Yeni Üyelik
12.
Bölüm
@denizyosunu

Hepinize merhabalar

Hepinizden bol bol yorum ve oy beklediğimi biliyorsunuz bu yüzden sınır koyacağım

Bölüm biraz kusa olduğu için kusura bakmayın fazla zamanım yok bu ara

Umarım bölümü beğenirsiniz hepinizi seviyorum iyi okumakar

Oy sınırı:40

Yorum sınırı:30

#

Önümdeki tabağıma çatalımı batırdım ve tabağıma koyduğum kremalı tavuklu makarnadan bir çatal alıp ağzıma götürdüm. Uzun siyah saçlarımı salmış fakat tabağımdan uzak tutarak yemeğimi yiyordum.

Bir yanımda kafayı benle bozmuş ikizim Elvan Ege diğer yanımda ilk gün önümde diz çökmüş en büyük abim Tuğra vardı.

Mehmet Bey "Kızım ne iş ile meşgulsün"dediğinde gözlerin hepsi bana dönerken ben ağzımdaki makarnayı yutarak biyolojik babama döndüm.

Ailenin çoğunluğunun polis olmasının yanında en küçük kardeş olan Çağlar harp okulu öğrencisiydi. Bu nedenle onlara asker olduğumu söyleyebilirdim.

"Askerim"dediğimde tek ses Çağlar'dan çıkmıştı.

Çağlar "NE!?"dedi çatalı tabağının üstüne sertçe bırakırken. Bunu gerçekten bende beklemiyordum.

Aslan "Masa başı mı?"dediğinde kaşlarım çatıldı ve kendimi düzeltip çatalımı tekrardan makarnama batırdım.

"Hayır. Bordo bereliyim ve sahaya çıkıyorum"dediğimde makarnamı ağzıma attım. Zaten sonrası curcunaydı,Asude hanım bayılmış Mehmet bey ile Aslan onu kaldırmaya çalışmış Çağlar sürekli bana sorular sormuştu.

#
 

Çağlar "Peki timin var mı!?"diye sorduğunda kafamı sallayıp kahvemden bir yudum daha aldım.

"Var. Gölge timi,yeni kuruldu"dedim

Tuğra "İki kadın askerden biri sensin yani?"dediğinde kafamı salladım.

Timim daha kurulmaya başlamadan ün almıştı bile.

Çağlar "Gölge ile tanıştın mı peki?"dediğinde kafamı salladım.

Gölge olduğumu timim ve üstler dışında kimse bilmiyordu fakat gölge timinin başında Gölge lakaplı askerin komutan olduğu konusunda bir söylenti vardı ve doğruydu.

Vefa "Yani söylenti doğru?"dediğinde kafamı iki yana salladım.

"Denilebilir ama kesin değil. Bunu yaymayın"dedim

Çağlar "Çok havalı! Ablam bildiğin bordo bereli komutan ve Gölge timinde!"diye bağırırken aklıma Asude hanım geldi.

Ailede kuzenler içinde birkaç tane asker varmış ve Asude hanım yakın zamanda askeriye yapılan baskında Tümgeneral olan babasını kaybetmiş,hassasiyeti bu yüzdenmiş.

Yalın "Dört gün burda kalacağının sözünü vermiştin. Kalacaksın değil mi abla"dediğinde kafamı salladım

"Kalacağım. Söz verdiysem tutarım ama fazlası yok"dediğimde herkesin kaşları çatıldı çünkü tam bu sırada içeriye Asude hanımda girmişti.

Asude "Annem,bir daha bizle görüşmeyecek misin?"dediğinde vermem gereken cevabı verdim.

"Otuzlu yaşlara merdiven dayamış olgun bir kadınım hem işim yüzünden hemde sizinle daha yeni tanışmış olmamız yüzünden sizinle her gün kalamam. Eğerki normal bir hayatımız olsaydı 20-25 yaşlarında zaten kendi evime çıkmış olurdum"dediğimde herkes el mecbur kafa salladılar.

Uygar "Arada gelirsin?"dediğinde onayladım

"Yaşarsam gelirim"dediğimde etrafı gerginlik kapladı.

"Artık odama çıkmak isterim dediğimde Asude hanım Çağlar'a döndü.

Asude "Çağlar ablana odasını göster oğlum"dedi

Çağlar "Peki anne"dedi ve benle yürümeye başladı. Önce salondan çıktık ardındansa geniş kapı girişinde bulunan asansörün önüne geldik.

Düğmeye bastığında kapı açıldı ve bizi içerisine davet etti.

Çağlar "Timinle tanışabilir miyim?"dediğinde bu seferde şaşırtıcı şekilde kabul ettim.

"Tamam ama benim iş saatimde gelip bir-iki saate eve döneceksin. Ekstra olarak Gölge hakkında konuşmak yok. Gölge sana görünemez"dedim

Hevesi azda olsa kaçsada gelmek için onayladı.

Çağlar "Odan burası abla ben aşağı ineyim sende dinlen dediğinde onaylayarak kapıyı örttüm.

Siyah-beyaz ve gri renkleri içerinde olan odayı süzüp siyah yatağa boylu boyunca uzandım. Bir baktım ki yorgunluktan uykuya dalmmışım...

#

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın sınır dolar dolmaz bölüm gelecektir....

Loading...
0%