Hatice 1 ayın sonunda iyileşebilmişti annesinin cenazesine bile gidememişti
Gülizar onu yine yanına aldı
Esma hanım Yahya bey her dakika etrafındaydı çocuklar Hatice gelince çok mutlu oldular
Süt annemiz gelmiş diye sarıldılar Hatice de Epey iyiydi zaten bir ay durmasının sebebi bu halde çocukların görmemesi içindi.
Karan bir aydır hapisteydi kendi annesi kardeşi Murat ve diğerlerini şahitliği ile içeri girmişti nasıl yaptığını kendisi de inanamıyordu o an gözü dönmüştü
Hatice çıktıktan iki gün sonra Gülizar hapishaneye oğlunu ziyarete geldi bu bir ay içinde karan epey zayıflamış ve kötü gözüküyordu gülizar'ın anne yüreği bir an için üzülse de belli etmedi
Hatice çıktı dedi o iyi mi dedi Karan sesi titreyerek
Ne o iyiyse gelip bu defa bir daha iyi olamayacak hale mi getireceksin?
Yapma anne pişmanım
Sakın karan pişmanlık bir defa olur mahideyken olmuştu ama bu pişmanlık değil oğlum sen kapıyı kapatıp kemerini belinden çözüp de dövecek kadar aklın başındaydı sakın bana aklım başımda değil di anne hatırlamıyorum diye bana maval okuma Tamam haklısın çocuk sokağa çıkmış çok şükür ki bir şey olmamış sen gelip ilk önce kapıdaki korumaya sorsana hizmetliye sorsana bana sorsana bu kız hiç mi banyo yapmasın hiç mi kendisi için bir şey yapmasın o onların öz annesi değil Karan o kendi istediği için baktı senin çocuklarına o çocuklar senin onun değil bunu bir kafana sok dedi
Gülizar sinirle soluk alıp veriyordu karan ağlamaya başladı Gülizar:
Ağla oğlum ağlamak kalbi yumuşatır ağla ki belki günahların yıkanır da temizlenirsin buradan çıkmaman için elimden geleni yapacağım
Karan gözlerinin içine baktı
Neden anne tamam ben suçluyum ama ben senin evladınım bu kadar bana karşı gelmen neden?
Gülizar başındaki şalını ucunu yan omzuna atarak
Haksızlığın karşısında dilsiz şeytan olamam ben benim kendi evladım bile olsa karanın gozlerine baktı
Eğer bir gün Hatice seni affedip tekrar evlenmek istese bile sakın kabul etmeyeceksin sana ahtım olsun analık hakkımı helal etmem çünkü senin gibiler Hatice gibileri haketmiyor.
Deyip hızla oradan çıktı gulizar
Gülizar telefondan numarayı çevirip kulağına doyurdu karşısındaki Alim bey
Alo dedi
Alim Ağa gelip aşiretin başında duracak mısın yoksa aşireti ben mi yöneteyim
Sen ne dersen kadın Murat var ya
Murat evlenmeyi reddetti aşirette bekar bir Ağa istemiyor sen de buraya gelmek istemiyorsun bundan sonra masanın başına ben geçiyorum
Nasıl istersen dedi Alim belki böylesi daha iyi olur
Tabii ki de iyi olur sonuçta sizleri de bir ana doğurdu deyip kapattı
Sağ kolu ve yeni yardımcısı ibrahim'e dönerek masayı topla yarın akşam orada olacağım dedi Gülizar hanım.
Ertesi gün olmuş masa toplanmıştı Gülizar gelip başa kuruldu
Musa Ağa konuştu
Diyesen hele Gülizar hanım niye topladın bizi
Murat Ağa olmayı kabul etmedi vazgeçti evlenmek istemiyor ben de zorlamıyorum masanın en uç tarafındaki Cafer ağa konuştu
Oğlun hapistedir oğlunun karısı ile evlense ya dedi Gülizar gözlerini kısarak baktı adama
Sen ne dediğinin farkında mısın o iş kardeşi ölürse olur Karan ölmemiştir hapistedir hem Hatice ister mi bunu Murat ister mi?
Masa hukum verdikten sonra elbet kabul edecekler dedi Cafer
Gülizar sinirlenmemek için kendini tutuyordu Alimin masanin başına neden geçmediğini şimdi anlıyordu
Cafer ağa hüküm koymaya ne de meraklısın hükümler eskisi gibi olursa tabii sen de 17 yaşındaki o istediğin kızı alacaksın değil mi?
Masada uğultu başladı
Ne kızı ne 17'si diye kekelemeye başladı Cafer
Şirvan Ağa konuştu:
Doğru mu söyler Cafer ağa sen bu kadar düşmüşmüsen
Yok öyle bir şey tamam ne yapıyorsan yap evlendirme murat'la hatice'yi karışmıyorum ben dedi bir anda.
Bundan sonra masanın başı benim dedi Gülizar Alimin de haberi var en son kararı ben vereceğim
Şirvan:
Alim Ağa'nın haberi varsa benim için uygundur dedi
Süleyman Ağa da vardı Yahya Bey'le Yahya bey konuştu
Ağabeyim konuşamadığı için ben kararımızı bildiriyorum Bizim için de uygundur dedi Musa ağada uygun olduğunu söyledi Cafer de zaten karışmıyorum dedi diğerleri de çoğunluğa uymak zorunda kaldı
Gülizar:
Artık bazı şeyler değişecek 18 yaşından altındaki kızlar berdel olsa bile o yaşa gelmeden o evden gelen çıkmayacak ve evleneceği kişiyle 10 yaşından fazla ara olmayacak öyle 15 yaş 20 yaş büyükle evlenmek yok
Peki mecburi bir durum olursa ne yapılacak dedi Davut Ağa
O zaman da başka çareler elbet bulunur o zaman geldiğinde ben size çaresini söylerim davut ağa dedi şimdi dagilabilirsiniz.
Ağalar giderken Murat annesinin yanına geldi
Helal olsun anne koskoca ağalar karşında konusamadilar dedi
Olacak oğlum bundan sonra bu topraklarda Barış olacak kızlar ve kadınlar bastırılmayacak dedi.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
70.76k Okunma |
7.54k Oy |
0 Takip |
56 Bölümlü Kitap |