Yeni Üyelik
1.
Bölüm

"KEŞKE DOĞMASAYDIN" DEMİŞTİ

@dilaraavci33

 

 

BU bölümü yazarken dinlediğim şarkıyı sizin için buraya bıraktım🥰

 

Evin kapısından çıkarken arkamdan fırlayan terlikten kaçtım kafamı eğerek. Hızlı adımlar attığım için tökezleyerek durdum. Başımı kaldırıp kızaran gözlerimi bağırarak bana hakaretler eden kadına diktim. Yutkunduğumda boğazımda oluşan acı hissi bedenime pekde yabancı sayılmazdı.

"Bir daha bu eve gelirsen seni kapının önüne atıcam... Bekle sen seni akşam dayına dövdürteyimde gör gününü! Nankör! Keşke seni doğurmasaydım. Sen olmasaydın hayatım daha güzel olurdu... Keşke ölsen!"

Annemin boğazını yırtarak söyelediği bu sözler artık canımı acıtmıyordu... Canımı acıtan artık hayatımın sonuna kadar mutsuz yaşamaya mahkum olduğumu düşünmekti. Sahi mutluluk neydi? Küçükken camur ve çimden yaptığımız pastalar mıydı mutluluk? Yerden bulduğum taşa yapraktan elbise yapmak mıydı? Sabah herkes uyurken sobalı odada sessizce en sevdiğin çizgi filimi izlemek miydi yoksa?

Sizi bilmem ama ben en son o zamanlarda mutlu olduğumu hatırlıyorum...

Gözlerim hala ağzından köpükler saçarak konuşan kadındaydı. Boynundan yırtılan okul formamı düzeltip yanağımdaki kızarıklığı okşayarak arkamı döndüm evim diyemiyeceğim tuğla yığınına. Üstümü başımı düzelterek yola çıktığımda yaşamayı istiyeceğim son şeyle burun buruna gelmiştim.

Okuldan beni tanıyan bir grup öğrenci tamda karşımda durmuş sigara içerek bana bakıyorlardı. Halimi görünce yüzlerinde oluşan gülümseme kalplerinin ne kadar kirli olduğunun bir kanıtıydı.

Başımı öne eğerek gözlerimin kızarıklığını ve Üstümdeki yırtıkları saklamaya çalıştım. Kalbimdeki sızınında başımın eğikliğininde tek sorumlusu vardı ama ona sorsak o mükemmel bir insandı ve her şeyin sorumlusu bendim ve bu kişi annemdi... Asla arkamda durmayan, beni hep fazla gören ve yük bilen annem...

Sesimi çıkarmadan hızlı adımlarla ilerlerken tek dileğim bana bulaşmamalarıydı. Hızlı adımlarımı kesen şey arkamdan gelen alaycı ses olmuştu.

"Kim yolduysa güzel yolmuş ellerine sağlık... Zaten onkar yapmasa ben yapıcaktım."

Kalbim git gide sıkışırken gözlerimden süzülen yaşlara mani olamadım. Bütün bedenimi saran titreme bir atağın yaklaştığının habercisiydi. Ensemde hissettiğim sıcaklık bütün vücuduma yayılmıştı ve tek yapmak istediğim o kızın yanına gidip bütün hırsımı ondan çıkarmaktı. Ama yapamazdım çünkü eğer böyle bir şeye kalkışırsam sonunda dayak yiyicektim. Kalleşçe yanındaki bütün arkadaşları üstüme çullanıcaktı ve ben dayak yemek için fazla yorgundum. Hızlı adımlarla yürümeye devamettiğimde

"Bu kızın tam bir sürtük olduğunu söylemiştim size..."r

Bu sözler bardağı taşıran son damla olmuştu. Hırsla onlara dönüp koşarak ilerlediğimde kız buna dünden hazırmış gibiydi. Omzundaki çantayı bir kenara fırlatıp oda bana doğru koşmaya başlamıştı. Tek farkımız vardı, benim arkam bomboştu ama onun arkasından dört kız daha koşuyordu bana doğru.

Sonunda adımlarımız kesiştiğinde onlar ilk fırsat parmaklarını saçlarıma dolamak için ellerini açmıştı. Onların ilk hareketi bu olurken ben son adımımda bütün gücümü omzumda toplayarak yumruk yaptığım elimi kızın suratına geçirdim.

Yediği yumruğun etkisiyle kalçasının üstüne düşen kız yanağını tutarken diğerleri afallamış arkadaşlarına bakıyorlardı. Ben hiç nefes almadan diğer kızın baldırına bir tekme atıp dizlerinin üstüne çökmesini sağladım. Dizlerindeki acıyla inliyen kızın kafasına bir tekme attığımda diğer kızlar üstlerindeki şaşkınlığı atarak bana dönmüşlerdi. İkisi yerdeydi kaldı üç...

Tekrardan yumruk yaptığım sağ elimi sol çaprazımda bana en yakın duran kızz geçirdim oda yeri bulduğunda diğer ikisinin saçlarından tutarak kafalırını birbirine çarptım. Onlar yere yığılırken yerden kalkan kızlardan biri burnuma okkalı bir yumruk atmıştı. Yumruğun etkisiyle kafam geri giderken midemde hissettiğim ikici darbeyle kalçamın üstüne düşmüştüm. Burnumu tutarak kızlara döndüğümde ikisinin ayakta olduğunu ve birininde kalkmaya çalıştığını gördüm.

Ben olduğum yerden kalkmaya yeltenirken tamda çeneme atılan tekmeyle dengemi kaybettim sağdan soldan arka arkaya gelen tekmelerin acısıyla gözlerimi kapatıp cenin pozisyonunda yere yatıp başımı kollarımın arasına aldım.

Diğer kızlarda kalkmış olmalıydı çünkü tekme hissettiğim noktalar artmıştı.

Aslında şuan kalkıp onları dövebilirdim ama bu hiçbirşey ifade etmezdi çünkü bu sefer bizden iki metre ileride duran çocuklar kızların beni dövmesi için tutardı. Günlerdir çalışmaktan ve uykusuzluktan yorulan ağrıyan bedenim kızların attığı sert tekmeleri hissetmiyordu artık.

Tekmelerin bitmesini beklerken sokağın başından gelen yankılı çığlık sesi bana tanıdıktı. Sesi duyduğum anda azalan tekmelere eşlik eden şey geçirdiğim atak olmuştu. Vücudum deli gibi titrerken gözlerim kararmıştı. Son hatırladığım şey kafamda hissettiğim sert darbe olmuştu...

Ne demişti annem? Keşke doğmasaydın... Sanki doğmayı ben istedimde çok güzel bir hayatım var...

 

 

 

Bu kitabı yazarken oldukça zorlanıcağımı ilk bölümden iliklerime kadar hissettim arkadaşlar.

 

 

Bu kitabımı bu hayattaki bütün kötü insanlara adıyorum...

 

Loading...
0%