Alışveriş

Her şey yolundaydı bir hafta sonrası için düğün tarihi almışlar düğün sırasında da resmî nikahları kıyılacaktı gerekli prosedürler yapılmış her şey hazırdı.

Mahi doktorların da rızası ile kardeşi mahruyu düğünde görmek istiyordu Doktorlar iyice tembih edip çok dikkatli olunması gerektiğini söylüyordu ve hemen geri yatması gerektiğini aksi halde daha kötü sonuçlar çıkabilecegini söylemişti doktorlar

Mahide tüm sorumluluğunu alıp getirmişti kardeşini şu anda yanındaydı bütün hazırlıklarda yanında olmasini istiyordu mahrunun

Mahi Bir taraftan da yıllar önce mahrunun aşık olduğu o korumayı araştırıyordu çünkü doktorların söylediğine göre mahru bu hesaplaşmayı yapması gerekiyordu bu hesaplaşmayı yapıp ilerlemesi daha hızlı olacağını söylüyorlardi

Şu anda alışveriş yapıyorlardı sadece ikisi çıkmıştı ilerleyip çantalara bakarken mahru dilber'i gördü elinde poşetler ilerliyordu mahru mahiye dilber'i gördüğünü söyledi Mahi kardeşinin gözlerine baktı artık mahru öyle kötü bakmıyordu

Sen Dilber ile arkadaş olmak mı istiyorsun?

Evet aslına bakarsan ona karşı içimde bir hayranlık oluştu ee sonuçta beni o yakaladı.

Deyip güldü biraz sonra Dilber onlara doğru gelirken Mahi elini havaya kaldırarak

Dilber dedi Dilber gülümseyerek yanlarına geldiler

Hoşbeş'in ardından Mahi dilber'in

Nasıl olduğunu sordu o da iyi olduğunu şu anda hiç iyi hissetmediği kadar iyi hissettiğini söylüyordu yiğit ile anlaşmali olarak boşanmışlardı

Mahru ise Süleyman Ağa'nın nasıl olduğunu sordu tedaviye devam ettiklerini ve artık yavaş da olsa tekerlekli sandalyeden kalkıp yürüyebildiğini ama doktorların konuşması hakkında hiçbir zaman konuşamayacağını söylediğini aktardı bunu biliyordu mahru eğer bir mucize gerçekleşmezse ayağa kalkıp yürüse bile bir daha konuşamayacaktı.

Dilber ise neşeli hali ile ortami yumuşatarak ne yaptıklarını sordu onlar da yani Mahide kardeşini

Düğün alışverişine çıktığını birkaç bir şey alacaklarını söyledi mahru isterse onlara katılabileceğini söyledi

Dilber de mutlulukla kabul etti ve eglenceli güzel bir gün geçirdiler

Dilber çocukların okul vaktinin geldiğini onun için ayrılması gerektiğini söyleyip gitti zaten Mahi ve mahru da yorulmuş eve gitmişlerdi.

Mahru artık çok dikkat ediyor ve bir tane bile ilaç saatini atlamıyordu hatta çantasında gezdiriyordu alışveriş sırasında da şu şişesi ve ilaçlarıni yanından ayırmamış ve düzgünce kullanmıştı mahru hayatında hiç olmadığı kadar mutluydu o sesler gitmiş sürekli onu tehdit eden unsur yoktu etrafında.

Mahru mahinin ısrarları ile Karabey konağında kalıyordu mahru Müjde için Ahlâz konağı'nı tercih etmek istese de sonradan bunun daha iyi olabileceğini düşündü açıkçası Zeynep'in nasıl bir tepki vereceğini veya abisi azat'ın nasıl karşılayacağını bilmiyordu sonuçta 3 ay bir süre müjdeyi onlardan ayırmıştı.

Mahru ilaçlarını içip önceden de bildiği için kara bey konağıni biraz zaman geçirmek için avluya indi çalışanların getirdiği kahve içip tekrar odasına çıkmak için merdivenlere yöneldi onune bakarak yürüyordu ve yukarıdan inen cihan'ı fark etmiyordu Cihan da elinde telefon İstanbul'daki şirketle ilgili önemli bir işi halletmeye çalışıyordu bir anda merdivenin ortasında çarpıştılar mahru arkasına doğru düşecek iken

Cihan hızlı bir hareketle belinden yakaladı

Dikkat etsene sen neden önüne bakmıyorsun? az kalsın düşecektin.

Diye çıkıştı mahru da

Özür dilerim ilaçlar uyku hali yapıyor pek kendimde olamıyorum dedi

Cihan elbet mahrunu yaşadıklarını öğrenmişti onun hasta olduğunu kendinde olmadığını biliyordu ama yine de öfkeli bir çıkış yapmıştı

Tamam daha dikkatli ol düşüp bir yerini incitmeni istemeyiz Mahi yengem üzülmesin deyip hizla merdivenlerden aşağıya indi,

Arkasından mahru onun gidişini izledi arkasından bakarken geniş omuzlarına ve belini tuttuğu zaman ki yüzünü düşündü yanakları anlam veremeden kızardı Cihan ne kadar yakışıklıydı

Saçmalama mahru dedi kendine yine beyninin bir şeyler uydurduğunu düşündü ve odasına gitti.