Selam

Hepiniz hoşgeldiniz yeni bölüm biraz geç olsada geldi

Bölüm şarkısı için bir düşüncem yok bırakmak isteyen bırakabilir.

Bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın bu nedenle üzgünümki sınır koyacağım

Eğee bölümde yazım hataları varsa lütfen haber edelim

Oy sınırı:15

Yorum sınırı:10

#

Sabah yatakta döne döne uyandığımda saat maalesef ki erkendi ve ben uykum olmasına rağmen uyuyamıyordum. Saate baktıktan sonra yeni odamdaki yatağımdan doğruldum. Çalışma masamın sandalyesine bıraktığım dünkü kıyafetlerimi giymek istemeyerek biyolojik annemin bana ayarladığı kıyafetlerin bulunduğu rafların önüne geçtim.

Hava bana kalırsa terletecek kadar sıcak olmayan ama alta uzun giyecek kadarda soğuk olmayan bir havadaydı. Bu nedenle raflardan mavi bir kot şort alarak onu kombinleme niyetine giydim. Şort çok az bol gelmişti o da stresten bir şey yemiyor olmamdı sanırım,normale göre az yiyor olamamdı.

Üstüme raflarda gözüme kestirdiğim pembe kısa kollu badiyi giydiğimde ayaklarıma beyaz çoraplar geçirerek makyaj masamın önüne geçtim.

Yüzüme durumu kuracak bir makyaj yaptığımda anlığı fazla kaçırmayı seviyordum. Kurumuş dudaklarım hafif simli glossumun ardında görünmezken ev topuzu yapılmış dağınık saçlarımı saldım.

Saçlarımıda taradığımda sanırım biyolojik ikizim ile dışarı çıkmaya hazırdım.

Yatağıma geri oturup telefon bakmak yerine kahvaltı saatinin gelmesini salonda beklemeye karar verdim ve eşyalarımı doldurduğum kol çantam ile birlikte odamdan çıktım.

Merdivenlerden evi geze geze inerken gözüm koridor duvarlarına asılmış farklı farklı tablolara değiyor ve onları inceliyordu.

En çok dikkatimi çeken yaşlı bir adam tablosu olduğunda ismimi seslenen kişiye döndüm.

Bulut "Rüya. Abicim saat daha erkendi neden kalktın?"diye sordu bana doğru yaklaşırken.

"Uyku tutmadı bende salona ineyim dedim sonra bir baktım tablo inceliyorum"dedim.

Bulut "Benim çizimlerim"dediğinde ağzım şokla açıldı.

"Ne?"dedim cümle kuramazken

Bulut "Dedemle birlikte küçüklükten beri çizerim. O tabloda ona bu yılki hediyem. Kendi portresi"dediğinde

"O zaman neden burda ki? Ona niye vermedin?"dedim

Bulut "Bir hafta sonra ailecek yeni yaşını kutlayacağız hem sende akrabalarımızla tanışırsın. O zamana kadarda tablo burada duracak"dedi

Kafamı salladığımda tablodaki tuval çizimini daha dikkatli süzdüm demek tablodaki çizim dedemin ta kendisiydi.

Bulut "Doğaç ile dışarı çıkacakmışsınız?"dediğinde kafamı salladım.

Bulut "O da erken kalkmış salonda oturuyordu. İsterseniz yardımcılara söyleyin size kahvaltıyı hazırlasınlar"dediğinde kafa sallamayı bırakmayarak ondan ayrıldım ve merdivenlerden salona yöneldim. Sanırım o da diğer biyolojik abilerimi iş için uyandırmaya gidiyordu.

Salona girdiğimde görüş açıma Doğaç girdi. Salona oturmuş telefonu ile ilgileniyordu. Üzerinde beyaz alete benzeyen bir tişört altında ise mavi bir kot şort vardı. Benim geldiğimi hissettiğinde kafasını bana çevirdi.

"Bulut abin eğer istersek yardımcıların bize kahvaltı hazırlayabileceğini söyledi. Yeni uyandığım için benim canım istemiyor fakat sen istersen eşlik edebilirim"dediğimde gülümsedi.

Doğaç "Bende yeni uyandım şimdi yemesem daha iyi gezerken canımız bir şey isterse alırız"dediğinde onayladım.

"Çıkalım mı?"diye sorduğumda o da o sırada ayağa kalkmıştı.

Doğaç "Çıkalım bacım çıkalım"dediğinde güldüm.

"Bacım mı?"diye sordum. Hem bacım demesi garip gelmişken komik bir tonlama ile söylemişti.

Doğaç "He...Yürü tospik kaplumbağa"dediğinde bir önceki dediğimi teknik olarak tekrar ederek 'ne' dedim.

Doğaç "Senle de nasıl iletişim kuracaz biz sürekli 'ne' 'ne'"dediğinde cevabımı esirgemedim ve onunla birlikte salondan çıkarken konuştum.

"Böyle iletişim kurucaz Niloya"dediğimde gülen taraf oydu.

#

Çayımdan gülerek bir yudum daha aldığımda Doğaç elimi tuttu. Kahvaltı yapacağımız yerde kahvaltımızı yapmış çay içiyorduk ve nerden aklıma geldiğini bilmediğim bir şekilde Doğaç'a bilek güreşi teklifi yapmıştım. Tabi bu teklifi aramızdaki yirmi santimden fazla boy farkını ve birkaç bedenlik irilik farkını göze almadan yaptığım için neredeyse pişman olmak üzereydim. Onu sevmiştim,bana iyi davranıyor ve sohbeti sarıyordu. Biz dışarı çıkalı iki saat olmuştu fakat bir saati takside geçtiği için harika vakit geçirmiş değildik.

Doğaç'ın fazla zorlamadığı elini bükmeye çalıştığımda uzun uğraşlar sonra bunu beceremeyeceğimi anlayarak elini bıraktım.

Doğaç "Pes mi?"diye sorduduğunda kafamı sallama ile karışık konuştum.

"Pes. Vallaha da billahada olmuyor"dediğimde güldü.

Doğaç "Şurayı görüyor musun?"dediğinde işaret ettiği yere baktım. Kahvaltı ettiğimiz mekanın hemen karşısındaki takıcıydı. İçinde takı dışında başka şeylerinde olduğundan haberdardım. Gördüğümü belli etmek için 'hıhı' tarzında bir ses çıkardığımda konuşmasına devam etti.

Doğaç "Çayını içte sana morel olsun diye bir şeyler bakalım. Sonrada hava sıcak diye Avmye geçeriz"dediğinde gülümsedim. İkinci çayımı sıcak olmasına rağmen en hızlı şekilde içtiğimde o çoktan bitirmişti. Hesap öderken yediklerimizin ne kadar tuttuğunu bile öğrenmeme izin vermeden ödediğinde birlikte takıcıya girdik.

Takıcı dediğim mor tabelalı dükkanda bizi girir girmez Mc quen ve Sally tişörtleri bizi karşıladığında Doğaç anında almaya ikna oldu.

"Dur biraz daha gezinseydik hem bak başka türlerinde varmış"dediğimde önce tişörtlerin fiyat etiketine baktı sonrasında ise omuz silkti.

Doğaç "Başka türlerini beğendiysen onu da alırız. Ama bunuda alıyoruz çünkü ben kazandım benim morel hediyem benim kurallarım seni bu tişörtün içinde görmek isterim"dediğinde güldüm ve tişörtlerin S bedeni olanı ona attım.

"Benimki bu olsun"dedim ona attığım S beden Sally tişörtünü kastederek. Bol olması için geniş almıştım zaten modelleride biraz oversizedı. Onaylayadığında o da kendi bedenini aldı ve beni çekiştirerek ilerlemeye başladı.

"Doğaç yavaş"dediğimde elimi bırakmıştı. Tam o sırada ne yaptığının farkına varmış olmalı ki eli ensesine gitmiş mahçupça konuşmuştu.

Doğaç "Özür dilerim ilk kez senle dışarı çıktık ya biraz heyecanlandım sanırım. Canın acıdı mı?"dediğinde gerginliği azaltmak için gülümsedim.

"Sorun yok acımadı canım sadece dikkatsiz ilerliyorsun diye dedim bende biraz fazla tepki verdim"dediğimde o da ufaktan tebbesüm etti ve biz beğendiğimiz şeyleri ödeyerek Avmye gitmek için taksiyi beklemeye başladık...

#

Bölüm sonu bölüm yakında gelecektir bölüm hakkındaki düşüncelerinizi merak ediyorum.

Umarım beğenmişsinizdir oy ve yorum sınırlarını doldurmayı unutmayalarım. Hepiniz Deniz Kıyısında olduğunuz için ıslandınız. Kendinize iyi bakın. Seviliyorsunuz görüşmek dileğiyle