konuşup kendi yatağına oturduğunda kitabı kapatıp yastığımın yanına koydum. Bir şey yaptığımı düşünmüyordum. Birkaç ay önceki Rüya olsa götü tutuşurdu yine ne bok yedim diye ama bu sefer sigara içiyor olmam dışında hiçbir sorunum yoktu müdüre ile. Tabi onuda öğrenmiş olamazdı sadece iş saatlerinde ikişer tane içerdim. Ranzadan atladığımda altımdaki yatakta kalan Ayda'nın sesi duyuldu. Ayda "Yavaş abe hayran yavaş"dedi Kıkırdadığımda yavaş adımlarla koğuşumuzdan çıktım. Müdüre ile zıt düşmemek için üstümdeki bol kot pantolona ve bol beyaz tişörte olabildiğince çeki düzen verdim. Açık kumral saçımın iki ucunu kulak arkama atıp çıkardığımda uzamış perçemlerim şekil almışlardı. Yetimhane odasının önünde durduğumda sakince kapıyı çaldım. Müdüre annenin kadına göre kalın olan sesi 'gel' dediğinde yavaşça kapıyı açtım. İçeride görmeyi beklemediğim orta yaşlı bir adam ve kadın. Onlar dışında hepsinin yirmili yaşlarda olduklarını düşündüğüm 5 adam. Sigara migara diyorduk en son. Bunlar görüp ispiklemiş olmasın? Yok yok belli etme dur bir relaxxxx Minik bir gülümseme gönderip kapıyı kapadığımda bu sefer gözlerim derisini de saçı gibi toplayarak topuz yapmış olan canımız(!) müdüre annemize değdi. Kendisi burnundan düşmek üzere olan yakın gözlüklerinin aksine oldukça mutluydu. Nedenini merak etmiştim. Müdüre anne "Rüyacım otursana kızım"dedi Kızım? Rüyacım? Tövbe tövbe. Bunun içine in cin bir şey mi kaçmış kız Bilmiyorum yakında çıkar kokusu ama şu insanlara baksana zengin gibiler galiba bağış yapacaklar bu da beni seçti herhal "Peki müdüre anne"dedim Boş yere oturduğumda odadaki herkesin bana bakması beni hoşnut etmemişti. Gözlerim yine müdüre annedeyken kendisi hiçbir şey yokmuş gibi seslice nefes aldı ve bana bu sözleri söyledi. Müdüre "Rüya hazırlan kızım ailen geldi seni alacaklar"dedi "Ne?"dedim şaşkınlığımı üzerimden atamayarak... |
0% |