Yeni Üyelik
6.
Bölüm

“Batan gerçekler.’

@didomu._kitkatmi

"Evet, her şeyi göze alıyorum, Dena." dedim bilmem kaçıncı kez. "Oval'i biliyorsun?" "Evet." "Yapabileceklerini de?" "Evet." "İntikam almak isteyebilir." "Evet." "Cana karşılık can da isteyebilir." "Evet, Dena!" diye bağırdım. "Tamam be, ölecek olan sen değil misin? Git." "Saatlerdir yapmaya çalıştığım şey bu zaten!" "Çok konuşmaya başladın," dedi masum masum. "Nasıl kıyayım sana?" deyip yanağından makas aldım. Aren'in eğitiminden tam anlamıyla çıkacaktım artık.

 

Kenya, bilmem kaçıncı kez saçma öğütlerini veriyordu. Ona saygı duymadığımı ben öğretecektim sanırım."Kenya Hanım diyeceksin." "Demek zorunda değilim, asıl sen benim isteklerimi yapmak zorundasın." "Değilim!" "Bana muhtaç olduğunu nasıl anlayacaksın, Kenya?" Kenya ismine bilerek vurgu yapmıştım. Çıldırmasını görmek inanılmaz bir hazdı. "Seni hemen atabilirim!" "At." "Git buradan!" "Gitmeyeceğim. Sırma olacak." Sırma, koridorda karşılaştığım, aşırı tatlı bir kadındı. Muhtemelen benden beş yaş falan büyüktü. "Sırma olacak," diye soludu. "Aren'i bu süreç boyunca görmeyeceğim." çenesini kaşıdı. Sırıtarak ona baktım. "Görecek miyim yoksa?" "Hayır, görmeyeceksin." "Sevindim." diyerek yapay bir röverans yapıp çıktım. Dena, kollarını sıvazlamış ve panik haliyle beni bekliyordu. "Oldu bu iş." "Pişman olmazsın değil mi?" "Olmam mümkün değil. O kadar tatlı bir kadın ki," diye iç çektim. "Anlaşamayız muhtemelen ama Aren'den iyi olduğu kesin." "Neden anlaşamıyorsunuz ki?" dedi yarim. "Cümlenin başında tatlı olduğundan bahsetmiştim." kıkırdayarak bana sarıldı. Hafifçe karşılık verdim. Ardından dönüp çıktığım odaya baktım. "Benim konuşmam gereken bir mesele daha var." yarim, tatlı tatlı başını sallayarak yemekhaneye yöneldi. "Benden bu kadar nefret ettiğini bilmiyordum." kül gibi keskin kokusu ciğerlerime doldu. Babam gibi.
"Artık biliyorsun." dedim ruhsuzca ona dönerken.
"Görevleri," soluk verdi. "Birlikte yapacağımızı bile bile mi bu nefretin?"
"Evet." net bir cevap bence.
"Bunu," soluk verdi. Yine. "Ödetecek."
"Ah, hadi ama!" alaycı şekilde güldüm. "Sen kahramanı oynayarak korursun herkesi."
"Çok film izliyorsun," dedi dudakları alayla kıvrılırken.
"Herkes, neden, gerçekten Oval'den korkuyor? Gerçekten."
"Tehlikeli."
"Şaka yapıyorsun,"
"Yapmıyorum."
"Oha! Tehlikeli miymiş? Yeni duyuyorum,"
"Ciddiyim,"
"Değilsin demedim ki." diye omuz silktim.
"Oval, gerçekten zalim."
"Ya da gerçekleri göremeyecek kadar kör. Geçmişinin onu buna ittiğine inanıyor. Olabilir. Peki, ondan şikayet eden herhangi biri, ona bunları gösterdi mi?"
"Sen," ne diyeceğini bilemiyor gibiydi.
"Sen, onu anlamaya çalışıyorsun."
"Hayır. Onu haklı bulmuyorum ve anlamaya çalışmıyorum. Kimse bahanelere sığınamaz."
"Ama," diye devam ettim.
"Ama, bahanelere sığınılmayacağını öğrenmesi gerek." dudakları bu defa bilinmezce kıvrıldı.
"Sonra?"
"Sonrasında onu yargılarsınız. Ama, koşmayı bilmeyen birine, ayaklarını neden yürümek için kullanıyorsun?' diye soramazsınız. Önce, koşmanın varlığını öğrenmeli."
Bir süre düşündü. Sonra bir adım kadar geri gitti.
"Sırma'yla anlaşmayı dene."

 

 

Çıktığım odaya sakince girdiğimde, Kenya, gözlerini devirdi. "Yine ne var? Tamam, sana ihtiyacım var ama her dediğini yapacak değilim. Sınırlarımı zorlama." "Gece'nin katili hakkında, şuana kadar bulduğun bilgileri bir dosyaya topla. Akşam gibi alacağım." "Daha hazır değil ki." "Olsaydı o zaman." "Birkaç şey ayarlamaya çalışacağım." oflayarak "Çalışma. Yap." ne söyleyeceğini dinlemeden kapıyı çarptım.

Aren'in beni bekliyor oluşu biraz sürpriz olmuştu. Şaşkınca ona baktım. "Ben," soluk verdi. "Ben, uzun zamandır buradayım. Burası benim evim gibi."
"Ne yapayım?" dedim sakince. Kapıyı dinlemiş olmaması için dua ediyordum.
Bileğimi kavrayarak beni kendine çekti. Kalp atış seslerini duyabiliyordum.
"Olayın ne, Yunus Kız?"
"Olayım yok."
"Burası, yıllardır kimseyi kaçırmadı. Yıllardır sadece sorguya çekilir bağı olanlar. Senin farkın ne?"
"Bilmiyorum ve umrumda değil."
"Oval'i bile," soluk verdi. "Görevlere dahil etmiyorlar. Kuşçular, bu konuda oldukça hassas. Oval da bir istisna zaten. Baş düşmanımızın kızı olduğunu düşündüğümüz için burada. Ve savaşmaya hazır. Kılıç tutabiliyor. Ama," derin bir soluk.
"Ama, senin gibi küçük bir kız neden burada? Yağmur yağarken koşan, küçük bir çikolatayla mutlu olan, gülücükler saçan, kara mizahlı, neşeli, kavgalarda öfke parlamasını kolay kolay yaşamayan, sakin kalmaya çalışan ve çocuk ruhlu bir kızın burada işi ne?"
Sözleri kılıçlar kadar keskindi. Tenime binlerce iğne batıyormuş gibi hissettiğimde söylediklerinin doğruluğu kalbime saplanıyordu. Batan gerçekler, bataklık gibiydiler ve sizi çektikçe çekerlerdi. Sonra öylece giderlerdi.

Bileğimi ondan kurtararak geri çekildim. Bakışlarımda ne gördü bilmiyordum fakat bakışları dalgalandı.
"Evet, ben kaydıraktan kayamamış bir kız çocuğuyum. Salıncakta hiç sallanamamış, neşesi alınmaya çalışan bir kız çocuğuyum. Ama bayım, sizin bir şey bildiğiniz yok. Buraya neden geldim, asla bilemeyeceksiniz. Bilmemeniz için her şeyi yapacağım ki bu noktadan sonra sizi ilgilendirmiyor bile. Çocuk ruhlu olmamdan ve diğer tüm özelliklerimden memnunum. Sizden tek isteğim, bir daha pis ellerinizi bana sürmeyin."
Buruk bir gülümseme dudaklarımda peyda oldu.
Bakışları öylesine koyulaştı ki kömüre döndü sandım.
"Yoksa merhametin oyununa mı geldiniz, bayım?" dedim dudak büzerek.
Umursamıyor gibi yapmak hep daha kolaydı.
"Korkmayın, odama gidip ağlamayacağım." sonra zaten yapamayacağım aklıma geldi.
"Zaten ağlayamıyorum." diye mırıldandığımda, pis elini kolumda hissederek anında geri çekildim.
"Neden ağlayamıyorsun?"
"Sizi ilgilendirmez ve bana "sen' şeklinde hitap edemezsiniz."
"Neden, dedim."
"İlgilendirmez, dedim."
"Ağlamak isteyen ağlar. Bu kadar basit."
"Ünlü birinin bir sözü vardır, bilir misiniz? Adını unuttum ama olsun. Der ki;

Ağlamak için illa gözlerden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?"

 

 


Bir önceki bölümü bir ay bekletmek zorunda kalınca kısa ve öz yayınlamaya başladım.
💫⭐️✨Bölümü nasıl buldunuz?🌟✨⭐️

 

Kullandığım alıntının sahibini bir sonraki bölüme bırakacağım.
Pint: didomukitkatmı

 

Geçmişten sahnelerle sizi baymak istemiyorum.
Açıkçası üç dört bölümde bir paragraf şeklinde düşünüyorum.

 

🫧❄️Ne diyorsunuz?🥥🎧

 

 

 

 

Loading...
0%