Yeni Üyelik
14.
Bölüm

Pişmanlik

@derinden

Agah yerinden kalkıp sen ne dersin Mahi dedi aklını mı yedin sen neler yaşadığini unuttun mu o hastaneden ölün çıkacaktı neredeyse dedi Mahi ise tekrar başını eğmiş öylece duruyordu bu defa Süleyman âga ayağa kalktı karar bellidir saygı duymak gerekir, İnşallah verdiğin kararda pişmanlık yaşamazsın doktor hanım dedi arkasından Şirvan Ağa kalktı sizi bilmem ağlar ama benim düşüncem bir an önce bu mahru bulunup cezası kesilmesidir diyerek asasını yere vurdu ve hepsi gitmek için kapıya doğru yöneldiler.

 

Mahi odada Esma ise başında dönüyordu sen ne yaptın kızım kendi kendini ateşe atıyorsun hızla açıldı kapı giren agahti seni o kara bey konağına göndermeyeceğim bunu böyle bil gitmek zorundayım Baba dedi zor çıkan sesiyle ne demek gitmek zorundayım kararı ilk kez bu ağalar var ya bir kadına bıraktı ve sen sana sunulan bu imkanı kullanamadın kolay kolay bu topraklarda bir kadına söz hakkı verilir mi diyordu Agah çok sinirliydi haklıydı da neredeyse gidip kendi elleriyle karanı öldürmemek için zor tutuyordu kendini ama kızının neden böyle yaptığını bir türlü anlayamıyordu.

 

Baba yapmak zorundaydım yoksa müjde'nin ölüsünü göndereceğini söyledi bu söz odada şok etkisine sebep olmuştu azad oturduğu sedirden kalkıp n-e demek ne deme-ye çalışıyorsun dedi kekeleyerek duydun işte abi dedi aşağıya inme den 2 dakika öncesine kadar karandan boşanacağıma o kadar emindim ki odada bir telefon çaldı işte dedi telefonu cebinden çıkarıp göstererek bu telefon bu evde dedi kimsenin değildi ve oraya kim koymuştu onu bunu yapıyordu mahrum bir telefon oluyordu tek kullanımlık hat vesaire ve hiçbir şekilde ulaşamıyorlardı telefon sinyalinden dahi, sonra kendi telefonuna gelen fotoğrafı gösterdi mahru ve müjde'nin fotoğrafı müjde gülümseyerek oyuncaklarınla oynuyor mahru da tepesinde bıçakla dikilmiş duruyordu ve bana telefonla dedi ki o bıçağı Müjde indirmemi istemiyorsan ağlara boşanmayacağını söyleyeceksin yoksa hiç acıma müjde'nin ölüsünü kapınıza atarım dedi ayağa kalktı Mahi ne yapsaydım baba ha sen söyle sen de Müjde ile tehdit edilince aramaları durdurmadın mı ben ne yapabilirdim biz ne yapabildik ki mahu ya hep o yaptı hep ben ödedim ödemeye de devam ediyorum nefret ediyorum böyle bir ikizim olduğu için ama mecburum anlayın beni diyerek odadan çıktı.

 

Alim Karabey konağı'na gelince mahinin kararını bildirdi açıkçası hepsi olumsuz bir cevap bekliyordu ve mahiye de hak veriyorlardı Karan dahil herkes şok oldu alim kara'nın karşısına geçti Mahi neden böyle bir karar verdi bilmiyorum ama şunu biliyorum ki seni sevdiği için yapmadı bunu zaten böyle bir kötülük yapan bir insan sevilir mi orası da muamma ama bundan sonra bari biraz olsun iyi davran öfkeni de nefretini de mahruya sakla aramaları durdurmuşlar dedi Karan ne demek durdurmuşlar dedi Müjde ile tehdit ediyorlarmış aileyi onlar da ne yapsınlar durdurmuşlar ama dedi karana dönerek sen getireceksin Mardin'e mahruyu sen getirip bizzat sen vereceksin onun cezasını bakalım suçsuz mahiye yapabildiğin kadar güçlü olabiliyor musun o şeytanın karşısında dedi ve geçip sedire oturdu.

 

Karan odasına geçti düşündü düşündü düşündü mahruyla geçirdiği bir ayı düşündü mahru sürekli ilgili nişanlı rolünü ne kadar kusursuz oynamıştı ve Karan nasıl da kanmıştı ona bu öfkesini büyüklük sebebide buydu zaten sonra mahi aklına geldi o masum gözleri kesinlikle mahludan ayıran bir özellik varsa o küçük burnundaki benden ayrı o bakışlardı o bakışlar masumdu saftı suçsuzdu günahsızdı ama mahru öyle değildi mahru sanki bir sonraki adımda ne yapacağını sürekli planlıyor gibi bakıyordu kalbi sıkıştı nefes alamadi bı an keşke dedi keşke hükmü kendisi vermeseydi de Mahiyi almasaydı öfkesi ile mahiyi yaralamasaydı suçluluk duygusu o kadar çok ağırdı ki şimdi üzerinde, mahinin karşısına nasıl çıkacak ne söyleyecekti bunu hiç düşünmemişti o mahinin ayrılacağını düşünmüştü ve şimdi Karabey konağına gelecekti ve Karan mahinin yüzüne nasıl bakacaktı.

Loading...
0%