Alarmın sesiyle güne gözlerimi açtım. Dün akşam kahvemi bile içmeden kendimi direkt yatağa atmıştım kim bilir ne kadar uyuyordum.O sırada çalan telefonum dikkatimi dağıttı. Yataktan kalkmadan komodine uzanıp telefonumu aldım arayan Kübra idi.O an Kübra'nın dün olan hiçbir şeyi bilmediğini hatırladım acilen buluşup söylemeliydim.

"Alo."diyerek açtım teledonu Kübra'nın o neşeli sesi hemen kulaklarıma yayıldı.

"Ablan bugün okula geri döner aşkısı."

Bu haline kıkırdadım "Zahmet oldu aşkısı."diye cevap verdim.Sonrasında konuşmasına izin vermeden"Büyük olaylar oldu acilen konuşmamız lazım okula erken gel "dedim tabii dedikodu meraklısı kankam "Işınlanıyorum geç kalma "dedi ve yüzüme kapattı.Gözlerimi devirerek yataktan kalktım ve lavaboya doğru ilerledim.

İşlerimi hallettikten sonra okul kıyafetlerine doğru ilerledim gömleğimi ve eteğimi elime alıp hızlıca üzerime geçirdim.Aynanın karşısında kendime baktığımda belime tam oturan eteğim ile güzel gözüküyordum.Saçlarımı taramak için elime tarağımı aldığımda aklıma dün yaşananlar geldi Çakır'ın benimle dalga geçişi,gülümseyişi...Yüzümü buruşturarak tarağı saçlarıma geçirdim sertçe taramaya başladım.İşim bittiğinde elime kırmızı rujumu aldıktan sonra dudaklarıma tam sürmeden sadece renk vermesi için küçük hareketlerde değdirip çektim.

Kiripiklerimi de kıvırdığımda işte hazırdım erken gidip Kübra ile kafa patlatmalıydık.Teledonumu elime alıp başka mesaj var mı diye baktım,yoktu.

Odadan çıkıp hızlıca kapıya doğru ilerledim bir şey yemek istemiyordum.Çantamı kapının önüne koyduğum yerden aldığımda ayakkabımı ayağıma geçirip kendimi binanın içine attım.

Kapıyı kitleyip elimde anahtarla binanın dışına doğru merdivenlerden inmeye başladım .

Dışarı çıktığimda Doğu'nun kapının önünde arabaya yaslanıp sigara içtiğini gördüm.O buradaysa kesin Çakır da buraydaydı çünkü ikisi yapışık ikiz gibiydi her an beraberlerdi.İstemsizce küçük adımlar atıp etrafıma baktığımda arkamdan gelen ses irkilmeme sebep oldu.

"Beni mi arıyorsun?"Çakır ne ara arkama gelmişti Allah aşkına.

Derin nefes alıp"Etrafa bakıyordum ne alakası var?" Diye sordum.O ise sanki hiç soru sormamışım gibi boydan üstümü süzmüştü birden bana yaklaşıp elini bacağıma attı ani refleksle geri çekildim.Bana uzattığı elini çekmeden öbür elini belime attı ve beni kendine çekti.

"Eteğinin kenarı azıcık yukarı kıvrılmış onu indirecektim."dedi . Ağzımı açıp daha konuşamadan elini eteğime atıp düzeltti elini geri çekerken ise bacağıma sürterek geri çekildi.Bu hareketi tüylerimi diken diken yapıp beni titretmişti.Piç gülüşü atarak belimi bıraktı bırakmasıyla konuşmaya başladım.

"Bana söyleyebilirdin."dedim kaşlarımı çatıp."Söyledim ya."diyerek sırıtarak bana bakmaya devam etti.Kafamı sağa sola sallayıp arkamı döndüm ve kapıdan çıktım.

O sırada Çakır'ın sesiyle duraksadım.

"Okula gidiyorsan gel bırakalım."Ona doğru dönüp boş gözlerle baktım Doğu'nun yanına gitmişti arabanın önünde ikisi de bana bakıyordu.Bir şey demeden yeniden arkamı dönüp yürümeye başladım.Birkaç adım ilerlemiştim ki birden belimden tutulup savrulurken küçük bir çığlık attım.Beni çeken kişiye baktığımdaysa Çakır olduğunu gördüm.

"Ne yapıyorsun seni manyak."dedim çıkacak gibi atan kalbimle ona bağırırken.

"Arabaya bin dedim."demesiyle tekrardan bağırdım."Binmeyeceğimi belli ettim gerizekalı."Söylediğim şeyle kaşları yukarı kalkarken beni kendine daha çok çekti yüzünü yüzüme eğdiğinde "Bana böyle davranabilen ilk kızsın genelde diğerkeri bana sevgilim diye hitap eder." Yüzümü buruşturup"Gitsene o zaman o kızlara."dedim gözlerine bakmaya devam ederken.Bir an bu söylediğimden pişman olmuştum.

"Gerçekten ister misin o kızlara gitmemi..."tam cevap verecektim ki burunlarımızı yavaşca birbirine tokuşturmasıyla kalakaldım konuşmaya başladığında cıkladı"ben o kızları değil seni istiyorum.

Nefes nefese kalmış bir şekilde "Ne?" Diye fısıldadığımda yüzünü benden uzaklaştırdı ve belimdeki eliyle baskı uygulayarak beni zorla arabay yürütmeye başladı.O kadar şoktaydım ki yürüyordum.Kafamı kaldırıp Doğu'ya baktığımda telefonu kaldırmış bizi çekiyordu.Çakır'a seslenip"Abi bir an aranızdaki elektirikten binaların elektiriği gitti."diyerek kahkaha patlattı Çakır ise birşey demeden Doğu'nun elindeki telefonu alıp kendi cebine attı.O an anladım ki bana o mesajları atan Çakır'dı birden kafamı ona kaldırdığımda anladığımı anlamış olacak ki sadece bakmakla yetindi o sırada Doğu arka koltuğa binip kapıyı gürültülü bir şekilde kapattığında yutkunarak sordum.

"O.."dedim "bana yazan sen misin?"yutkundu bana doğru eğildiğinde Doğu birden kafasını cama vurup "Hadi abi acıktım aşk karın doyurmuyor." Demesiyle Çakır geri çekildi ağzının içinde homurdanıp ellerini kahve saçlarına atıp dağıttı ve arından konuştu"Sonra konuşacağız.Bin" bana kapıyı açtığında ikiletmeden bindim daha fazla uğraşmak istememiştim.

Kapıyı kapatıp önde dolaşırken Doğu birden bağırdı"Allahım bana bu günleri gösterin de şükürler olsun Çakırım sonunda Mahru'yu tavladı."arkamı dönüp baktığımda elllerini dua eder şekilde açmış öyle duruyordu.O sırada Çakır arabaya bindiğinde bana baktı arkaya baktığımı görünce kafasını çevirip o da baktı gördüğü manzarayı anlamamış olacak ki bana noldu gibisinden göz kırptı.Bu harekti beni heyecanlandırırken derin nefes alıp ona şunları söyledim.

"Beni sonunda tavlayabildiğin için dua ediyor." Bu dediğime Doğu kahkaha atarken Çakır iste gülümsüyordu bakışlarım dudaklarına düştüğünde kaşlarımı çatarak söylediklerime ekledim.

"Beni tavlamadın."dememle Doğu daha fazla gülerken ikimizde rahatsız olmuş gibi aynı anda "Az sus"diyerek Doğu'ya söylenmiştik bu halimize doğu daha gürültülü gülerken Çakır bana cevap verdi.

"Seni öyle bir tavlayacağim ki seni öyle bir seveceğim ki sadece beni görmeyen gözlerin sadece beni görecek."

Duymazlıktan gelip önüme döndüğümde arabayı çalıştırmaya koyduldu .Doğu da sonunda sakinleşmişti.

Bir an düşündüm okulun kimseyle işi olmayan sadece kavgalarda adını duyduğum o serseri çocuk şimdi bana aşık olduğunu söylüyordu.Her şeyimi bildiğini söylüyordu.Bu gerçek miydi yoksa okuduğum kitapları mı fazla kaçırmıştım.