11. Bölüm

ASKER HANIM

Saliha Dilaranur Özdemir
dilarad070512

(Sevda'nın Anlatımıyla)

Bugün sabah çok erken uyandım. Saat sabahın 6'sıydı. Odam Oğuz'un kaldığı minik eve bakıyordu. Perdemi açtım ve onun kaldığı yere baktım. Daha kalkmamıştı. Kaldığı yere bakarken aklıma akşamki sarılmamız geldi. O kaslı kolları beni sarmıştı,kolları beni kendine doğru çekmişti. Bende ilk başta şasırsamda ona sarılmıştım. 5 dakika boyunca sımsıkı sarıldık. İkimizde birbirimizin kokusunu içimize çekmiştik. Sonra telefonumu çıkardım ve Asya'ya mesaj attım.

"Uyandın mı?"

Çok geçmeden mesaj yazdı.

"Erkenciyiz bugün. Hayırdır bir şey mi oldu?"

"Aslında evet."

"Nasıl bir şey?"

"Kalbim elden gidiyor sanırım."

"Aşık mı oldun!"

"Daha değil. Hoşlanıyorum sadece."

"En kısa sürede eniştemle tanışmak istiyorum!"

"Başlama hemen!"

"Neyse. Adı ne?"

"Bahsettiğim yüzbaşı. Dün biraz sohbet ettik. İkimiz beraber."

"Ne dedi sana?"

"Yanlış anlama ama çok güzelsin dedi"

"Sen ne dedin?"

"Başımı eğdim. Utandım o an. Sonra eliyle çenemi tuttu ve başımı kaldırdı. Bende o an ona yanlış anlama ama çok yakışıklısın dedim."

"Bildiğin aşk itirafı yapmışsınız güzelim!"

"Neyse ben gidiyorum. Göreve hazırlayacağım."

Telefonu yatağımın üstüne koyup dolabımı açtım. Kıyafetlerime baktım ve mavi eşofman takımımı alıp dolabı kapattım. Hemen eşofman takımını giydim ve telefonumu alarak odadan çıktım. Aşağıya indiğimde Derya'nın uyandığını gördüm. Kahvaltı hazırlıyordu. Benim geldiğimi görünce bana döndü ve:

"Günaydın Sevda!"

"Günaydın Derya" dedim. Pek heyecanlıydı bugün.

"Nereye gidiyordun?"

"Yürüyüşe çıkacaktım Derya."

"Şimdi olmaz! Kahvaltı hazırladım o kadar. Git o yüzbaşınıda çağır o da gelsin kahvaltıya. Sonra çıkarsın yürüyüşüne!"

"Emriniz olur!"dedim asker selamı yapıp. Ardındanda gülmeye başladık. Gülerek kapıya doğru ilerledim ve dışarı çıktım. Büyük bahçede ilerledim ve Oğuz'un kapısını çaldım. Biraz bekledikten sonra kapıyı açtı. Yeni uyanmıştı. Saçları darmadağınıktı. Ama hala çok yakışıklıydı. Bir anda kendisine gelip

"Sevda!"

"Günaydın Oğuz." Dedim gülerek. Ben gülünce o da gülümsedi.

"Hayırdır?" Dedi merakla.

"Derya Hanım kahvaltı hazırlamış seni de çağırıyor."

O anda büyük şaşkınlıkla şöyle dedi

"Ne giyeceğim ben? Takım elbise mi?"

Biraz gülerek şöyle dedim

"Nerede nasıl giyineceğin hakkında hiçbir şey bilmiyorsun değil mi?"

"Evet!"

"Yardım etmemi ister misin?"

"Hemde çok!"dedi hayran kalmış bir sesle.

(Oğuz'un Anlatımıyla)

Sevda öyle deyince hemen kabul ettim. İç sesim bana kabul etmem gerektiğini söylüyordu.

Sevda'yı içeriye aldım ve dolabıma doğru ilerledi. Lan! Ben o çizdiğim resmi oradan kaldırmışımdım umarım. Sonra Sevda oradan bir beyaz kısa kollu tişört, üstüne ince bir siyah ceket, alt olarak da siyah bir kot pantolon seçti. Sonra bana dönerek

"Bunları giyin!" Dedi

"Tamam." Dedim ve banyoya doğru ilerledim. Sevda'nın bana seçtiği kıyafetleri giyindim ve Sevda'nın yanına gidiyordum. Seçtiği kombin bana çok yakışmıştı. Yanına gittiğimde gözlerinin yatak odasını incelediğini fark ettim. Yatağın üstüne oturmuştu. Sonra odaya girdim, o an ayağa kalktı ve

"Çok yakışmış."

"Sen seçtiğin asker hanım."

"Asker hanım mı?" Biraz şaşırmıştı ve birazda hoşuna gitmişti.

"Evet. Sana bir seslenme şekli daha buldum. Asker hanım. Sevmedin mi?"

"Aksine, hoşuma gitti. Ama bunu sadece ikimiz varken şöyle bana." Bunu söyledikten sonra ona bir adım daha yaklaştım.

"Tamam asker hanım. Sadece sen ve ben varken" dedim. Odanın turuncu loş ışığında yaşanmıştı hepsi. Sonra ellerimi onun düz kahverengi saçlarına götürdüm. Saçlarını okşadım. Sonra mavi gözlerimi ela rengi gözlerinde gezdirdim.

"Derya Hanım bizi bekler asker hanım"

"Doğru diyorsun yüzbaşım."

"Yüzbaşım?"

"Bu da benim hitap şeklim olsun sana!"

"Olsun bakalım asker hanım."

"Hadi gidelim Yüzbaşım."

"Gidelim asker hanım"

 

 

Bölüm : 26.12.2024 17:48 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...